ruh sağlığımızı korumanın yolları

Ben bir öneride bulunamayacağım; fakat neden bu ülkede insanların çok fazla psikolojik içsel çatışmalar yaşayıp, birçoğumuzun farkında bile olmamasının nedenlerini kendimce açıklamak istiyorum. Türk kültürüne birkaç olumsuz eleştiride bulunmak zorundayım.

bireyselliği, kişiliği, ruh sağlığını ve ferdî hakları önemsemeyen -hatta ve hatta yok sayan- bir toplumsal bilinçsizlik mevcut Türk insanında.
Hep bütünsel bir kafa yapısına sahibiz, psikoloji,psikiyatri, dinsel inançları sorgulamak, ve türevlerini, bu tarz kavramları bir türlü benimseyemedik.
bir insan topluma uygun yaşamak zorundaymış gibi, bunu gerek cennet-cehennem kavramlarıyla, gerekse akrabalık ilişkilerini öne sürerek birbirimize DAYATIYORUZ, ZORLUYORUZ.
Neye zorluyoruz? 'Birey' kavramıyla değil, 'aile' kurumuyla büyütüyoruz çocukları.
'Kendilik' ifadesini unutturup 'toplum ve aile, sıcak ilişkiler, huzur, ev, evlilik, din,' gibi şeyleri gözüne sokarak ZORLA benimsettiriyoruz.

Bu durumda, "BiREYiN KiŞiSEL OLUŞUN VE GELiŞiMiNiN CiDDiYETi" ile değil, üst satırda belirttiğim kolektif kavramlar ile düşünüyoruz.
Yani kendi ruh sağlığımızı değil, toplumun memnuniyetini önemsiyoruz.
Nice insan kendisi gibi davranamıyor, sırf topluma uygun olsun, dışlanmasın diye maskeler takarak dolaşıyor...bu kişinin ruhu ne kadar ferah, yaşantısı ne kadar rahat olabilir ki?
Hepimiz böyleyiz.. keşfedemediğimiz ne çok şey var hepimizin içinde kim bilir..
Böyle bir yetiştiriliş tarzında ruhlarımızı ne kadar düşünebiliriz ki?

Aslında sonuna kadar haklısın @dderya
Ama bizim ülkemizde gerekli olduğundan daha çok saçma sapan örf - adet var ve ataerkil bir dayatma var. Bunun doğurduğu sonuçlar ise tartışılmaz bir gerçek. "El alem ne der?" takıntısı yüzünden ne hayatlar mahvoluyor farkına bile varmadan. Baskıyla yetişen nesillerde baskıdan kurtuldukları anda sudan çıkmış balık gibi oluyorlar ve daha da saçmalamaya başlıyorlar. Bunların getirilerini de haberler de izliyoruz her akşam.

Keşke "özgür" kelimesi sadece isim olmaktan çıksa güzel ülkemde.