Mağdur ne demektir?
Suçtan doğrudan zarar gören kişiye mağdur denir. Bu zarar maddi veya manevi bir zarar olabilir.
Her suçta bir mağdur vardır,
Sadece gerçek kişiler mağdur olabilir, tüzel kişiler mağdur olamaz. Tüzel kişiler ancak suçtan zarar gören konumunda olabilir. Tüzel kişiliği olamayan aile, bir grup ve topluluk da suçun mağduru olamaz.
Bununla birlikte suçlar kamu düzenini bozduğu için kamu yani toplum suçun mağduru sayılır. Bu nedenle bazı suçlarda mağdur doğrudan doğruya toplumdur. Örneğin Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma Suçunda mağdur herhangi bir kişi değil toplumdur.
Suç konusu ne demektir?
Suç teşkil eden hareketin yöneldiği şey suçun konusudur. Mağdur ile suçun konusu aynı şeyler değildir. Mağdur suç konusu şeye sahiptir. Hırıszlık suçunda suçun konusu çalınan mal mağdur malı çalınan kimsedir. Kasten yaralama suçunda yararlalan kimse mağdur, yaralalan kimsenin vücudu suçun konusudur. Korunan hukuki değer ise kişinin vücut dokunulmazlığıdır.
Suçtan zarar gören ne demektir?
Suçtan zarar gören kavramı mağdurdan daha geniş bir kavramdır. Bir suçun işlenmesiyle hukuken korunan manfaatleri doğrudan veya dolaylı olarak zarar gören kişi zuçtan zarar gören olarak kabul edilir.
Bazen mağdur ve suçtan zarar gören aynı kişidir. Örneğin kasten yaralama suçunda mağdur ve suçtan zarar gören aynı kişidir.
Bazen de suçtan zarar gören mağdurdan ayrı olabilir. Örneğin kasten öldürme suçunda mağdur ölen kimsedir, suçtan zarar gören ise ölenin mirasçılarıdır.
Şikayetçi ne demektir?
Bir suç nedeniyle yetkili makamlara şikayette bulunan kişiye şikayetçi denir. Şikayetçi suçdan zarar gören kişi olmalıdır. Şikayete tabi olan suçlarda
Şikayet tabi olan suçlarda suçtan zarar görmeyen kişinin ihbarı geçersizdir. Bu suçlarda sadece suçtan zarar gören mağdur ve müşteki şikayetçi olabilir.
İhbar eden ne demektir?
Bir suç nedeniyle yetkili makamlara soruşturma açılması için bilgi veren kişi ihbar edendir. İhbar eden kişi yetkili kişilere suçla ilgili bilgi vermekle suç duyurusunda bulunmuş olur. İhbar edenin suçtan bizzat zarar görmesi aranmaz.
İhbar, şikayete tabi olmayan yani kamu davasının açılmasını gerektirecek suçlarda geçerlidir.
Örneğin hakaret şikayete tabi bir suçtur. Bir kişi başka bir kişiye hakaret etse ve üçüncü bir kişi ihbarda bulunsa ihbar ve şikayette bulunsa bu işleme konmaz. Sadece hakarete uğrayan kişi şikayetçi olabilir.
Müşteki ne demektir?
Bir suç nedeniyle yetkili makamlara şikayette bulunan kişiye şikayetçi denir. Şikayetçinin şikayeti işleme konduğunda şikayetçi artık müşteki konumunda olmuş olur.
Bir bakıma şikayetçi ile müşteki aynı şeydir denilebilir. Ancak soruşturma dosyasında şikayet eden kişiye müşteki denilir.
Katılan ne demektir?
Suçtan zarar gören kişinin ceza mahkemesinde görülen bir davada, Ceza Muhakemesi Kanunu'nda belirtilen belirli hak ve yetkileri kullanabilmek için, Cumhuriyet savcısının yanında yer almasına katılma denir.
