Bulmaca Sözlüğü (A-Z)

sherry

V.I.P
V.I.P
----A----

Aba terlik: PANTUFLA

Abartı: MÜBALAĞA

ABD Başkanı Eisenhower’in takma adı: İKE

Abdülhak Hamit Tarhan’ın manzum trajedisi: NESTEREN

Abla:CİCE

Acem hükümdarı: EKASİRE

Acemi zeybek:KIZAN

Acemi,bir işe yeni başlayan: NEVNİYAZ

Acemi: TOR

Acı biber:KAYEN

Acı çikolata : BİTTER

Acı kavun: EŞEK HIYARI

Acı yitimi: ANALJEZİ

Acıbadem ağacı: EREZ

Acıklı olay, dram:HAİLE

Acıklılık: FECAAT

Aç gözlü: TAMAHKAR

Açı ölçmeye yarayan dönme hareketli bir çeşit cetvel:ALİDAT

Açık alan korkusu: AGORAFOBİ

Açık duran baş parmağın ucundan işaret parmağının ucuna kadar olan uzaklık: SERE

Açık eflatun renk: KIZILŞAP

Açık havada ızgara veya kızartma yapmaya yarayan ocak:BARBEKÜ

Açık kapı ve pencereler arasında oluşan hava cereyanı: KURANDERE

Açık mavi, kırmızı ve beyaz,sıkı ve tatlı küçük elma: ABİ

Açık tohumlardan parklarda süs bitkisi olarak yetiştirilen,yurdu Güney Asya olan,palmiyeye benzer ağaç: SİKALAR

Açık toprak rengi: BOZ

Açık toprak rengi:BOZ

Açık ve yüksek sesle:CEHREN

Açık yeşil ve pembe renkli,kolay işlenen,değerli bir taş: YEŞİM

Açık,ortada: AYAN

Açıkgöz,kurnaz,hin:EKE

Açıkgöz:CİNGÖZ

Açıklık,bellilik:BEDAHET

Açıktan geç,yaklaşma anlamında bir denizcilik ünlemi:ALARGA

Açma,açılış: KÜŞAT

Ad kavmi hükümdarı Şeddad tarafından cennete benzetilerek yaptırılan efsanevi bahçe:İREM

Ad veya numara çekilerek oynanan şans oyunlarının genel adı: LOTARYA

Ada çayı: MERYEMİYE

Adak: NEZİR

Adalet: TÜRE

Adana ve Mersin yöresinde güğümle doldurularak sokaklarda satılan ve böbreğe iyi geldiğine inanılan meyankökü şurubu:AŞLAMA

Adanmış ülke yada İsrail ülkesinin eski adı:KENAN

Adem ile Havva’nın üçüncü oğlu: ŞİT

Adet görme: MENSTRUASYON

Adet yokluğu: AMENORE

Adı kötüye çıkmış kimse:BEDNAM

Adım aralığı: FULE

Adını anma,sözünü etme:ZİKİR

Adını bugünkü Bogota yakınlarında yaşamış bir yerli kabilesinin efsanevi yöneticisinden alan masalsı altın ülkesi: ELDORADO

Adil hükümdar: DAVER

Afgan halklarından biri: PEŞTUN

Afganistan ve Pakistan kadınlarının yüzlerini örtmek için kullandıkları bir tür peçe: BURKA

Afrika kabilelerinde krala verilen ad: KABAKA

Afrika kokarcası da denilen bir kürk hayvanı: ZORİLLA

Afrika kökenli bir Amerikan müziği:CAZ

Afrika kökenli bir dans:BAMBULA

Afrika misk kedisi: KALEMİS

Afrika ve Asya’nın kurak bölgelerinde yaşayan kemirgen bir hayvan:GERBİL

Afrika zencilerinin çalı çırpıdan yaptıkları çardak gibi barınak:APATAM

Afrika’da gruplar halinde yaşayan ve boyu 30 cm kadar olan memeli bir hayvan: KUYRUKSÜREN

Afrika’da ve Amerika’da yaşayan,iri gövdeli,uzun yapraklı palmiye: RAFYA

Afrika’da bir ağaç: AKO

Afrika’da bir oyun türü: AVELE

Afrika’da bir ülke: BENİN

Afrika’da çitle çevrili bir hayvan barınağı ile çevresindeki evlerden oluşan yerleşme biçimi: KRAAL

Afrika’da yaşayan bir antilop: KOB

Afrika’da yaşayan bir leylek türü: MARABU

Afrika’da yaşayan bir yaban kedisi: İMPAKA

Afrika’da yaşayan iki antilop türünün ortak adı: GNU

Afrika’da yaşayan İnek antilobu: KAAMA

Afrika’da yaşayan iri bir antilop: BEİSA

Afrika’da yaşayan ve çok hızlı koşabilen bir antilop: İMPALA

Afrika’da yaşayan,narin ve küçük bedenli bir antilop: BEİRA

Afrika’da yetişen ve parlak kerestesi mobilyacılıkta kullanılan bir ağaç: OKUME

Afrika’dan zenciler tarafından getirildiği sanılan ağır bir Küba dansı: HABANERA

Afrika’nın en yüksek dağı Kilimanjaro’nun yerli dillerde özgürlük anlamına gelen adı: UHURU

Afrika’nın hızlı koşular için yetiştirilmiş evcil hecin devesi: MEHARİ

Afrika’nın tropikal bölgelerinde yaşayan iri bir leylek cinsi: TANTAL

Afrika’ya özgü bir tür yaban kedisi:SERVAL

Afyon yöresinde kadınlar tarafından oynanan bir halk oyunu: FADİK

Afyon’un Sandıklı ilçesinde bir kaplıca: HÜDAİ

Afyondan çıkarılan,öksürüğü kesmek için hekimlikte kullanılan bir madde: KODEİN

Afyondan elde edilen ve hekimlikte kullanılan bir alkoloit: PAPAVERİN

Agaragar:JELOZ

Ağ : APIŞLIK

Ağ yatak: HAMAK

Ağacın reçinesini çıkarmada,boyanmış eski mobilyaları temizlemede kullanılan beyaz toz: POTAŞE

Ağaç bilimi: DENDROLOJİ

Ağaç cilası:LAK

Ağaç çemberler üzerine örülmüş torba biçiminde balık ağı: VİNTER

Ağaç çivi: KAVELE

Ağaç dallarından yapılmış gölgelik:ÇARDAK

Ağaç işleriyle uğraşan ve ağaçtan çeşitli eşya yapan usta:MARANGOZ

Ağaç rendelemekte kullanılan,uzun marangoz rendesi: PLANYA

Ağaç sansarı:ZERDEVA

Ağaç veya demir parçalarını birbirine bağlamakta kullanılan somunlu iri başlı vida: CIVATA

Ağaç veya fidan dikmeye yarayan yer:OYUM

Ağaç veya kumaştan yapılmış bir kanal içinde hareket ederek açılıp kapanan perde:STOR

Ağaç veya topraktan yapılmış küçük testi: BODUÇ

Ağaç yada sebze dikmek için açılan çukur: EMEN

Ağaç,bağ çubuğu veya sebze dikmek için açılan çukur: EMEN

Ağaç,taş ve madenleri oyarak şekil veren usta: NAKKAR

Ağaçların kütük ve dallarındaki yosun: PUS

Ağaçlıklı yol: ALE

Ağaçtan yapılmış iri çekiç: TOKMAK

Ağaçtan yapılmış testi: SENEK

Ağaçtan yapılmış top: TOMAK

Ağdalı,koyu kıvamlı bir maddenin özelliği,ağdalık: VİSKOZİTE

Ağı otu: BALDIRAN

Ağıl,davar ağılı : ARKAÇ : KOM

Ağın her suya atılışıyla bir defada yakalanan balık: FOROZ

Ağır akan su: KARASU

Ağır başlı,uslu: DÖLEK

Ağır bir şeyi denizden çıkarmak veya denize indirmek işinde kullanılan büyük vinçli deniz teknesi:ALGARİNA

Ağır bir yükün yerden yükseltilmesini sağlayan alet: KRİKO

Ağır cisimleri bir yerden başka bir yere kaydırmak ve özellikle deniz teknelerini karaya çekmek için bunların altına sürülen yuvarlak ağaç.Çekek tahtaları,felek: FİLENK

Ağır ritimli bir İspanyol dansı: BOLERO

Ağır tempolu bir İspanyol dansı: SARABANDA

Ağır topuz: GÜRZ

Ağır,kalın,dayanıklı ve sağlam: KUNT

Ağırbaşlı,sözleri ve davranışları ölçülü olan kimse: DENLİ

Ağırbaşlılık: VAKAR

Ağırlama: İCLAL

Ağız kısmı yayvan bakır kap: ÜSKÜRE

Ağız ve dil hareketlerinden yararlanarak,soluk borusuna arka arkaya küçük miktarda hava göndermek için başvurulan soluk alma: FROG

Ağız yangısı: STOMATİT

Ağızdan ağıza söylenen parola: PASAPAROLA

Ağızotu: YEM

Ağrı Dağındaki bir yayla: ELİ

Ağrı dağının eski adı: ARARAT

Ağrı: VECA

Ağrı’nın Doğubeyazıt ilçesine özgü bir tür köfte: ABDİKÖR

Ağrılı ve kirpikleri dökülmüş göz: ÇİPİL

Ağustos ayının ilk haftasına denk gelen yazın en sıcak günlerine verilen ad: EYYAMIBAHUR

Ağustos böceği: ORAK BÖCEĞİ

Ağzı çember biçiminde telden yapılma torbaya benzer büyük gözlü ağ: APOŞİ

Ağzı geniş,tek kulplu su kabı: KANATA

Ağzı sıkı: KETUM

Ağzın içinde oluşan pamukçuk: AFT

Ağzına kadar dolu: LEBALEP

Ahali,sakinler: SEKENE

Ahbaplık,arkadaşlık,alışkanlık: ÜNSİYET

Ahırdaki gübreyi dışarı atmak için kullanılan delik, pencere: TEMEK

Ahi kuruluşlarına girenlerin törenle bellerine bağlanan kuşak: ŞED

Ahize,alıcı,reseptör: ALMAÇ

Ahlaklı: NEZİH

Ahmaklık: HAMAKAT

Ahmet Raşit Öğütçü: ORHAN KEMAL

Ahmet Rıfat’ın kurduğu,insanın bütün nefis baskılarından,geçici eğilimlerinden arınmasını amaçlayan bir Sünni sistemi: RUFAİLİK

Ahşap ve çubuklarla yapılan ve pencerelere takılan siper: KAFES

Ahududu soslu şeftalili,krem şantili dondurma: PEŞMELBA

Ahududu: AĞAÇ ÇİLEĞİ

Aids testi: ELİZA

Aids virüsü: HİV

Ailesine bakan./Yoksul: AİL

Ajanda: ANDAÇ

Akaç: DREN

Akaju: MAUN

Akanyıldız: AĞAN : ŞAHAP

Akarsu krosu. Sal yarışı: RAFTİNG

Akarsu krosu: RAFTİNG

Akarsu yatağı., mecra: AKAK

Akbaba: KERKES

Akciğer zarı iltihabı: PNÖMONİ

Akciğer: RİE

Akciğerleri dinlerken hekimin duyduğu patolojik ses: RAL

Akdeniz ülkelerinde görülen, en çok keçi sütü ile bulaşan ateşli bir hastalık: MALTAHUMMASI

Akdeniz yöresinde yetişen ve çiçek tomurcukları turşu yapımında kullanılan bir bitkiye verilen ad: KEBERE

Akdeniz bölgesinde bir akarsu: ALATA

Akdeniz Bölgesinde yaygın bir çiçek: BEGONVİL

Akdeniz Bölgesinin batı kesiminde bir akarsu: EŞEN

Akdeniz çevresinde bol yetişen,ateşe ve öksürüğe karşı sağaltıcı bir etkisi bulunan,uyarıcı,güçlendirici,yara sağaltıcı olarak da yararlanılan bir bitki: DALAKOTU

Akdeniz çevresinde yaşayanlarda görülen kansızlık.Cooley hastalığı: TALASEMİ

Akdeniz çevresinde yetişen ve dalları sepet örmekte kullanılan bir ağaççık:AYIT

Akdeniz ve Marmara’da yaşayan kırmızı renkli,eti lezzetli bir balık: MAZAK

Akdeniz yöresinde görülen çok sıcak rüzgar: SİROKO

Akdeniz yöresinde kendiliğinden yetişen ve dokumacılıkta kullanılan bir bitki: ALFA

Akdeniz yöresinde yetişen ve köklerinden kırmızı boya elde edilen bir bitki: HAVACIVA

Akdeniz yöresinde yetiştirilen ve lezzetli kökleri sebze olarak kullanılan bir bitki: İSKORÇİNA

Akdeniz’de İtalya’ya ait bir ada: ASİNARA

Akdeniz’de yaşayan beyaz etli bir balık: HANİ

Akdeniz’de yaşayan iri karides türü: NİKA

Akdeniz’de yaşayan,pullu,eti beğenilen bir balık: SİNARİT

Akdeniz’de yaşayan,vücudu yassı,pullu,eti lezzetli bir balık: İŞKİNE

Akıcı söz: SELİS

Akıl hastalıklarının genel adı: PSİKOZ

Akıl: US

Akıldışıcılık: İRRASYONALİZM

Akıllı,zeki: LEBİB

Akıllıca: ALEMİYANE

Akılsız,budala: EBLEH

Akıntılı hastalık: AKARCA

Akıtaç: PİPET

Akıtma: İSALE

Akkız otu,mübarek dikeni gibi adlar da verilen ve çiçekli dalları halk hekimliğinde kullanılan otsu bitki: ŞEVKETİ BOSTAN

Akkor: NARIBEYZA

Akla ve bilmeye değil de iradeye üstünlük tanıyan,ruhsal olayların ve bilgi sürecinin temelinde iradeyi gören bilim dışı öğreti: VOLONTARİZM

Aklı başında olmayan,baygın:BİHUŞ

Aklı yatmış: KAİL

Akran,eş: BEKTAŞ

Akran: TAYDAŞ

Akrep takım yıldızının kuyruğunun güneyinde yer alan,küçük güney takımyıldızı,sunak: ALTAR

Aksaray’da bir baraj: APA

Aksu,ak basma,perde: KATARAKT

Akşam vakti,akşam namazı: AŞA

Aktinyum elementinin simgesi: AC

Akut lösemilerin tedavisinde kullanılan bir antibiyotik: AZASERİN

Akyuvar: LÖKOSİT

Alaca benekli./Cüzamlı./Çiçek bozuğu: ABRAŞ

Alaca,iki renkli: YANAL

Alakasız.(Mecazi): KELALAKA

Alamanadan küçük,üç çifte balıkçı kayığı: MANYAT

Alan korkusu: AGORAFOBİ

Alaşım: HALİTA

Alaturka müzikte kullanılan bir tür zilsiz tef: BENDİR

Alavereci: SPEKÜLATÖR

Alay,eğlenme: MEZEK

Alaysı: İRONİK

Alçak kimse: DENİ

Alçalma: ZÜL

Alçı taşı: JİPS

Alçıdan kabartma süsler.Süslemecilik sanatında alçak kabartma tekniğinde,mala ile yapılan alçı süslemeye verilen ad: MALAKARİ

Aldatma,oyun,düzen: DESİSE

Alev.Yalaz: ALAZ

Aleve tutularak pişirilmiş: FLAMBE

Alevi ve Bektaşi müritleri aydınlatmak için düzenlenen cemaatlerde dedelere yapılan yardım veya verilen para: HAKKULLAH

Alevi-Bektaşi törenlerine verilen ad Alevi semahı: CEM

Alışılagelen: BERMUTAT

Alışkanlık: ÜNSİYET

Alışkanlıkla elde edilmiş beceri: RUTİN

Alışma,kaynaşma: ÜLFET

Alışveriş: AKSATA

Alışverişte çok kar amacını güden kimse: BEZİRGAN

Alkalik: KALEVİ

Alkil kökü: AMİNO

Alkolde eriyen hayvani reçine: GOMALAK

Allah’ın buyruklarına uyma: TAAT

Almak,alıp götürmek: APARMAK

Alman,Avusturya,İngiliz,Rus ve İsveç askeri hiyerarşisinde en yüksek rütbe: FELDMAREŞAL

Almanca evet: JA

Almanya dışına sürülmüş Musevilerin 14. asırdan başlayarak kullanmış oldukları Almanca-Yahudice karması dil: YİDİŞ

Almanya ve Avusturya’da kullanılmış eski gümüş para: TALER

Almanya ve İtalya’da resim müzelerine çoğu zaman verilen ad: PİNOKOTEK

Alnın üzerine düşen kısa kesilmiş saç: KAKÜL

Alosa’da denilen balık: TİRSİ

Alt gagasında deriden bir kesesi olan iri kuş: PELİKAN

Alt,aşağı: ZİR

Altay panteonunda deniz tanrıçası: AKANA

Altı aylığa kadar körpe yaban domuzu: FESEK

Altı çan biçiminde genişleyen etekler için kullanılan sözcük: KLOŞ

Altı düz,üçgen biçiminde yelkenli iki kişilik tekne: ŞARPİ

Altı mukavva ile beslenmiş,üstü sırmalı işleme: DİVAL

Altı veya sekiz çift kürekle çekilen dar,uzun bir çeşit kayık : KANCABAŞ

Altın alaşımı: ORÜR

Altın kökü: İPEKA

Altın renginde olan:ALTUNİ

Altın ve gümüş eritilen kabın içine konulan çerçeve: İLİCE

Altın ve gümüş işlemeli bir tür ipekli kumaş. İpekten sarımtırak dallı nakışlarla işlenmiş bir tür beyaz kumaş: DİBA

Altından yapılma,altın rengi: ZERRİN

Altıpatlar da denilen bir tabanca türü: REVOLVER

Altmış santimlik bir uzunluk ölçüsü: ARŞIN : ENDAZE

Altmış yıl: SİTTİNSENE

Altmışlı yılların başlarında doğan bir Jamaika müziği:SKA

Altyapı: İNFRASTRÜKTÜR

Alüminyum,bakır ve magnezyum katılmış çinko alaşımlarına verilen ad: ZAMAK

Alüminyumun simgesi: AL

Alüvyon: LIĞ

Alyuvarlar: ERİTROSİT

Amaçlamak: İSTİHDAF ETMEK

Amaçtan şaşmak: ÇAVMAK

Amasya’da bir göl: BORABAY

Amasya’nın Taşova ilçesi yakınlarında,sarkıt ve dikitleriyle tanınmış mağara: BALLICA

Amazon bölgesinde bataklık sık orman: İGAPO

Ameliyat bıçağı: BİSTÜRİ : NEŞTER

Ameliyat ipliği: KATKÜT

Amerika ve Avustralya’da yaşayan,kürkü değerli memeli bir hayvan:OPOSSUM

Amerika’da yaşayan, avlanması ve postlarının satılması yasak olan memeli bir hayvan:OSELO

Amerika’da 1917’de çeşitli meslekten insanları kültürel,insancıl amaçlar çerçevesinde toplamak amacıyla kurulan kulüp:LİONS

Amerika’da Amazon,Afrika’da Nijer ırmakları gibi Ekvator bölgesindeki büyük suların geçtiği havzalarda bulunan geniş ve balta girmemiş ormanlara verilen ad: SELVA

Amerika’da yaşayan ve yavrularını sırtında taşıyan keseli sıçan: SARİG

Amerika’nın sıcak bölgelerinde yetişen bir ağaç,hint bademi:KAKAO

Amerika’nın sıcak bölgelerinde yetişen bir ağaççık:İKAKO

Amerika’nın tropikal bölgelerinde yaşayan kimi kemiricilerin ortak adı: AGUTİ

Amerikan armudu : AVOKADO

Amerikan devesi: LAMA

Amerikanın ekvator bölgesindeki tatlı sularda yaşayan bir kaplumbağa: MATAMATA

Amerikanın sıcak bölgelerinde yetişen ve mandalinaya benzer meyvesi olan bir ağaca verilen ad: GUAYAVA

