• Merhaba Ziyaretçi.
    "Yapay Zeka Objektif " Fotoğraf Yarışması başladı. İlgili konuya  BURADAN  ulaşabilirsiniz. Sizi de bu yarışmada görmek isteriz...

Aşk ve Sevgi hakkında Arşivlik Mevzuular

yesim434

Hırçın Karadeniz Kızı Biricik Yeşim
AdminE
Bu Ayın Lideri
Mecnun mu kör

Bazen ağır ağır yürüyor, bazen kumları sıçratarak koşuyordu Mecnun. Sonra da düşüp dizlerinin üstüne hıçkırıyordu... Uzaklara bakıyordu, daha uzaklara. Çağırıyor, çağırıyordu... Gelmeyince çağırdığı, kendi düşüyordu tekrar yollara...
Bazen günlerce unutuyordu gökyüzünü, bulutları.

Güneş kavuracak ten, insanlar kendilerini koruyacak gölge arıyordu böyle zamanlarda.

Yürüyecek olanlarsa başlarına gölgelikler alıyorlardı...

Mecnun için böyle şeyler önemli değildi: Güneş her zamanki gibiydi... Gökyüzü her zamanki gibiydi ve çöl her zamanki zamanki gibiydi... O zaman ne farkı vardı ki bu günün, önceki günlerden? Mademki bugün de diğer günlerden biriydi, öyleyse bu gün de diğer günler arandığı gibi aranacaktı Leyla...

Ardında bir ses duyup ürktü Mecnun. Döndü ki; terlemiş, yüzü kıpkırmızı olmuş bir adam... Belli ki yorgundu ve kızgındı... Gelip Mecnun'un karşısında durdu. Öfke içinde yakasına asıldı mı, yoksa düşmemek için tutundu mu pek anlaşılamadı... Ama birkaç nefes aldıktan sonra;
-Sen sağır mısın be adam, diye bağırdı.
-Yoo, sağır değilim, dedi Mecnun...
-Ne zamandır peşinden koşup bağırıyorum da neden durmuyorsun öyleyse?..
-Duymamışım... Duysaydım, dururdum...

Adamın kızgınlığı daha da arttı...
-Peki sen kör müsün de, beni hiç görmemiş gibi önümden geçtin?..
-Kör de değilim, dedi Mecnun...
Şaşkındı, çünkü gerçekten ilk defa görüyordu onu. Adam ise bağırmaya devam ediyordu:
-Nerden geliyorsun böyle ve nereye gidiyorsun?.. Üstün başın perişan, saçın sakalın uzamış; nereye baktığın ve kiminle konuştuğun belli değil... Kör gibisin ve sağır gibisin; deliler gibi düşe kalka bir belirsizliğe doğru gidiyorsun... Söylesene neden geçtin önümden? Adın ne, kimsin, nesin, necisin?..
-Hiç, dedi Mecnun... Bilmiyorum ki ben, kimim!.. Her gören bir şey diyor bana, ben sadece 'Leyla' diyorum... Leyla'yı arıyorum... Öyle ki; Leyla her yerde, ama Leyla hiçbir yerde değil!.. Baksana, işte orda, ufukta, güneşin alçaldığı yerde bekliyor olan acaba benim Leyla'm mı? Bilmiyorum. Çünkü oraya varınca, onu bulamıyorum...

Leyla; buldukça kaybolan, vardıkça uzaklaşan, tuttukça elimden kaçan benim için... Ama Leyla, benim... Öyle çok benim ki; ben onsuzum... Onsuz olduğum kadar da; ben O'yum... Yani sen 'beni' görüyorsun, ama ben 'ben'i terk etmiş, 'Leyla' olmuş, öyle arıyorum yoluna baş koyduğum Leyla'mı...


Şaşkın şaşkın bakıyordu şimdi adam. Anlamaya çalışıyordu kimin karşısında olduğunu:
Bir deli miydi bu, yoksa bir bilge kişi mi?..

