Dini gün ve bayramlar hakkında özet bilgiler.

Suskun

V.I.P
V.I.P
Dini gün ve bayramlar

•Cuma Günleri
• Aşure Günü
• Kadir Gecesi
• Miraç Kandili
• Mevlid Kandili
• Berat Kandili
• Ramazan Bayramı
• Kurban Bayramı
• Regaip Kandili

•Cuma Günleri
Cuma, Perşembe (Pençşenbe) ile Cumartesi (Cumaertesi) arasında kalan, haftanın beşinci günüdür. Kelime, Türkçeye Kur'an yoluyla Arapçaya, oradan da bize gelmiştir. Bu günün Türkçe adı, Altıncı Gün, Eski Türkçe Altınç tır.

Cuma sözcüğünün kökünün Arapça olduğu varsayımına göre Kur'an bu günü haftalık toplantı günü sayması ile de uyuşarak "جمع CM'A" "toplanmak" kökünden gelir. Kur'an'dan önce bu gün için Araplar arûbe, yewm ül arûbe يوم ال عروبة ya da altıncı gün anlamında yewm üs sâdis يوم ال سادس derlerdi.

Ayrıca erkek ismi olarak da kullanılmaktadır.
İslam'da Cuma toplu ibadet günüdür. Cuma Suresi, 1
Müslümanlar'da mübarek(kutsal)' gündür
Hıristiyanlıkta Paskalya'dan önceki Cuma günü İsa'nın çarmıha gerildiği gün olduğu için yas günüdür.
Ayın 13'ünün Cumaya rastladığı günler bazı inanışlara göre uğursuz kabul edilir.


• Aşure Günü
Aşura Günü (Arapça: عاشوراء, Farsça: عاشورا, İbranice: עשוראא), hicri yılın ilk ayı olan Muharrem ayının onuncu günüdür. İslam kültüründe önemli bir yeri ve kıymeti olan bir gündür.
Tanımı ve Özellikleri
Aşure, orijinali "Aşura", Arapça’da 10 manasına gelen "aşara" kelimesinden türemiştir. Türkçe'ye ise Arapça'dan geçmiştir. Sözcüğün Sâmî diller arasında ortak bir sözcük olduğu düşünülmektedir. Ayrıca, sözcük (ve gün) Musevilik inancında Büyük Kefaret Günü için kullanılmıştır. Hüseyin ibn Ali ve beraberindeki 72 müslüman hicri 61. senesinin Muharrem ayının onuncu gününde (10 Aralık 680)Kerbela'da şehit edilmiştir.Bunun dışında Aşure Günü'nde gerçekleştiğine inanlan, İslamiyet açısından mutlu edici şeyler de mevcuttur. Bunlar; Âdem peygamberin işlediği zelleden (hata veya sürçme) sonra ettiği tövbenin kabulü, Nuh peygamberin gemisinin tufandan kurtulması, Yunus peygamberin bir balığın karnından çıkması, İbrahim peygamberin ateşte yanmaması, İdris peygamberin diri olarak göğe yükseltilmesi (çıkarılması), Yakub peygamberin oğlu Yusuf peygambere kavuşması, Eyyub peygamberin hastalıklarının geçip iyileşmesi, Musa peygamberin Kızıldeniz'den geçip İsrailoğulları'nı Firavun'dan kurtarması, İsa peygamberin doğumu ve ölümden kurtarılıp göğe yükseltilmesi (çıkarılması). Bu olayların hepsi muteber hadis kitapların hemen hepsinde geçmektedir.

Hazreti Muhammed (s.a.v.) bu günde oruç tutmayı tavsiye etmiştir. Ayrıca Musevilerin de bu günü oruçla geçirdikleri için, Aşure gününden bir gün önce veya bir gün sonra da oruç tutmayı önermiştir.