Amine Hatun’un Hazreti Muhammed’e hamile kaldığı gece:REGAİP

Amip,akyuvar ve bazı bakterilerde hücre bölünmesi yoluyla olan çoğalma:AMİTOZ

Amirler: ÜMERA

Amonyak tuzu: NIŞADIR

Amyant: AKASBEST

Ana ırmağa karışan akarsu:GELEĞEN

Ana kent: METROPOL

Ana rahminde doğma zamanını tamamlayamamış veya vaktinden önce düşmüş çocuğa verilen ad:CENİN

Anadolu beyliklerinde donanma askeri: AZAP

Anadolu halklarının ana tanrıçası: KİBELE

Anadolu halklarının en eski ana tanrıçası,:MA

Anadolu’da doğup Karadeniz’e dökülen akarsuların en doğuda olanı:ÇORUH

Anadolu’da Lykia bölgesinin en önemli liman kentlerinden biri:PATARA

Anadolu’da seyirlik köy oyunlarını düzenleyen kişiye verilen ad:KIZILAYAK

Anadolu’da yüzyıllardan buyana göçerler arasında dokunan bir tür ensiz dokumaya verilen ad: ÇARPANA

Anadolu’nun bazı yörelerinde mercimekli bulgur pilavına verilen ad:MÜCEDDERE

Anadolu’nun bazı yörelerinde tohuma verilen ad: BİDER

Anadolu’nun çeşitli yörelerinde genellikle kadınların vücutlarının çeşitli yerlerine yaptırdıkları dövme: DAK

Anadolu’nun en eski halkı:LUVİLER

Anadolu’nun güneybatısının antik devirlerdeki adı: KARİA

Anadolu’nun iç ve doğu kesimlerinde yaşayan,toprak altına yuva kuran memeli bir hayvan:AVURTLAK

Anadolu’nun kimi bölgelerinde erkekler arasında yapılan sohbet toplantıları: BARANA

Anadolu’ya özgü bir halk oyunu:TAMZARA

Anahtar: AÇAR

Anakent,ana şehir:METROPOL

Anarşizmin rengi:KARA

Anasonsuz üzüm rakısı: DÜZİKO

Anayurdu Meksika olan,odunundan kırmızı boya elde edilen bir ağaç:BAKAM

Anayurdu Orta ve Güney Amerika ile Batı Hint adaları olan elli kadar ağaç ve çalı türünün ortak adı: JAKARANDA

Angola’nın başkenti:LUANDA

Angola’nın para birimi:ESKÜDO

Anında çeviri: SİMÜLTANE

Anında,hemen: ALAMİNÜT

Anıtkabir’in tasarımını da gerçekleştiren ünlü mimarımız:EMİN ONAT

Anıtmezar: MOZOLE

Ankara keçisinin kılı: MOHER

Ankara ve yöresine özgü iki kişiyle oynanan ağır ritimli bir halk oyunu:FİDAYDA

Ankara yöresine özgü bir halk oyunu:MİSKET

Ankara’daki Hitit Güneşi adlı anıtıyla tanınan,1905-1978 yılları arasında yaşayan heykelcimiz:NUSRET SUMAN

Ankara’nın Kızılcahamam ilçesinde ulusal park kapsamına alınan orman alanı:SOĞUKSU

Anket: SORMACA

Anlam bakımından birbirine bağlı iki dizeden oluşmuş şiir parçası:BEYİT

Anlambilim: SEMANTİK

Anlaşılmaz bir biçimde yüksek sesle bağırmak: BÖĞÜRMEK

Anlaşma,uyuşma: ANTANT

Anlatışta düzgünlük: FESAHAT

Anlayış: İZAN: FERASET

Anlayışlı:FERASETLİ:ZEYREK

Anlayışsız,ahmak,kalın kafalı:GABİ

Ansızın gelen bela,sıkıntı: MUSİBET

Antakya’da,bir çok dinsel yapı bulunan ve tabiatı koruma alanı kapsamına alınan dağ:HABİBNECCAR

Antalya ilinde antik bir kent: SİMENA

Antalya körfezinin batı kıyısında bir burun: GELİDONYA

Antalya Körfezinin batı kıyısında bir koy ve burun: ADRASAN

Antalya ve Fethiye körfezleri arasında yer alan yarımadanın adı:TEKE

Antalya yöresine özgü,kaburga kemiği ve pirinçle yapılan bir yemek:LABA

Antalya’da bir baraj:ALAKIR

Antalya’da bir mağara: KARAİN

Antalya’da Kale ve Finike ilçeleri arasında yer alan kıyı gölü:BEYMELEK

Antalya’da Manavgat çayı üzerinde bir baraj ve hidroelektrik santralı:OYMAPINAR

Antalya’da tanınmış bir mağara: DAMLATAŞ

Antalya’nın Elmalı ilçesinde tabiatı koruma alanı kapsamına alınan ve Toros sediri ağaçlarıyla kaplı olan orman alanı: ÇIĞLIKARA

Antalya’nın eski adı: ADALYA


Antalya’nın Lara bölgesinde,yaklaşık 150 kuş türünü barındıran bir göl:YAMANSAZ

Antalya’ya özgü tahinle yapılan bir yiyecek: HİBEŞ

Antarktika’da etkin bir yanardağ:EREBUS

Antepfıstığıgillerden,sıcak bölgelerde yetişen,kabuğu hekimlikte,yaprakları dericilikte kullanılan bir ağaç: SOMAK

Antik çağda daha çok mezar taşı işlevi gören ama adak,anı veya sınır taşı olarak da dikilen taş levha:STEL

Antik çağlarda Kızılırmak ile Sakarya ırmağı arasındaki bölgeye verilen ad: GALATYA

Antik çağlarda,Anadolu’nun güneybatısına verilen ad:LİKYA

Antik Yunan’da,konserler verilen,şiirler okunan,oyunlar oynanan,genellikle dikdörtgen biçiminde,üzeri kapalı yapı:ODEON

Antiller’de ve bütün tropikal bölgelerde yetiştirilen,kökündeki yumrulardan ararot çıkarılan bir kamış çeşidi:MARANTA

Antimon’un simgesi: SB

Antlaşma:. MUAHEDE

Anüsten su vermek yoluyla kalın bağırsağın içini temizleme.Lavman: TENKİYE

Apandis iltihabı:APANDİSİT

Aptal: ALIK: ŞAVALAK

Ara,arasında:BEYN

Ara. : ANTRAKT

Araba oku:ARIŞ

Araba okunun ekseni: İK : İĞ

Araba üzerine gerilerek içine saman veya tahıl doldurulmuş büyük kıl çuval: GERİ

Araba vapuru: FERİBOT

Arabacı:KOÇAŞ

Arabada saman yüklenen taşıma sepeti: ÇİTEN

Arabistan plakası: KSA

Arabistan yarımadasında yaşayan bir çok Arap kabilesinin ortak adı: MAZİN

Arabistan’da çeşitli yerlerde kurulan pazarlar: SUK

Aracısız,doğrudan: BİLVASITA

Arap abecesiyle yazılan ve ancak büyüteçle okunan bir yazı biçimi: GUBARİ

Arap abecesiyle yazılan bir yazı türü: CELİ : HİLALİ: TALİK

Arap alfabesinin her hangi bir rakamı karşılayan ve anlamsız sekiz kelimeden oluşan değişik bir düzeni: EBCET

Arap atlılarının bayramlarda yaptıkları gösteri: FANTAZMA

Arap atlılarının bayramlarda yaptıkları gösteri:FANTAZYA

Arap dili ve edebiyatıyla uğraşan kimse: ARABİST

Arap erkek giyiminde,kefiyenin kaymaması için başa geçirilen ayarlı çember.Yün çember bağ: AGEL

Arap harflerinin en çok kullanılan el yazısı biçimi:RIKA

Arap harfleriyle yazılmış metinlerde kısa ünlüleri göstermek için kullanılan işaret:HAREKE

Arap reisinin evi: ZAMALA

Arap yazısının düz ve köşeli çizgilerle yazılan eski bir biçimi:KUFİ

Arapça çok karanlık gece:LEYLA

Arapça da ben: ENE

Arapça dilbilgisinde fiil çekim örneklerini içeren kitap: EMSİLE

Arapça el yazısı biçimi: RIKA

Arapça kuş:TAYR

Arapça zarf yapan gibi anlamında benzetme öneki:KE

Arapça’da domuz: HINZIR

Arapça’da inandık anlamında bir söz:AMENNA

Arapların başlarındaki serpuş: KEFİYE

Arapların Recep ayında kestikleri kurban: ATİRE

Araz: İLİNEK

Arazi üzerinde serilmiş bir işaret noktasının düşeyini gösteren geometrik biçimli tahta lata:MİRA

Arazide dikilen işaret çubuğu: ARDA

Ardıç kozalağı: EFİN

Argo da adam,herif anlamında söz: LAVUK

Argo da ahlaksız kimse: KAYARTO

Argo da esrar: OT

Argo da hiç emek vermeden ele geçirilen şey: LÜP

Argo da orta yaşlı erkek: KIRANTA

Argo’da aptal,sersem:GEBEŞ

Argo’da çirkin kimseye verilen ad:KOKOROZ

Argo’da dikizleme:RONT

Argo’da dolap:KETENPERE

Argo’da dost,metres anlamında sözcük:GACO:ZAMKİNOS

Argo’da fahişe:KEVAŞE

Argo’da gizli dost:AŞNAFİŞNE

Argo’da görgüsüz,kaba saba kimseye verilen ad:ZONTA

Argo’da hamama verilen ad:TATO

Argo’da hile,düzen,tuzak: TONGA

Argo’da kağıt para:PAPEL

Argo’da lira anlamında kullanılan sözcük:OSKİ

Argo’da metres:MANTİNOTA

Argo’da rakı:ANZAROT

Argo’da sersem,budala,ahmak: HIRT

Argo’da silahla yapılan hırsızlık: TUFA

Argo’da sövme,sövgü:KALAY

Argo’da tanışıyormuş gibi yaparak para sızdırma:MANİTA

Argo’da tavla oyununda kullanılan zar:KEMİK

Argo’da vurgun anlamında sözcük: TUFA

Argo’da yolsuzca veya zorla elde edilen mal:KAPAROZ

Argo’da,şuna bak,hale bak anlamında bir sözcük:KİTAKSİ

Argoda alay: SARAKA

Argoda altın lira: OSKİ

Argoda bit: MACAR

Argoda cebi delik: KOKOROZ

Argoda çalmak ,aşırmak: AŞIRAMENTO

Argoda değersiz,kötü: KITIPİYOZ : KITIPİYOS

Argoda değersiz,önemsiz,derme çatma: CAVALACOZ

Argoda genç ve yakışıklı erkeğe verilen ad: LAÇO

Argoda git defol anlamında sözcük: NAŞ

Argoda giysi: FAÇA

Argoda gizli yer: SOTA

Argoda gösteriş,çalım: AFİ

Argoda gözetleme: ERKETE

Argoda güzel giyimli,çok şık:APİKO

Argoda külhanbeyi tavırlı kimse: ADADİYOZ

Argoda oynaş: AFTOS

Argoda uydurma söz,yalan:KITIR

Arı beyi:ANAARI

Arı kil: KAOLİN

Arıların çıkardığı bir tür salgı.: EĞİR

Arıların kovan deliğini kapatmak için kullandıkları sarı ve yumuşak madde,balmumu:KİREBOLU

Aristokrasi:ZADEGAN

Aristoteles’in şiir anlayışından alınan ve sanat yapıtını birtakım kurallara bağlı olmakla birlikte dünyanın bir taklidi olarak tanımlayan terim: MİMESİS

Arjantin’in plaka işareti: RA

Ark.Kıvılcım: ŞERARE

Arka: PEŞ : AKAB

Arkadaş,geceleri konuşulup dertleşilen dost:SEMİR

Arkadaş: ENİSE

Arkadaş:YAREN : REFİK

Arkalıksız iskemle: SEKMEN

Arkalıksız küçük iskemle: OTURAK

Arkalıksız,alçak,yumuşak,ayakları gözükmeyen oturacak: PUF

Arkası kabarık,oturak yeri geniş koltuk: BERJER

Arkası yırtmaçlı resmi ceket:CEKETATAY

Arkası yırtmaçlı,etekleri uzun,çift sıra düğmeli,resmi erkek ceketi:REDİNGOT

Arkeolojide antik kentlerin mezarlarına verilen ad: NEKROPOL

Arkeolojide,genellikle boynuz veya hayvan başı biçiminde içki kabı: RİTON

Armağan,karşılıksız verilen: PEŞKEŞ

Armut biçiminde ipek telli Vietnam lavtası: TİBA

Arnavutluk para birimi: LEK

Arnavutluk’un plakası:AL

Arpa,buğday ve benzerlerinin kalburdan geçirilmiş bölümü: ELENTİ

Arsenik: ZIRNIK

Arsız sokak çocuğu,piç: KOPİL

Arşının sekizde bir uzunluğunda ölçü birimi: URUP

Arşiv:BELGELİK

Arta kalan: BAKİ

Artırma yoluyla yapılan satış:MEZAT

Artvin ilinde,Sahara yaylası ile birlikte ulusal park kapsamına alınan ve doğal güzelliğiyle tanınan bir göl: KARAGÖL

Artvin ilinde,ulusal park kapsamına alınan ünlü yayla:SAHARA

Artvin’in Ardanuç ilçesinde ünlü bir yayla:BİLBİLAN

Artvin’in eski adı: LİVANE

Aruz ölçülerinden biri: REMEL

Aruz ölçüsünde kısa okunması gereken bir heceyi,kalıba uydurmak için uzatma: İMALE

As: KAKIM : ERMİN

Asalak bilimi: PARAZİTOLOJİ

Asalak: TUFEYLİ : EKTİ

Asbestli çimentodan yapılan bir çatı kaplama gereci:ETERNİT

Asgari,minimum: MİNİMAL

Asık suratlı,somurtkan: ABUS

Asıl hücre ile protoplazma uzantılarından ve bir silindir eksenden oluşmuş sinir hücresi:NÖRON

Asıl,unsur,hipostaz: UKNUM

Asilzade,derebeyi:ALPAGUT

Asit: HAMIZ

Asker şapkalarına takılan ve rengi uluslara göre değişen işaret: KOKART

Asker yetiştirilmek üzere Yeniçeri ocağına alınacak çocukları seçip toplama işi: DEVŞİRME

Asker,ordu: LEŞKER

Asker,ordu:CEYŞ

Asker: SÜ

Asker:SÜ

Askeri ataşe.: ATAŞEMİLİTER

Askeri donatımın metal bölümlerini temizlemek için kullanılan üstübeç,alkol ve sabun karışımı madde: ASTİKA

Askeri mahkeme: DİVANIHARP

Askerlerin arasına katılmış sivil savaşçı:BAŞIBOZUK

Askerlik çağı:ESNAN

Aslan takımyıldızının Latince adı: LEO

Asma biti: FİLOKSİRA

Asma filizinin rengi,açık yeşil renk:FİLİZİ

Asma kütüğü: REZ

Asma,kavun,karpuz gibi bitkilerin sürgünü veya dalı: TEVEK

Asma,yukarı kaldırma: TALİK

Asmalık:BAĞ

Aspiratör:EMMEÇ

Ast: MADUN

Astarlık bir kumaş türü: SOF

Astronomi alanındaki buluşları,matematik,doğa bilimleri,coğrafya ve tarih alanındaki çalışmalarıyla ünlü,Orta Çağın en büyük bilginlerinden biri: BİRUNİ

Astronomi: FELEKİYE
 

sherry

V.I.P
V.I.P
Asurlular tarafından kurulan ticaret kolonilerine verilen ad: KARUM

Asya ve Afrika’da yaşayan,güzel ötüşlü küçük bir kuş: BENGALİ

Asya’da bir göl: URMİYE

Asya’da bir ırmak: OBİ : OKA

Asya’da ve Malezya takımadalarında yetişen yelpaze yapraklı büyük boylu palmiye: KORİFA

Aşağı derece: DEREKE

Aşağılık kimseler,alçaklar anlamında eski sözcük: EDANİ

Aşı boyası: OKR

Aşık ve bilye oyunlarında kullanılan, içi oyulup kurşun akıtılarak ağırlaştırılmış boyalı kemik: AKAT

Aşık kemiği: KAP : TALUS

Aşık olmaktan duyulan korku: AMOROFOBİ

Aşılanmamış zeytin ağacı,yabani ağaç: DELİCE

Aşırı iştahlı: EKİL

Aşırı iştahsızlık: ANOREKSİ

Aşırı kitap okuma tutkusu: BİBLİYOMANİ

Aşırı sembolist sanatçılara verilen isim.(19. Asır sonlarında görüldü): DEKADAN

Aşırı şişmanlık: OBEZİTE

Aşırı ulusçuluk: ŞOVENİZM

Aşiret: OYMAK

Aşk ateşi: OD

Aşk: SEVİ

Aşkla ilgili,kösnül: EROTİK

Aşure kazanını karıştırmak için kullanılan uzun saplı,yayvan uçlu kepçe: MABLAK

At ahırı: TAVLA

At arabalarının tekerleğine geçirilen demir çember: ŞINA

At eğitimi ve bu eğitimin yapıldığı yer: MANEJ

At eğitimi yapılan alan: MANEJ

At gezdirmeliği: PADOK

At koşturup karşı takım oyuncularına değnek atarak topluca oynanan eski bir Türk oyunu: CİRİT

At tüyünün rengi: DON

At üretilen çiftlik: HARA

At ve eşek yavrusu: KULUN

At ve kısrak sürüsüne verilen ad: ÜREK

At veya araba uşağı: İSPİR

At yarışlarında kullanılan klasik engele verilen ad: OKSER

At,eşek gibi tek tırnaklı hayvanların tırnağı: TOYNAK

At,köpek gibi evcil bir hayvanın soy kütüğü: PEDİGRİ

Ata bakan,tımar eden kimse,at bakıcısı: SEYİS

Atardamar bozukluğu: ARTERİT

Atardamar: ARTER

Atardamarda kanın pıhtılaşması veya yağ parçacıklarının oluşması sonucunda meydana gelen tıkanma: AMBOLİ

Atasözlerine dayanan didaktik Çin-Japon şiiri: Pİ

Ateş anlamına gelen Sanskritçe sözcük: AGNİ

Ateş böceği: ARUSEK

Ateş: KOR : NAR

Ateşe tapanlar,Zerdüşt dinine bağlı olanlar: MUGAN

Ateşli silah çapı: KALİBRE

Ateşli silahlarda atılmak için hazırlanan her türlü patlayıcı madde: CEPHANE

Ateşperest: MECUSİ

Ateşte kızartılmış taze buğday veya mısır: ÜTME

Ateşten fırlayan ve etrafa saçılan kıvılcım: UÇKUN

Atgillerden soyu tükenmiş olan küçük,çevik bir yaban atı: TARPAN

Atı yönetmek için ağzına takılan demir araç : GEM

Atıcılık sporunda bir dal: SKEET: TRAP: BALTRAP

Atıcılık: RİMAYET

Atılmış,eğrilmeye hazırlanmış,top biçiminde yün veya pamuk : TULUP

Atın ağzına takılan demir araç: GEM

Atın başındaki süsler: OYAN

Atın bir koşma biçimi: RAHVAN

Atın bir tür hızlı yürüyüşü: EŞKİN

Atın eşkin yürüyüşü: LİNK : ADETA

Atın kısa adımlarla hızlı yürüyüşü: TIRIS

Atın kişnemesi: OKRAMA

Atıştırmalık: SNACK BAR

Atik,çevik: ÇALAK

Atilla İlhan’ın lakabı : KAPTAN

Atlara binilerek değneklerle oynanan bir çeşit top oyunu: POLO

Atların ağzına takılan kantarma türlerinden biri: PELEM

Atların alnından alt çenesine uzanan beyazlık: KİLİT

Atların ayaklarında görülen ve rahat yürümelerini önleyen hastalık: ARPALAMA

Atların boynuna takılan muska,değerli taş,hayvan tırnağı gibi şeylere eski Türklerde verilen ad: MONCUK

