• Merhaba Ziyaretçi.
    "Yapay Zeka Objektif " Fotoğraf Yarışması başladı. İlgili konuya  BURADAN  ulaşabilirsiniz. Sizi de bu yarışmada görmek isteriz...

Ağız Kanseri Nedir?

Çağlayağmur

👪
Süper Moderatör
Ağız kanseri, ağzın herhangi bir bölgesinde, ufak, beyaz, kırmızı bir nokta veya yara şeklinde başlayabilir. Sigara ve alkol kullanımı ağız kanseri riskini artırmaktadır. Buna rağmen ağız kanseri olan insanların dörtte biri bu bilinen risk faktörlerinden bağımsız olarak ağız kanserine yakalanmışlardır.

pLNlvQ8.jpg

Ağız içi mukozasının, ağız tabanının, damağın, dilin ve baş, boyun bölgesindeki lenf nodüllerinin muayenesi, ağız kanserinin tanımlanmasında çok büyük önem taşımaktadır.
Amerikan Kanser Derneği’nin bilgileri doğrultusunda, Amerika’da bu yıl ağız kanserine yakalanacak olan hastaların sayısı 28.000 olarak tespit edilmiş ve bu vakalardan yaklaşık 7.400′ünün ölümle sonlanacağı belirtilmiştir.

Ağız kanserinde erken tanı, teşhis ve tedavi uzun ve sağlıklı yaşamın çok kritik bir noktasıdır. Diş hekimi aşağıdaki tanı tekniklerini kullanarak var olan veya gelecekte ortaya çıkabilecek bir kanserin teşhisini koyabilir.

* Fırça Biyopsisi (Brush Biopsy) : Küçük bir fırça yardımıyla doku örneği alınır. Örnekte, pre-kanseröz veya kanser hücrelerinin varlığı araştırılır.

* Toluidin Mavisi : Hasta ağzını prekanseröz veya kanserli dokuları maviye boyayan çeşitli solüsyonlarla çalkalar. Pozitif test sonucu daha ileri bir araştırmayı gerektirir.

* Doku Biyopsisi : Şüpheli bölgeden küçük bir cerrahi müdahaleyle alınan doku, hücresel olarak incelenmelidir.
 

Papatya

V.I.P
V.I.P
Bunlar küçük belirtilerdir lütfen ağızınızdaki bu küçük problemleri görmezden gelmeyin.

Ağız Kanseri Nedir?


Ağız kanseri, dudakların (genellikle alt dudak) üstünde, ağzın içinde, gırtlak, bademcikler veya tükürük bezlerinin arkasında meydana gelen kanserdir.
Kadınlardan ziyade erkeklerde daha sık görülmekle birlikte 40 yaşın üzerindeki bireylerde daha çok karşılaşılabilen bir durumdur. Yoğun alkol kullanımı ile birlikte sigara, en önemli risk faktörüdür.
Erken teşhis edilmezse, ağız kanseri ameliyat, radyasyon terapisi ve/veya kemoterapiyi gerektirebilir. Toplam beş yıl boyunca hayatta kalma oranı yüzde 50 olmakla birlikte, ölümcül de olabilir.* Bu zayıf tahminin sebebi, erken belirtilerin fark edilememesidir. Bu yüzden ağız kanserinin erken teşhis edilmesi başarılı bir tedavi için çok önemlidir.


Ağız Kanserinin Belirtileri Nelerdir?

Her zaman ağız kanserinin en erken uyarı işaretlerini fark edemeyebilirsiniz, bu yüzden hem diş hekiminiz hem de doktorunuzun yaptığı düzenli muayeneler çok önemlidir. Diş hekiminiz, ağız kanserin erken uyarı işaretlerini teşhis edecek şekilde eğitilmiştir. Ancak diş muayenesine ek olarak aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, diş hekiminize başvurmalısınız:

Dudaklarda, diş etlerinde veya ağzınızın içinde kolaylıkla kanayan ve iyileşmeyen bir yara
Yanakta dilinizle hissedebileceğiniz bir şişkinlik veya kalınlaşma
Ağzınızın herhangi bir bölümünde his kaybı veya uyuşukluk
Diş etlerinde, dilde veya ağız içindeki beyaz veya kırmızı benekler
Çiğneme veya yutma güçlüğü
Ağzınızda acı veya tarifsiz bir ağrı veya bilinen bir sebep olmaksızın boğazınıza bir şey takılma hissi
Takma dişlerin kötü bir şekilde yerleşmesine neden olan çene şişkinliği
Ses değişikliği


Ağız Kanseri Nasıl Önlenebilir?