Zarar gören kişi, mağdur ve müşteki, davaya taraf olarak katılmak isterse “katılan” sıfatını alır. Katılmaya, mahkeme karar verir.
Zarar gören kişi, mağdur ve müşteki davaya katılırsa; tanığa soru sorma, bilirkişi raporuna itiraz etme, delillerin tartışılmasına katılma, karara itiraz ve temyiz etme gibi bazı haklara sahip olmuş olur. Eğer davaya katılmazsa bu ve benzeri haklardan yararlanamaz.
Tüzel kişilerin soruşturmada ve kovuşturmada temsili nasıl olur?
Tüzel kişiler suçtan zarar gören sıfatıyla müşteki olabilirler, davaya katılabilirler.
Ceza Muhakemesi Kanunu'un 249. maddesine göre;
"(1) Bir tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada tüzel kişinin organ veya temsilcisi, katılan veya savunma makamı yanında yer alan sıfatıyla duruşmaya kabul edilir.
(2) Bu durumda, tüzel kişinin organ veya temsilcisi bu Kanunun katılana veya sanığa sağladığı haklardan yararlanır.
(3) Yukarıdaki hüküm, sanığın aynı zamanda tüzel kişinin organ veya temsilcisi sıfatını taşıması hâlinde uygulanmaz."
Ancak katılan sıfatıyla yargılamada bulunsa da bir suçun faili olarak yargılanamazlar. Bir başka ifadeyle tüzel kişiler sanık olamaz. Bununla birlikte haklarında güvenlik tedbiri uygulanabilir.
Türk Ceza Kanunu'un 20. maddesine göre;
"(1) Ceza sorumluluğu şahsidir. Kimse başkalarının fiilinden dolayı sorumlu tutulamaz.
(2) Tüzel kişiler hakkında ceza yaptırımı uygulanamaz, ancak suç dolayısıyla kanunda öngörülen güvenlik tedbiri niteliğindeki yaptırımlar saklıdır."
Suçtan doğrudan zarar gören kişiye mağdur denir. Bu zarar maddi veya manevi bir zarar olabilir.
Her suçta bir mağdur vardır,
Sadece gerçek kişiler mağdur olabilir, tüzel kişiler mağdur olamaz. Tüzel kişiler ancak suçtan zarar gören konumunda olabilir. Tüzel kişiliği olamayan aile, bir grup ve topluluk da suçun mağduru olamaz.
Bununla birlikte suçlar kamu düzenini bozduğu için kamu yani toplum suçun mağduru sayılır. Bu nedenle bazı suçlarda mağdur doğrudan doğruya toplumdur. Örneğin Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma Suçunda mağdur herhangi bir kişi değil toplumdur.
Suç konusu ne demektir?
Suç teşkil eden hareketin yöneldiği şey suçun konusudur. Mağdur ile suçun konusu aynı şeyler değildir. Mağdur suç konusu şeye sahiptir. Hırıszlık suçunda suçun konusu çalınan mal mağdur malı çalınan kimsedir. Kasten yaralama suçunda yararlalan kimse mağdur, yaralalan kimsenin vücudu suçun konusudur. Korunan hukuki değer ise kişinin vücut dokunulmazlığıdır.
Suçtan zarar gören ne demektir?
Suçtan zarar gören kavramı mağdurdan daha geniş bir kavramdır. Bir suçun işlenmesiyle hukuken korunan manfaatleri doğrudan veya dolaylı olarak zarar gören kişi zuçtan zarar gören olarak kabul edilir.
Bazen mağdur ve suçtan zarar gören aynı kişidir. Örneğin kasten yaralama suçunda mağdur ve suçtan zarar gören aynı kişidir.
Bazen de suçtan zarar gören mağdurdan ayrı olabilir. Örneğin kasten öldürme suçunda mağdur ölen kimsedir, suçtan zarar gören ise ölenin mirasçılarıdır.