Atların taşınması için yapılmış kapalı taşıma aracı: VAN

Atlas çiçeği: KAKTÜS

Atlas: SATEN

Atletizm yarışmalarında derece alan atletlerin veya giysileri sergilemek için mankenlerin çıktıkları merdivenli,yüksekçe yer: PODYUM

Atletizmde on ayrı dalda yapılan yarışma: DEKATLON

Atlı savaşçı: ŞÖVALYE

Atmaca ve doğana benzeyen bir tür yırtıcı kuş: MUYMUL

Atmaca,doğan: LAÇIN

Atmosfer içinde oluşan sıcaklık değişmeleri,rüzgar,yıldırım,yağmur,dolu gibi olaylara verilen genel ad: METEOR

Atmosferin 11 km kalınlığında olan ilk katmanı: TROPOSFER

Atmosferin,yeryüzünden 80 km yükseklikte başlayan son tabakası: İYONOSFER

Atom çekirdeğinde her bir (+1) pozitif elektrik yükü taşıyan tanecik: PROTON

Atom çekirdeğini oluşturan proton ve nötronun ortak adı: NÜKLEON

Atom parçacığı: PARTİKÜL

Atölye: İŞLİK

Av köpeğinin gizlendiği yerden avı gözetlemesi: FERMA

Av köpeğinin gizlendiği yerden avı gözetlemesi: FERMA

Av vergisi,av resmi: SAYDİYE

Av: ŞİKAR

Ava alıştırılamayan bir tür doğan: ESPERİ

Avcı çantası: CELBE

Avcı kulübesi Avcı pusu yeri: AVSİN: EVSİN

Avcı kulübesi: GÜME

Avcılar için göl kenarında yapılmış kulübe: BECENE

Avcıların av beklemek için taş yığınlarından yaptıkları pusu: ÖNEZE

Avda hiçbir şey öldüremeyen veya tutamayan avcı için kullanılan sözcük: MAZET

Avı çekmek için dökülen yem: DADAMIK

Avlamak istediği yaban domuzu tarafından öldürülen,Bybloslu genç Fenike tanrısı: ADONİS

Avlu.,iki ve daha çok katlı ev,sofa: HANAY

Avrupa Birliğine üye ülkelerin ortak para birimi: EURO

Avrupa Futbol Birliği’nin kısaltması: UEFA

Avrupa uzay ajansı: ESA

Avrupa uzay araştırmaları örgütü: ESLO

Avrupa ve Kafkasya’nın yüksek dağlarında yaşayan bir cins dağ keçisi: ŞAMUA

Avrupa Yayın Birliği: EBU

Avrupa’da 18. asırda egemen olan İtalyan opera tarzının adı: NAPOLİTEN

Avrupa’da bir ırmak: İNN

Avrupa’da yaşayan bol renkli iri bir kelebek türü: ADELA

Avrupa’nın en büyük gölü: LADOGA

Avrupalıların Çin devlet memurlarına verdikleri ad: MANDARİN

Avşa adasına verilen ad: TÜRKELİ

Avşa adasında yetişen ve iyi bir sofra şarabı elde edilen kırmızı üzüm cinsi: ADAKARASI

Avukat sayısı beşten az olan yerlerde avukat yetkisini taşıyan meslek adamına verilen ad : DAVA VEKİLİ

Avukatların meslek örgütü: BARO

Avustralya tavuğu’da denilen bir kuş: MELİ

Avustralya’da yaşayan bir cins devekuşu: EMU

Avustralya’da yaşayan çeşitli otçul keselilerin ortak adı: VALABİ

Avustralya’da yaşayan keseli ağaççıl memeli hayvan: KOALA

Avustralya’da yaşayan,ağır gövdeli,kısa bacaklı hayvan: VOMBAT

Ay ( kamer ) takviminin beşinci ayı,büyük tövbe ayı: CEMAZİYÜLEVVEL

Ay ağılı,hale: AYLA

Ay çiçeğine verilen bir başka ad: GÜNEBAKAN

Ay takviminde on birinci ay: ZİLKADE

Ay takviminin yedinci ayı: RECEP

Ayağa kalkmak: KIYAM

Ayağa vurulan halka,köstek,pranga: BUKAĞI

Ayağı kayma,sürçme: ZEL

Ayağı sakat olan: ÇOLPA

Ayağı sekili at: ALABACAK

Ayağına çabuk,atik,çevik: ÇALAK

Ayak : KADEM

Ayak bakımı: PEDİKÜR

Ayak bastı parası: KADEMİYE

Ayak bilekliği.: HALHAL

Ayak takımı: PARYA

Ayak topu: FUTBOL

Ayakkabı bağı: BAĞCIK

Ayakkabı boyama: LOSTRA

Ayakkabı çekeceği: KERATA

Ayakkabı kalıbının çapı: LORTA

Ayakkabı yapıştırıcısı: ÇİRİŞ

Ayakkabı,çanta yapımında kullanılan parlak deri: RUGAN

Ayakkabıcılıkta kenar düzeltmek için kullanılan metal alet: MAKİNETA

Ayakkabıların altına çakılan demir: NALÇA

Ayakkabının altını kalınlaştırmak için yerleştirilen parça: FİYAPA

Ayakkabının ön tarafında dikişle ayrılmış burun bölümü: MASKARATA

Ayakkabının üstünden bacağın alt bölümüne değin sarılan,kumaş yada köseleden yapılmış bir tür tozluk: .GETR

Ayakkabının yumuşak olan üst bölümü: SAYA

Ayaklı,taşınır ocak: MALTIZ

Ayaklık: PEDAL

Ayakta duran: KAİM

Ayarı bozuk (para): NASARA : NASERE

Aydın ilinde bir baraj: MADRAN

Aydın yöresinde,kadınların kına gecesi,düğün,bayram gibi özel günlerde başlarına örttükleri geniş örtüye verilen ad: ULADA

Aydınlatma,ışıklandırma: TENVİR

Ayın etkisiyle huyunun değiştiği düşünülen kimse: AYSAR

Ayın on dördü: BEDİR

Ayırıcı duvar,cidar: ÇEPİÇ

Ayırmaç: FARİKA

Ayırtman: MÜMEYYİZ

Aylandız da denilen ve gölge ağacı olarak dikilen kötü kokulu bir ağaç: KOKARAĞAÇ

Aymaz: GAFİL

Aynı adlı karabiberden elde edilen bir tür içki: KAVA

Aynı adlı keçi türünün ince,yumuşak,parlak yünü: TİFTİK

Aynı cins: HETEROJEN

Aynı cinsten şeyler arasındaki ince fark: NÜANS

Aynı işi yapan esnafın bulunduğu çarşı: ARASTA

Aynı oranda aynı element oluşumunda ama farklı özellik taşıyan iki bileşikten biri: İZOMER

Aynı rengin çeşitli tonlarıyla yapılan resim: KAMAYÖ

Aynı tiyatroda çalışan oyuncular topluluğu: TRUP

Aynı yere giden taşıt veya yolcu topluluğu: KONVOY

Ayrıca değerli taşlarla süslü olmayan altın veya gümüşten yapılmış kuyumculuk işleri: SADEKARİ

Ayrılış,ayrılık: FİRKAT

Ayrılma: İNFİRAK

Ayrılmış,dağınık: MÜTEFERRİK

Ayrıntılar: MÜFREDAT

Ayvalık ilçesindeki ünlü turistik tepe: ŞEYTAN SOFRASI

Az aydınlık yerlerde görememe biçiminde beliren göz hastalığı: TAVUKKARASI

Az bulunan,nadir: TURFA

Az eğimli arazi: BAYIR

Az kavrulmuş un ve tavuk eti dövülerek yapılan,pelte kıvamında yöresel bir yemeğe verilen ad: HERİSE

Az miktarda: CÜZİ

Az pişmiş et: TATARİ

Az sözle çok şey anlatma: İCAZ

Az yada çok kabarık enine fitillerle belirginleşen ipekli bir dokuma: GROGREN

Azalma: FİRE

Azap: EZİNÇ

Azerbaycan’ın başkenti: BAKÜ

Azerbaycan’ın para birimi: MANAT

Azerbaycanlı ünlü yazar: ANAR

Azgın,kızgın hayvan: AKUR

Azı dişi: NAB

Azılı atları zaptetmek için dillerini bastıracak biçimde yapılmış demir araç: KANTARMA

Azınlık,azlık: EKALLİYET

Aziz mezarı: RAVZA

Azman bir midye çeşidi: PİNES

Azmış yara: BICILGAN

Azotun bir başka adı: NİTROJEN
 

sherry

V.I.P
V.I.P
----B----​
Baba,şeyh,önder: BAB

Baba,şeyh,önder: BAB

Bacağın alt bölümünü ve ayakkabının üstünü örten,kumaş veya köseleden yapılmış bir tür tozluk : GETR

Bacağın kalçadan dize kadar olan kısmı: UYLUK

Badem sübyesi.Bademden yapılan şerbet: SOMATA

Bademli kek: PRALİN

Bafa gölünün diğer adı: ÇAMİÇİ

Bağ bekçisi: BAĞBAN

Bağ budamaya yarayan eğri bıçak.TARA

Bağ çubuğu,çalı çırpı: ÇEPER

Bağ kütüğü: OMCA

Bağ ve bahçe sulamak için açılmış su yolu,ark: KARIK

Bağ,bahçe gibi yerlerin çevresine çalı,kamış,ağaç gibi şeylerden çekilen duvar: ÇİT

Bağa,tosun: KELE

Bağan otu’nun zehiri: AKONİTİN

Bağırsak iltihabı: ANTERİT

Bağırsak kurdu: ASKARYAZ

Bağırsak solucanı: ASKARİS: ASKARİT

Bağırsak: MİA

Bağırsaklar: EMA

Bağırsakları tutan karın içi zarı: MASARİKA

Bağırsakların iç yüzeylerinde bulunan pürtüklerin adı : TÜMÜR

Bağırsaktan yapılmış ameliyat ipliği: KATGÜT

Bağış yapma : İRA

Bağlamaya benzer bir Yunan çalgısı: BUZUKİ

Bağlamayı mızrap yerine parmaklarla çalmak: ŞELPE

Bağlaşık devletler.(1.Dünya Savaşında İttifak Devletleri): DÜVELİ MÜTTEFİKA

Bağnazlık: TAASSUP

Bağsız ayakkabı.Kuzey Amerika Kızılderililerinin giydiği deriden yapılmış,tek parça ayakkabı: MOKASEN

Baharat satıcısı: AKTAR

Baharatlı sirkeye yatırılmış koyun etinden yapılan şiş: ŞAŞLIK

Baharda çok erken çiçek açan ve eczacılıkta kullanılan soğanlı bir bitki: KARDELEN

Bahardan az önce,ilkin havada,sonra suda ve en sonra toprakta oluştuğu sanılan sıcaklık yükselişi: CEMRE

Bahçelerde süs çiçeği olarak yetiştirilen sarılıcı bir bitki: AKASMA

Bahçelerde yazın oturmak için yapılan kafes biçiminde kubbeli,üstü yeşilliklerle sarılan süslü çardak: KAMERİYE

Bahçıvan,bağ bekçisi: BAĞBAN

Bahreyn’in başkenti: MANAMA

Bahreyn’in plaka işareti: BRN

Bakar körlük: AMOROZ

Bakır kalay karışımı: TUNÇ: BRONZ

Bakır küçük kova: BAKRAÇ

Bakır taşı: MALAKİT

Bakır,nikel ve çinkodan oluşan gümüş görünüşünde bir alaşım: FAKFON

Bakırcı örsü: ZAVA

Bakırdan yapılma ve küre biçiminde bir tür davul: TİMBAL

Bakırdan,çift dilli nefesli çalgı: SARÜSOFON

Bakışımsızlık: ASİMETRİ

Bakir : ERDEN

Bakire kız: AZRA

Bakla,fasulye,bezelye gibi taze sebzelerde,içinde tohumların sıralanmış bulunduğu kabuğa verilen ad: BADIC

Baklagillerden,bazı türleri hekimlikte idrar söktürücü olarak kullanılan bir bitki: KATIRTIRNAĞI

Baklagillerden,çok yıllık,dikenli bir çalı: GEVEN

Baklagillerden,hayvan yemi olarak yetiştirilen bir bitki: FİĞ

Baklagillerden,sıcak bölgelerde yetişen,bir çok türü bulunan bir bitki: SİNAMEKİ

Baklavaya benzeyen bir tür hamur tatlısı: SAMSA

Bakmak,beslemek,yetiştirmek: ESERMEK

Bakmak,beslemek,yetiştirmek: ESERMEK

Bakraç: DEBBE

Bal : ASEL

Bal alırken takılan başlık: GÖZENE

Bal konulan ufak tekne: ŞAFUL

Bal mumuna veya parafine batırılmış fitil: ŞAMA

Bal özelliği,bal niteliği: ASELİYET

Bal özü: NEKTAR

Bal peteği: DALAK

Bal,yağ,yoğurt gibi şeyler koymaya yarar tahta kova: KÜLEK

Bal,yoğurt koymaya yarayan tahta kova: KÜLEK

Balçık : ALEKA

Balerin kostümü: TÜTÜ

Balgam taşı: ONİKS

Balı alınmış petek: KAVARA

Balı alınmış petek: KAVARA

Balık adam: DALGIÇ

Balık ağlarının alt ve üst yanlarına geçirilen keçi kılından ip: FARİL

Balık ağlarının alt ve üst yanlarına geçirilen keçi kılından yapılmış ip: FARİL

Balık salamurası: LAKERDA

Balık yumurtası ile yapılan meze: TARAMA

Balık: MAHİ

Balıkçıların,balıkları çevirmek için kayıklarla denize fırdolayı ağ salmaları: VOLİ

Balıkesir yöresine özgü bir halk oyunu: NİNNARE

Balıkesir’de doğal güzelliğiyle ünlü bir şelale: SÜTÜVEN

Balıkesir’in Sındırgı ve Bigadiç yörelerindeki dağ köylerinde yaşayan Yörüklerin geleneksel el tezgahlarında dokudukları yün halılara verilen ad: YAĞCIBEDİR

Balıkesir’in Bandırma ilçesine bağlı bir belde: EDİNCİK

Balıkesir’in Edremit ilçesine bağlı,etnografya müzesiyle tanınmış köy: TAHTAKUŞLAR

Balıkesir’in eski adı: KARESİ

Balıkesir’in İnegöl ilçesi yakınlarındaki ünlü kaplıca: OYLAT

Balıkesir’in Sındırgı ilçesi yakınlarındaki ünlü kaplıca: EMENDERE

Balıkesir’in Sındırgı ve Bigadiç yörelerindeki dağ köylerinde geleneksel el tezgahlarında dokunan yün halılara verilen ad: YAĞCIBEDİR

Balıkların iste kurutularak yapılan pastırması: LİKORİNOZ

Balıkların sürü halinde geçeceği yerlere ağlarla kurulan geniş ve sabit bir tuzak türü: DALYAN

Balıkların tuzlaması: ANÇÜEZ (ANÇUVEZ)

Balina: FALYANOS

Balla hazırlanan bir hamur tatlısı: ZULUBYA

Bambu saplarından yapılmış: HEZARAN

Bangladeş para birimi: TAKA

Bangladeş’in para birimi: TAKA

Bankacılıkta faizin başlangıç tarihine verilen ad: VALÖR

Bankalar arası işlemlerde bir gecelik faiz uygulaması: REPO

Bankalar arasında çeşitli paralar için ön mutabakat ve emaneten satışla sağlanan takas işlemi: SWAP

Bantlarla süslenmiş bir tür kumaş: ELİFİ

Banyo temizlik aracı: KESE

Barınak MELCE

Barındırma: İBATE

Barış: HAZAR

Baryum’a benzeyen,radyoaktif alkali toprak metali: RADYUM

Baryumun simgesi: BA

Basıcı,yayıncı: EDİTÖR

Basık ve geniş: YAYVAN

Basım evinde harfleri dizen ve satırları blok durumunda döken dizgi makinesi: LİNOTİP

Basımcılık: TABAAT

Basımcılıkta harfler arasında bırakılan boşluk: ESPAS

Basımcılıkta harflerin büyüklük ve küçüklüklerine göre aldığı ad: PUNTO

Basımevinde harfleri dizen ve satırları blok durumunda döken dizgi makinesi: LİNOTİP

Basımevlerinde dizilmiş harfleri iyice yerleştirmek için üzerlerine vurmaya yarar takoz: TAKATUKA

Basiret.Gerçekleri yanılmadan görebilme yeteneği: SAĞGÖRÜ

Basketbolde hatalı yürümeye verilen ad: STEPS

Basketbolde hücum oyuncusu: PİVOT

Baskın: DOMİNANT

Basur: HEMOROİT

Baş bodoslaması omurga hattına dikey olarak çelik lamadan yapılmış gemi: BALTABAŞ

Baş çoban: EKE

Baş dönmesi: VERTİGO

Baş garson: METRDOTEL

Baş örtüsü olarak kullanılan bir tür ipekli dokuma: VALA

Baş örtüsü,yazma: DOLAK

Baş örtüsü,yün atkı: LEÇEK

Baş parmak ve serçe parmağı uzaklığı: KARIŞ

Baş tarafı balta ağzı gibi düz olan gemi: BALTABURUN

Başa dert açacak karışık durum: ÇAPANOĞLU

Başak toplama: LİKAT

Başarı,başarma: MUVAFFAKİYET

Başarısız: RATE

Başı pullu,boyu 2 m kadar olan,zehirli ve tehlikeli bir yılan: OKYILANI

Başı yuvarlak,kıçı aynalı Karadeniz yapısı bir yelkenli: GAGALI

Başıboş at: YILKI

Başıboş gezen hayvan sürüsü: ÖREK

Başıboş hayvan: YONT

Başın çevresine çember gibi dolanıp bağlanan bağ: ÇATKI

Başıyla kanat ve kuyruk uçları aynı renkte olan güvercin: MAĞ

Başka bir manzume örnek alınarak aynı ölçü ve aynı uyakla yazılan manzume: NAZİRE

Başka insanların davranışlarını olumlu yada olumsuz biçimde yargılamakta kullanılan ölçütler bütünü: AHLAK

Başka,fazla: MAADA

Başka,öteki,diğer: ÇİR

Başkaları: AĞYAR

Başkalarının sırtından geçinen,asalak,tufeyli: EKTİ

Başkalaşım: METAMORFOZ

Başkanlık: RİYASET

Başkasının adına gezerek satıcılık yapan kimse: TABLAKAR

Başkasının buyruk ve dileklerini yerine getiren,söz tutan: ESLEK

Başkasının yaptığı deyim ve davranışları anlamsız olarak yinelemek: EKOLALİ

Başkasının yaptığı hareket ve davranışları anlamsız olarak tekrarlama,yansıca: EKOPRAKSİ

Başkırdistan Özerk Cumhuriyeti’nin başkenti: UFA

Başkomutan: MİR

Başlangıç: MEBDE

Başlıca belirtisi kısa,çabuk,değişken güçte irade dışı hareketler olan bir hastalık: KORA