Şii İnancında Aşura Günü

Şii inancında Aşure Günü'ne, İslam dininin genelinin atfettiği önemin dışında bir önem verilir. Zira Muharrem ayının onuncu günü. Muhammed peygamberin torunu olan İmam Hüseyin Kerbelâ'da şehit edilmiştir. Muharrem ve Safer ayı ile birlikte iki ayı matem olarak kabul ederler. İki ay boyunca düğün ve benzeri eğlenceler yapılmaz, bu matem günlerinde taziye meclisleri düzenlenerek mersiyeler okunur, ihsan yemekleri verilir. Aslında her ayın onunucu günü Aşuradır. İbrani kökenli olan bu kelime Muharrem ayında yapılan bu canilikten sonra bu facianın diğer bir adı olarak kabul edilmiş. Şii'likte çeşitli hububatlardan pişirilen, adına da Aşure denilen yemeği Muharrem ayı münasabetiyle yapmazlar. O gün helva yapılıp dağıtılır. Türkiye'de en büyük anma merasimi İstanbul Halkalı'daki Aşura Matem Merasimi'nde yapılır. Bu tören Aşura gününü en iyi şekilde anlatması yönünden UNESCO tarafından en iyi Aşura Merasimi seçilmiştir; ayrıca törende yapılan Aşura tiyatrosunun ve izleyicinin sayısı bakımından da GUINNESS rekorlar kitabına girmeye aday olmuştur.

Alevilerde Aşura Günü ve Muharrem Matemi

Alevilerde, Hüseyin'in Kerbela'daki acısı başta olmak üzere Oniki İmamların acılarını anmak ve anlamak için Muharrem Matemi tutulur. Amaç bu acıları tekrarlamak ya da öç duygularını tekrarlamak ya da öç duygularını körüklemek değildir. Muharrem Matemi'nin amacı: Bu türlü acıların bir daha yaşanmaması için gerekli olan insanlık değerlerini ve Alevi öğretisini özümsemektir. Matem süresince bıçağa ve kesici aletlere el sürülmez, kurban kesilmez ve et yenmez. Matem boyunca hiçbir canlıya eziyet edilmez. Kimsenin kalbini kırmamak, dili ile kimseyi incitmemek, kimse hakkında dedikodu yapmamak ve Matem Orucu'nun temel ilkesidir. Sağlığı yerinde olanlar oruç tutarlar. Matemden amaç, kendine eziyet yapmak değil, yapılabilecek kötülüklerin ve katliamların bir daha olmaması için anmak ve unutmamaktır. Kerbela katliamında hasta olması nedeniyle İmam Zeynel Abidin'in kurtulması ve Ali'nin soyunun devam etmesi nedeniyle de Allah'a şükredilir. Bu nedenle Muharrem Matemi, Aşüre geleneği ile biter. Aşüre sevincin hoşgörünün simgesidir. 12 gün orucun ardından Aşure Günü yapılır. 12 değişik malzemeden oluşan Aşure tatlısı yenilir veya evlere dağıtılır.



• Kadir Gecesi
Kadir Gecesi (Arapça: لیلة القدر lailatu'l Qadr), İslam dinine göre, Kur'an'ın vahiy yoluyla İslam peygamberi Muhammed'e gönderilmeye başlandığı gecedir.

Köken bilimi

Kadir gecesinden Mekke devrinde nazil olan ve Kur'an'ın doksan yedinci sûresi olan beş ayetlik Kadr Suresi (Arapça: سورة القدر )'nde bahsedilir. Bu surede Kur’an’ın indirildiği kadir gecesinden bahsedildiği için bu sureye Kadir Suresi denmiştir. Kadr, 'azamet' ve 'şeref' demektir. Kadir Suresinde Kur’an’ın kadir gecesinde indirildiğinden, kadir gecesinin bin aydan daha hayırlı olduğundan, kadir gecesinin rahmet ve berekete vesile olduğundan, bu sebeple insanlık için taşıdığı değerden bahsedilir.
Zamanı
Kadir gecesinin hangi gece olduğu kesin olarak bilinmemekle birlikte, Ramazan'ın yirmi yedinci gününün gecesinde olma ihtimali yüksektir.Hz. Muhammed(S.A.V) Kadir gecesinin hangi gece olduğunu kesin şekilde belirtmemiş, ancak; "Siz Kadir gecesini Ramazan'ın son on günü içerisindeki tek rakamlı gecelerde arayınız" demiştir.