Tütün içmiyor veya çiğnemiyorsanız – başlamayınız. Tütün kullanımı, yüzde 80 – 90 oranında ağız kanserine neden olmaktadır. **

Sigara içme — Sigara, akciğer kanseri ve kalp hastalığı arasındaki ilişki, iyice tespit edilmiştir.1 Sigara genel sağlığınızı da etkiler; enfeksiyonlarla mücadele etmeyi ve yaraların veya ameliyatların iyileşmesini de güçleştirir. Sigara, genç yetişkinlerde büyümenin durmasına ve gelişim ile ilgili diğer güçlüklere neden olabilir. Çoğu sigara içicisi, önceden olduğu gibi koku veya tat alamadıklarını, kötü kokan soluk ve lekeli diş riskinin oluştuğunu görürler.


Her sigara yakışınızda, ağız sağlığınız da risk altındadır. Sigara, pipo veya puro içimi, boğaz, ağız, gırtlak ve yemek borusu kanserinin görülme ihtimalini arttırır. Çoğu insan erken belirtilerin farkında değildir veya onları göz ardı eder, bunun sonucunda da ağız kanseri sıklıkla teşhis edilmeden yayılır.

Tütün Çiğneme — Kronik dumansız tütün kullanıcıları, kullanmayanlara nazaran 50 kat daha fazla ağız kanserine yakalanma ihtimaline sahiptir. En iyisi, sigara, puro veya pipo içilmesinden, tütün çiğnenmesinden veya burna çekilmesinden kaçınılmalıdır. Birçok yıl kullandıktan sonra bile, tütün kullanımını bırakan insanlar, büyük ölçüde ağız kanser riskini azaltırlar. Kronik ve/veya yoğun alkol kullanımı da kanser riskinizi arttırır ve tütünle birlikte alkol, özellikle yüksek bir risk oluşturur.

En iyisi, sigara, puro veya pipo içmekten, tütün çiğnemekten veya enfiye çekmekten kaçınmaktır. Uzun yıllar kullanımın ardından bile tütün kullanımını kesen insanlar ağız kanseri riskini büyük ölçüde azaltırlar. Kronik ve/veya ağır alkol kullanımı, kanser riskini artırır, alkol ve tütün bir arada kullanıldığında risk son derece yüksektir.

Ağız Kanseri Nasıl Tedavi Edilir?

Teşhis konulduktan sonra, uzmanlardan oluşan bir ekip (ağız cerrahı ve diş hekimi dahil) her bir hastanın ihtiyaçlarına uygun bir tedavi planını geliştirir. Genellikle ameliyat gereklidir, ardından da radyasyon ve kemoterapi uygulanır.
Bu terapilerin ağızda neden olabileceği değişikliklere aşina olan bir diş hekimine başvurmak önemlidir.


Şeker veya nişasta içeren yiyecek ve içecekleri her tüketişinizde, plaktaki bakteriler 20 dakika veya daha fazla bir sürede dişlerinizi aşındıran asitleri oluşturur.
Diş minenizin gördüğü zararı azaltmak için yemek lokmaları ve içeceklerin sayısını veya arasını sınırlayınız.
Birşeyler atıştırırken peynir, çiğ sebze, sade yoğurt veya meyve gibi besleyici gıdaları tercih ediniz.


Radyasyon Terapisinde Ağızda Hangi Yan Etkiler Görülür?

Radyasyon terapisi, baş ve boyun bölgesi için kullanıldığında birçok insanda ağızda tahriş, ağız kuruluğu, yutma güçlüğü ve tat değişiklikleri görülür.
Ayrıca, radyasyon diş çürüklerinin görülme olasılığını arttırır; bu nedenle özellikle radyasyon tedavisi esnasında dişleriniz, diş etleriniz, ağız ve gırtlağınıza iyi bakmanız önemlidir.


Radyasyon tedavisi esnasında ve ondan sonra karşılaşabileceğiniz ağız problemlerinizi kanser uzmanınız ve diş hekiminize düzenli olarak bildirdiğinizden emin olunuz. Ayrıca, baş ve boyun kanser tedaviniz başlamadan önce, ağızda olası yan etkileri önlemeye yardımcı olmak amacıyla tedavinizden önce, tedavi esnasında ve ondan sonra neler yapabileceğiniz hususunda diş hekiminiz ile görüşünüz.

Tedavim Esnasında Ağız Sağlığımı Nasıl Koruyabilirim?

Yemeklerden sonra yumuşak bir diş fırçası ile dişlerinizifırçaladığınızdan ve her gün diş aralarını diş ipliğiyle temizlediğinizden emin olunuz. Baharatlar ve çiğ sebzeler, kuru kraker ve yemişler gibi sert yiyeceklerden kaçınız. Ayrıca tütün ve alkolden de kaçınınız. Ağzınızı ıslak tutmak için, şeker tüketiniz veya şekersiz sakız çiğneyiniz.