Başlıca üyesi Fransız yazar Jules Romains olan ve toplumun ortak bilincini dile getirmeyi amaçlayan edebiyat akımı: ÜNANİMİZM

Başlık: SERPUŞ

Baştan ayağa./Baştanbaşa: SERAPA

Baştan savma,üstünkörü: YALAPŞAP

Başvurulması gereken kaynak: REFERANS

Bataklık gazı: METAN

Bataklık. Küçük su birikintisi,gölcük: AZMAK

Batı Afrika da bir ırmak: OTİ

Batı Afrika kıyılarında esen çok kuvvetli fırtına: TORNADO

Batı Afrika ormanlarında,Gine ile Liberya arasında yaşayan,türleri içinde en iyi konuşan gri papağan: JAKO

Batı Anadolu’da Lidya bölgesinde eskiçağ kenti: SART

Batı Hindistan’da eski bir Hindu devleti: KAÇ

Batı mimarlığı ve dekoratif sanatlarında 18.yy da ortaya çıkan stilize deniz kabuğu,çakıl taşı ve sarmal motiflere verilen ad: ROKAY

Batı Samoa’nın başkenti. APİA

Batı ülkelerinde Vikont ile şövalye arasında soyluluk unvanı: BARON

Bayat ekmek,yemek: KERTİ

Bayındırlık işleri: NAFİA

Bayındırlık: UMRAN

Bayır: ŞEV

Baykuşgillerden,Avrupa-Asya ve Kuzey Afrika’da yaşayan bir kuş: KUKUMAV

Bayraktar.Sancak veya bayrak taşıyan: ALEMDAR

Bayram: İD

Bazı ateşli silahlarda namlunun ucunda bulunan küçük çıkıntı: ARPACIK

Bazı bitkilerin genellikle süt görünümünde olan özsuyu (kauçuk özsuyu): LATEKS

Bazı böceklerin katı ve sert üst kanadı: ELİTRA

Bazı canlıların bir takım yiyeceklere,ilaç,koku,toz gibi nesnelere gösterdikleri ters tepkiye verilen ad: ALERJİ

Bazı eşyaya verilmesi gereken boyutları,yan görüşü çizmeye,hazırlamaya yada denetlemeye yarayan örnek: GABARİ

Bazı giyeceklere sertlik vermek için kullanılan bir tür kumaş: TARLATAN

Bazı harfleri kusurlu söyleyen: PELTEK

Bazı hayvan ve bitki hücrelerinde bulunan iğne biçiminde billur madde: RAFAT : RAFİT

Bazı hayvanları karanlıkta ışık,çok aydınlıkta karanlık aramaya iteleyen dürtü: FOTOKİNEZİ

Bazı işlerde sicim yerine kullanılan,ince ve uzun,esnek deri parçası: SIRIM

Bazı kağıt oyunlarında üçüncü durumdaki oyuncu söz konusuysa,kendisinden önceki oyuncuda ara kağıt veya kağıtlar bulunduğunu düşünerek büyük kağıt yerine düşük değerde bir kağıt atmak: EMPAS

Bazı kağıtların dokusunda bulunan ve ancak aydınlığa tutulunca görülen çizgi,resim ve yazı gibi biçimler: FİLİGRAN

Bazı oltalarda kösteği ağırlaştırmak için kullanılan kurşun parçası: ZOKA

Bazı telli çalgılarda kullanılan hayvan bağırsağından tel.Çalgı teli: KİRİŞ

Bazı türleri evlerde süs bitkisi olarak yetiştirilen bir tür palmiye: LATANYA

Bazı vakıf kuruluşlarında fakirlerin doyurulması için ayrılan ödenek: İTAMİYE

Bazı yörelerimizde küçük kar anlamında kullanılan sözcük: GİLİRİK

Bebeğin başsız olarak doğmasına tıpta verilen ad: AKEFALİ

Bebeklere iç çamaşırı olarak giydirilen ince pamukludan kısa kollu giysi: ZIBIN

Becerikli,iş bilen: EVİRGEN

Becerikli,usta: MAHİR

Beceriksiz,güçsüz: CÜDAM

Bedenin belden aşağı bölümlerini yıkamakta kullanılan tuvalet aracı: BİDE

Beğenmemek,azımsamak,küçümsemek: BUNMAK

Beklenmedik hoş ve şaşırtıcı sözler söyleyen,güldürücü öykü anlatan kimse: NEKRE

Bekleyen: MUNTAZIR

Bel ve kalça arası: BASEN

Bel,çapa veya sabanın toprakta kaldırdığı iri parça: KESEK

Bel,orta,ara,aralık: MİYAN (MEYAN)

Belediye: URAY

Belgeleme: TEVSİK

Belgesel: DOKÜMANTER

Belirli bir tonda yazılmış müzik parçasının niteliği: TONALİTE

Belirti: SEMPTOM

Belirtiler: SENDROM

Belize plakası: BH

Bellek yitimi: AMNEZİ

Belli belirsiz hissedilen hafif yel: ESİNTİ

Belli belirsiz tarih olaylarına ve efsane motiflerine dayanılarak halkın hayal gücüyle meydana gelmiş eser,epope: DESTAN

Belli bir birim alan içinde yaşayan tüm canlıları,fiziksel çevreleri ve aralarındaki her tür karşılıklı ilişkiyi içeren kavram: EKOSİSTEM

Belli bir bölgede yaşayan hayvanların tümü./ Yeryüzünde ekolojik olarak sınırlanabilir bir yaşam mekanında bulunan bütün canlıları ifade eder.(orman faunası,çayır ve deniz faunası gibi): FAUNA

Belli bir konuda düzenlenen oturum veya seminer,bilgi şöleni: SEMPOZYUM

Belli bir malın yönetilmesi veya belli bir işin yapılması için görevlendirilen kimse: KAYYUM

Belli konulara uzun süre odaklanabilme,ayrıntıları algılamada çok başarılı olma ancak insanlarla iletişim kurmakta zorlanma biçiminde kendini gösteren sendrom: ASPERGER

Belli olmayacak kadar yavaş akan su: IĞIL

Benekli hayvan: ÇAPAR

Benim gibi: BENCİLEYİN

Benin’in eski adı: DAHOMEY

Benzenden türeyen ve boya sanayiinde kullanılan zehirli bir madde.Organik boya cevherine verilen ad: ANİLİN

Benzer seslerin bir mısrada veya bir cümlede kulağa hoş gelecek bir ahenkte tekrarlanması: ALİTERASYON

Benzeşim,örnekseme: ANALOJİ

Benzeştirme: ASİMİLE

Benzeti: TEŞBİH

Beraber asker olanlar: TERTİP

Berber : PERUKAR

Bereketli: ARTAĞAN

Bergama ilçesinde Allianoi antik kentini sular altında bırakacak olan baraj: YORTANLI

Bergama’nın eski adı: PERGAMON

Bering Denizi ile Büyük Okyanus arasında yer alan adalar grubu: ALEUT

Berkelyumun simgesi : BK

Besinini bağımsız olarak sağlayan bitki,kendi belsek: OTOTROF

Beş heceli üç dizeden oluşan Japon şiir türü: HAİKU

Beş yaşından büyük veya damızlık dışı bırakılmış dişi koyun: MARYA

Beşparmak da denilen ve üzerine dikili çizgiler bulunan pamuklu bir kumaş: ELİFİ

Beton delme kalemi. Betona delik açmakta kullanılan sivri uçlu, çelikten yapılmış bir alet: MURÇ

Beyaz iş işlemekte kullanılan beyaz ve parlak iplik: SİRESATEN

Beyaz iş işlemekte kullanılan bir çeşit parlak pamuk ipliği: PAMUKAKİ

Beyaz mermerde bulunan sert kısım: EMERİL

Beyaz porselen kaplama: JAKET

Beyaz Rusya’nın başkenti: MİNSK

Beyaz yada mor çiçekler açan,meyveleri dikenli bir bitki: TATULA

Beyaz,sarı renkte soğanlı bir süs bitkisi: NERGİS

Beyaz,yeşil,mavimsi gri renkte billurlaşmış bir tür kalsiyum karbonat: ARAGONİT

Beyin yangısı: ANSEFALİT

Beyin dalgalarının ölçülmesi yöntemi: EEG

Beyin elektrosu: EEG

Beyin: DİMAĞ

Beyit: EV

Beyşehir gölünde bir ada: MADA

Bez torba: CAĞ

Bez dokuyan veya satan kimse: BEZZAZ

Bez parçalarından dokunan basit kilim,yaygı: PALA

Bez tezgahında ipliği ayarlayan tarak: GÜCÜ

Bez,beze: GUDDE

Bezekçi. Yapıların duvar ve tavanlarına süslemeler yapan usta: NAKKAŞ

Bezekçilikte kullanılan,çok parlak, yeşil ve pembe dalgalı bir çeşit sedefe verilen ad.ARUSEK

Bezeme,süsleme: TEZYİN

Bezikte bir deyim: RUBİKON

Bıçak bilemeye yarayan çelikten,çubuk biçiminde araç: MASAT

Bıçak,kılıç gibi kesici aletlerin kabzanın içinde kalan bölümü: PIRAZVANA

Bıçkın Rum delikanlısı: PALİKARYA

Bıkma,usanma: GINA

Bıldırcın sökünü: CURNATA

Biberiye,dişbudak: HASALBAN

Biçimsiz: AMORF

Bilardo oyununda kullanılan değnek: İSTEKA

Bilardoda ,oyunculardan birinin topunun öteki toplardan birine değdikten sonra geri dönmesini sağlayacak şekilde yapılan vuruş: KLEPS

Bilenmiş kesici bir aracın yüzünde kalan ve bileyi taşıyla giderilen metal çapağı, kıl ağı: ZAĞ

Bileşik: MÜREKKEP

Bileşikgillerden şekeri çok bir tür yer elması: BADAT

Bileşikgillerden,kökleri sebze olarak kullanılan otsu bir bitki: TEKESAKALI

Bileşim,bileştirme: TERKİP

Bilgi ve düşüncesi alınmak üzere kendisine danışılan kimse,bilgili: DANİŞMENT

Bilgi,ilim,irfan: DANİŞ

Bilgi,malumat: TİLİ

Bilgicilik: SOFİZM

Bilgileri gösteren simgeler dizesi: KOD

Bilgili,haberli,uyanık: AGAH

Bilginin saklanması ve üretilmesini konu alan akademik ve mesleki disiplini: BİLİŞİM

Bilginler : ARİFAN.

Bilginler,yazarlar,sanatçılar kurulu: AKADEMİ

Bilgisayar kullanımında çözüme erişmek için işlenebilir duruma getirilmiş bilgi ortamı: VERİTABANI

Bilgisayarda bir depolama ortamı olarak yararlanılan,belli sığası olan,plastik manyetik araçlara verilen ad: DİSKET

Bilgisayarda erişilebilir bellek: RAM

Bilim doktorlarının ve Kardinallerin giydikleri dört köşe külah yada başlık: BARATA

Bilinç,şuur: ES

Bilinemezcilik: LAEDRİYE

Bilinen,adı geçen,sözü edilen: MAHUT

Bilirkişi: EHLİHİBRE

Billur: KRİSTAL

Billurlaşmış doğal kalsiyum karbonat: KALSİT

Bilyeli tekerlekler ve küçük bir sandıktan oluşan basit taşıma aracı: TORNET

Bilyeli yatak: RULMAN

Bin dokuz yüz on iki yılında batan transatlantik: TİTANİK

Bin metrekarelik bir alan ölçüsü birimi: DÖNÜM

Binada genel elektrik sigortası: KOFRA

Binaların önlerinde üstü örtülü önü açık yer: REVAK

Bir atom yada molekülden ötekine bir yada daha çok elektronun geçişi olayı: REDONS : REDOKS

Bir borunun ağzına biçim vermek, genişletmek veya pürüzlerini almakta kullanılan aygıt: RAMBA

Bir çeşit uzun rende: KUSTERE

Bir geminin alabildiği yük miktarı (.Kuzey Avrupa’da kullanılan 200 kg’a yakın gemi yüklerine ve büyük miktarda ticaret mallarına değer biçmeye yarayan kütle ölçü birimi): LASTA

Bir ilacın yerine, o ilaçla aynı koşullarda ve aynı biçimde verilen etkisiz ve zararsız madde: PLASEBO

Bir matematiksel ifadede aldığı değere göre belirli durumlar kümesini saptayan değişken: PARAMETRE

Bir sanatçının, bir okulun veya bir dönemin yapıtlarını toplu bir biçimde sunan resim sergisi: RETROSPEKTİF

Bir sözcüğün yerine başkasını kullanma biçiminde görülen konuşma bozukluğu, söz karışıklığı : PARAFAZİ

Bir tiyatro oyununda oyuncuların bir defada söylediği parça: TİRAT

Bir ülkede olağanüstü dönemlerde devletin ödeme süresi gelmiş borçlarını yasayla ertelemesi: MORATORYUM

Bir akarsu yatağının az eğimli vadi tabanlarında ve ova düzlüklerinde çizdiği “S” harfine benzer kıvrım: MENDERES

Bir aletin çapları birbirinden farklı olan parçalarından birini ötekine geçirebilmek için yararlanılan bağlayıcı: ADAPTÖR

Bir Alman denizatlısı tarafından batırılan ve 1915’te ABD’nin 1.Dünya Savaşına girmesine neden olan İngiliz yolcu gemisi: LUSİTANİA

Bir anason türü.(Çorba,sebze ve balık yemeklerinde kullanılır): PİMPİNEL

Bir anayasa yapmak veya bir anayasayı değiştirmek için toplanan olağanüstü ve geçici meclis: KONVANSİYON

Bir arazinin bölünmesi,parsellere ayrılması: İFRAZ

Bir arazinin çeşitli noktaları arasındaki yükselti farkını ölçmeye yarayan alet,düzeç: NİVO

Bir aruz vezni: REMEL

Bir asitle birleşince bir tuz oluşturan madde: BAZ

Bir at arabası türü: LANDON

Bir atardamarın bir noktasında oluşan ur biçiminde gevşeme şişkinliği: ANEVRİZMA

Bir atımlık barut: KESİ

Bir av köpeği cinsi: ZAĞAR : SETER

Bir av köpeği cinsi: TERİYE

Bir av kuşu: ÜVEYİK

Bir avuç dolusu: APAZ

Bir ayakkabıya ağaç veya metal çivi çakmak için delik açmaya yarayan ayakkabıcı aleti: KAÇABURUK

Bir bakteri türü: BASİL

Bir baleyi oluşturan adım,figür ve anlatımların bütünü: KAREOGRAFİ

Bir balık türü: İSKORPİT: ZARGANA

Bir balık türü: DUBAR

Bir baş rahip yada bir baş rahibe tarafından yönetilen manastır: ABEYİ

Bir başlık türü: BÖRK

Bir batarya topun birden ateş etmesi: SAPARTA

Bir bestede kullanılabilecek aynı türden sesler kümesi: SKALA: ISKALA

Bir bezik oyunu terimi: VİDO

Bir bilgiyi gösteren simgeler dizisi: KOT

Bir binadaki toplantı veya gösterinin yapıldığı yer,/ Tiyatroda dinlenme yeri: FUAYE

Bir binanın yöre imar dairesinin öngördüğü azami yüksekliği: GABARİ

Bir borca karşılık hesabı daha sonra görülmek üzere yapılan kısmi ödeme: AKONT

Bir böbrek üstü hormonu: KORTİZON

Bir bölgede yetişen bitkilerin hepsi,bitki örtüsü: FLORA

Bir bölgede yetişen hayvanların tümü: FAUNA

Bir buçuk dirhem değerinde eski bir ağırlık ölçüsü birimi: MİSKAL

Bir buharlı lokomotifin hemen arkasına yerleştirilen ve lokomotifin beslenmesi için gerekli yakıt ve suyu taşıyan araç: TENDER

Bir buluşun ve kullanım hakkının kime ait olduğunu gösteren belge: BERAT

Bir büyük güç sahibini perde arkasından yöneten kimse: KAMARİLLA

Bir büyükelçinin temsilci olarak bulunduğu ülke dışına çıkması durumunda veya o ülkeye gelmesinden önce ona vekalet eden diplomat: MASLAHATGÜZAR

Bir canlıdaki genlerin tümü: GENOM

Bir caz üslubu (1940’larda ortaya çıktı): BOP

Bir cins antilop: KAV

Bir cins av köpeği: ZAĞAR

Bir cins bamya: OKRA

Bir cins baykuş: YAPALAK

Bir cins börülce: MAŞ

Bir cins doğan: ZAĞANOS

Bir cins erik: AYNABAKAR

Bir cins güvercin: PAL

Bir cins ince,şık dokunmuş patiska: NANSUK

Bir cins iri yengeç: PAVURYA

Bir cins kokulu sandal ağacı. Bir cins mısır: KALEMBEK

Bir cins koyun: DALABA

Bir cins mimoza: . AMBERAĞACI

Bir cins orkide: ADA

Bir cins pamuklu kumaş: KALİKO

Bir cins parlak kumaş: KARAMANDOLA

Bir cins pasta: EKLER

Bir cins portakal: NAVEL

Bir cins reçine: LAKA

Bir cins sülün: TURAÇ

Bir cins taze fasulye: ANAPA

Bir cins tüylü av köpeği: BARAK

Bir cins, sazana benzer tatlı su balığı: KARAKEÇİ

Bir cismin hareketinin ölçülmesinde temel alınan nicelik: MOMENTUM

Bir çakıl taşı türü: BREŞ

Bir çalışmaya yardım sağlamak için,genellikle açık havada yapılan eğlentili toplantı: KERMES

Bir çeşit balık ağı: IRIP

Bir çeşit börülce: MAŞ

Bir çeşit büyük ve zehirli örümcek: KUNDA

Bir çeşit çevirme ağı: BARABAT

Bir çeşit erkek şalvarı: ÇAKŞIR

Bir çeşit hamur yemeği: PİRUHİ

Bir çeşit ince,çoğu kez çiçekli pamuklu kumaş: MARKİZET

Bir çeşit ipek kumaş: KEMHA

Bir çeşit İtalyan peyniri: PARMİCAN

Bir çeşit kekik: ZAHTER

Bir çeşit kısa ney: NISFİYE

Bir çeşit Leh dansı: MAZURKA

Bir çeşit pamuklu kumaş: HASA

Bir çeşit papağan: LORİ

Bir çeşit pelte: PALUZE

Bir çeşit sertçe,ince yünlü kumaş: SOF

Bir çeşit testere: MUŞER

Bir çeşit top mermisi: HUMBARA

Bir çeşit Venedik altın akçesine verilen ad: DUKA

Bir çeşit yanardağ kütlesi : BAZALT

Bir çiçek: PAŞAÇADIRI

Bir çift at tarafından çekilen,üstü kapalı,yaylı ve dört tekerlekli binek arabası: KARUÇA

Bir çifte kürekli küçük patalya: DİNGİ

Bir çocuk oyunu: KUKA

Bir çok Avrupa ordusunda mızraklı süvarilere verilen ad: UHLAN

Bir çok bedensel özelliğiyle file benzeyen,tavşan iriliğinde memeli bir hayvan: DAMAN

Bir çok bitkiyle özel bir koku verilmiş,tatlı,bir tür şarap: VERMUT

Bir çok Ermeni baş patrik ve patriğin adı: NERSES

Bir çok kıtadan oluşan şarkı gibi söylenmek üzere yazılmış duygusal şiir,şarkı: LİED

