Aydınoğulları Beyliği

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
Aydınoğulları Beyliği

Aydınoğulları, Batı Anadolu'yu, Ege kıyılarını açan fâtih Türkmen beylerindendir. Gazi Umur Bey gibi Türkiye tarihinin büyük şahsiyetlerinden birini yetiştirmiştir. 1300'den 1390 Nisanına kadar önce 90 yıl, 28 temmuz 1402'den 1425'e kadar sonra da 23 yıl, cem'an 116 yıl sürmüştür. Nisan 1390'dan 28 temmuz 1402 'ye kadar Yıldırım Bâyezid zamanında 12 yıl, 3 ay, Osmanlı devletine katılmıştır. 1308'e kadar Selçukoğulları'na, 1335'e kadar İlhanlılar'a tabî, sonra müstakil olmuşlardır. 1308'den 1312'ye kadar da İlhanlılar'a tabî olan Germiyanoğulları'na tabî bulunmuşlardır. Zaten başlangıçta Aydın beyleri, Germiyanoğulları'nın hizmetinde idiler. 1403'te tekrar Osmanlılar'a tabî olmuşlar, bundan sonraki 22 yılda bazan tamamen Osmanlılar'a katılmışlar, bazan onlara baş kaldırmışlardır. Bu devreyi, Cüneyd Bey temsil eder.
Aydınoğulları Beyliği bilindiği gibi, Selçukluların uç beyliği olarak Aydın Bey tarafından kurulmuştur. 1308'den 1335'e kadar İlhanlılara tabi olmuş, daha sonra bazen bağımsız, bazen Osmanlılara tabi olarak yaşamışlardır. Aydın, İzmir'in bazı havzaları, Alaşehir, Salihli ve dolaylarında hüküm sürdüler. Bu beyliğin en ünlü hükümdarı Gazi Umur Bey idi. Kuvvetli bir donanma ile Adalar Denizine (Ege) hakim olmuştu. 1425'te Osmanlı topraklarına katıldı.
Bu beyliğin en önemli iskelesi Ayaslug (Selçuk) idi. Burada hazırlanan donanma ile etrafa baskınlar yapıyordu. Nitekim Mehmed Bey'in oğlu Umur Bey donanma ile Sakız, Bozcaada, Semadirek adası, Gümülcine havalisi, Adalar Denizi ve Mora sahillerine başarılı akınlar yapmış ve sahil İzmirini ele geçirmişti (1328). Onun bu başarılı faaliyetleri babasının ölümünden sonra beyliğin başına geçmesine zemin hazırladı (1334). Umur Bey, Saruhanoğlu Süleymân Bey ile birlikte Yunanistan ve Mora'ya sefer yapmış, sayısız esir ve ganimetlerle İzmir'e dönmüştü (1335). Umur Bey Bizans ile dostça geçinmiş, onların seferlerine katılarak Karadeniz'e çıkmış, Kili ve Eflak ülkelerini yağmalamıştı (1339-40).
Ayrıca Bizans'taki taht mücadelelerine de karıştı. Aydınoğulları donanmasının Ege Denizi'ndeki faaliyetleri karşısında, Rodos şövalyeleri ticaretin aksamaması için İzmir'i vermek şartıyla Umur Bey ile anlaşmaya razı oldular, fakat bu anlaşma Papa tarafından tasdik edilmedi. Gazi Umur Bey bu sebeple İzmir'i zabtetmek isterken şehid düştü (1348). Onun hükümdarlık süresi Aydınoğulları için her yönden önemli gelişmelerin görüldüğü parlak bir devre olmuştur. Umur Bey'in kardeşi Hızır Bey, ağabeyi gibi faal ve cesur bir hükümdar olmadığından Latinler ile ağır şartlarla bir anlaşma imzalamaya mecbur kaldı. Bundan sonra Aydınoğullarının faaliyeti durmuş ve beylik çökmeğe yüz tutmuştu. Kosova savaşında (1389), Osmanlı ordusunda bulunan yardımcı kuvvetler arasında Aydın oğullarınkiler de vardı. Bu savaşta Sultan I. Murad'ın şehit düşmesi üzerine Yıldırım Bayezid sultan olmuş, fakat ona karşı Karamanoğullarının teşviki ile Anadolu beyliklerinde bir hareket başlamıştı. Bu harekete Aydınoğulları da katıldı. Yıldırım Bayezid'in beylikleri itaat altına almak için çıktığı Anadolu seferinde Aydınoğulları Beyliği Osmanlılara tâbi oldu (1390).

