Bipolar bozukluk nedir?

Papatya

V.I.P
V.I.P
Bipolar bozukluk hakkında ayrıntılı bilgiler
Bipolar bozukluk hakkında geniş çaplı bilgiler
Bipolar bozukluk


pipolar-bozukluk.jpg


Bipolar bozukluk bilinen adıyla manik depresyon, manik atak veya manik depresif bozukluk, iki uçlu duygudurum bozukluğu olarak tanımlanıyor. Bipolar bozukluğun nedenleri, korunma yolları, tedavisi ve koruyucu tedavi yöntemleri hakkında merak edilenler yazımızda...

Bipolar bozukluk neden bir hastalık olarak tanımlanıyor?

Günlük yaşamda herkesin duygusal dünyasında inişler çıkışlar olur.
Duygularımız öfke, sevinç, üzüntü, coşku, keder, huzursuzluk ve endişe arasında gidip gelir.
Ancak bipolar bozuklukta yaşamsal olaylarla kısmen veya tamamen ilişkisiz olarak uzun süren yoğun duygudurum değişimleri olur.
Bu değişimler düşünceleri, duyguları, fiziksel sağlığı, davranışları ve kişinin işlevlerini, yaşamını etkiler.
Bipolar bozukluk ne kişinin hatasıdır, ne de kişiliğinin güçsüzlüğüdür.

Tedavi edilebilir tıbbi bir bozukluktur.

Bipolar bozukluk hangi yaşta ortaya çıkabilir?

Genelde ergenlik dönemi ve erken erişkinlikte ortaya çıkar. Ancak ilk hastalık belirtileri her yaşta başlayabiliyor.

Bipolar bozuklukta erken tanı ve tedavinin önemi nedir?

Bipolar bozukluk sıklıkla depresyon dönemi ile başlıyor, manik dönemler sonraki yıllarda ortaya çıkabiliyor. Bu nedenle hastalar doğru tanı ve doğru tedavi ile karşılaşana kadar yıllar geçebiliyor. Erken tanı ve uygun tedaviyle bunlar önlenebilir:

Okul, evlilik ve iş sorunları
Alkol/madde kullanımı
İntihar girişimleri
Tedavide karşılaşılabilecek sorunlar (Kişi tedavi öncesi ne kadar çok hastalık dönemi yaşadıysa, sonraki atakların tedavisi de o kadar güç olur)
Yanlış, uygunsuz tedavi (Kişi bipolar bozukluk yerine örneğin sadece depresyon tedavisi görürse, sonuçta manik atak gelişimine neden olunabilir. Depresyon için kullanılan antidepresif ilaçlar tek başına kullanıldıklarında maniye yol açabilir)


Bipolar bozuklukta genetik faktörler etkili mi?

Hastalığın genetik geçişi olduğu araştırmalarda görülüyor. Araştırmacılar, bipolar bozukluğu olanlarda bazı biyokimyasal sorunların geliştiğini ve bunun genler aracılığıyla taşındığını gösteriyor. Evli çiftlerden birinde bipolar bozukluk varsa ve diğerinde bozukluk yoksa, çocuklarında bu hastalığın görülme oranı 1/7 olarak kabul ediliyor.

Bipolar bozukluğun nedenleri neler?

Kanıtlanan tek bir neden yok, ancak genetik geçiş olduğu biliniyor. Beyindeki biyokimyasal problemler bu kişileri duygusal ve fiziksel strese daha duyarlı hale getiriyor. Bipolar bozukluk her yaşta ve her cinsiyette ortaya çıkabiliyor, kişilerin psikolojik yapıları, sosyal durumları ile ilişkili değil.

Bipolar bozukluğun belirtileri neler?

Dört farklı duygudurum süreci görülebiliyor. Bazı hastalar bu dönemlerin hepsi ile zaman zaman karşılaşırken, bazı hastalar sadece manik dönem veya depresyon ve hipomani dönemlerini geçiriyor.