Bu sırada Mecnun sordu adama.
-Peki ben gelirken, ve seni görmeden önünden geçerken, ve yanından uzaklaşırken; sen ne yapıyordun da beni seyrediyordun, ve bana kızıyordun, ama yoluma da çıkamıyordun o sıra?..
Yutkundu adam... Dili takıldı... 'Namaz kılıyordum da, önümden geçmene onun için kızmıştım' diyemedi...
Sen bir delisin, Leyla'nı ararken gözün beni görmüyor... Ben nasıl bir akıllıysam; başımı secdeye koyuyor da, kaldırdıkça seni görüyorum, seni düşünüyor, sana kızıyorum, diyemedi!

Diyemedikleri sıkışıp kaldı içinde...

-Yapacağımız işi doğru düzgün yapsak ya, diye geçirdi içinden... Sonra da, elini vurarak Mecnun'un omzuna:
-Biz, bulduğumuzu sanıp otururken, sen aradıkça bulmaktasın, dedi... Kim deli, kim veli belli değil bu çöllerde.
Haydi, yürü koçum, yolun açık olsun!..
 

yesim434

Hırçın Karadeniz Kızı Biricik Yeşim
AdminE
Bu Ayın Lideri
Sevgi öğrenilmez

Bazen bir sarkiya dalar hüzünleniriz. Bazen eski bir aniya..
Bazen tatli bir gülümseme gelir aklimiza bazen tatli bir buse...
Hepsinde sevginin izleri vardir, geçmiste kalan ama hala yasanan...
Simdi herseyi bir kenara birakin! Ve geçmiste kalan tatli bir aninizi düsünün.
Düsünün hadi..
Tamam..
Simdi o aniniza geri dönün ve yine ayni seyleri yasamaya çalisin..
Mutlu oluyorsunuz, degil mi?
Iste bunun sebebi, içinizdeki o sevgi pinaridir. Bazen geçmiste yasanan aci olaylar gelir aklimiza. Düsünürüz! Aci ile dolar yüregimiz. Ama yine de mutlu olmaya çalisiriz. Çünkü yüregimizde hala sevgi kipirtilari vardir. Iste, bu sevgi yener geçmiste yasadigimiz aci izleri. Çogu zaman haksizliklarla karsilasiriz, kötülüklerle, yalanlarla, acilarla..
Ve bir an içimizdeki o sevgi bile zaptedemez bizi. Karsilik vermek isteriz yapilan haksizliga, kötülüge. Bu dünyada, arkamizdan övgüyle söz edilecek bir olay varsa, o da sevgi adina yaptigimiz bir olay olacaktir. Çünkü hersey bu dünyada kalir. Hiç kimse çok sevdigi bir seyi beraberinde götüremez. Ancak, yaptigi ve yapacagi kalici seyler, ona çok sey kazandirir. Sevgi adina yapilan kalici seyler ne olabilir?
Bu soruya aslinda bir çok cevap verilebilir. Insanlari sevmek, onlarla iyi geçinmek, sevgiye inanarak yasamak bile, sevgi adina yapilmis kalici seylerdir. Tabi sevgiyi, sadece hissetmek yerine, bunu uygulamaya geçirmek daha kalici olur. Sevgiyi uygulamaya geçirmek, sevgiyi hissederek yasamaktir. Sevgiyi yogun olarak yasayan biri, zaten sevgi adina iyi birseyler yapiyor demektir. Elimizden geldigince sevgiyi doya doya yasayalim!
Sevgiyi yasadikça, yasam daha da renklenir. Kisinin mutlu olabilecegi bir kozu olur elinde. Sevgi bir umuttur, sevgi mutluluktur...
Sevgiyi ifade etmek çok basittir. Annemize sarilmak bile bir sevgidir...
Sicak bir gülümseme, bir sevgi ifadesidir.
Bunlari yapmak çok mu zor?
Sevgiye inanan için hiç te zor degil.
Sevgide ayip olmaz. Birakin çiksin içinizdeki duygular. Göstersin kendini insanlara. Onlar da mutlu olsun, sizin mutlu oldugunuz gibi.
Unutmayin ki;
Sevgi ögrenilmez..
Sevgi ögretilmez...
O, zaten insanin içinde var olan bir duygudur. Ama o duygularin disa vurulabilmesi için yardimci olunur. O duygularin herkese asilanmasi için...
Bazen bir çocuk görürüz..
Yapayanliz, sogukta, aç ve çaresiz...
Hüzünleniriz, gitmek isteriz yanina, kucaklamak, oksamak gelir içimizden çocugu. Yardim etmek isteriz ona. Kimsesizdir, sevgiye muhtaçtir diye.. Ama çogu zaman gidemeyiz yanina. Birsey engeller bizi. Içimizde ona karsi yogun duygular hissederiz ama bunu harekete geçiremeyiz. Sanki "mutlaka baska biri yardim eder" düsüncesine kapiliriz. Ama o an düsünemeyiz, o "baska biri" nin biz olmamiz gerektigini. Sevgiyi uygulamaya geçirmek , "baska biri" nin yapacagi seyi, bizim yapmamizdir. Sevgi, bu sekilde asilanir..
Sevgi ancak o "baska biri" nin yapacagi seyi, kendimizin yapmasiyla gerçeklesir, "baska biri" ni beklemeyin...
Çünkü "baska biri "de, "bir baska biri" ni bekleyecektir..
Ve o çocuk, hep "birilerinin" sevgisine hasret yasamaya mahkum olacaktir..
Sevginizi göstermek için geç kalmayin...
Unutmayin !
Sevgi ögrenilmez...
Sevgi ögretilmez...
Sevginizi paylasin...
Herkes ortak olsun sevginize...
Sevgi paylasilinca kutsallasir...
 