İlk vahiy
İslam'a göre Allah(c.c) Kur'anın ilk ayetlerini Cebrail aracılığı ile Hz.Muhammed(S.A.V) 'e kırk yaşında Hira Mağarası'nda göndermiştir. İlk ayetler Kadir gecesinde indirilen Alak Suresi'nin ilk ayetleridir.

İslamiyet'te Kadir Gecesine verilen önem
Kadir Gecesi, İslam alemine göre çok hayırlı ve mübarek sayılan bir gecedir. Kur'an'da kadir gecesi şöyle tanımlanmıştır:

"Doğrusu biz Kur'ân'ı Kadir gecesinde indirmişizdir. Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır. Melekler ve Ruh (Cebrail) o gecede Rablerinin izniyle her türlü iş için inerler.O gece, tanyerinin ağarmasına kadar bir esenliktir."

İnnâ enzelnâhu fi leyletil kadr. Ve mâ edrâke mâ leyletül kadr. Leyletülkadri hayrun min elfişehr. Tenezzelül melâiketü verruhu fiha biizni rabbihim min külli emr. Selâmün hiye hatta madla'il fecr.


• Miraç Kandili
Miraç Kandili (Arapça: لیلة المعراج, Farsça: شب معراج), İslam dininde kutsal sayılan gecelerden biridir. Recep ayının 27. gecesidir. Müslümanlar bu gecede peygamberleri Muhammed'in, Mekke´deki Mescid-i Haram´dan, Kudüs´teki Mescid-i Aksa´ya götürüldüğüne, oradan da gökleri aşarak, Cebrail'in bile giremediği Sidretül Münteha'yı geçerek Allah´ın katına ulaştığına inanırlar. Bu olaya miraç ya da göğe çıkış denir.

Miraç gecesindeki yolculuğun ruhsal bir deneyim olduğu tezine karşı Schimmel gibi bazı araştırmacılar ayette kulunun ruhuyla değil, ‘kuluyla birlikte’ seyahat ettiği belirtilmesini sunmuştur. Bazı İslam âlimleri de Burak adlı bineğin kullanılmasını Miraç'ın tamamen ruhsal bir deneyim olamayacağına kanıt olarak göstermişlerdir.

Miraç’ta kendisine sunulan şarap, bal ve süt dolu üç bardaktan süt bardağını tercih ederek sütü içmiştir. Bu sebeple Anadolu'da çoğu yerde bu gecede süt içme ve dağıtma geleneği olduğu ifade edilmektedir. Bazı yerlerde tatlı da yapılır ve dağıtırlır. Konya'da bu geceye “süt gecesi” de denilmektedir.

Beş vakit namaz, bu gecede farz kılınmış, Bakara suresinin iman esaslarını ve dua cümleleri içeren son 2 ayeti tebliğ edilmiş ve şirk koşmayan herkesin cennete gireceği müjdesi verilmiştir. Bu günde genelde Müslümanlar dua eder, tesbih çeker ve Yasin Suresi'ni okurlar, veya camilerdeki programlarda yer alırlar.

Bu olayın bahsi İslam'ın kutsal kitabı Kur'an'da İsra ve Necm Surelerinde geçer. "Bir gece, kendisine âyetlerimizden bir kısmını gösterelim diye (Muhammed) kulunu Mescid-i Harâm'dan, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ'ya götüren Allah noksan sıfatlardan münezzehtir; O, gerçekten işitendir, görendir." (İsra :1)


• Mevlid Kandili
Mevlit Kandili ya da Veladet Kandili (Arapça: لیلة مواليد, Mevlid (مولد), Mevlid en-Nebi (مولد النبي), İslam dininin peygamberi olan Muhammed bin Abdullah'ın doğum gecesi ve aynı zamanda Hicrî Rebiul-evvel ayının onikinci gecesidir. Klasik dönemde (Asr-ı Saadet ve Dört Halife Dönemi) kandiller yer almadığı için geçmişi pek eskiye dayanmamaktadır.

Mevlid, "doğum zamanı" demektir. İslam'da Muhammed'in doğum günü farklı mezheplerde kutlanır. Sünniler Rebiul-evvel ayının 11.sini 12.sine bağlayan geceyi, Şiiler 17. günü Mevlid günü ve 17'ye dönen geceyi de Mevlid Gecesi olarak adlandırırlar. Bu iki tarih arasındaki haftayı da Vahdet Haftası ilan etmişlerdir.