Bir çok kişi tarafından el ele tutuşarak oynanan bir halk oyunu: HORA

Bir çok kişinin yaptığı işlerde gayret vermek için kullanılan ünlem: YİSA

Bir çok organik maddeyi eritmekte kullanılan uçucu,kolayca alev alır,eter kokusunda bir sıvı: ASETON

Bir çuval türü: TELİS

Bir dalda dördü beşi bir arada bulunan meyve kümesi: ÇATANAK : ÇOTANAK

Bir dalganın genlik,evre ve sıklığının bir yasaya göre zaman içinde farklılaşması: MODÜLASYON

Bir davanın mahkemece nasıl bir hükme bağlandığını gösteren resmi belge: İLAM

Bir deniz teknesinin başka bir tekneye veya iskeleye yanını vererek yanaşması: ABORDA

Bir deniz yolculuğunda geminin veya yükünün gördüğü zarar: AVARYA

Bir deste (52’lik) kağıtla oynanan bir iskambil oyunu: KİNG

Bir devletin topraklarıyla çevrilmiş,başka bir devlete ait arazi: ANKLAV

Bir devletin yada bir şirketin yönetimini birlikte yürüten üç kişilik topluluk: TROYKA

Bir dilde yeni sözcükler kullanma: NEOLOJİ

Bir dileği yerine getirme: İSAF

Bir dilin söz varlığı: VOKABÜLER

Bir dizi metal yada bambu dilden oluşan Afrika’ya özgü bir çalgı: MBİRA

Bir dokunun sertleşmesi: SKLEROZ

Bir duvardaki taş yada tuğla sırası: REDE

Bir düğmeyi yada kopçayı tutmaya yarayan halkacık: BRİT

Bir düzlem şeklin aynı yöndeki paralel bütün kirişlerini eşit parçalara bölen çizgi: ORTAY

Bir düzlemin odak denilen durağan iki noktaya uzaklıkları değişmeyen noktaların geometrik yeri olan eğri: HİPERBOL

Bir ekin hastalığı: RASTIK

Bir elçinin bir ülkeye atanmasından önce o ülkeden istenen uygun görme yazısı: AGREMAN

Bir elektrik akımını alıp başka bir kuvvete çeviren cihaz: RESEPTÖR

Bir elektrik devresindeki akımı,başka bir devreden geçen akımdaki değişiklikler aracılığıyla denetleyen aygıt,.değiştirgeç: RÖLE

Bir elektrofonun veya başka elektro-akustik sistemin yükseltici ve hoparlörleriyle birlikte kullanılmak üzere tasarlanmış güç yükseltici olmayan radyo alıcısı: TUNER

Bir elektron tüpünde temel işlevi ikincil yayım üretmek olan elektrot: DİNOT

Bir elma türü: APİ

Bir erik türü: AYNABAKAR

Bir eser üzerindeki hak: TELİF

Bir eserde asıl konu olarak ele alınan olaylardan önce,geçmiş bir takım başka olguları anlatan ilk bölüm,öndeyiş: PROLOG

Bir fal türü: CİFİR

Bir fındık çeşidi: FOŞA

Bir Fransız halk dansı: GAVOT

Bir gemici düğümü,ızbarço bağı: ALABORİNA

Bir gemideki malların gösterildiği,boşaltma işlerinin yapılacağı liman idaresine verilecek liste./Bildiri: MANİFESTO

Bir geminin alabildiği yük miktarı: LASTA

Bir geminin hangi devlete ait olduğunu gösteren bayrak: BANDIRA

Bir geminin yüklü su kesimi ile boş su kesimi arasında kalan bölümü: FAÇA

Bir geyik türü: ÇOPUR

Bir giyeceğin göğüsle omuz arasında kalan bölümüne eklenen parça,giysi.: ROBA

Bir giyeceğin göğüsle omuz arasında kalan bölümüne eklenen parça: ROBA

Bir görevin yerine getirilmesinde iş ortaklığı: SİNERJİ

Bir görüntü,bir yaşantı veya bir davranışın daha iyi kavranmasını sağlamak için simgelerle göz önünde canlandırıp dile getirme: ALEGORİ

Bir gösteri sırasında perde arasındaki dinlenme zamanı: ANTRAKT

Bir güreş türü: KARAKUCAK: DALMA

Bir halk türküsü: MAYA

Bir hava taşıtının belirli bir noktadan uzaklığını ve yön açısından belirlemeyi ve çevredeki hava taşıtlarına kimi komutları iletmeyi sağlayan radar eşgüdümlü hava trafik denetleme sistemi: NAVAR

Bir hekimin ustalığı,mahareti: HAZAKAT

Bir Hıristiyan derneği: CİZVİT

Bir Hint tanrıçası: BRAHMA

Bir Hint tanrısı: BRAHMA

Bir hükümdara vergi veren halk: RAİYE

Bir ırmağın denize kavuştuğu yerde lığların birikmesiyle oluşan üçgen biçimli ova,delta: ÇATALAĞIZ

Bir ile üç yaş arasında bulunan burulmuş erkek sığır: TOSUN

Bir ilin en yüksek maliye görevlisi: DEFTERDAR

Bir inanışın heyecanı ile coşup kendisinden geçme hali,vecd: CEZBE

Bir ipe geçirilmiş yada birbirine bağlanmış yaş yemiş yada sebze bağı: HEVENK

Bir ipe veya çubuğa dizilmiş yada saplarından birbirine bağlanmış yemiş veya sebze bağı: HEVENK

Bir iskambil oyunu: FİTİL: OHEL

Bir İspanyol dansı: BOLERO

Bir İspanyol şiir türü: ROMANS


Bir iş için,herhangi bir üst makama yazılan yazı: MÜZEKKERE

Bir işi yapmak,bir aracı onarmak için kullanılan alet takımı: AVADANLIK

Bir işin sonunu düşünerek ölçülü,tedbirli davranma: TEMKİN

Bir işletmenin ani batışı: KRAK

Bir kağıt oyunu: KANASTA

Bir kalkanın ortasında bulunan,eli korumaya ve oklardan sakınmaya yarayan,genellikle bombeli bölüm: UMBO

Bir kap içinde sıvı yağ ve fitilden oluşmuş aydınlatma aracı: KANDİL

Bir kasın tümünü veya bir parçasını kesme ameliyatı: MİYOTOMİ

Bir keçi yünü türü: MOHER

Bir kelimedeki harflerin yerini değiştirerek elde edilen kelime: ANAGRAM

Bir kıyıya yada gemiye göre açık deniz: ALARGA

Bir kilim türü: CİCİM
 

sherry

V.I.P
V.I.P
Bir kimse veya bir sorun için halkın olumlu veya olumsuz kanaatinin belirlenmesi amacıyla yapılan oylama: PLEBİSİT

Bir kimsenin kimlik bilgilerini gösteren kayıt: KÜNYE

Bir kitabın kısaltılmış biçimi ve özellikle kısa tarih kitabı: EPİTOME

Bir konu ile ilgili bilgi vermek ve bu bilgiler üzerinde tartışmak amacıyla birkaç yetkilinin yönetimi altında düzenlenen toplantı: SEMİNER

Bir konuda özet olarak verilen bilgi veya açıklama: BRİFİNG

Bir konuyu açıklamak için hazırlanmış resim veya levhalardan oluşmuş kitap,harita kitabı: ATLAS

Bir koy yada lagünün dar girişi: İNLET

Bir koyun türü: DAĞLIÇ

Bir köleyi özgürlüğüne kavuşturma: İTAK

Bir köpek cinsi: KANİŞ

Bir köpek cinsi: KANGAL: FİNO

Bir köşeden karşı köşeye doğru katlanmış yada kesilmiş olan: VEREV

Bir kumaş türü: CANFES: KREP

Bir kumaş üzerine başka bir kumaş parçası veya dantel dikilerek yapılan işlem: APLİKASYON

Bir kundak üzerine oturtulan ve zemberekle geçirilen çelik yay: ARBALET

Bir kurulun,bir topluluğun en önemli üyelerinden her biri: RÜKÜN

Bir kuruluşa bağlı yolcu gemilerinin en eski kaptanı: KOMODOR

Bir kuş türü: BAŞTANKARA: REA

Bir kuvvetin uygulandığı kütleyi bir eksen etrafında döndürme eğilimi: TORK

Bir maddenin kimyasal bir tepkimede hiçbir değişmeye uğramadan tepkimenin olmasını veya hızının değişmesini sağlayan etkisi: KATALİZ

Bir madeni paranın yüzündeki bütün kabartma ve resimlerden daha yüksek bir çıkıntı oluşturan çevre pervazı: ARSATA

Bir mekanı örten kemerli yapı.: TONOZ

Bir mersinbalığı türü: BİZ: ŞİP

Bir metreküp odun ölçü birimi: STER

Bir metrenin milyonda biri: MİKRON

Bir meyve. Tüylü Liçi: RAMBUTAN

Bir meze türü: TOPİK

Bir Mezopotamya destanı: ETANA

Bir Mısır tanrısı: PTAH

Bir motorda bilyelerin almaşık devinimini dairesel devinime çeviren dingil: KRANK

Bir motorda bilyelerin almaşık devinimini dairesel devinime çeviren mil: KRANK

Bir mukavemet yarışını ve bir tüfekle atış yarışını içeren kayak sporu: BİATLON

Bir mülk kaça satın alınmışsa,o mülke o para ile sahip olma,önalım: ŞUFA

Bir müzik parçasının dinleyicilerin isteği üzerine bir kez daha çalınması: BİS

Bir müzik parçasının hangi hızla çalınması gerektiğini gösteren alet: METRONOM

Bir müzik yapıtında kullanılmaya elverişli tüm seslerin oluşturduğu dizi: SKALA

Bir oda veya mekana açılan,duvar yada çitle çevrili girinti: ALKOV

Bir operanın sözlerinin yazılı olduğu kitap: LİBRETTO

Bir organda,bir atardamarın,doku bozukluğu sonucu kan pıhtısı ile tıkanması: ENFARKTÜS

Bir organı su vererek yıkayıp temizleme: LAVAJ

Bir orkestradaki tüm çalgılarla çalınan bölüm: TUTTİ

Bir orman ağacı: SEKOYA

Bir orta oyunu tipi: ZUHURİ

Bir ortaçağ çalgısı: JİG

Bir Ortadoğu tanrısı: BAAL

Bir ot ve bu otun öğütülmesiyle elde edilen tozdan yapılan bir çeşit tutkal: ÇİRİŞ

Bir otomobilin arkasına takılan,insan taşımaya yarayan,tekerlekli,üstü kapalı araç: KARAVAN

Bir oyuğa,bir yuvaya yerleştirilmiş tesisat: ANKASTRE

Bir oyunda,bir filmde dinlenme süresi,ara: ANTRAKT

Bir ölçü biriminin önüne getirildiğinde bu birimi binle bölen önek: MİLİ

Bir ölüyü toprağa gömme: DEFİN

Bir örümcek türü: BÖ

Bir palmiye türü: DUM

Bir pancar hastalığı: KARABACAK

Bir papağan türü: LORİ

Bir parça üzerine paralel çizgiler çizmek için kullanılan alet: MİHENGİR

Bir parçanın ağır çalınacağını belirten müzik terimi: LENTO

Bir parçanın ağır ve görkemli çalınacağını veya söyleneceğini anlatan müzik terimi: LARGO

Bir parçanın canlı,neşeli ve hızlı çalınacağını belirten müzik terimi: ALLEGRO

Bir parçanın notalarının,ara vermeden birbirine bağlanarak söyleneceğini veya çalınacağını belirten müzik terimi: LEGATO

Bir Pasifik ülkesi olan Batı Samoa’nın başkenti: APİA

Bir Pasifik ülkesi olan Batı Samoa’nın para birimi: TALA

Bir Pasifik ülkesi olan Vanuatu’nun para birimi: VATU

Bir poliçenin arkasına ciro edildiği kişiye ödenmesi için yazılan havale emri: ORDİNO

Bir resim,desen yada alçak kabartmada,bazı nesne ve figür boyutlarının,perspektifin etkisiyle kısalması: RAKURSİ

Bir resmi sulandırılmış renklerle boyamaya yada gölgelemeye verilen ad: LAVİ

Bir roman veya öyküde ikinci derecede bir olay: EPİZOT

Bir saç şekli: ALABROS

Bir salgı bezi dokusunda,o doku aleyhine gelişen tehlikesiz ur: ADENOM

Bir sanatçının tek müzik aleti eşliğinde verdiği konser: RESİTAL

Bir seçimde adaylardan hiçbirinin gerekli oyu sağlayamaması nedeniyle seçimin sonuçsuz kalması: BALOTAJ

Bir sesin yarım ton kalınlaştırılacağını gösteren nota işareti: BEMOL

Bir sıvının içindeki alkol derecesi: GRADO

Bir sıvıyı gaz biçiminde püskürten aygıt: VAPORİZATÖR

Bir sinema filmini televizyonda göstermeye yarayan cihaz: TELESİNEMA

Bir sinir lifini uyarmak için anında devreye giren bir doğru elektrik akımının sahip olması gereken en düşük şiddet değeri: REOBAZ

Bir sonuç çıkartma yolu: ANALOJİ

Bir sorunu ele alış,ona bakış biçimi: YAKLAŞIM

Bir sözcükteki harflerin yerini değiştirerek elde edilen yeni sözcük: ANAGRAM

Bir su altı aracı: BATİSKAF

Bir süre sürülmeyerek boş bırakılmış tarla: GEN

Bir süs bitkisi: ŞAKAYIK : KÜPE ÇİÇEĞİ : KATALPA

Bir süs taşı: AMETİST

Bir şarkının,bir filmin deneme kaydı yada çekimi: DEMO

Bir şehrin avukatlarının toplandığı meslek kuruluşu: BARO

Bir şey için uygun durum,fırsat: PUNT

Bir şey üzerindeki gerekli bilgi,kavram: NOSYON

Bir şeyden korkmak,ürkmek,çekinmek: OCUMAK

Bir şeye dayanan: MÜSTENİT

Bir şeyi başka bir şeyle karıştırma.HALT

Bir şeyi bir yerden bir yere götürüp getirmeye yarayan halat: VARAGELE

Bir şeyi unutmamak için parmağa bağlanan iplik: RETİME

Bir şeyin ayrıntılarına girmeden ana çizgilerini belirten: KABATASLAK

Bir şeyin balmumu,alçı gibi maddeyle kalıbını çıkarmak için yapılan işlemlerin tümü: MULAJ

Bir şeyin en güçlü ve sağlam yönü: RÜKÜN

Bir şeyin en yüksek ve sivri noktası: DİN

Bir şeyin içinde var olan: MÜNDEMİÇ

Bir şeyin içindeki öz,lup: EVİN: NÜVE

Bir şeyin kenarını koruyan,süsleyen veya sınırını belirleyen çerçeve: BORDÜR

Bir şeyin özü,aslı: MAYE

Bir şeyin parçaları arasındaki uygunluk: LORANT

Bir şeyin yokluğunu hissetme: ARAMİ

Bir tabanca türü: PİŞTOV

Bir takoz türü: BAT

Bir tarım aleti,geminin orta bölümü: BEL

Bir tarikatın müritlerinin yolculukları sırasında konakladıkları, ibadet ve ayin yaptıkları tekkelere verilen ad: ZAVİYE

Bir tatlı su balığı: ÇOTİRA: TARANGA

Bir tatu (döğme) türü: APAR

Bir tekkenin şeyhi olan kimse: POSTNİŞİN

Bir televizyon ekranına bağlanan mikrofon yardımıyla,ekrandaki görüntüler eşliğinde şarkı söyleme esasına dayanan oyun: KARAOKE

Bir tema etrafında oluşan: TEMATİK

Bir ticaret senedinin yenilenmesinden alınan komisyon: ACYO

Bir ticari ortaklığın kuruluşu sırasında başlangıç sermayesini oluşturmak üzere ortakların vermeyi yükümlendikleri değerlerin tümü./ Anonim şirketlerde kurucu ortakların veya sermaye artırımına katılanların şirket sermayesine yaptıkları her türlü katkı: APOR

Bir tiyatro oyuncusunun seyircilerin duyacağı biçimde ama sanki diğer oyuncular duymuyormuş gibi konuşması veya düşünmesi: . APAR

Bir tiyatro oyununda oyuncuların bir defada söylediği parça : TİRAT

Bir tiyatro oyununda,karşısındakinin sözüne gerekli karşılığı verme: REPLİK

Bir tiyatro sahnesinin önünde,ışık ve ışıldakların yerleştirildiği,izleyiciye en yakın yer: RAMP

Bir tiyatroda en üst balkon: PARADİ

Bir toplantıda bulunma karşılığı alınan para,oturum ücreti: HAKKIHUZUR

Bir toplumdaki ahlakla ilgili davranış biçimleri: TÖRE

Bir tuzla ürününün satıldığı bölgeler: OROS

Bir tür Amerikan kekliği: İNAMBU

Bir tür antilop: UREBİ

Bir tür asma,Meryem ana asması: AKASMA

Bir tür balık ağı: ABLATYA

Bir tür başlık: KABALAK

Bir tür baykuş: KUKUMAV

Bir tür bıçak: DAĞA

Bir tür cüppe: BİNİŞ

Bir tür çuha: .EN

Bir tür dana ve öküz derisi: TELATİN

Bir tür davul: TİMBAL

Bir tür delikli balık ağı: IRIP

Bir tür domino oyunu: AZNİF

Bir tür et yemeği: PATE

Bir tür ferace: ALAVURA

Bir tür filika: FUTA

Bir tür gemici düğümü.Izbarço bağı: ALABORİNA

Bir tür hafif ayakkabı: YEMENİ

Bir tür ince dokunmuş çizgi kumaş: ÇİTARİ

Bir tür ince ipekli kumaş: PAPAZİ

Bir tür ince meşin: VAKETA

Bir tür İngiliz birası: ALE

Bir tür iplik bükme aracı: TEŞİ

Bir tür işleme: KOPANAKİ

Bir tür jelatin: AGARAGAR

Bir tür kağıt süslemeciliği: EBRU

Bir tür kalın ve ağır çizme: TOMAK

Bir tür kalsiyum karbonat: ARAGONİT

Bir tür keçe çadır: GEDEME

Bir tür kement: BOLA

Bir tür kertenkele: BABAKÖŞ: AGAMA: VARAN

Bir tür keten patiska veya basma: KRETON

Bir tür keten,patiska veya basma: KRETON

Bir tür kısa hırka: LİBADE

Bir tür kömür sobası: SALAMANDRA

Bir tür kukuletalı asker kaputu,yağmurluk: AVNİYE

Bir tür kumaş: DRA: FLANEL

Bir tür kuzu eti yemeği: KAPAMA

Bir tür kürek: AYALEMA

Bir tür macun: BERŞ

Bir tür mezgit balığı: MERLANOS

Bir tür nişasta helvası: SABUNİYE

Bir tür org: LATERNA

Bir tür ökçesiz ayakkabı,yemeni: KALAVRA

Bir tür palmiye: AREKA

Bir tür pamuklu kumaş: PAZEN

Bir tür pelte: PALUZE

Bir tür perde: STOR

Bir tür peynir: EDAM

Bir tür sağlam ve yumuşak dana veya öküz derisi: TELATİN

Bir tür sert ve fazla kızarmayan domates: KAVATA

Bir tür ses alma cihazı: DİKTAFON

Bir tür sıçan: FARİG

Bir tür sıralaç: KALAMAZO

Bir tür soğanlı süs bitkisi: AMARİLİS

Bir tür süs kağıdı: SERPANTİN

Bir tür süsleme sanatı. 18. yy başında Fransa’da çok geçerli olan,kavisli çizgileri bol,gösterişli bezeme üslubu: ROKOKO