1. Mani

Genelde aşırı keyifli olma, enerji artışı, yaratıcılık, uykuya gereksinim duymama, yorgunluk hissetmeme gibi kişiye hoş gelen duygularla başlar. Bazen hastalandığını o sırada kabul etmeme ve çabuk sinirlenme, aşırı tepki gösterme gibi belirtiler de eşlik edebilir. Manik dönemde aşağıdaki bulgular günler boyunca devam eder...

Kendini mutlu ve taşkın, aşırı enerjik hisseder, bazen de aşırı öfkeli olabilir.
Çok az uykuya rağmen çok fazla enerjik olur.
Diğerlerinin yetişemeyeceği kadar hızlı konuşur.
Düşüncede hızlanma olur, zihninde düşünceleri hızla akmaya başlar.
Konsantrasyon kaybı yaşar, dikkati çabuk dağılır.
Kendini güçlü, önemli, diğerlerinden üstün görür.
Fazla para harcama, cinsel aktivitede artma, hızlı araba kullanma, aşırı miktarlarda iş yapma gibi davranış değişiklikleri görülebilir.

Daha ciddi olgularda gerçekte olmayan sesler duyma, nesneler görmek gibi halüsinasyonlar ve dış gerçeklikle ilişkisiz hatalı inanışlar yani hezeyanlar (şüphecilik, takip edildiğini düşünmek, kendini önemli ve üstün özellikleri olan biri zannetmek gibi) görülür.

2. Hipomani

Maninin daha hafif formu olan hipomanik dönemde hastanın duygudurumu yükselir, kendini normalden daha iyi hisseder, bu dönemde daha üretken olur. Belirtiler hasta veya yakınları tarafından fark edilebilir ancak manide olduğu kadar hayatı güçleştirmez. Kişi genelde bu durumundan memnun olur ve ilaçlarını bile kesebilir. Bu dönemden sonra birden mani veya depresyon gelişebilir.

3. Depresyon

Haftalar boyunca devam eden belirtileri bulunur:

Hasta kendini üzgün, kederli hisseder veya normalde zevk aldığı şeylere karşı ilgisini kaybeder.

Kendine bakımı azalır.
Çok uyumaktan veya hiç uyuyamamaktan, sabah çok erken uyanmaktan yakınır.
İştah kaybı veya artışı görülür.
Konsantrasyon problemleri veya karar vermede güçlükler yaşar.
Kendini değersiz, suçlu hissedebilir.
Enerji kaybı yaşar.
İntihar, ölüm düşünceleri olabilir.
Gündelik hayatını sürdürmekte güçlük çekebilir.
Ağır depresyonda da halüsinasyon veya hezeyan görülebilir.


4. Karma (mikst) dönem

Gün içinde sıkça değişen mani ve depresyon belirtilerinin aynı anda yaşanmasıdır.

Bipolar bozukluk nasıl tedavi edilir?

İlaç, eğitim ve psikoterapi tedavide kullanılır. İki tedavi şekli uygulanır. Hastalık belirtilerini çıktığı sırada akut, yeniden hastalanmayı engellemek için koruyucu tedavi uygulanır.Tedavi şekline doktor karar verir. Bazen hastalar birkaç yıl boyunca kendilerini iyi hissettiklerinde, bipolar bozukluğun tedavi olduğunu ve ilaca gereksinimlerinin kalmadığını düşünürler. Ancak unutulmamalı; ilaçlar bipolar bozukluğu “tedavi” etmezler, belirtilerin ortaya çıkmasını engellerler. İlaçların kesilmesiyle birkaç ay içinde hastalık tekrarlar.

Bipolar bozukluğu olan hastalar tedavi sürecinde neler yapmalı?

Öncelikle hastalığı konusunda bilgi sahibi olmalı. Bipolar bozukluk örneğin şeker hastalığı gibi yaşam boyu süren bir hastalık olduğundan hasta ve yakın çevresi hastalık ve tedavisi konusunda bilgilenmeli.

