Forumlar
Yeni Mesajlar
CerezExtra
EĞLENCE ↓
Şans Kurabiyesi
Renk Falınız
ÇerezRADYO
Sevgiliye Özel
ÇerezDERGİ
Hızlı Okuma Testleri
Pratik Çözümler
Yeniler
Yeni Mesajlar
Yeni ürünler
Yeni kaynaklar
Son Aktiviteler
İndir
En son incelemeler
Dükkan
Giriş
Kayıt
Yeniler
Yeni Mesajlar
Menu
Giriş
Kayıt
Uygulamayı yükle
Yükle
Forumlar
Mustafa Kemal ATATÜRK
Hayatından Kesitler
Atatürk'ün Yazdığı Kitaplar, Mektuplar , Şiirler , Okuduğu Kitaplar , Telgrafları
JavaScript devre dışı bırakıldı. Daha iyi bir deneyim için, devam etmeden önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
You are using an out of date browser. It may not display this or other websites correctly.
You should upgrade or use an
alternative browser
.
Konuya cevap yaz
Mesaj
<blockquote data-quote="YounG_MaN" data-source="post: 160812" data-attributes="member: 13970"><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"><span style="color: Pink">BEHİÇ ERKİN'E GÖNDERİLEN MEKTUP</span></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"><span style="color: Pink"></span></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"><span style="color: Pink">Aynı-ı Mansur Karargahından 30 Mart </span>(1912)</span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px">"İzzetli Beyefendi, günlük ciddi çalışmalarınız arasında elinize geçmek bahtiyarlığına erişeceğine ümit ettiğim işbu varakpare, Cebel-i Ahzar'ın hayatına ait hisleri aksettireceği için meşgalelerinizden birkaç dakika terk et-meye değer zannederim.</span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px">Selanik'ten İstanbul ve oradan Akdeniz'i geçerek Mısır'a ve Mısır'dan da 700 küsur kilometrelik boş çölleri geçerek şimdiki mevkiimize gelişimiz öyle bir tarihtir ki ancak Selanik'in "paşa gıdası" ile anlatılabilir Buna muvaffakiyet şimdilik bir hayal ise de hakikat olması da uzak değildir.</span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px">19 Şubat Muharebesinde Nişancı Taburu Kumandanı iken Sedes civarında Pertev Beyin idare ettiği karşılıklı hareketimiz münasebetiyle zatı alinizi hatırladım. Muharebenin, manevramızın bazı safhalarıyla benzerliği vardır. Esasen 70 kişilik bir pusu kurulmuştu. İtalyanlar sabahleyin bu kuvvetle muharebeye tutuştu. Bizde taarruz fikri yoktu. Kuvvetlerimizin hepsi örtülü hazırlık mevziinde bulunuyordu. Saat 6 oldu, gündüz. İtalyanlar pusu kuvvetini taredemedi. Bütün kuvvetini muharebeye hazırladı ve taarruza geçti. Pusu yeri Derne'nin 4 kilometre batısındaydı. Biz, bu umum kuvvetle taarruza geçtik. Şark kolunu da getirttik. Seyitabdullah noktasında (pusu yeri) "...." muharebesinde olduğu gibi 8-9 defa düşmanın taarruzu kırıldıktan sonra saat 11'de bütün İtalyan safları avcı hattı, ihtiyat, istinat, hepsi birbirine müvazi olarak kaçmaya başladılar. Biz bu hattın sol tarafında, topçu mevziinde manzarayı tamamen görüyorduk. Gecenin gelmesi muharebeyi sona erdirdi. O gün Derne'ye gelmiş bulunan iki Alman, bir İngiliz subayı harbin cereyanını anlayamıyorlardı. Netice meseleyi halletti. Bizde onlara oldukça yüksek perdeden attık. Benzerlik cenah hücumlarımızdadır.</span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"><span style="color: Pink">Arzı hürmet ederim efendim" Derne Kumandanı M.Kemal</span></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"><span style="color: Pink">***</span></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"><span style="color: Pink"></span></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"><span style="color: Pink">Aynı Mansur Karargahından 16 Temmuz 1912</span></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px">"Muhterem kardeşim Behiç Bey,</span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px">Pek ziyade teselli veren mektubunuzu aldım. Selanik'in Olimpos'unda iadesi vaad buyurulan geçmiş tatlı günlerin hülyalarına daldım. O ciddi kardeşlik hayatına örnek olan günlerin tekrar yaşanması ne kadar büyük saadet olur.