Bir tür şahin: LAÇİN

Bir tür şalvar: ELİFİ

Bir tür şeker hamuru: NUGA

Bir tür tabanca: NAGANT

Bir tür takoz: BAT

Bir tür taşkömürü: ANTRASİT

Bir tür tozluk: GETR

Bir tür verimli balçık: LÖS

Bir tür yağsız ve tuzsuz peynir: TELEME

Bir tür yapay mermer: BREŞ

Bir tür yelkenli ve motorlu yarış teknesi: REGATA

Bir tür yün örgüsü: HARAŞO

Bir tür yünlü kumaş: KAŞE

Bir tür zamk: KİTRE: LAK

Bir türün,bir olayın karakteristik yönünü veren: SPESİFİK

Bir ulusun başka bir ulusu siyasi ve ekonomik egemenliği altına alarak yayılması veya yayılmayı istemesi: EMPERYALİZM

Bir ülkede yönetime el koyan kimselerden oluşan kurul: CUNTA

Bir ülkenin iskeleleri arasında gemi işletebilme hakkı: KABOTAJ

Bir üzüm cinsi: İRİKARA: PAPAZKARASI

Bir üzüm türü: KARAGEVREK

Bir varlığın doğası: NELİK

Bir veya iki çalgı için yazılmış,üç veya dört bölümden oluşan müzik eseri: SONAT

Bir veya iki milimlik pli: NERVÜR

Bir yada iki çalgı için yazılmış üç yada dört bölümden oluşan müzik eseri: SONAT

Bir yağ türü: BEZİRYAĞI

Bir yapıda dış kapıyla odalar arasındaki giriş bölümü: DALAN

Bir yapının Belediyece öngörülen yüksekliği: GABARİ

Bir yapının iç duvar kaplaması: LAMBRİ

Bir yarış yelkenlisi: SNİPE

Bir yaşını geçmiş inek yavrusu: DÜVE

Bir yazı sayfasının altına,metnin herhangi bir noktasıyla ilgili olarak yazılan açıklama: HAŞİYE

Bir yelkenli türü: CÖNK

Bir yengeç türü: UCA

Bir yerde biriken sıvıları dışarıya akıtmakta kullanılan oluk veya boru: AKAÇ

Bir yere gönderilen eşyanın listesi: İRSALİYE

Bir yeri kira ile tutabilmek için sahibine veya içindeki kiracıya açıktan verilen para: HAVAPARASI

Bir yetimin veya akılca zayıf birinin malını yöneten kimse: VASİ

Bir yılan türü: PİTON

Bir yıllık kuzu: TOKLU

Bir yol veya geçide girilmemesi için acele yapılan engel : BARİKAT

Bir yüzeyin eğiklik derecesini anlamaya yarayan araç. Topoğraf aracı: NİVO

Bir yüzü içbükey,öbür yüzü dışbükey olan mercek: MENİSK

Bir yüzünde Kurtuluş Savaşı,diğer yüzünde ise Cumhuriyetin ilanı canlandırılan,8 Ağustos 1928’de açılan Taksim Atatürk Anıtının İtalyan heykeltıraşı: PİETRO CANONİCA

Bir zırhlı gemi türü: DRETNOT

Bir zinciri oluşturan halkalardan her biri: BAKLA

Bira yapmak için çimlendirilip kurutularak hazırlanmış arpa veya başka taneler: MALT

Birbirine bağlı kurşun bölmelere yerleştirilmiş renkli cam parçacıklarından oluşan,saydam pencere süslemesi veya resim: VİTRAY

Birbirine paralel olarak uzanan iki akarsu arasında kalmış dağ sırtı: KIRAN

Birbirine sürtünen cisimlerin karşılıklı etkileşimini inceleyen bilim dalı: TRİBOLOJİ

Birbirine uygun,karışık: MÜMTEZİÇ

Birbiriyle geçinemeyen gemi tayfası: ALABABULA

Birçok onayaklı kabukluda orta sularda yaşayan larva biçimi: ZOE

Birden çok işletmenin bir grup başkanının yönetimi altında,belirli bir işi gerçekleştirmek amacıyla belirli bir süre için oluşturdukları topluluk: POOL

Bireycilik: İNDİVİDÜALİZM

Bireyler: EFRAT

Biri Amerika’da,diğeri Madagaskar’da yetişen ve yelpaze biçiminde yaprakları olan iki ağacın ortak adı: RAVENALA

Biri öne,öteki arkaya bakan,birbirine karşıt iki yüz biçiminde betimlenen eski bir Roma tanrısı: İANUS

Bir-iki yaşında koyun: ŞİŞEK

Birimlerin başına konulduğunda on katı gösteren bir ek: DEKA

Birinci çağın ilk dönemi ve bu dönemde oluşmuş yer katmanları: KAMBRİYEN

Birinci Dünya Savaşında Osmanlı ordusunda kullanılan bir tür başlık: KABALAK

Birine bir mülkü sahip kılma: TEMLİK

Birine karşı gelmek,sert cevap vermek: ÇEMKİRMEK

Birinin ölümünü haber veren: NAİ

Birler,tekler: YEGAN

Birleşik bir ışık demetinin bir biçmeden (prizma) geçtikten sonra ayrıldığı basit renklerden oluşmuş görüntü: TAYF

Birleşikgillerden hekimlikte kullanılan ıtırlı bir bitki: TARHUN

Birleşikgillerden,kökleri sebze olarak kullanılan otsu bir bitki: TEKESAKALI

Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Örgütü’nün kısa yazılışı: UNESCO

Birlik: VAHDET

Birlikte kullanıldığı terimin anlamına aşırılık kazandıran bir müzik terimi: ASSAİ

Birmanya (Myanmar) para birimi: KIYAT

Birmanya’da sıradağlar: ARAKAN

Birmanya’nın plakası: BA

Bisiklet ve motosiklette dümenin elle tutulan kısımlarına geçirilen ve yumuşak,sentetik maddeden yapılan kaplama: ELCİK

Bistüri: NEŞTER

Bit yavrusu: YAVŞAK

Bit,tahta kurusu gibi böceklerin yumurtası: SİRKE

Bit: KEHLE

Bitki hastalıklarını inceleyen bilim dalı: FİTOPATOLOJİ

Bitki kökleri,şeker,misk,dövülmüş ceviz veya fındık içi ile yapılan bir tür şekerleme: DEVAİMİSK

Bitki: VİTAL

Bitkilerden elde edilen ilaçlarla hastalıkların tedavisi: FİTOTERAPİ

Bitkilere,özellikle ekinlere zarar veren bir böcek: BAMBUL

Bitkilerin,hayvanların doku ve sıvılarında bulunan,birleşimi karbon,oksijen,azot,hidrojen ve kükürt olan,suda eriyen,beyaza yakın renkte,yapışkan madde: ALBÜMİN

Bitkinin doğal olarak yetiştiği yer,yurt: HABİTAT

Bitkisel tellerden yapılmış kaba örgülü büyük çuval: TELİS

Bitkisiz: AFİTAL

Bizans kiliselerinde kadınlara ayrılan bölüm: YİNEKE

Boagillerden,Afrika ve Asya’da yaşayan,zehirsiz,çok güçlü büyük yılan: PİTON

Boagillerden,tropikal Amerika’da yaşayan,avını sararak ve sıkarak öldüren yılan: ANAKONDA

Bodrum yakınlarında turistik bir belde: TÜRKBÜKÜ

Boğa güreşçisi: TORERO

Boğa güreşi: KORİDA

Boğa,tosun: KELE

Boğanotunun güz çiğdemi de denilen bir türü: İTBOĞAN

Boğaya tutulan kırmızı şal (Matadorların boğayı yormak ve hırslandırmak için kullandıkları kırmızı renkli kumaş parçası): MULETA

Boğaz mukozasının şişmesi,yutak iltihabı: ANJİN

Bol,verimli,gür: FEYYAZ

Bolivya’nın başkenti: LAPAZ

Bolkar dağları ile Ala dağlar kütlesini birbirinden ayıran tektonik çukur: ECEMİŞ

Bolluk,genişlik: FERAHİ

Bolu ilinde bir kaplıca: SAROT

Bolu yakınlarındaki kayak merkezi: KARTALKAYA

Bolu’nun Göynük ilçesinde,doğal güzelliğiyle tanınmış bir göl: SÜNNET GÖLÜ

Bombalardan korunmak için yerin altına kazılmış siper: KAZAMAT

Borazan kuşu: AGAMİ

Borç alınan bir paranın belirli zamanlarda ödeneceğini gösteren senetler: ESHAM

Borç alma: İSTİKRAZ

Borç veren,alacaklı : DAİN

Borç veren: DAYİN

Borç verme anlamında eski bir sözcük: İDANE

Borç verme: İKRAZ

Borçlar: DÜYUN

Borda kaplamalarını yerleştirmek için ahşap gemilerin omurgalarına açılan yuva: AŞOZ

Borneo dağlarında yaşayan sülün: RALİC

Borsada kesin vadeli değerlerin kuru ile primli değerlerin kuru arasındaki fark: EKAR

Boru sesi: Tİ

Boruları döndürmeden eklemeyi sağlayan bağlantı parçası: RAKOR

Borusunun içinde,ağız deliğinin altında bir tapa (blok veya dil ) bulunan ve ucundan üflenerek çalınan kavallara verilen ad: DİLLİDÜDÜK

Bostanda yapılan bekçi kulübesi: GÜMELE

Boş alan korkusu: KENOFOBİ

Boş,anlamsız söz: FASARYA

Boş,çürük,yanlış: BATIL

Boş,yararsız : . MALAYANİ

Boş: TEHİ

Boş.,yararsız,.saçma: ABES

Boşanma: TALAK

Boşanmış kadın: TALİKA

Boşluk: KAVİTE

Boşluk: VAKUM

Boşta gezen: HAYTA

Boşuna: BEYHUDE

Botanikte köksap: RİZOM

Botanikte populus olarak tanımlanan söğütgillerden uzun orman ağacı: KAVAK

Botanikte,kabuğu çatlamamış meyve kabuğuna verilen ad: AKEN

Bovling oyununda devrilmeye çalışılan,üzeri plastik kaplı tahta kuka: PİN

Boy,endam: KAMET

Boy,klan: ANAR

Boyacılık ve sepicilikte kullanılan tanence zengin bitkisel özüt: KAŞA

Boyacılıkta kullanılan,nikel ve demire benzeyen,gümüşi renkte bir element: KOBALT

Boyalı ve yapışkan suyun üzerine kapamak yoluyla kağıda yapılan bir çeşit dalgalı ve kareli süs: EBRU

Boyanmamış seramik rengi: ZEM

Boylam uzunluk: TUL

Boynuz: KARN

Boynuzdan yapılan bir çeşit boru: NEFİR

Boyu yüz metreyi aşabilen bir ağaç: OKALİPTÜS

Boyu 40-60 cm,vücudu silindir biçiminde,gaga gibi ince uzun sivri ağızlı geçici bir balık: ZARGANA

Boyunduruk: NİR

Boyut: BUUT

Boyutları farklı iki gövdeden oluşan tekne tipi: PRAO

Bozukluk ,yanlışlık: SAKAMET

Bozukluk,yanlışlık,eksiklik: SAKAMET

Bozularak kokuşmuş: CILK

Bozulmak,ekşiyip çürümek: EPRİMEK

Böbrek üstü bezlerinin etkili bir maddesi: ADRENALİN

Böbürlenme: TAFRA

Böcek: HAŞERE

Böcekbilim: ENTOMOLOJİ

Böceklerde baş ile karın arasında kalan beden bölümü: TARAKS

Böcekleri inceleyen bilim dalı: ENTOMOLOJİ

Böceklerin kurtçuk durumundan yetişkin duruma geçerken arada aldıkları özel biçim: NEMF

Böceklerin kurtçuk durumundan yetişkin duruma geçerken arada aldıkları özel biçim: NEMF

Böğürtlen,diken dutu,it üzümü: BÜK

Böğürtlen: BÜK

Bölüştüren, ayıran, ikilem: MUKASSİM

Bram Stoker’ın sinemaya da uyarlanmış ünlü korku romanı: DRAKULA

Brezilya müziği.(1950’lerin sonlarında ortaya çıkarak halk arasında yaygınlaştı): BOSSANOVA

Brezilya’da bir kent: NATAL

Brezilya’da büyük kentlerin çevresini saran gecekondulara verilen ad: FAVELA

Brezilya’nın para birimi: REAL

Brezilya’nın plaka işareti: BR

Briçte iki manştan oluşan bölüm: ROBER

Briçte karşı tarafa ancak bir el vererek çıkarılan oyun: ŞLEM

Briçte kazanılan her ele verilen ad: LÖVE

Briçte oyunculardan birinin elinde bir renkten hiç kağıt bulunmaması: ŞİKAN

Briçte,bir eli üstün bir kağıtla almayıp daha aşağı bir kağıtla almaya verilen ad: EMPAS

Bronz: TUNÇ

Bu günkü belediyenin Türkiye’de ilk kurulan biçimi: ŞEHREMANETİ

Bu günkü Hollanda,Belçika ve Kuzeydoğu Fransa’ya eskiden verilen ad: FELEMENK

Buddha’nın Çin’deki adı: FO

Budistlerin en büyük tanrısı. TARA

Budizm de ruhun ulaştığı en yüksek mertebeye verilen ad: NİRVANA

Budun ön kısmından elde edilen ve kızartmaya elverişli olan dana eti: NUAR

Buğday tanesinin olgunlaşmış içi.,bir şeyin özü: EVİN

Buğday,toprak gibi şeylerin elendiği iri gözlü kalbur: GÖZER

Buhar: İSTİM

Buharlı hamam: SAUNA

Bukalemun: KAYAKELERİ

Bulanık,net olmayan: FLU

Bulaşıcı hastalıklar bulunan bir ülkeden gelmiş insanların karantinaya alındıkları binaya verilen ad: LAZARETTO

Bulaşıcı,geçici: SARİ

Bulgar parası: LEVA

Bulgaristan’ın plakası: BG

Bulgur,biber,soğan,domates gibi şeylerle yapılan ve asma yaprağına sarılıp çiğ olarak yenen bir yemek: BAT

Bulmaca anlamında kullanılan bir sözcük: ENİGMA

Bulmaca bilim: ENİGMATOLOJİ

Bulut: SEHAB

Bunama: ATEH

Bunamış: MATUH

Bundan böyle: BADEMA

Bundan dolayı: BİNAENALEYH

Bunun gibi,böyle: HAKEZA : KEZALİK

Burçlar kuşağının dördüncü işareti (Yengeç): CANCER

Burdur’da bir baraj: ONAÇ

Burgaç,çevri,eğrim: ANAFOR

Bursa – Mustafakemalpaşa’da bir kaplıca: DÜMBÜLDEK

Bursa ili Mustafakemalpaşa ilçesinin eski adı: KİRMASTİ

Bursa’nın Gemlik ilçesinin antik dönemdeki adı: KİOS

Bursa’nın Mudanya ilçesine bağlı,tamamıyla sit alanı olan Zeytinbağı bucağının eski adı: TİRİLYE

Burun boşluğu ile orta kulağı birleştiren boru biçimindeki yola verilen ad: ÖSTAKİ

Burun iltihabı: RİNİT

Burun kanaması: EPİSTAKSİS

Burun ve burun boşluğu hastalıklarıyla uğraşan patoloji dalı: RİNOLOJİ

Burun: ENF

Burunotu: ENFİYE

Buzul: CUMUDİYE

Bükerek germek için iki kat edilmiş bir ipin ucuna geçirilen tahta parçası: TOYAKA

Bükme ve fırlatma tekniklerini kullanması ve saldırganın gücünü ve hamlelerini ona karşı kullanmayı amaçlaması bakımından Jiujitsu ve Judo dövüş tekniklerine benzeyen kendini savunma sistemi: AİKİDO

Bütün beslenme işlevlerinin bozulmasıyla oluşan ileri derecede zayıflık: KAŞEKSİ

Bütün beslenme işlevlerinin bozulmasıyla oluşan ileri derecede zayıflık: KAŞEKSİ

Bütün denizlerde yetişen,emici köklerle kayalara tutunan,uzun şeritler durumunda bir deniz yosunu: LAMİNARYA

Bütün dünyaya yayılmış küçük yaprak böceği: LUPERUS

Bütün Hıristiyan kiliselerinin birleştirilmesini amaçlayan hareket: EKÜMENİZM

Bütün vücudu yıkamak: ÇİMMEK

Bütünleşme,birleşme: ENTEGRASYON

Bütünleşme,birleşme: ENTEGRASYON

Bütünsel: TOTAL

Büyücü: CADI

Büyük araç korunağı,sundurma: HANGAR

Büyük bakraç.Su kovası: SİTİL

Büyük balıkçı kayığı: ALAMANA

Büyük balıkların göğsüne yapışık olarak yaşayan küçük balıklara verilen ad: RAMORA

Büyük bir maymun türü: LANGUR

Büyük bira bardağı: ŞOP

Büyük boynuzları olan bir yaban koyunu : ARGALI

Büyük bölümü hazır olarak buzdolaplarında saklanan,sonradan birleştirilip çabucak hazırlanabilen basit ve standart yiyecek servisinde uzmanlaşmış lokanta: SNACK

Büyük bölümü saf metandan oluşan,kolayca tutuşabilen bir gaz: GRİZU

Büyük çağlayan: ÇAVLAN

Büyük çarpmaları,bölmeleri,kök ve kuvvet alışlarını yapabilmek için bulunan bir yol: LOGARİTMA

Büyük çivi: ENSER: MIH

Büyük çoğunluğu Moldova’da,az bir bölümü Deliorman,Dobruca,Besarabya ve Ukrayna’da oturan Ortodoks Türk halkı: GAGAVUZ

Büyük delikli kalbur: SARAT

Büyük devletler. (İngiltere,Fransa,Almanya ve Rusya): DÜVELİ MUAZZAMA

Büyük erkek kardeş,ağabey: EDE

Büyük hasır çanta.Hasırdan örülmüş saplı torba: ZEMBİL

Büyük havan: DİBEK

Büyük havuz: BİRKE

Büyük Hindistan cevizi: NARCIL

Büyük ırmak: ŞAT

Büyük iplik çilesi: KELEP

Büyük kötülük: MELANET

Büyük küpeleriyle tanınan ve dinsel inançlarında Hindu,Şiva,Tandra Budhacılığı ve Hathayoga’ya özgü ögeleri birleştiren Şivacı çileciler tarikatı: KANPHATAYOGİ

Büyük mağaza: BONMARŞE

Büyük Menderes deltasında,zengin bir kuş yapısına sahip olan göl: KARİNE

Büyük meşin heybe: HURÇ

Büyük ocaklardan ateşi dışarı çekmek için kullanılan uzun saplı demir araç: GELBERİ

Büyük ocaklardan ateşi dışarı çekmek için kullanılan uzun saplı demir araç: GELBERİ

Büyük Okyanus da yer alan,dünyanın en derin çukuru: MARİANA

Büyük piliç: YARKA: BULADA

Büyük pulluk.Kotan. : KUTAN

Büyük Rus kentlerinin yakınındaki tatil evlerine verilen ad: DAÇA

Büyük saban.,pulluk anlamında yerel sözcük: KOTAN

Büyük sandal: BARKA: ŞALUPA

Büyük sıçan: KEME

Büyük su kabı: BİDON

Büyük tencere: KAÇARULA: HARANA

Büyük ve derin karavana,kazan: KERES

Büyük ve görkemli ev: KONAK

Büyük ve ulu: CELİL

Büyük yelkenli gemi: CÖNK

Büyük yılan: EJDER

Büyük yün çilesi: KELEP

Büyük zoka: SİNARA

Büyük,kocaman: CESİM

Büyük,yetişkin,yaşlı: EKE

Büyük,yumurtamsı,kırmızımsı mavi renkli bir erik türü: AYNABAKAR

Büyükbaş yada küçükbaş hayvanların bağırsakları temizlenip içine ciğer,soğan,pirinç ve baharattan oluşan iç doldurularak yapılan dolma: BUMBAR DOLMASI