Kandil geceleri İslam'ın ilk zamanlarında var olan bir âdet olmayıp, hicrî 3. asırdan itibaren kutlanmaya başlanmıştır. Türkiye'de Osmanlı Devleti padişahı II. Selim'den itibaren bu kutlama gün ve gecelerinde, minarelerde kandil yakılmasıyla birlikte kandil adını almıştır.

Mevlid Tarihleri
İslami takvimin ay takvimi, batı takviminin de (Gregoryan takvimi) güneş takvimi olmasından dolayı mevlid günleri farklı zamanlara denk gelir. Ayrıca ülkeden ülkeye farklı islamî ay başladığında sabitleme metodu kullanılır. Aşağıdaki tabloda sadece yaklaşık olarak Mevlid günleri listelenmiştir.
Batı Takvimi ... 12 nci Rebi ül evvel(Sünni) ... 17 nci Rebi ül evvel(Şii)
2008 .................19 Mart .........................................25 Mart
2009............. 8 Mart ................................................14 Mart
2010 ................. 25 Şubat .........................................3 Mart
2011 ................14 Şubat .........................................20 Şubat
2012 ................3 Şubat .........................................9 Şubat
2013 .................23 Ocak .........................................30 Ocak
2014 ................12 Ocak ...........................................17 Ocak
2015 ................ 2 Ocak/22 Aralık ....................................9 Ocak

Muhammed bin Abdullah'in doğumu için kullanılan terimler

Mevlid en-Nebi
(çoğulu el-Mevlid) Peygamberin doğumu (Arapça)
Milad en-Nebi Peygamberin doğumu (Arapça/urduca)
Mevlid-i Şerif Mübarek doğuş (Türkçe)
Mevlid-i Şerif Mübarek doğuş (Urduca)
Eyd el-Mevliden -Nebevi Peygamberin doğum Kutlaması (Arapça)
Eiyd-e-Milad-un-Nebi Peygamberin doğum Kutlaması (Urduca)
Yevm un-Nebi Muhammed'in günü (Arapça)
Mevlid er-Resul Allahın elçisinin doğum günü (Malay)

Bu terimlerin çoğu Arapça ve-le-de (V-L-D) kökünden gelmektedir. Anlamı "doğum vermek, yapmak, veya yaratmak"


• Berat Kandili
Berat Kandili (Berâet Kandili), (Arapça: ليلة منتصف شعبان ) İslam dininde kutsal kabul edilen gecelerden biridir. Şaban ayının on dördüncü gününü on beşinci gününe bağlayan gecesi Berat gecesidir. Osmanlı İmparatorluğu'nda II. Selim'den itibaren minarelerde kandil yakılmasıyla kandil adını almıştır.

Berâet, temize çıkma anlamına gelir. Bu geceye, bereketli ve feyizli bir gece olması sebebiyle mübarek gece; günahların affı ve kulların temize çıkarılması sebebiyle Berat gecesi ve kulların ihsana kavuşmaları nedeniyle de Rahmet gecesi gibi adlar da verilmiştir.

Müslümanlar bu geceyi ibadet ve taatle geçirmenin pek çok sevabı ve feyzi olduğuna inanır. Bu konuda Resul-u Ekrem şöyle buyurmuştur:

"Şaban ayının on beşinci gecesi olduğu zaman, gecesinde ibadete kalkın. Ve o gecenin gündüzünde (kandilden sonraki gün) oruç tutunuz. Çünkü o gece güneş batınca Allah Teâlâ o andan fecir oluncaya kadar: 'Benden mağfiret dileyen yok mu, onu mağfiret edeyim. Benden rızık isteyen yok mu, onu rızıklandırayım. (Bir belâ ile) müptelâ olan yok mu, ona kurtuluş vereyim' buyurur." (İbn Mâce)

Ayrıca, Berat gecesi, Kur'an-ı Kerim'in Levh-i Mahfuz'dan dünya semasına toptan indirildiği gecedir. Buna "inzal" denir. Kadir gecesinde ise Peygambere ilk kez ve parça parça indirilmeye başlanmıştır. Buna da "tenzil" denir.