yesim434

Hırçın Karadeniz Kızı Biricik Yeşim
AdminE
Bu Ayın Lideri
Biriciğim

"Çoğalıp gitti yıllar, öyle özledim ki seni...."

BİRİCİĞİM... Sesinin kanatları taşısın seni bana.... Sihirli sesinin kanatlarında süzülmek istiyorum bir anda bulunduğum yerden. Sesinin kanatlarında aşmak istiyorum uçsuz bucaksız bozkırları. Altımdan geçmeli kentlerin siluetleri birbiri ardından. Hiçbirini hatırlamamalıyım, sana ulaşana dek.. Ezberlediğim tek adres,sesinin yaşadığı yer olmalı sevgilim.... Buğday başaklarının hemen üzerlerinde uçmalıyım bir süre. Güneşi bağrına basan ay çiçek tarlalarından geçmeliyim sessizce.. bir o kadar da uçarcasına,umutla gelmeliyim sana, özlemlerin yüreğimi sarsmalı kilometreleri bir bir bırakırken ardımda.. Sonra yeniden çıkarmalısın beni yükseklere.Kartallara bile meydan okumalıyım sesinden aldığım güçle... Onlardan daha hızlı çullanmalıyım bizi ayıran her şeyin üzerine. Yanık bozkır türküleri dinlemeliyim, bana kanat olup güneşlere yaklaştıran sesinden.... Bırak bu kez hüzne yer olmasın sesinde... Her tonunu sevince, her tonunu özleme ayır sevgilim.. Kavuşmaların türküsünü mırıldan kulağıma. Çöllerde susamış bir derviş gibi çağır beni pınarlarına. Özleminin büyüklüğünü beni sararak anlatsın sesinin kanatları... Sevinçten gözlerim yaşarmalı,güneşlere yaklaştığım anlarda... Ayrılığın yakan hüznününü, kavuşmalarla çıkarmalıyım dünyamdan da. Ama yoruldum artık sevgili.... Dayanamam,zor oluyor uzun yolculuklar. Kısacık olurdu hep yolculuklarım seni tanımadan önce. İndir beni sesinin kanatlarından... Güneşleri getirdim sana,hala boynunu bükmedi topladığım papatyalar... Buğday başaklarının kokusunu taşıyorum,bozkıra hayat veren... Ayçiçekleri topladım senin için, bilmediğim tarlalardan... Sımsıkı sarılmalıyız artık.. "Özlemlerden yeni bir sevda yaratmalıyız şimdi. Bir bütün yaratmalıyız seninle; içinde ne senden ne de benden hiç birşey taşımayan... Özgürlüklere bile meydan okumalı,ona bile bağlamaktan vazgeçmeliyiz sevdamızı..." Ayrılacaksak eğer bir kez daha, önce söz vermeliyiz kavuşmak için. Artık öğrendim ayrılıkların, güneşlerden de yakıcı olduğunu. Meğer büyükmüş ayrılıklar,zamansız ölümlerden bile.... seni seviyorum..seni seviyorum..seni seviyorum....