Kaynak: Colgate
 

yesim434

Hırçın Karadeniz Kızı Biricik Yeşim
AdminE
Bu Ayın Lideri

Ağız Kanseri​

Kanser hastalığı, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de en önemli toplumsal sağlık problemleri arasında sayılıyor. Ağız ve yutak kanseri, dünya genelinde en sık rastlanan altıncı kanser türü olarak biliniyor. 50 yaş ve üzeri erkeklerde ağız kanseri görülme riski, diğer kişilere göre daha yüksek seyretse de yine de son 30 yıla bakıldığında skuamöz hücreli karsinom (hücrelerde büyüyen bir çeşit cilt kanseri) teşhisi konuladn 45 yaş altındaki vaka sayılarında artış açık bir şekilde görülüyor.

Ağız Kanseri Nedir?​

Ağız kanseri, ağız içinde herhangi bir bölgede ya da boğazın üst kısmında gelişebilir. Dudaklarda, ağız tabanında ve tavanında, boğazda, dilde, yanak kenarlarında, bademciklerde, diş etlerinde ya da diğer farklı alanlarda oluşabilir.

Ağız kanseri, çevre bölgelere yayılmadan önce genellikle dudaklar ve ağız tabanında başlar. Genellikle karsinoma (dokuda oluşan herhangi bir kanser, tümörlü kitleye verilen isim) şekli, yassı hücre adı verilen ağız yüzeyindeki hücrelerde oluşur. Yassı hücreli nitelikteki karsinomalar, lenf sistemiyle ya da kan yoluyla vücudun diğer bölgelerine bulaşır ve hızlı bir yayılım gösterebilir.

Ağız Kanseri Neden Olur? Nasıl Oluşur?​

Kanser, hücrelerin kontrolsüz bir biçimde çoğalmasıyla meydana gelir. Ağız kanseri oluşumunun sebebi henüz tam olarak bilinmese de sağlıklı hücrelerinde meydana gelen mutasyonların kanser riskini oluşturabileceği düşünülüyor. Bu noktada oluşan mutasyonlar, sağlıklı hücrelerin çoğalmasını engelleyebilir ve böylelikle kitleler oluşabilir. Zaman geçtikçe bu kitleler, vücudun farklı alanlarına yayılım gösterebilirler. Ağız kanseri oluşma nedenleri şu şekilde sıralanabilir:
  • Tütün ve alkol tüketimi
  • Cinsel yolla bulaşan papilloma virüsü (HPV)
  • İlerleyen yaş
  • Dudakların aşırı derece güneşe maruz kalması
  • Kronik ağız yaraları
  • Zayıf bağışıklık sistemi
  • Genetik yatkınlıklar
  • Erkek olmak (kadınlara kıyasla 2 katı daha fazla görülüyor)
  • Ağız sağlığına önem vermemek
Ağız Kanseri Belirtileri Nelerdir?
Ağız kanserinin belirtileri genel olarak çoğu kişide benzer semptomlar gösterir. Ağızda yumru ve ülser şeklinde ilk olarak kendini gösterebilir. Bunun dışında diğer ağız kanseri belirtileri şu şekilde sıralanabilir:
  • Ağızda iyileşmeyen yaralar
  • Ağızda geçmeyen ağrılar
  • Yanakta oluşan kitle
  • Diş eti, dil, bademcik ya da ağız mukozasında beyaz ya da kırmızı renkli lezyonlar
  • Çene ve dili hareket ettirememe
  • Çiğneme ve yutma zorlukları
  • Boğazda acıma ve sürekli bir takılma hissi
  • Ağız içerisindeki bölgelerde şişlik
  • Diş kayıpları, diş ağrıları, uyuşma ve gevşeme
  • Ses değişiklikleri
  • Kilo kaybı
  • Nefeste kötü koku
  • Boyunda şişlik ya da kitle

Ağız Kanseri Nasıl Anlaşılır? Nasıl Teşhis Edilir?​

Ağız kanseri, genel olarak bakıldığında erkenden uyarılar verir. Bu uyarılar fark edildiğinde bir sağlık kuruluşuna başvurmak oldukça önemlidir. İyileşmeyen yaralar, ağız içinde deri topaklanması, şişmesi, ağız içi kanamaları, kulak ve boğaz ağrısı, boğaz ve çene yaraları, konuşma güçlüğü çekmek, oynak dişler ve çiğneme zorlukları gibi semptomlarınız bulunuyorsa ve 2 haftadan fazla bir süredir bu yakınmaları yaşıyorsanız en yakın zamanda bir sağlık kuruluşuna başvurmanız gereklidir.