Aşağıdaki konulara dikkat ederek, ufak duygudurum değişikliklerini ve stresi azaltabilir;

Düzenli uyku.

Genelde aynı saatte uyumak ve uyanmak.
Bozuk uyku düzeni vücutta kimyasal değişikliklere yol açar. Bu da duygudurum bozukluklarını tetikleyebilir.

Düzenli aktivitenin sağlanması. Alkol veya başka bir madde kullanmamalı.
Bunlar beyin işleyişinde dengesizlikler yapabilir, duygudurum bozukluğuna yol açabilir, kullanılan ilaçlarla etkileşebilir.
Özellikle kendini iyi hissetmek veya uyku problemi için bunlar kullanılabilir ancak durumun daha da kötüleşmesine sebep olabilirler. Her gün kullanılan düşük miktardaki alkol, kafein, grip/alerji/ağrı için alınan ilaçlar uykunuzu, duygudurumunuzu etkileyebilir, ilaçlarınızla etkileşebilir.

Aile, arkadaş desteği yardımcı olabilir. Bunun için doktor veya terapist hastanın ve ailesinin eğitimine yardımcı olabilir.

İşinizdeki stresi azaltmak. Mutlaka işinizde en iyisini yapmak isteyeceksiniz, ancak hastalıktan korunmanın da sizin için çok önemli olduğunu unutmayın. İşe gidemeyeceğinizi hissettiğinizde, patronunuza bunu söylemelisiniz.

Biopolar bozukluğu olan hasta yakınları neler yapabilir?

Aile bireyleri, hastanın arkadaşları hastalık konusunda bilgilenmeliler. Hastanın doktoruyla görüşüp, manik veya depresif atak öncesinde hastaya nasıl davranmaları gerektiğini öğrenmeliler.

Hastayı tedavi konusunda teşvik etmeli; alkol ve ilaç kullanımını önlemeli. Eğer hasta uzun süredir tedavi görüyor ve az bir gelişme gösteriyorsa veya yan etkilerden yakınıyorsa, hastanın tekrar doktorunu görmesini sağlamalısınız.
Hasta atak sırasında sizi müdahaleci olmakla suçlayabilir; ama unutmayın o sırada “hastadır”.
İntihar girişiminin erken uyarıcı bulgularını bilmelisiniz. İntihar düşüncesinin hastalıktan kaynaklandığını söylemelisiniz.


Manik döneme eğilim gördüğünüzde, hasta normal duygudurumdayken yaptığınız anlaşmadaki gibi güvenliğiyle ilgili önlemler almalısınız. Kredi kartını, banka işlemleriyle ilgili haklarını, araba anahtarlarını almalısınız.
İntihar düşüncelerinin olduğu depresyon gibi, kontrolsüz manik ataklarda tehlikeli olabilir. Bu durumlarda hastaneye yatış hayat kurtarıcı olur.

Hasta bir ataktan çıkarken, kendi ayakları üstünde durmasını sağlamalısınız. Hayattan ne daha fazla ne de daha az beklentisi olmalı. Duygudurumunu dengelemesini sağlamalısınız. Çok koruyucu olmamalısınız.
İşleri onunla “birlikte” yapabilirsiniz, onun “yerine” değil. Böylece kendilerine güvenebilirler.


Atak sonrası onlara “normal” davranmalısınız. Erken bulgular konusunda uyanık olmalı ve doktora başvurmasını sağlamalısınız.

Siz ve hastanız “iyi bir gün ile hipomani” ve “kötü gün ile depresyon” arasındaki farkı bilmelisiniz.
Bu farkları doktorunuzdan öğrenmelisiniz. Bipolar bozukluğu olan kişiler de sağlıklı insanlar gibi bazen iyi veya kötü günler yaşayabilir, bunlar hastalıktan ayrı tutulabilmeli.


 
Top