YÜREĞİMDE eritemediğim özlemlerimi gönder...

O şehrin özlemli kokularını gönder bana. Sabahın buğusuyla uyanan Ejderin silkinişini, Renk renk çiçeklerle bezenen yolların karmaşasını... Uykulu yüzlerdeki gülümseyişi, Her sokakta besmeleyle açılan kepenk seslerini, Simitçi çocuğun gözlerindeki pırıltıyı gönder bana... Sonsuzluğa uzanan evlerdeki günlük telaşları gönder... "Sımsıkı tutan ellerin yürek atışlarını," Yok sayılan sokak çocuklarının yüreklerine sinen korkuyu gönder.... Sabahın ilk ışıklarıyla yorgun bedeni yatağa bırakanları.... Sonra; Yosun kokulu beyaz köpüklü dalgaların çılgınlığını... Güvercinleri..... salıncakları... kaldırımları... Bir bardak demli çay gönder bana martıların çığlığı eşliğinde... Ayyaşları gönder, yosmaları, sevdalı yürekleri, "küfürlü karanlıkları" gönder... Bir sigara yak, bir nefes uzat bana..! Ağır ağır yürü kaldırımlardan. O sokaklara ait bütün görüntüleri Düşünce aynasına yansıyan bakışlardan göreyim. Kokular olsun.... Sıradan görüntüler, kavgalar, bağırışlar, müzikler olsun içinde... Kıpırtılar, sevdalar, alın teri, çirkinliğin detayları, Sonra sarmalayan ılık lodos olsun kollarının sarışında... Ayıklayıp gönderme bana, o şehre ait görüntüleri Olduğu gibi olsun. Sen bilmezsin koynunda yaşadığın o şehri özlemeyi Balık restoranlarda içilen bir yudum sohbetli rakıyı, Puslu maviliği, Kuma düşen bir damla yağmurun yok oluşunu, Çamurlu yolları, karanlık ara sokakları Çaresizliği, karmaşayı, masal ülkesini andıran ışıltıları... "Bir yudum gökyüzü gönder bana..." Sevgi dolu yürekleri, ifadesiz yüzleri, yorgun Bedenleri.. Ürkek bakışları, "kendini harcamışları" gönder. O şehre ait damıtılmış görüntüleri gönder bana. Yüreğimde eritemediğim özlemimi gönder...!
 

yesim434

Hırçın Karadeniz Kızı Biricik Yeşim
AdminE
Bu Ayın Lideri
Sen Sevsen de, Sevmesende,Ben Seni Seviyorum!



Seni seviyorum biliyor musun?
Seni seviyorum görüyor musun?
Gönlümün umudusun, umudumun onurusun.
Günler boyu geceler boyu, sen'inle olsam bir ömür boyu,
Seni istiyorum, diliyorum.
Ben seni seviyorum...