Düzenli bir muayene sonrasında başvurulan hekimler hastaların kaygılarını ve hastalık öykülerini dinledikten sonra ağız içlerinin fiziksel bir incelemesinde bulunabilir. Eğer ağız kanseri başlangıcı belirtileri görülüyorsa farklı fiziksel muayeneler yapılabilir ve laboratuvarda incelenmesi için hastalardan doku örneği alınabiir. Bu doku örneği de biyopsi işleminden geçer.

Eğer yapılan tetkikler sonucunda kanser teşhis edilirse, kanserin hastaların vücudunda bulunduğu süreyi öğrenmek amacıyla birkaç test daha istenebilir. Bu testler şu şekilde sıralanabilir:
  • CT taramaları
  • X-Ray
  • MRI
  • Endoskopi
  • PT taramaları
Uygulanacak olan testlerin her biri, kanserin vücutta ne kadar süredir var olduğu ve hangi bölümlere sıçrayıp sıçramadığını görmek için özellikle tercih edilebilir. Endoskopi, vücudun belirli bir bölgesinde hâkim olunmasına izin verirken, MR gibi diğer taramalar ise vücudun daha detaylı resmini çıkarabilir ve daha yararlı sonuçlar elde edilmesine yardımcı olabilir.

Ağız Kanseri Evreleri Nelerdir?​

Evreleme sistemi, kanser hakkında detaylı bir bilgilendirme sistemi oluşturma amaçlı kullanılır. Bu sayede kanserin yayıldığı bölgeler ve ne kadar agresif olduğu hakkında kolaylıkla bilgi edinilebilir.

Ağız kanseri evreleri dört farklı aşamadan oluşur.
  • İlk aşama olan evre I, iki santimetreden küçük, henüz lenf bezlerine yayılım göstermeyen tümörlerdir.
  • Evre II ise kanserin boyutu ilk evreye göre çok daha büyüktür.
  • Evre III’te ise kanserin boyutunun büyümesinin yanında lenf bezlerinde de yayılma görülebilir.
  • Son aşama olan evre IV’te ise kanserli hücreler, vücudun diğer bölgelerine de yayılım gösterebilir.
Kanserin evresinin bilinmesi, tedavi yöntemleri açısından oldukça önemlidir. Tedavide son yıllarda sağlanan başarılar sayesinde kanserin evreleri hastalığın gidişatını değil, uygulanacak olan tedaviyi belirleme açısından oldukça önemlidir.

Ağız Kanseri Tedavi Yöntemleri Nelerdir?​

Ağız kanseri tedavi yöntemlerinde kişilerin kanser evreleri ve sağlık durumları baz alınarak birbirinden farklı işlemler uygulanabilir. Genel olarak uygulanacak tedavi yöntemlerini sıralayacak olursak

Tıbbi öykünün dinlenmesi ve fiziksel muayene
  • Baş, boyun ve ağız muayenesi
  • Panendoskopi
  • Laringoskopi
Biyopsi
Görüntüleme Yöntemleri
  • Bilgisayarlı tomografi
  • Göğüs filmi
  • Manyetik rezonans görüntüleme
  • Pazitron emisyon tomografisi
  • Kan testleri
Ağız kanseri tedavisinde bu yöntemler, tümörün bulunduğu bölgeye ve safhasına bağlı olarak tek başına ya da birlikte uygulanabilirler. Ağız kanseri tedavi yöntemleri, tümörün bulunduğu alana yayılma durumu ve tümörün çeşidine bağlı olarak değişiklikler gösterir. Tedavide ana seçenekler, cerrahi, kemoterapi ve radyoterapidir.

Hekimler tedavi planı belirlerken, hastanın genel sağlığını, kanserin tipini, tedavi etme olasılığını, tedavilerin sonucunda konuşma, çiğneme ve yutma fonksiyonlarının ne derece etkileneceğini mutlaka değerlendirirler.
Ağız Kanseri Tedavi Edilmezse Yayılır mı?
Ağız kanseri tedavi edilmediği durumlarda daha derin dokulara, komşu yumuşak dokulara, sinirlere, leflere, kan damarlarına ve kemiklere kadar yayılarak kişilerin hayatını olumsuz derecede etkileyebilir.

Ağız Kanserine Hangi Bölüm Bakar?​

İki ya da üç haftayı geçen ağız ve dil içerisindeki lezyon şikayetleri için en yakın zamanda bir kulak burun boğaz uzmanına görünmek gereklidir.
 

yesim434

Hırçın Karadeniz Kızı Biricik Yeşim
AdminE
Bu Ayın Lideri
sana demistimya sen efksion kapmisin ondan olmus ve bunu üzülerek söylüyorum kullandiklari aletlerden kaynakli ola bilir daha cok
normalda bu kadar olmuyor dr randevunu bekleme gitt
 
Top