• Ramazan Bayramı
Ramazan Bayramı, Arapça: عيد الفطر Ayd-ül Fitr, Farsça: عید فطر), İslam aleminde, oruç tutma ayı olan Ramazan'ın ardından üç gün boyunca kutlanan dini bir bayramdır. Hicri takvime göre onuncu ay olan Şevval ayının ilk üç gününde kutlanır. Bayramdan bir önceki gün, Ramazan ayının son günü olan arifedir.

Etimoloji
Arapça kökenli bir sözcük olan "Ramazan", "Ramaza" (çok sıcak olma) kökünden gelir. Bunun nedeni muhtemelen Ramazan orucu ibadeti ilk uygulanmaya başlandığında yaz aylarına tekabül ediyor olmasıdır. Bu bayrama halk arasında "Şeker Bayramı" da denmektedir.

Arapçadaki adı 'Ayd-ül El-fitr'dir (Arapça: عيد الفطر). Fitr kelimesi Arapça'da kahvaltı anlamına gelir ve ramazanın bitimiyle birlikte yapılan ilk kahvaltıyı ifade eder. Ramazan bayramı oruç süresinin bitmesi dolayısıyla yapılan bir tören niteliğindedir. Ramazan Bayramı, Malezya ve Singapur'da Hari Raya Aidil Fitri, Endonezya'da Idul Fitri veya Lebaran, Bangladeş'te iseShemai Eid olarak da anılır.

Tarihi
Ramazan Bayramı, Hicret'in ikinci yılından sonra kutlanmaya başlandı. Bu bayramda yapılması gereken tüm törenler ve ibadetler Muhammed tarafından düzenlendi. İlk ramazan bayramıyla ilgili işlemler de onun tarafından

Özellikleri
Ramazan bayramının üç ayrı özelliği vardır:

- Müslümanlar zekat görevini bu bayramda yerine getirir.
- Müslümanlar arasında karşılıklı görüşme, barışma ve birbirini ziyaret etme ve hediyeleşme adettir.
- Müslümanlar bu bayramda, özellikle bayram namazından sonra yakınlarının kabirlerini ziyaret ederler.


Ramazan Bayramı, Ramazan ayı boyunca tutulması farz kılınan orucun da sonunu ifade eder. Ramazan ayı biterken, oruç da biter ve Ramazan Bayramı'nın ilk günü olan Şevval ayının birinci gününde oruç tutulmaz.

Ramazan Bayramı'nın bu ilk gününde camilerde bayram namazı kılınır. Bayram namazını yalnız erkekler kılar. Bayram namazından sonra ise hutbe okunur. Ayrıca Ramazan Bayramı boyunca müslümanlar, genellikle karşılıklı ev ziyaretleriyle birbirlerinin bayramını kutlarlar. Bu ziyaretler esnasında genellikle tatlı ve şekerlemeler ikram edilir.


• Kurban Bayramı
Kurban Bayramı (Arapça: عيد الأضحى; 'Īd al-'Adhā, Farsça: عید قربان; Eid-e Gorbān), Müslümanlar tarafından Hicri Takvime göre Zilhicce ayının onuncu gününden itibaren dört gün boyunca kutlanan bir dini bayram. Zilhicce ayının onuncu, on birinci ve on ikinci günlerine 'Eyyâm-ı nahr' (Kesme günleri) ve bir önceki gün olan Zilhicce ayının dokuzuncu gününe Arife denir. Kurban Bayramı, aynı zamanda İslam âleminin her yıl Mekke'de hac farizasını ifa ettikleri vakittir.

Kurban Bayramı, nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan birçok ülkede dinî bayram olmasının yanı sıra resmî tatil ilan edilir. Ramazan Bayramı ile beraber İslam dinindeki en önemli iki bayramdan biridir.

Bayramda Bayram Namazı kılınır ve Bayram hutbesi okunur.