Seni seviyorum,
Öyle böyle değil hem de..
Taşa hayat verircesine seviyorum seni, gök yüzünü ağlatır, toprağı güldürür gibi.
Sabahları doğduğunda güneş aydınlatır gibi tüm dünyayı, suları üşütür, sesini kırar gibi.
Gölgeler karıştığında karanlığa,
ışığa hasret gibi.
Asi bir nehri maviliğine gömer gibi seviyorum seni.
Uyuduğumda her gece yastığımı öper gibi.
Bir çoban kavalının sevdiğine yandığı gibi seviyorum .
Soğuk bir dünyayı tek bir gülüşünle ısıtır gibi.
Dilek tutar gibi yıldız kaydığında.
Öyle böyle değil, nefes alır, nefes verir gibi seviyorum seni.

Yüreğimde saklı kudretimle,
Hem ömürde hem ölümde.
Ben seni seviyorum...
Sen sevsen de, sevmesen de,
Gönlüme gelmesen de,
Ben seni Seviyorum!
 

Sürgün Sevdam

Özel Üye
Özel üye
Yüreğimde saklı kudretimle,
Hem ömürde hem ölümde.
Taşa hayat verircesine seviyorum seni, gök yüzünü ağlatır, toprağı güldürür gibi.


Ben seni seviyorum...
Sen sevsen de, sevmesen de,
Gönlüme gelmesen de,
Ben seni Seviyorum!


Bir sevgi daha nasil anlatilabilir ki tasa tohum ekip yesertmek gibi bisey o zaman sevgi denilebiliyor iste yüregine emegine saglik bu güzel ifadeleri bizlerle paylastiginiz icin tskler....
 

nestling_

NESTY-nest
Özel üye
Eflatuna sorulan iki soru
İnsanoğlunun sizi en çok şaşırtan davranışı nedir?’ Eflatun;

Çocukluktan sıkılırlar ve büyümek için acele ederler. Ne var ki çocukluklarını özlerler.

Para kazanmak için sağlıklarını yitirirler. Ama sağlıklarını geri almak için de para öderler.

Yarınlarından endişe ederken bugünü unuturlar. Sonuçta, ne bugünü ne de yarını yaşarlar.

Hiç ölmeyecek gibi yaşarlar. Ancak hiç yaşamamış gibi ölürler.

Peki sen ne öneriyorsun?’ demişler. Bilge yine sıralamış;

Kimseye kendinizi ‘sevdirmeye’ kalkmayın! Yapılması gereken tek şey, sadece kendinizi sevilmeye’ bırakmaktır.

Önemli olan; hayatta, en çok şeye sahip olmak değil, en az şeye ihtiyaç duymaktır.

Sevmek, sevilmek, sevdirmek..
Insan sevgiye kendinden baslamali.
Kendini sevmeyen baska bir varligi
sevemez....Yani sevgiyi sevmeyi bilemez.
Dolayisiyla sevilemez de.
çok GÜZEL ANLATMIŞ
 