Aydınoğlu Gazi Umur Bey
XV, asırda şair Enverî tarafından "Düstûr-Nâme"de hayatı destanlaştırılmış bir şiir diliyle anlatılan Gazi Umur Bey, Türk teşebbüs ve kabiliyetinin mükemmel örneklerinden biridir.İzmir, 1076'da Türkiye devletinin kurucusu Anadolu Fâtihi I. Süleyman Şâh tarafından fethedilmişti. Çaka Bey'e verilen İzmir, bu Türk beyinin büyük deniz proje ve teşebbüslerine sahne oldu. Umur Bey, 2,5 asır sonra bu proje ve teşebbüsleri tekrar ele almıştır. Bizans, 1097'de İzmir'i de İznik ve Batı Anadolu gibi Türkler'den geri aldı. Şu halde İzmir'de ilk Türk hâkimiyeti, ancak 21 yıl sürmüştür. İşte Aydınoğlu Umur Bey, 1320'de İzmir'i tekrar fethetmiştir. Şu suretle 223 yıl daha İzmir, Hıristiyanlar'da kalmıştır.
28 ekim 1344'te bütün Avrupa devletlerinin birlikleri tarafından desteklenen Rodos'taki Saint-Jean Şövalyeleri, İzmir'i bastı; Aydınoğulları'nın tersane ve donanmalarını yaktı. Liman, Şövalyeler'in eline geçti. Fakat yukarı kale, Türkler'in elinde kaldı. Bu suretle şehir, "Müslüman İzmir" ve "Gâvur İzmir" diye ikiye bölündü ve 1403'ün ilk günlerinde Timur'un Şövalyeler'i kovmasına kadar tam 59 yıl bu vaziyet devam etti.
Umur Bey, Avrupa siyaset âlemine faal bir şekilde iştirak etti. 1328-29'da, yanında Cüneyd Bey'in babası İbrahim Bahâdır Bey olduğu halde, Bozca Ada'ya çıktı. 1330'da Gelibolu yarımadasına ayak bastı. 1332'de 75 gemisi ile Semendirek adasını bastı ve Batı Trakya'da Gümülcine'ye asker çıkardı. Gene aynı yıl, 250 parçalık büyük bir donanma ile Adalar, Ağrıboz ve Yunanistan'a asker çıkardı ve ilk defa Ege denizini doğudan batıya geçmiş, Yunan karasında, Attika'ya ayak basmış oldu. 1333'te 170 parça donanma ile Mora'ya çıktı. 1333'te Saruhanoğlu Süleyman Bey'le müttefikan Yunanistan'a ve Mora'ya sefer yaptı. 1336'da Foça'da İmparator Kantakuzinos'la buluştu. 1338'de tekrar Yunanistan'a ve Ege Adaları'na sefer yaptı. 1339'da Eflâk yani Romanya seferine çıktı ve bu suretle Balkanlar'ın kuzeyine kadar erişti. 1342'de Girit ve Kıbrıs sahillerini vurdu. 1345'te Makedonya'ya asker çıkardı; bu seferde, müttefiki Saruhanoğlu Süleyman Bey, şehit düştü.
