iman kişinin Yaratıcısını tanıması ve O`nun kulu oldugunu bilincine varmasıdır.
amel ise ,Yaratıcısının kendisine yükledigi sorumlulugu yerine getirmesidir.
bu sorumluluk Yaratıcısı olan Allah`ın emirlerini yerine getirmeyi, yasaklarindan da uzak durmayi gerektirir.
cünkü iman gönülde olandir, amel ise gönülde olanin disari yansimasidir.
Yaraticisini tanimayan, O`nun kulu oldugunu bilmeyen veya kullugu reddeden bir kişinin, sorumlu oldugu amelleri yerine getirmesi beklenmez.
zira küp icinde olani sızdırır.
bu kişi, inanmadığı halde amel yapıyorsa, bu ya bir maddi kazanc elde etmek veya inananlar nezdinde itibar kazanmak içindir.
bu ise çıkar ugurna inaniyormuş gibi görünmektir.
Bakara suresinin başında inanc bakımından insanlar üçe ayrılır...
1. inanan ve salih amel işleyen muttaki mü`minler
2. inanmayan ve ameli de olmayan kafirler
3. inanmamakla birlikte inaniyormuş gibi görünen münafıklar
işte inanmadığı halde amel yapan kişinin durumu münafığın durumudur.
bunlar Allah`a ve ahirete inandık derler ama gercekte inanmamışlardır.. içlerinde sürekli bir fesat vardır. inananlara tepeden bakarlar, onları küçük görürler.
müminlerin yanına geldiklerinde inandık derler, yandaşlarının yanına varınca onlarla alay ediyoruz derler (bakın Bakara suresi 1-16)...halbuki iman kişinin ibadetlerine ve ahlaki davranışlarına temel teşkil eder.
çünkü iman, yapılan amellerin makbul olmasının şartı ve aynı zamanda tutarlı, ölçülü ve saglam bir kişilige sahip olmanın geregidir..
amel ise ,Yaratıcısının kendisine yükledigi sorumlulugu yerine getirmesidir.
bu sorumluluk Yaratıcısı olan Allah`ın emirlerini yerine getirmeyi, yasaklarindan da uzak durmayi gerektirir.
cünkü iman gönülde olandir, amel ise gönülde olanin disari yansimasidir.
Yaraticisini tanimayan, O`nun kulu oldugunu bilmeyen veya kullugu reddeden bir kişinin, sorumlu oldugu amelleri yerine getirmesi beklenmez.
zira küp icinde olani sızdırır.
bu kişi, inanmadığı halde amel yapıyorsa, bu ya bir maddi kazanc elde etmek veya inananlar nezdinde itibar kazanmak içindir.
bu ise çıkar ugurna inaniyormuş gibi görünmektir.
Bakara suresinin başında inanc bakımından insanlar üçe ayrılır...
1. inanan ve salih amel işleyen muttaki mü`minler
2. inanmayan ve ameli de olmayan kafirler
3. inanmamakla birlikte inaniyormuş gibi görünen münafıklar
işte inanmadığı halde amel yapan kişinin durumu münafığın durumudur.
bunlar Allah`a ve ahirete inandık derler ama gercekte inanmamışlardır.. içlerinde sürekli bir fesat vardır. inananlara tepeden bakarlar, onları küçük görürler.
müminlerin yanına geldiklerinde inandık derler, yandaşlarının yanına varınca onlarla alay ediyoruz derler (bakın Bakara suresi 1-16)...halbuki iman kişinin ibadetlerine ve ahlaki davranışlarına temel teşkil eder.
çünkü iman, yapılan amellerin makbul olmasının şartı ve aynı zamanda tutarlı, ölçülü ve saglam bir kişilige sahip olmanın geregidir..