nestling_

NESTY-nest
Özel üye
Sevgi öğrenilmez

Bazen bir sarkiya dalar hüzünleniriz. Bazen eski bir aniya..
Bazen tatli bir gülümseme gelir aklimiza bazen tatli bir buse...
Hepsinde sevginin izleri vardir, geçmiste kalan ama hala yasanan...
Simdi herseyi bir kenara birakin! Ve geçmiste kalan tatli bir aninizi düsünün.
Düsünün hadi..
Tamam..
Simdi o aniniza geri dönün ve yine ayni seyleri yasamaya çalisin..
Mutlu oluyorsunuz, degil mi?
Iste bunun sebebi, içinizdeki o sevgi pinaridir. Bazen geçmiste yasanan aci olaylar gelir aklimiza. Düsünürüz! Aci ile dolar yüregimiz. Ama yine de mutlu olmaya çalisiriz. Çünkü yüregimizde hala sevgi kipirtilari vardir. Iste, bu sevgi yener geçmiste yasadigimiz aci izleri. Çogu zaman haksizliklarla karsilasiriz, kötülüklerle, yalanlarla, acilarla..
Ve bir an içimizdeki o sevgi bile zaptedemez bizi. Karsilik vermek isteriz yapilan haksizliga, kötülüge. Bu dünyada, arkamizdan övgüyle söz edilecek bir olay varsa, o da sevgi adina yaptigimiz bir olay olacaktir. Çünkü hersey bu dünyada kalir. Hiç kimse çok sevdigi bir seyi beraberinde götüremez. Ancak, yaptigi ve yapacagi kalici seyler, ona çok sey kazandirir. Sevgi adina yapilan kalici seyler ne olabilir?
Bu soruya aslinda bir çok cevap verilebilir. Insanlari sevmek, onlarla iyi geçinmek, sevgiye inanarak yasamak bile, sevgi adina yapilmis kalici seylerdir. Tabi sevgiyi, sadece hissetmek yerine, bunu uygulamaya geçirmek daha kalici olur. Sevgiyi uygulamaya geçirmek, sevgiyi hissederek yasamaktir. Sevgiyi yogun olarak yasayan biri, zaten sevgi adina iyi birseyler yapiyor demektir. Elimizden geldigince sevgiyi doya doya yasayalim!
Sevgiyi yasadikça, yasam daha da renklenir. Kisinin mutlu olabilecegi bir kozu olur elinde. Sevgi bir umuttur, sevgi mutluluktur...
Sevgiyi ifade etmek çok basittir. Annemize sarilmak bile bir sevgidir...
Sicak bir gülümseme, bir sevgi ifadesidir.
Bunlari yapmak çok mu zor?
Sevgiye inanan için hiç te zor degil.
Sevgide ayip olmaz. Birakin çiksin içinizdeki duygular. Göstersin kendini insanlara. Onlar da mutlu olsun, sizin mutlu oldugunuz gibi.
Unutmayin ki;
Sevgi ögrenilmez..
Sevgi ögretilmez...
O, zaten insanin içinde var olan bir duygudur. Ama o duygularin disa vurulabilmesi için yardimci olunur. O duygularin herkese asilanmasi için...
Bazen bir çocuk görürüz..
Yapayanliz, sogukta, aç ve çaresiz...
Hüzünleniriz, gitmek isteriz yanina, kucaklamak, oksamak gelir içimizden çocugu. Yardim etmek isteriz ona. Kimsesizdir, sevgiye muhtaçtir diye.. Ama çogu zaman gidemeyiz yanina. Birsey engeller bizi. Içimizde ona karsi yogun duygular hissederiz ama bunu harekete geçiremeyiz. Sanki "mutlaka baska biri yardim eder" düsüncesine kapiliriz. Ama o an düsünemeyiz, o "baska biri" nin biz olmamiz gerektigini. Sevgiyi uygulamaya geçirmek , "baska biri" nin yapacagi seyi, bizim yapmamizdir. Sevgi, bu sekilde asilanir..
Sevgi ancak o "baska biri" nin yapacagi seyi, kendimizin yapmasiyla gerçeklesir, "baska biri" ni beklemeyin...
Çünkü "baska biri "de, "bir baska biri" ni bekleyecektir..
Ve o çocuk, hep "birilerinin" sevgisine hasret yasamaya mahkum olacaktir..
Sevginizi göstermek için geç kalmayin...
Unutmayin !
Sevgi ögrenilmez...
Sevgi ögretilmez...
Sevginizi paylasin...
Herkes ortak olsun sevginize...
Sevgi paylasilinca kutsallasir...

Hazangülü YAZILARIN ÇOK GÜZEL ELLERİNE SAĞLIK
 
Düzenleyen yönetici:

yesim434

Hırçın Karadeniz Kızı Biricik Yeşim
AdminE
Bu Ayın Lideri
Çok şey istemiyorum.!
Avuç içi kadar mutluluk,
Birde,
Avucunun içinde ve
Dudağının kenarında ÇAY bardağını görmek istiyorum çokmu şey istiyorum bu hayatta.
Neyse nasibimiz kadardır mutluluk....
 
Top