Osmanoğulları, Süleyman Paşa ile kardeşi I. Murad, şehit Aydınoğlu Umur Bey'le şehit Saruhanoğlu Süleyman Bey'in izlerini adım adım takip etmişler ve onların teşebbüslerini taçlandırmışlardır. Bulgaristan krallığı ile başa çıkmaktan âciz kalan Bizans imparatoru İoannis Kantakuzinos, Umur Bey'den imdat istemişti. Umur Bey, 32 harb gemisi ve 29.000 askerle Avrupa kıt'asına ayak bastı. Dimetoka'yı Bulgarlar'dan alıp müttefiki İmparator'a verdi. Ertesi yıl, 1342'de İmparator, rakibi Paleologoslar'a karşı tekrar Umur Bey'den yardım istedi ve bu suretle Türk hükümdarını, Bizans'ın dahilî işlerine karıştırmış oldu. Aydınoğlu, Rumeli'ne geçip İmparator'a istediği yardımı yaptı. Bunlar, Müslüman Türkler'in Rumeli'ne ilk ayak basışlarını teşkil eder.
1348'de Gâvur İzmir'i Şövalyeler'den geri almak istiyen Umur Bey, kalenin önünde düşman tarafından şehîd edildi. Onun şehâdeti, Rumeli'ndeki projelerini yarıda bıraktı. Bıraktığı yerden, Osmanoğlu Şehzade Süleyman Paşa devam etmiştir. Daha 1344'te İmparator, tekrar Umur Bey'den yardım istediği zaman, Aydınoğlu, İzmir meslesiyle uğraşmakta olduğundan, müttefiki İmparator'a Osmanoğlu Orhan Gazi'ye baş vurmasını tavsiye etmişti. Donanması Haçlılar tarafından yakıldıktan sonra Umur Bey, komşuları Menteşeoğulları, Saruhanoğulları, Karasıoğulları'ndan tedarik edebildiği gemilerle acele yeni bir donanmaya sahip olmuştu. Bu donanmayla Gelibolu yarımadasına çıktı, Vardar vadisini taradı. Bulgar kuvvetlerini yok etti. Batı Anadolu Türk Beylikleri, yani Osmanoğulları, Aydınoğulları, Menteşeoğulları, Saruhanoğulları ve Karasıoğulları, müttefikan takibine muvaffak oldukları siyaset yüzünden büyük başarı kazanmışlardır. Bunlardan Osmanoğulları'nın donanmaları yoktu; ancak 1345'ten sonra Karasıoğulları'nın pek de ehemmiyet arzetmiyen deniz kuvvetlerine sahip oldular. Fakat Aydın ve Menteşe donanmaları çok güçlüydü ve Ege Denizi'ne hâkimdi.
Ankara Savaşı'nda (1402) Osmanlıları mağlûp eden Tîmûr tarafından ülkelerin kendilerine iade edilen beylikler arasında Aydınoğulları da bulunuyordu. Bu devrede en çok Cüneyd Bey (1405-1426) faaliyetleri ile dikkati çekmektedir. Cüneyd Bey fetret devrinde Osmanlı şehzâdeleri arasında saltanat mücadelelerine katıldı. Onun bu davranışı beyliğin sonunu hazırlayan sebeplerden biri oldu. Neticede Osmanlı sultanı II. Murad'ın gönderdiği bir ordu Aydınoğulları Beyliği'ni ortadan kaldırdı (1426). Aydınoğullarından bazı sanat eserleri zamanımıza kadar mevcudiyetlerini korumuştur. Bunlardan en önemlileri Mehmed Bey'in yaptırdığı Birgi'deki Ulu Câmii ile Selçuk'da 1374'de yapılan İsâ Bey Câmii'dir.
 