</span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px">Buradaki hayat tarzımız ve çalışmamız artık cümlece anlaşılmış bir hale geldiğinden bahsini bile lüzumsuz buluyorum. Ancak şurasını arz edeyim ki bizde buradaki vaziyet ve mukavemetimizle milletin şanına uygun bir netice alınması ümidi pek kuvvetli iken, son zamanlarda memleket içinde çıkan elem verici levhalar bizi üzdü. Bizim ahlaksızlığımızın, menfaatperestliğimizin derecesi malum idi. Fakat bunun hıyanet ve katibeten tasavvur etmiyorduk.</span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px">İhtiraslar, cehalet ve mantıksızlık yüzünden koca Osmanlı Devletini mahvedeceğiz. Kuvvetli bir Osmanlı İmparatorluğu vücuda getirmeyi düşünürken vaktinden evvel esir, sefil ve rezil olacağız.</span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px">Askeri, siyasetle uğraşmaktan men için kanun maddeleri yapmışlar. Ben iki sene evvel tesadüfen bulunduğum bir kongrede "askeri bırakınız" dediğim için mürteci oldum, idama mahkum edildim. Zaman ve hadiseler her türlü hakikatleri ispat ve izhar eder, fakat bazen böyle helak eden bir darbe indirerek.</span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px">Harbiye Nazırının mevkiini terk edişini garip buluyorum. Hamiyetli ve fedakar idiyse ötede beride savurduğu gibi kellesini koltuğuna almış idi ise asıl hamiyet ve fedakarlık göstermek ve sebat etmek zamanı şimdi idi.</span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px">Kalp yumuşaklığı göstermeye ne lüzum vardı. Daha on ay evvel benim gibi naciz bir kolağasını sükuta mecbur ve atalete duçar etmeye ve gizli maksatlarını temin için etrafını saran bir sürü beyinsizlere kafa sallamakla vakit geçirmeye ve budala gibi, bir alık gibi kukla vaziyetinde entrika cereyanlarına nefsini teslim etmeye rıza göstermektense, daha o zaman makamını ehline terk etmek elbette daha doğru olurdu. Meslek hareketi doğru idiyse, şimdi göstereceği vaziyet, sebat ve fedakarlık olacaktı. Devlet işlerini çocuk oyuncağı mı zannediyordu?</span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px">Bizim askeri vaziyetimizde bir değişiklik yoktur. Siyasetimiz müsait ise biz, istenildiği kadar sebat ve mukavemete muktediriz.</span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px">Yalnız siyaset erbabının memleketi büsbütün tarumar olmaktan korumak için gözlerini dört açması lazımdır.</span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px">Bilcümle dostlara selam ve hürmetlerimi takdim eyler ve sizin gözlerinizden öperim. Enver Bey mahsus selam eder."</span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"></span></span></span></strong></em></p><p><em><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"><span style="color: pink">Derne Kuvvetleri Kumandanı M. Kemal</span> </span></span></span></strong></em></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="YounG_MaN, post: 160812, member: 13970"] [I][B][FONT="Arial"][COLOR="Black"][SIZE=4][COLOR="Pink"]BEHİÇ ERKİN'E GÖNDERİLEN MEKTUP Aynı-ı Mansur Karargahından 30 Mart [/COLOR](1912)[/SIZE] [SIZE=4]"İzzetli Beyefendi, günlük ciddi çalışmalarınız arasında elinize geçmek bahtiyarlığına erişeceğine ümit ettiğim işbu varakpare, Cebel-i Ahzar'ın hayatına ait hisleri aksettireceği için meşgalelerinizden birkaç dakika terk et-meye değer zannederim. Selanik'ten İstanbul ve oradan Akdeniz'i geçerek Mısır'a ve Mısır'dan da 700 küsur kilometrelik boş çölleri geçerek şimdiki mevkiimize gelişimiz öyle bir tarihtir ki ancak Selanik'in "paşa gıdası" ile anlatılabilir Buna muvaffakiyet şimdilik bir hayal ise de hakikat olması da uzak değildir. 