Şikayetçi ne demektir?
Bir suç nedeniyle yetkili makamlara şikayette bulunan kişiye şikayetçi denir. Şikayetçi suçdan zarar gören kişi olmalıdır. Şikayete tabi olan suçlarda
Şikayet tabi olan suçlarda suçtan zarar görmeyen kişinin ihbarı geçersizdir. Bu suçlarda sadece suçtan zarar gören mağdur ve müşteki şikayetçi olabilir.
İhbar eden ne demektir?
Bir suç nedeniyle yetkili makamlara soruşturma açılması için bilgi veren kişi ihbar edendir. İhbar eden kişi yetkili kişilere suçla ilgili bilgi vermekle suç duyurusunda bulunmuş olur. İhbar edenin suçtan bizzat zarar görmesi aranmaz.
İhbar, şikayete tabi olmayan yani kamu davasının açılmasını gerektirecek suçlarda geçerlidir.
Örneğin hakaret şikayete tabi bir suçtur. Bir kişi başka bir kişiye hakaret etse ve üçüncü bir kişi ihbarda bulunsa ihbar ve şikayette bulunsa bu işleme konmaz. Sadece hakarete uğrayan kişi şikayetçi olabilir.
Müşteki ne demektir?
Bir suç nedeniyle yetkili makamlara şikayette bulunan kişiye şikayetçi denir. Şikayetçinin şikayeti işleme konduğunda şikayetçi artık müşteki konumunda olmuş olur.
Bir bakıma şikayetçi ile müşteki aynı şeydir denilebilir. Ancak soruşturma dosyasında şikayet eden kişiye müşteki denilir.
Katılan ne demektir?
Suçtan zarar gören kişinin ceza mahkemesinde görülen bir davada, Ceza Muhakemesi Kanunu'nda belirtilen belirli hak ve yetkileri kullanabilmek için, Cumhuriyet savcısının yanında yer almasına katılma denir.
Zarar gören kişi, mağdur ve müşteki, davaya taraf olarak katılmak isterse “katılan” sıfatını alır. Katılmaya, mahkeme karar verir.
Zarar gören kişi, mağdur ve müşteki davaya katılırsa; tanığa soru sorma, bilirkişi raporuna itiraz etme, delillerin tartışılmasına katılma, karara itiraz ve temyiz etme gibi bazı haklara sahip olmuş olur. Eğer davaya katılmazsa bu ve benzeri haklardan yararlanamaz.
Tüzel kişilerin soruşturmada ve kovuşturmada temsili nasıl olur?
Tüzel kişiler suçtan zarar gören sıfatıyla müşteki olabilirler, davaya katılabilirler.
Ceza Muhakemesi Kanunu'un 249. maddesine göre;
"(1) Bir tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada tüzel kişinin organ veya temsilcisi, katılan veya savunma makamı yanında yer alan sıfatıyla duruşmaya kabul edilir.
(2) Bu durumda, tüzel kişinin organ veya temsilcisi bu Kanunun katılana veya sanığa sağladığı haklardan yararlanır.
(3) Yukarıdaki hüküm, sanığın aynı zamanda tüzel kişinin organ veya temsilcisi sıfatını taşıması hâlinde uygulanmaz."
Ancak katılan sıfatıyla yargılamada bulunsa da bir suçun faili olarak yargılanamazlar. Bir başka ifadeyle tüzel kişiler sanık olamaz. Bununla birlikte haklarında güvenlik tedbiri uygulanabilir.
Türk Ceza Kanunu'un 20. maddesine göre;
"(1) Ceza sorumluluğu şahsidir. Kimse başkalarının fiilinden dolayı sorumlu tutulamaz.
(2) Tüzel kişiler hakkında ceza yaptırımı uygulanamaz, ancak suç dolayısıyla kanunda öngörülen güvenlik tedbiri niteliğindeki yaptırımlar saklıdır."