Büyükelçi: SEFİR

Büyüklük,irilik: CESAMET

Büyüklük,yücelik: İZZET

Büyükşehir,anakent: METROPOL

Büyültme: AGRANDİSMAN

Büyüme hormonunun aşırı salgılanmasına bağlı olarak ellerde,ayaklarda ve başta aşırı büyüme gibi değişikliklerle belirgin hastalık: AKROMEGALİ

Büyümemiş karpuz: KALAK: ŞALAK

Büyüteç: LUP

Büyütme,abartma: İZAM
 

sherry

V.I.P
V.I.P
----C----

Caddelerde kutlama için kurulan süsler: TAK

Cahiliye devri Arap şairi: NABİGA

Cahiller: CÜHELA

Cam bilye: CİCOZ

Cam,sedef,taş v.v den yapılmış renkli süs tanesi: BONCUK

Cami hademesi: AYYUM

Camide namaza kalkmak için okunan ezan: KAMET

Camide verilen ders: DERSİAM

Camilerde iç avluda yer alan,havuz biçiminde bir haznenin çevresinde bulunan musluklardan oluşan,üstü kapalı yada açık çeşme: ŞADIRVAN

Camilerde parmaklıklarla çevrilmiş yer: MAKSURE

Camlı taraça: VERANDA

Can Yücel’in,Deniz Gezmiş’i anlattığı ünlü şiiri: MARENOSTRUM

Can: ANİMA

Canlandırıcı: ANİMATÖR

Canlı bir organizmanın oluşturduğu ona özel bir renk veren kimyasal madde: PİGMENT

Canlı bir varlığın içinde bulunduğu doğal veya maddi koşulların tümü: ORTAM

Canlı olmayan cisim: CİRİM

Canlı,hareketli: CEVVAL

Canlı,parlak ve koyu pembe renk: FUŞYA

Canlılarda ve makinelerde kontrol,iletişim ve işleyişi inceleyen bilim: SİBERNETİK

Canlıları benzerlik ve farklılıklarına göre sınıflandıran bilim: TAKSONOMİ

Canlıların aralarındaki bağlantıları ve ortamlarıyla olan ilişkilerini inceleyen biyoloji dalı: EKOLOJİ

Canlıların bölümlenmesinde dalların bir araya gelmesiyle oluşan birlik: FİLUM

Canlıların hücre,doku ve organlarının görevlerini ve bu görevlerin nasıl yerine geldiklerini inceleyen bilim dalı: FİZYOLOJİ

Cansız olan: İNORGANİK

Cansız şeyler: ECRAM

Cansız varlıklar: CEMADAT

Cansız: CAMİT

Casus.Ajan: ÇAŞIT

Cava ve Bali gibi,Endonezya adalarından biri.(Eski adı Selebes): SULAWESİ

Cava yerlilerinin silahlarına sürdükleri çok güçlü bitkisel zehir: UPAS

Cazibe: ALBENİ

Cebirde bir denklemin katsayılarına giren değişken nicelik: PARAMETRE

Cehennem bekçisi: ZEBANİ

Cehennem: TAMU

Celbeden,çeken: CALİP

Cem Sultan’a Avrupalılarca verilen ad: ZİZİM

Cemal Süreya’nın şiir kitabı: SICAK NAL

Cenaze namazı kılmak için veya bayram ve Cuma namazına cemaati çağırmak için minarelerde okunan dua,çağrı ezanı: SALA: SELA

Cendere: PRES

Cendere: SIKMAÇ

Cengiz Han’ın annesinin adı: ULUNEKE

Cennet ile cehennem arası: ARAF

Cennet: BEHİŞT

Cennetkuşu da denilen ve gösterişli çiçekleri olan bir süs bitkisi: STARLİÇE


Cennetlik: NACİ

Cennette bulunduğuna inanılan kutsal su: KEVSER

Cennetteki iki melekten biri: RIDVAN

Cephe: CENAH

Cepken altına giyilen kolsuz bir çeşit giysi: GAZEKİ

Cerrahi aletler bilgisi: ASİDOLOJİ

Cerrahide,marangozlukta kullanılan bir maddeyi kazımaya yarayan bıçak biçiminde araca verilen ad: İSPATULA

Cesareti ve gücü ile tanınan dayanıklı bir köpek cinsi: TERİYE

Cesur,korkusuz: SERBAZ

Cevat Şakir Kabaağaçlı: HALİKARNAS BALIKÇISI

Cevher: TÖZ

Ceviz veya badem içi: ÇİĞE

Ceviz: KOZ

Cevizin yeşil kabuğu veya yaprağı: TETİR

Ceylan derisi: RAK

Ceylan: AHU : GAZAL

Cezaevinden serbest bırakılan suçlunun toplum yaşantısına yeniden uyabilmesini sağlamak amacıyla yapılan yardım çalışması: PATRONAJ

Cezalandırma: TECZİYE

Cezayir kurtuluş savaşında,Fransa saflarında yer alan Cezayirlilere verilen ad: HARKİLER

Cezayir sahrasında vahalar dizisi: RİR

Cezayir’de doğan ve Arap müziğiyle Batı müziğinin karışımı olan müzik türü: RAİ

Cılız,zayıf: İNEZE

Cıvataların altına yerleştirilen ortası delik yuvarlak metal parça: RONDELA

Ciddi bir eseri veya olayı alaya alarak güldürme amacı güden komedi türü.Gülüt: PARODİ

Ciddi işlerle uğraşmayan,havai: YELEKE

Cila yapmakta kullanılan bir çeşit reçine: KOPAL

Cila: PERDAH

Ciltcilikte kitap yapraklarını düzgün tutmaya yarayan ince örülmüş şerit.Pehlivan kispetinin paçası: ŞİRAZE

Ciltte çeşitli sebeplerle oluşan kaşıntılı döküntüler,kurdeşen: ÜRTİKER

Cilveli: FETTAN

Cimri: NEKES

Cinayet: KIYA

Cinnet,delirme,çıldırma: CÜNUN

Cinsel dürtünün enerjisi. Cinsel içgüdünün belirtilerini taşıyan yaşama gücünün bütünü: LİBİDO

Cinsel uyarılmada ve doyumda,alışılmışın dışında davranışlara ve özel nesnelere zorunluluk duyma: PARAFİLİ

Cinsellik korkusu: EROTOFOBİ

Cokeylerin giydiği bir tür başlık: TOK

Cömert,dost: AHİ: AKA

Cömert,eli açık: CEVAT

Cumba: SAHNİŞİN

Cümle bilgisi: NAHİV: SENTAKS

Cüruf: DIŞIK

Cüzam hastalığına tutulmuş olan kimse: MİSKİN

Cüzam: LEPRA

Cüzamlı: ALATEN

Cüzi,kısmi: TİKEL
 

sherry

V.I.P
V.I.P
----Ç----

Çabalama: CEHT

Çabuk kurumasını sağlamak için boyaya az miktarda katılan madde: SİKATİF

Çabuk yol alan,hızlı giden: YÜRÜK

Çabukluk,hız,sürat : İVİNTİ

Çadır kümeleri: ASARİM

Çağlar,devirler: EDVAR

Çağrı kağıdı: OKUNTU

Çakala benzer vahşi bir hayvan: KARAKULAK

Çakıllı ve bozuk yol: NALDÖKEN

Çalgı ağızlığı ile pistonu olan,boyundan geçirilerek tutulan,çember biçimli,üflemeli bakır çalgı: HELİKON

Çalgıcıların kullandığı bahşiş: ALATURA

Çalgıç,mızrap: TEZENE

Çalgılı meyhane: TAVERNA

Çalı bahçe duvarı: ÇİT

Çalışan,çaba gösteren: CAHİT

Çalışan,gayret eden: SAİ

Çalışkan: HAMARAT

Çalışma: SAY

Çalma,hırsızlık: SİRKAT

Çam ağacından yapılmış su testisi: SENEK

Çam ağacının çiğnenip emilen iç bölümü ve bunu almak için ağacın gövdesine açılan yara,soymuk: YALAMUK

Çam ağacının reçineli kabuğu: ZAVİL

Çam sakızı: REÇİNE : AKMA

Çam,ardıç,ladin ağaçlarının iğne gibi ince yaprakları: PÜR

Çam,ardıç,sedir gibi ağaçların yaprağı: İBRE

Çamaşır leğeni: TEŞT

Çamaşır yıkamada kullanılan yassı tokmak: TOKAÇ

Çamaşır yıkarken kullanılan tahtadan yassı tokmak: TOKAÇ

Çamaşırcı ayı’ denilen,kürkü kıymetli bir hayvan: RAKUN

Çamaşırın az kirli ve köpüklü son suyu: EPRİK

Çamgillerden,yüksek bölgelerde yetişen,kozalaklı bir orman ağacı: KÖKNAR

Çamur tedavisi: PALEOTERAPİ

Çamur,cıvık: LAY

Çamurcun,eğri koca gibi adlar da verilen ve yurdumuzun sulak alanlarında yaşayan küçük ördek cinsi: ÇAKIRKANAT

Çan,çıngırak: DERA

Çanakkale Boğazı’nın Nara Burnu mevkiinde,1954 yılında,Dumlupınar denizaltımıza çarparak batıran İsveç tankeri: NABOLAND

Çanakkale Boğazında Dumlupınar deniz altısına çarparak, dört Nisan 1953’de batmasına neden olan İsveç yük gemisi: NABOLAND

Çanakkale ilinde ünlü bir antik kent: ASSOS

Çanakkale’nin Ezine ilçesinde bir kaplıca: KESTANBOLU

Çanta ve ayakkabı yapımında kullanılan sepilenmiş dana derisi: VİDALA

Çanta,eldiven yapımında kullanılan yumuşak deri: NAPA

Çapkın: HOVARDA

Çarlık Rusya’sında gizli ve siyasi polis birliği: OHRANA

Çarmıha giden İsa’ya kötü davrandığı için sonsuza dek yürümeye mahkum edilen efsanevi kişi: AHASVERUS

Çarpan balığı: TRAKUNYA

Çarpık,eğri ağız: YILIK

Çarşıya,pazara getirilen şeylerden alınan tartı vergisi: KANTARİYE

Çavuşkuşu,hüthüt: İBİBİK

Çay ağzında yapılmış olan balıkçı büğeti: KARMIK

Çeçenlerin kendi ülkelerine verdikleri ad: İÇKERİYA

Çekici: CALİP

Çekilerek balık avlamaya yarayan,genellikle daire şeklinde el ağı: TRATA

Çekim ve baskı işlemlerini çok çabuk ve otomatik olarak yapan fotoğraf makinesi: POLAROİT

Çekinik: RESESİF

Çekinme,sakınma: İBA

Çekinmeden: BİPERVA

Çekişme: CİDAL

Çelik: PULAT

Çelikkalem takımyıldızının Latince adı: CAELUM

Çelimsiz ve biçimsiz kimse: CİMBAKUKA

Çelişki: TENAKUZ

Çember biçiminde,tellerden yapılma,torbaya benzer,büyük gözlü ağ: APOŞİ

Çember ve demir tellerle bağlanmış ticaret eşyası: BALYA

Çemberin çevresinin çapına oranını gösteren sayı: Pİ

Çemen otu: POY

Çene yarıştırma: TALK-SHOW

Çeper,zar: CİDAR

Çerez olarak yenen tahıl kavurgası: FİRİK

Çerkezlerin ulusal destanı: NART

Çeşitleme: VARYASYON

Çeşitler: ENVA

Çeşitli boğanotu türlerinden elde edilen bir alkaloit: ATİZİN

Çeşitli dans ve oyunlardan oluşmuş sahne gösterisi: REVÜ

Çeşitli gösterilerin yapıldığı eğlence yeri: KABARE

Çeşitli malzemelerin sanatsal amaçla bir araya getirildiği ürün: KOLAJ

Çeşitli tropikal bölgelerde genellikle kuru,sağanaklardan sonra geçici akarsuya dönüşen sel yatağı: ARROYO

Çeşitli yükleri yukarı çekmek için halattan yapılmış sapan: İZBİRO

Çeşitli yüzeyleri istenilen konuma getirmek için kullanılan ölçü aleti: SUTERAZİSİ

Çeşme zıvanası: MASURA

Çeşme,musluk vs. çevreye sıçramasını veya akıp gitmesini önlemek için konulan delikli taş tekne: YALAK

Çete: GANG

Çevre: ETRAF

Çevrili girinti: ALKOV

Çıkılması güç kayalık yer: LAÇİN

Çıkrık veya dişli yardımıyla ağır yükleri kaldırmaya veya çekmeye yarayan bir alet: BOCURGAT

Çıkrıkçı çarkı: TARTURA

Çılgın,divane: ŞEYDA

Çınar,meşe,palamut gibi ağaçların meyvesi: PELİT

Çıplak toprak./Kel: DAZ

Çıplak,tüysüz: CAVLAK

Çırak: ŞAKİRT

Çiçeğin dıştan ikinci halkasında bulunan yaprakların hepsi: TAÇ

Çiçek bozuğu yüz: ÇAPAR

Çiçek demeti: BUKET

Çiçek tozu: POLEN : TAL

Çiçek: ŞÜKUFE

Çiçekleri hekimlikte kullanılan ve kökleri kavrularak yenilen bir bitki,sığırdili: HODAN

Çiçekleri katmerli ve mor renkte bir tatula türü: NAVÇAĞAN

Çiçekleri sinek örümcek gibi kimi böcekleri andıran otsu bir bitki: OFRİS

Çift sürerken öküzleri yürütmek için kullanılan, ucuna sivri demir çakılmış uzun değnek: ÜVENDİRE

Çift atlı binek arabası: KAROÇA

Çiftleşme zamanı gelmiş kısrak yada dişi eşek: GÜRE

Çiftlik uşağı: AZAP

Çile durumundaki ipliği yumak yapmak veya masuraya sarmak için,üzerine geçirilen kafes dolap biçimindeki hafif ve bir eksen üzerinde dönen araç: ELEMGE

Çimenlik,bahçe: ÇEMENZAR

Çin ayısı: PANDA

Çin düşüncesinde dişi ilke : YİNG

Çin felsefesinde doğru yolu yada cennetin yolunu belirten temel kavram: TAO

Çin felsefesinde eril,gök,aydınlık,etkin ve delici olarak düşünülen ilke: YANG

Çin gongu: TAMTAM

Çin gülü: KAMELYA

Çin Halk Cumhuriyeti’nde bir ırmak: İRTİŞ

Çin kirazı denilen ve nemli topraklarda yetişen bir meyve: LİÇİ

Çin müziğine özgü dört veya beş telli lavta: PİPA

Çin ve Japonya’da oynanan bir strateji oyunu. Çin satrancı: GO

Çin,Vietnam,Malezya’da yetişen ve lifleri dokumacılıkta kullanılan değerli bir bitki: RAMİ

Çin’de Buda’ya verilen ad: FO


Çin’de yetişen ve meyvelerinden kurutucu bir yağ elde edilen ağaç: TUNG

Çin’in eski para birimi: TAEL

Çin’in para birimi: YUAN

Çin’in plakası: TJ

Çinakoptan büyükçe lüfer: SARIKANAT

Çingene çadırı: ÇERGİ

Çingene: KIPTİ

Çinko banyosu: GALVANİZ

Çinko,bakır ve nikelden yapılan,gümüşü andırır bir alaşım.Mayşor: ALMAN GÜMÜŞÜ

Çinko: TUTYA

Çinkonun başlıca cevherlerinden biri olan doğal çinko sülfür: BLEND

Çinlilerin bir uzunluk ölçüsü: Lİ

Çipura balığının,boyu 10 santimetreye kadar olan gençlerine verilen ad: LİDAKİ

Çirişli bir çeşit parlak bez: KETAL

Çirkin huy: ENİR

Çirkin: KAKNEM

Çiroz durumundan çıkarak yağlanmaya başlamış olan uskumru: LİPARİ

Çit yapmakta kullanılan büyük kızak: SÖVEN

Çit,perde: ÖR

Çit: ÇEPER

Çitlembik: MELENGİÇ

Çivit renginde koyu mavi: NİLGÜN

Çiy, kırağı: JALE: ŞEBNEM

Çizgi: HAT

Çizgileri olan kumaş: REYE

Çizgilerin,yüzeylerin,katı cisimlerin birbirine rastlayıp kesiştikleri yer: ARAKESİT

Çizilerek veya oyularak açılan kertik: ÇETELE

Çoban düdüğü denilen keskin kokulu bir bitki: MEYHANECİ OTU

Çoban düdüğü: TİKE

Çoban düdüğüne halk hekimliğinde verilen ad: AZARON

Çoban köpeği: KARABAŞ

Çoban türküsü: KAYABAŞI : İGLOG

Çoban yamağı anlamında kullanılan yöresel bir sözcük: ÇONA

Çoban yıldızı,Venüs: ÇOLPAN

Çoban yıldızı: KERVANKIRAN

Çoban: RAİ

Çobanların çaldığı ıslık: ASADOLU

Çobanların omuzlarına aldıkları dikişsiz,kolsuz,keçeden üstlük : KEPENEK

Çocuk hastalıkları ile ilgili bilim dalı: PEDİATRİ

Çocuk oyunlarında kale olarak kullanılan çukur: MELE

Çocuklarda,karın şişmesiyle beliren bir hastalık: KIRBA

Çocukları korkutmak için kendisinden söz edilen bir yaratık,umacı,hayalet: KARAKONCOLOS

Çoğu kıldan dokunmuş büyük çuval: HARAR

Çoğulcu: PLÜRALİST

Çoğunluğu Türk soyundan olan ve Polonya topraklarında oturan Musevi topluluğu: KARAİMLER

Çoğunlukla akaryakıt gibi sıvı maddeleri taşımada kullanılan,silindir biçiminde,metalden büyük kap: GALON

Çoğunlukla bir kütleyi çok daha küçük bir kütle yardımıyla tutmaya yarayan alet: BASKÜL

Çoğunlukla döşemelik olarak kullanılan,keten veya ipek karışımı bir kumaş: DAMASKO

Çoğunlukla hidrojen veya helyumla şişirilmiş güdümlü balon: ZEPLİN

Çoğunlukla imaretlerde yoksullara verilen kepekli undan yapılmış pideye benzer bir tür ekmek: FODLA

Çoğunlukla yemek pişirmekte kullanılan,içinde ızgarası bulunan,ayaklı ve taşınır ocak: MALTIZ

Çoğunlukla yüzey sularından yoksun mağaralarla ve yer altı ırmaklarıyla örülü kıraç ve kayalık arazi: KARST

Çok acıklı olay: HAİLE

Çok anlamlı bir kelimeye her defasında başka bir anlam yükleyerek birbirine yakın birkaç yerde kullanma: CİNAS

Çok az kaldı anlamında bir sözcük: RAMAK

Çok beyaz: APAK

Çok bilinen bir sözü veya atasözünü biraz değiştirip eklemeler yaparak güncel sorunları belirten cümle: LAFORİZMA

Çok bükümlü ipliklerle dokunan ve kendine özgü dalgalı bir görünümü olan kumaş: KREP

Çok eski bir geçmişi olan ve kimi Şinto törenlerinde yapılan dinsel Japon dansı: KAGURA

Çok eski bir tarihi anlatır: Fİ

Çok gizli: EKTEM

Çok güzel,en güzel: AHSEN

Çok hızlı gidebilen bir tür keşif gemisi: SKAVUT

Çok hücreli canlılarda hücrenin belli evrelerden geçerek çoğalması: KARYOKİNEZ

Çok iğneli olta takımı: ÇAPARİ

Çok iğneli uzun balık oltası: PARAKA

Çok ince bir yün cinsi: KAŞMİR

Çok ince toz tanesi: TOZAN

Çok ince ve çok seyrek muslin yada pamuklu bez: ADATİS

Çok iri ve kaba şey: LENDUHA

Çok kaynatılarak koyulaştırılmış şerbet: ŞURUP

Çok kepekli un: PASPAL

Çok kısa boylu,bücür: BODUR

Çok öfkeli.Kötü ve korkunç cin: İFRİT

Çok övünen: FAHUR

Çok parlak: BER

Çok pullu,gümüş renkte,beyaz etli bir balık: KEFAL

Çok rüzgarlı yer: TOZKOPARAN

Çok sesli müzikte bir beste: FÜG

Çok süslü giyinen ve modaya düşkün kadın: KOKET

Çok şey bilen,her şeyden anlayan: HEZARFEN

Çok şiddetli ve çevrintili bir yel: KASIRGA

Çok tanrıcılık: PAGANİZM

Çok tanrılı dinden olan kimse: PAGAN

Çok tehlikeli bir köpek balığı türü: HARHARYAS

Çok üşümek: BUYMAK

Çok verimli,bol,eksiksiz: ONGUN

Çok yırtıcı bir deniz balığı: MURANA

Çok yiyen,obur: HIRA

Çok yorulmak: TELESİMEK

Çok zaman tahıl,kepek ve keten tohumu karışımından oluşan at yemi: MAŞ

Çokluk: KESRET

Çorak toprak: KEPİR

Çorba gibi yiyeceklere lezzet kazandırmak için un ve yağla yapılan sosa verilen ad: MEYANE : MİYANE

Çorum bezi de denilen ve geleneksel el tezgahlarında dokunan bir tür bez: KENEFİ

Çorum ilinde,Hitit Uygarlığını aydınlatan ünlü höyük: ALACAHÖYÜK

Çorum’da,Hititler döneminde yapılmış açık hava tapınağı: YAZILIKAYA

Çorum’un Mecitözü ilçesinde bir kaplıca: BEKE

Çorumun Alaca ilçesinde ünlü bir höyük: ESKİYAPAR

Çöl bölgelerinde bazı çukurların tabanını kaplayan tuzlu ve killi toprak: TAKİR

Çöl bölgelerinde yaşayan bir sürüngen türü: SKİNK

Çöl: BEYABAN

Çölde fırtına sonucu tepecikler halinde yığılan kum kütlesi: KAUR

Çölde işaret için konulan taşlar: ARAM

Çöllerde veya deniz kıyılarında rüzgarların yığdığı kum tepesi.Kumul./Buzul : EKSİBE.