19 Şubat Muharebesinde Nişancı Taburu Kumandanı iken Sedes civarında Pertev Beyin idare ettiği karşılıklı hareketimiz münasebetiyle zatı alinizi hatırladım. Muharebenin, manevramızın bazı safhalarıyla benzerliği vardır. Esasen 70 kişilik bir pusu kurulmuştu. İtalyanlar sabahleyin bu kuvvetle muharebeye tutuştu. Bizde taarruz fikri yoktu. Kuvvetlerimizin hepsi örtülü hazırlık mevziinde bulunuyordu. Saat 6 oldu, gündüz. İtalyanlar pusu kuvvetini taredemedi. Bütün kuvvetini muharebeye hazırladı ve taarruza geçti. Pusu yeri Derne'nin 4 kilometre batısındaydı. Biz, bu umum kuvvetle taarruza geçtik. Şark kolunu da getirttik. Seyitabdullah noktasında (pusu yeri) "...." muharebesinde olduğu gibi 8-9 defa düşmanın taarruzu kırıldıktan sonra saat 11'de bütün İtalyan safları avcı hattı, ihtiyat, istinat, hepsi birbirine müvazi olarak kaçmaya başladılar. Biz bu hattın sol tarafında, topçu mevziinde manzarayı tamamen görüyorduk. Gecenin gelmesi muharebeyi sona erdirdi. O gün Derne'ye gelmiş bulunan iki Alman, bir İngiliz subayı harbin cereyanını anlayamıyorlardı. Netice meseleyi halletti. Bizde onlara oldukça yüksek perdeden attık. Benzerlik cenah hücumlarımızdadır. [COLOR="Pink"]Arzı hürmet ederim efendim" Derne Kumandanı M.Kemal[/COLOR] [COLOR="Pink"]*** Aynı Mansur Karargahından 16 Temmuz 1912[/COLOR] "Muhterem kardeşim Behiç Bey, Pek ziyade teselli veren mektubunuzu aldım. Selanik'in Olimpos'unda iadesi vaad buyurulan geçmiş tatlı günlerin hülyalarına daldım. O ciddi kardeşlik hayatına örnek olan günlerin tekrar yaşanması ne kadar büyük saadet olur. Buradaki hayat tarzımız ve çalışmamız artık cümlece anlaşılmış bir hale geldiğinden bahsini bile lüzumsuz buluyorum. Ancak şurasını arz edeyim ki bizde buradaki vaziyet ve mukavemetimizle milletin şanına uygun bir netice alınması ümidi pek kuvvetli iken, son zamanlarda memleket içinde çıkan elem verici levhalar bizi üzdü. Bizim ahlaksızlığımızın, menfaatperestliğimizin derecesi malum idi. Fakat bunun hıyanet ve katibeten tasavvur etmiyorduk. İhtiraslar, cehalet ve mantıksızlık yüzünden koca Osmanlı Devletini mahvedeceğiz. Kuvvetli bir Osmanlı İmparatorluğu vücuda getirmeyi düşünürken vaktinden evvel esir, sefil ve rezil olacağız. Askeri, siyasetle uğraşmaktan men için kanun maddeleri yapmışlar. Ben iki sene evvel tesadüfen bulunduğum bir kongrede "askeri bırakınız" dediğim için mürteci oldum, idama mahkum edildim. Zaman ve hadiseler her türlü hakikatleri ispat ve izhar eder, fakat bazen böyle helak eden bir darbe indirerek. Harbiye Nazırının mevkiini terk edişini garip buluyorum. Hamiyetli ve fedakar idiyse ötede beride savurduğu gibi kellesini koltuğuna almış idi ise asıl hamiyet ve fedakarlık göstermek ve sebat etmek zamanı şimdi idi. Kalp yumuşaklığı göstermeye ne lüzum vardı. Daha on ay evvel benim gibi naciz bir kolağasını sükuta mecbur ve atalete duçar etmeye ve gizli maksatlarını temin için etrafını saran bir sürü beyinsizlere kafa sallamakla vakit geçirmeye ve budala gibi, bir alık gibi kukla vaziyetinde entrika cereyanlarına nefsini teslim etmeye rıza göstermektense, daha o zaman makamını ehline terk etmek elbette daha doğru olurdu. Meslek hareketi doğru idiyse, şimdi göstereceği vaziyet, sebat ve fedakarlık olacaktı. Devlet işlerini çocuk oyuncağı mı zannediyordu? Bizim askeri vaziyetimizde bir değişiklik yoktur. Siyasetimiz müsait ise biz, istenildiği kadar sebat ve mukavemete muktediriz. Yalnız siyaset erbabının memleketi büsbütün tarumar olmaktan korumak için gözlerini dört açması lazımdır. Bilcümle dostlara selam ve hürmetlerimi takdim eyler ve sizin gözlerinizden öperim. Enver Bey mahsus selam eder." [COLOR="pink"]Derne Kuvvetleri Kumandanı M. Kemal[/COLOR] [/SIZE][/COLOR][/FONT][/B][/I] [/QUOTE]
Alıntıları ekle...
İsim
Spam kontrolü
Atatürk'ün doğduğu şehir?
Cevapla
Forumlar
Mustafa Kemal ATATÜRK
Hayatından Kesitler
Atatürk'ün Yazdığı Kitaplar, Mektuplar , Şiirler , Okuduğu Kitaplar , Telgrafları
Top