Arefe günü sabah namazından itibaren bayramın son ikindi namazı dahil her farz namazdan sonra aşağıdaki teşrik tekbirleri okunur:

Allahü Ekber Allâhü Ekber Lâ ilâhe İllâllahü Vallâhü Ekber, Allâhü Ekber ve Lillâhi`l-Hamd


Kurban'ın ıstılahı anlamı

Istılahta, yani bir İslam dini terimi olarak Kurban, Allah’a yaklaşmak ve Allah rızasına ermek niyetiyle kesilen, kurban edilen, hayvan demektir. Kur'an'da geçen İbrahim peygamber ve oğlu İsmail ile ilgili kıssadan yola çıkarak, kurban kavramı, çok daha genel bir adanmışlığı, Allah için bireyin her şeyini feda edebilecek olmasını, Allah'a teslimiyeti ve ona karşı şükür içinde olmayı ifade etmektedir. Kur'an 'da Hac Suresinde geçen şu ayet, kurbanın islam inancındaki yerini özetler:

"Onların etleri ve kanları asla Allah’a ulaşmaz. Allah’a ulaşacak olan ancak, sizin O’nun için yaptığınız, gösterişten uzak amel ve ibadettir." (Hacc 22/36;37)

Diğer Dillerde Kurban Bayramı
Kurban Bayramı farklı dillerde ve farklı kültürlerde, kültürel etkilerle de, farklı isimlerle anılmaktadır.

Arapça İyd-el Adha şeklinde okunan tüm dünyada yaygın olan bir isimdir.

Türkçede Kurban Bayramı olarak anılırken,

Hindistan ve Pakistan'da bayrama genelikle Bakra Eid denir ki bunun anlamı "Keçi Bayramı"dır; bu ülkelerde sıklıkla kurban edilen hayvan keçidir.

Bakra Eid Güney Afrika'da da kullanılan bir isimdir.

Bangladeş'te kullanılan yaygın isimlerse Id-ul-Azha ve Korbani Id'dir.

Türkçe ismine benzer bir şekilde Bosna-Hersek, Bulgaristan da Koç bayram, Arnavutluk'ta Kurban Bajram şeklinde anılır. Nijerya'da Babbar Sallah, Somali'de ve Kenya ile Etiyopya'nın Somalice konuşan bölgelerinde ise Ciidwayneey .

Tarihçe
Tevrat'a göre İbrahim'in Eşi Sara'dan bir çocuğu olmuyordu ve İbrahim Sara'dan bir çocuğu olması durumunda bunu Allah'a Kurban olarak adadı. Tanrı, "İshak'ı, sevdiğin biricik oğlunu al, Moriya bölgesine git" dedi, "Orada sana göstereceğim bir dağda oğlunu yakmalık sunu olarak sun.", 8-9-10-11-12-13: İbrahim, "Oğlum, yakmalık sunu için kuzuyu Tanrı kendisi sağlayacak" dedi. İkisi birlikte yürümeye devam ettiler. Tanrı'nın kendisine belirttiği yere varınca İbrahim bir sunak yaptı, üzerine odun dizdi. Oğlu İshak'ı bağlayıp sunaktaki odunların üzerine yatırdı. Onu boğazlamak için uzanıp bıçağı aldı.Ama RAB'bin meleği göklerden, "İbrahim, İbrahim!" diye seslendi. İbrahim, "İşte buradayım!" diye karşılık verdi. Melek, "Çocuğa dokunma" dedi, "Ona hiçbir şey yapma. Şimdi Tanrı'dan korktuğunu anladım, biricik oğlunu benden esirgemedin." İbrahim çevresine bakınca, boynuzları sık çalılara takılmış bir koç gördü. Gidip koçu getirdi. Oğlunun yerine onu yakmalık sunu olarak sundu."(Yaratılış: 22:2-8-9-10-11-12-13)

Kur'an metinlerinde bahsi geçen çocuğun "yumuşak huylu bir erkek çocuk" olmasından bahsedilip ismini belirtilmemiştir (Sâffât Sûresi: 101). Fakat genelde İsmail olarak tefsir edilir ve müslümanlar çocuğun İsmail olduğuna inanırlar.