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
AYDINOĞULLARI BEYLİĞİ (1308-1426)

Aydınoğulları Beyliği'ni eski Lidya ve İyonya bölgesinde kuran Mehmet Bey'in babası Anadolu Selçuklularının emirülşevahili (amirali) Aydın Bey'dir. Aydınoğlu Mehmet Bey Germiyan hükümdarı I. Yakup Bey'in subaşısı (ordu komutanı) olarak görev yapmıştır.Mehmet Bey, Menteşeoğullarına damat olan Sasa Bey ile birlikte hareket ederek süratli akınlarlaBirgi, Ödemiş, Ayasluğ (Selçuk) ve Tire'yi ele geçirmiştir. Mehmet Bey bilahare Sasa Bey'i bertaraf ederek akın ve fetih hareketlerine yalnız başına devam etmiş, böylece 1308 yılında kendi adı ile anılan bir beylik kurmaya muvaffak olmuştur. Kurulan bu beyliğin merkezi Birgi'dir.

Mehmet Bey'in ikinci oğlu Umur Bey, daha babasının sağlığında kuvvetli bir donanma meydana getirmiş, bilgi ve cesaretle deniz harplerine girmiştir. Mehmet Bey'in 1333 yılında vefatı üzerine beyliğin başına Umur Bey getirilmiştir, kuvvetli donanmasıyla deniz harplerine devam etmiştir.

Sakız, Ağriboz, adalarına, Mora ve Rumeli kıyılarına müthiş akınlar yapan Gazi Umur Bey Bizans İmparatorluğundaki taht ve taç kavgalarına müdahale ederek dostu Kantakuzenos'un imparatorluk tahtına oturabilmesini temin etmiştir.

Umur Bey'in pervasız deniz seferlerinden canları yanıp göz açamayanlar nihayet birleşerek Umur Bey donanmasına hücum etmişlerdir. Papa, Venedik, Rodos ve Kıbrıs donanmalarından mürekkep müttefik donanması bu hücumda Umur Bey donanmasını yakalamışlar, Sahil İzmir'ini de ele geçirmişlerdir. Hıristiyanların bu ittifakına rağmen yılmayan Umur Bey İzmir'i geri almak için yaptığı savaşta 1348 yılında şehit düşmüştür.

Umur Bey'in şehit edilmesi ile yerine geçen büyük biraderi Hızır Bey onun azim ve cesaretine sahip olamadığından Hıristiyanlarla ağır bir muahede imzalamıştır. Sonuç olarak Aydınoğulları Beyliği'nin deniz kuvveti Hinç bölgesine inmiştir.

Hızır Bey vefat edince İsa Bey Aydınoğulları Beyliği'nin hükümdarı olmuştur. İsa Bey hem alim, hem de ilim ve sanat adamlarının koruyucusu olmuştur. İsa Bey zamanında Osmanlı Devleti ile Aydınoğulları arasında çatışmalar meydana gelmiştir. Osmanlı Devleti hükümdarı Yıldırım Bayezid, Karamanoğulları Beyliği'nin teşviki ile kendi aleyhinde anlaştıklarını duyduğu Aydınoğulları Beyliği üzerine harekete geçmiştir.

Yıldırım Bayezid 1390 yılında Aydınoğulları Beyliği topraklarını harpsiz şekilde işgal etmiştir. Yıldırım Bayezid Aydınoğulları Beyliği kızı Hafsa Hatun'u kendisine nikah ederek kayın biraderine Tire tarafından biraz arazi bırakmıştır.

Timur'un 1402 yılında Ankara muharebesinden sonra diğer Anadolu beylikleri gibi Aydınoğulları Beyliği de yeniden ortaya çıkmıştır. İsa Bey'in oğlu Musa Bey ile onun oğlu Cüneyd Bey diye anılan Aydınoğulları hükümdarı Osmanlı Devleti'ni bir hayli uğraştırmıştır. Cüneyd Bey, Yıldırım Bayezid'in oğlu Emir Süleyman ile, Çelebi Sultan Mehmet ile, sonra da II. Murad ile mücadele etmiş, en sonunda da 1426 yılında yakalanarak idam edilmesiyle Aydınoğulları Beyliği tamamen sona ermiştir.
 

Top