Diğer İslami kaynaklara göre, İbrahim Peygamberin eşinin kısır olması nedeni ile bir çocuğu olmayınca (bazı rivayetlere göre 125 yıl ) Allah'a yalvarır, dua eder. Kendisinin ve eşinin yaşlı olduğu bir zamanda mucizevi bir şekilde oğlu olur. Çocuk biraz büyüdüğünde, İbrahim peygamber rüyasında onu kurban etmesi gerektiğini görür. Oğluna "Yavrum, ben rüyamda seni boğazladığımı gördüm. Düşün bakalım, ne dersin?” dedi. O da, “Babacığım, emrolunduğun şeyi yap. İnşallah beni sabredenlerden bulacaksın” der Peygamberlerin rüyaları normal insanların rüyalarından farklı olduğundan bu bir emir olarak kabul edilmiş ve İbrahim peygamber oğlunu kurban etmeye götürmüştür . Ancak Allah'ın emriyle bıçak çocuğu kesmez. Bu esnada Cebrail kucağında bir koç ile gelir. Bu imtihan başarı ile geçildikten sonra tüm İbrahimi dinlerde Zilhicce ayının 10. günü aynı şekilde kurban kesilerek kutlanan bayram olmuştur. İslam peygamberi , Hac gibi terkedilen İbrahim' geleneği, tekrar hayata geçirmiştir.

Çeşitli Bölgelerde Kurban Bayramı Kutlamaları
800px-Eid_plate.jpg
Kurban Bayramı'nda misafirlere sunulmak için hazırlanmış bir tabak: yaprak sarması, kavurma ve börek. Bu yiyecekler Kurban Bayramı sırasında Türkiye'de sıklıkla sunulan ve hazırlanan yiyeceklerdir; özellikle kavurma, kurban etiyle yapılan ve Türk kültüründe Kurban Bayramı ile özdeşleşmiş bir yiyecektir.

Türkiye
Güneş'in doğuşundan 45 dakika sonra bayram namazı kılınır ve kurban genelde ilk gün kesilir. Kesilen bu etin üçte biri akrabaya, üçte biri fakirlere dağıtılır. Kalan üçte bir ise kurbanı kesenindir. Kesilen kurbanın etinden yapılan yemekler bayram boyunca misafirlere ikram edilir. Tanıdık ve akrabalar ziyaret edilir, çocuklara harçlık ve hediyeler verilir. Çocuklar büyüklerinin elinden öper ve bayramda tüm küslükler son bulur.

Diğer Dinlerde Kurban
İslam'daki gibi belirli bir bayram zamanı ile ilişkilendirilen büyük bir kurban eylemi bugün varlığını sürdüren İbrahimi Dinlerde nadir görülse de diğer İbrahimi dinlerde de kurban kavramı mevcuttur. Arapça kurban sözcüğü ile ilişkili olan İbranice korban sözcüğü de sözlükte "yakınlaşmak" anlamına sahiptir ve dinî bağlamda, şeklî uygulama açısından İslam'dakine benzer bir tür kurban etmeyi öngörür. Bugün Musevilerin büyük bir kısmı hayvan kurban etmeyi kesmişlerdir bunun en büyük sebebi Tapınak'ın var olmayışıdır; bununla birlikte hayvan kurban etmenin özellikle Tapınak mevcutken düzenli bir şekilde yapılan bir ibadet olduğu bilinmektedir. Bununla birlikte bu hayvan kurbanı büyük oranda günahlardan arınmak için yapılırdı ve İslam'daki Kurban Bayramına benzer bir uygulama bağlamında ele alınmazdı.


• Regaip Kandili

Regaip Kandili veya Regâib Kandili Hicri takvimin Receb ayının ilk Cuma gecesine denk gelen kandil gecesidir. Kökü "arzulamak, meyletmek" anlamlarına gelen regâib sözcüğü Kur'an'da geçmez. İslam kültüründe diğer kandiller gibi önemli bir yeri olan kandilde İslam peygamberi Muhammed'in iki rekat namaz kıldığına ilişkin çeşitli rivayetler vardır. Her sene Recep ayının ilk perşembesini cumaya bağlayan gecesidir.

Regaip Kandili doğrudan Kur'an kaynaklı olmasa da dinî kültürde zamanla büyük kutlamalarla kutlanmaya başlanmış ve kendisine burada önemli bir yer edinmiştir. Klasik dinî kültürün yanı sıra tasavvuf geleneği ve kültüründe de bu kandil diğer kandiller gibi önemli bir yere sahiptir ve büyük kutlamalarla kutlanır.
 
Top