Çöllerde veya deniz kıyılarında rüzgarların yığdığı kum tepesi: KUMUL

Çözgü ve atkının kumaş yüzeyi üzerinde kendiliğinden bir desen oluşturduğu her tür kumaşa verilen ad: FASONE

Çözgü veya atkının kumaş yüzeyi üzerinde,kendiliğinden desen oluşturduğu her tür kumaş: FASONE

Çözgü: ARIŞ

Çözgüsü ipek veya sentetik elyaf,atkısı kalın pamuk veya yün olan kumaş: BENGALİN

Çubuk veya kamıştan yapılmış bağ ve bahçe kulübesi: HUĞ

Çuha kumaşının sarıldığı top: PASTAV

Çukur yer: ESİK

Çulluk: BEKAS

Çürütülmüş tütünden yapılan ve buruna çekilen keyif verici toz: ENFİYE
 

sherry

V.I.P
V.I.P
----D----

Dadı: TAYA

Dağ geçidi: AŞIT

Dağ keçisi: ELİK: YAĞMURCA

Dağ kırlangıcı da denilen küçük bir kuş: EBREHE

Dağ kırlangıcı denilen küçük bir kuş ,Keçisağan: EBABİL : EBREHE

Dağ lalesi.Manisa lalesi: ANEMON

Dağ servi’si: SEDİR : ARAR

Dağ sırtlarında davarların yatırıldığı düz,rüzgar almayan kuytu yer: ARKAÇ

Dağ sırtlarında geçit veren çukur yer.Dağ üzerindeki yüksek geçit: BELEN

Dağ tavuğu: ÇİL

Dağ yürüyüşü: TREKKİNG

Dağcılık: ALPİNİZM

Dağılma, : İNFİSAH

Dağıtıcı: MÜVEZZİ

Dağıtım: TEVZİ

Dağlarda yetişen,rengi hafif yeşil bir çeşit yaban soğanı: KÖMÜREN

Dağların oyuk,kuytu yerleri: KEPEZ

Dağlık yer: CEBELİSTAN

Daha çok ayakkabı yapılan bir çeşit sağlam ve parlak kumaş: KARAMANDOLA

Daha çok hayvan postundan yapılan bir başlık türü: BÖRK

Daha çok kadınların bluz üzerine giydikleri yelek: JİLE

Daha çok Karadeniz yöresinde giyilen bir tür erkek ayakkabısı: ÇAPULA

Daha çok Nil ırmağında kullanılan bir tür küçük gemi: FELUKA

Daha çok radyo ile yayımlanmak için hazırlanmış,genellikle güldürü niteliğinde kısa oyun: SKEÇ

Daha çok tahıl tarlalarında görülen mor çiçekli bir bitki,mavi kantaron. / Peygamber çiçeğine verilen ad : BELEMİR

Daha çok Türkmen oymakları arasında rastlanan bir tür kukla oyunu: KARAÇOR

Daha iyi: EVLA

Daha sonra: BİLAHARE

Dahi: ÖKE

Dal ve budak kırpıntısı: ÇIRPI

Dalan.,çıkar topluluğu: LOBİ

Dalga dalga renkli çizgiler: MENEVİŞ

Dalga: TALAZ

Dalgalı parıltılar verilmiş olan bir tür kumaş,hareli kumaş: MUARE

Dalla örtülü, çalı çırpıdan yapılmış kulübe,çardak: ALACIK

Dallardan örülmüş büyük sepet: ÇİTEN

Dalları çok çatallı ve sapları odunsu bir bitki: ÇALI

Dalsız budaksız ağaç: KABAŞ

Dalyanın kapak yeri: BASARNA

Damak zevki olan.Yemekten ve içkiden anlayan,bunların tadına varabilen kimse: GURME

Damar sertliği: ARTERYOSKLEROZ

Damarlı ve yarı saydam bir taş,balgam taşı: ONİKS

Damıtmaya yarar araç,damıtıcı: İMBİK

Damla: KATRE

Danışma kurulu: ŞURA

Danışma: İSTİŞARE

Danimarka,İsveç ve Norveç’in küçük para birimi: ÖRE

Danimarka’nın para birimi: KRON

Dans adımı: EŞAPE

Dans düzenleme sanatı: KOREOGRAFİ

Dantel ve nakış ipliği yumağı: KUKA

Dar geçit,boğaz: DERBENT

Dar tentene: OYA

Dar ve ensiz tahta: TİRİZ

Dar ve kapalı yerlerde duyulan kaygı veya korku,kapalı yer korkusu: KLOSTROFOBİ

Dar,uzun ve hafif bir yarış kayığı,kik: FUTA

Darıdan yapılan şarabın kımızla karıştırılmasıyla elde edilen eski Türk içkisine verilen ad: TARASUN

Datça’daki eski çağ kenti: KNİDOS

Dava: ARANÇ

Davar ağılı: KOM

Davet eden,çağıran: DAİ

Davranışçılık: BEHAVYORİZM

Dayanak,yardımcı: MEDAR

Dedeler,atalar: ECDAT

Dedikodu etme: NEMİME

Dedikodu.Bir kişinin gıyabında ileri geri konuşmak: GIYBET

Dedikoducu: NEMMAL

Defterler: DEFATİR

Değerini,önemini yitirmiş: KADÜK

Değerli eşya,kumaş,mücevher v.s. alınıp satılan kapalı çarşı: BEDESTEN

Değerli madenlerde yasanın istediği ağırlık,saflık ve değer derecesi ölçüsü: MİYAR

Değerli olan,zebercet adını taşıyan silikat: OLİVİN

Değerli olmayan maden veya taşlardan yapılmış takı,süs eşyası: BİJUTERİ

Değerli taşlarla donanmış: MURASSA

Değerli tespih taşı.(Deniz filinin dişinden yapılan): NAKA

Değersiz,önemsiz: NAÇİZ

Değirmen suyunu başka yöne akıtmak için yapılan düzen: SAVAK

Değirmen taşına buğdayı akıtan oluk: ARD

Değirmen taşının ekseni: SEPEK

Değirmen: AS

Değiş tokuş da üste verilen şey: ABRA

Değiş tokuş: MÜBADELE

Değiş,mal değişi,trampa: TROK

Değişik renkli çiçekleri ve rozet yaprakları olan, dere kenarlarında da yetişen bir süs bitkisi: ÇUHA ÇİÇEĞİ

Değişik biçim: VERSİYON

Değişik boyda , sert ağaçtan yapılmış tuşlardan oluşan bir Afrika çalgısı: BALAFON

Değişik çağları birbirine karıştırma,bir olayın çağıyla ilgili yanılma: ANAKRONİZM

Değişik çağları birbirine karıştırma,bir olayın çağıyla ilgili yanılma: ANAKRONİZM

Değişik genetik kökenli çeşitli hücrelerden oluşan organizma: KİMERA

Değişik renklerde üst üste iki katmandan oluşan ve üstteki katmanına bir desen yapılan değerli taş: KAME

Değişik renkli üst üste iki katmandan oluşan ve üstteki katmanına kabartma bir desen yapılan değerli bir taş.: KAME

Değişik renkte boya kullanılarak,kumaş üzerine desen ve zemin basma işlemiyle bu işleme uğratılan ipekli,yünlü vs kumaş: EMPRİME

Değişik sayıda akortlu tahta yada metal çubukların gam sırasıyla dizilmesinden oluşan iki değnekle vurularak çalınan bir çalgı: KSİLOFON

Değişik şekillerde kesilmiş,yağda veya fırında kızartılmış ekmek: KRUTON

Değişik tonlarda boyama: RÖFLE

Değişik türlerden,çoğunlukla yabanıl ağaç,ağaççık ve çalıların deneysel yetiştirilmesine ayrılmış park veya alan: ARBORETUM

Değişim cetveli,grafik: DİYAGRAM

Değiştirgeç: RÖLE

Dekoratif bir dikiş türü: REÇME

Dekoratif demir işçiliği: FERFORJE

Delege : MURAHHAS

Delgeç: MATKAP

Delikanlı.Yakışıklı erkek: CİVAN

Delikli kepçe: KEVGİR

Delikli örgü,gözenek: AJUR

Delil,kanıt,ispat: BURHAN

Delilik: CİNNET: CÜNUN

Deliorman,Dobruca, Besarabya ve Ukrayna’da oturan Hıristiyan Ortodoks Türklere verilen ad: GAGAVUZ

Delme: PERFORAJ

Delta : ÇATALAĞIZ

Demir atmış gemi: RASİ

Demir kiriş: PUTREL

Demir şiş: SİH

Demir yada tahta üzerindeki boya,pas gibi şeyleri çıkarmakta kullanılan çelik araç: RASPA

Demirci aracı: ÖRS

Demircilikte delik büyütmekte kullanılan araç: AÇKI

Demirin simgesi: FE

Demiryollarında gündüz mekanik olarak bir kolla gece kırmızı ışıkla işaret veren alet: SEMAFOR

Demiryollarında traverslerin altına,şoselerde düzeltilmiş toprak üzerine döşenen taş kırıkları: BALAST

Demokrasi: ELERKİ

Demre’de (Yeni adı Kale) yaşadığına ve Noel Baba olduğuna inanılan ve adı efsaneleşen Aziz: AYANİKOLA

Den dolayı,..den ötürü anlamında eski bir sözcük: BİNAEN

Denek taşı: MİHENK

Denetleme,denetim: TEFTİŞ

Denetleme: MURAKABE

Deney üstü: TRANSANDANTAL

Denge,ölçü: MUVAZENE

Dengesini ustalıkla korurken top,bıçak,tabak gibi nesneleri havaya atıp tutarak gösteri yapan sanatçı: JONGLÖR

Deniz anası: MEDÜZ

Deniz ataşesi: ATAŞENAVAL

Deniz avcılığında kullanılan ince daldan örülü sepet: KİRTİL

Deniz ayısı da denilen ve soğuk güney denizlerinde yaşayan fok türü: OTARİ

Deniz bilim: OŞİNOGRAFİ

Deniz derinliğini ölçme işi (Batimetre): İSKANDİL

Deniz diplerinde inceleme yapmak için kullanılan araç: BATİSKAF

Deniz içinde zincirlerin birbirine dolaşması: ISPARMAÇA

Deniz kenarında salaş ve dam gibi barınılacak yer: KAVALA

Deniz kırlangıcı: BALIKÇIN

Deniz kızı: SİRER

Deniz kuşlarının gübre olarak kullanılan pisliği: GUANO

Deniz tarafından ırmak ağızlarında yada akarsuların kazdığı derin vadilerin aşağı kesimlerinde oluşan yüksek kenarlı kıyı biçimi: RİA

Deniz taşıtlarını yönetmek: ABRAMAK

Deniz taşıtlarının pervanesi: USKUR

Deniz tedavisi: TALASOTERAPİ

Deniz teknelerinin iç yanları: ALABANDA

Deniz veya denizcilikle ilgili: BAHRİ

Deniz yolculuklarında geminin veya yükünün gördüğü zarar.: AVARYA

Deniz,göl ve ırmaklarda balık yatağı olan yer: BALIKLAVA

Deniz,göl ve ırmaklarda kıyılara yakın yerlerde ağ ve kazıklarla oluşturulan,balık avlama yeri: DALYAN

Deniz: BAHİR

Denizaltında dinleme aygıtı: SONAR

Denizcilik dilinde aşağıda,alt anlamında kullanılan söz.Gemiyi baştan yada kıçtan halatla karaya bağlama: ABAŞO

Denizcilik dilinde yelken indirmeye verilen ad: MAYNA

Denizcilikte çok durgun deniz ve hava: BONAÇA

Denizcilikte iki halatı ek yeri kalınlaşmayacak biçimde birbirine ekleme işi: MATİZ

Denizcilikte safra anlamında kullanılan sözcük: BALAST

Denizcilikte ve havacılıkta kullanılan radyo seyir sistemi: LORAN

Denizcilikte yedek halat: PERMEÇE

Denizcilikte,çekilmekte veya indirilmekte olan bir halatı veya zinciri bir yere bağlamak için verilen komut: ABOSA

Denizde ada: CEZİRE

Denizde ağır cisimleri kaldırmaya,batık gemileri çıkarma veya askıya almaya yarayan,su kesimi az,vinçli tekne yada duba: ALGARNA

Denizde batmış olan bir geminin,bir nesnenin yerini ve durumunu ses dalgalarıyla saptayan sistem: SONAR

Denizde yada kıyıda buz tabakasıyla örtülü olan kesim: BANKİZ

Denizde yaşayan,Latince adı Noctulica Milliaris olan,dokunulduğunda ateş böceği gibi ışık saçan plankton.(Milyonlarcası bir araya gelince geceleri bir balık veya bir kayık çarptığında ışık saçarlar): YAKAMOZ

Denizde yol göstermeye,bir tehlikeyi veya geçiş yolunu haber vermeye yarayan yüzer cisim: ŞAMANDIRA

Denizde yosunlu sazlı yer: ÇEPEZ

Denize uzanan dar ve alçak kara parçası: DİL

Denizin çekilmesi: CEZİR

Denizlerin çekilmesiyle oluşan bölge: NERİTEL

Denizli yöresinde kına gecesinde gelin için okunan maniye verilen ad: OKŞAMA

Denk,uygun: MÜTEVAZİN

Deprem bilim: SİSMOLOJİ

Deprem dalgası: TSUNAMİ

Derbeder,başıboş yaşayış: BOHEM

Derbeder: HARABATİ

Derebeylik düzeninde bir vasala senyörce verilen toprak veya mal: FİEF

Derebeylikte toprakla beraber satılan köle: SERF

Deri dokusunun anormal büyüyüp yağlanmasıyla oluşan kabarcık: ET BENİ

Deri hastalığı: LİKEN

Deri tüberkülozu: SIRACA

Deri üzerine uygulamaya özgü hamur kıvamında ilaç: PAT

Deride,sinirler boyunca,özellikle gövde,bacak ve yüzde bir takım ağrılı fiskelerin dökülmesiyle beliren mikroplu bir hastalık : ZONA

Deriden yapılmış kalkan: DARAKA

Deriden yapılmış torba: DAĞAR

Derilerin içine batırıldığı tanenli bitki suyu: TETERİ

Derin sular: ABİSAL

Derin vadi: KANYON

Derinin yağ bezi ve ter bezi salgılarının anormal artışı: SEBORE

Derinleştirme: TAMİK : İKAR

Derinliği aynı olan sığ su alanı: FİLET

Derinliği az metal kap: SAHAN

Derinliğine,iyice.Enine boyuna: . ARİZAMİK

Derinlik ölçme aracı: SONDA

Derinlik., aptallık: AMAKAT

Derisinden kürk yapılan bir kır sansarı: FERSAN

Deriyi kullanılabilecek duruma getiren kişi,sepici,tabak: DEBBAĞ

Deriyle kaplı bir çeşit eskimo kayığı: UMİAK

Deriyle kaplı bir çeşit Eskimo kayığı: UMİAK

Derli toplu,özenli,düzgün,temiz: NETA

Ders verme: TAKRİR

Dervişlerin bulunduğu yer: DERGAH

Dervişlerin giydikleri tiftikten yapılmış ince külah.ARAKİYE

Desibel: DB

Destan: EPOPE : DASİTAN

Destansı: EPİK

Deve semeri: HAVUT

Deve yavrusu: POTUK

Devegiller familyasından,sırtında besin depo etmeye yarayan tek hörgücü bulunan bir memeli türü: HECİN

Deveyi çöktürmek için çıkarılan ses: IH

Devinbilimi: DİNAMİK

Devirler,çağlar: DEVRAN

Devlet hazinesi: BEYTÜLMAL

Devlet hazinesi: MİRİ

Devlet malı,beylik: MİRİ

Devlet memurlarının maaşlarının derece ve tutarlarını düzenleyen sistem ve çizelge: BAREM

Devlet yönetiminde akrabalara ve özellikle yeğenlere yapılan iltimas: NEPOTİZM

Devletçe koruma altına alınmış tarihi yer veya bölge: SİT

Devletçe para,senet ve tahvil çıkarma,piyasaya sürme: EMİSYON

Devletçe verginin kesildiğini gösteren etiket: BANDROL

Devletçilik: ETATİZM

Devletin merkeziyetçiliğini savunan kimse: JAKOBEN

Devletler hukukunda bir ulusun hangi devlete bağlanacağıyla ilgili oylama: PLEBİSİT

Dış evlilik: EGZOGAMİ

Dış mahalleler: VAROŞ

Dıştan sağlanan her türlü maddeye karşı fiziksel ve ruhsal bir bağımlılık duyan kimse: TOKSİMAN

Dibek: SOKU

Difteri: KUŞ PALAZI

Diğer bir olayın belirli bir büyüklüğüne karşılık bulan bir olayın yaklaşık büyüklüğünü bulma amacını güden işlem: REGRESİON

Dijital Video Disk’in kısaltması: DVD

Dik yerlerden inen buzullarda,derin yarılmalar nedeniyle buz parçalarının koparak aşağıya düşmesi: SERAK

Dik,sarp: YALMAN

Dikdörtgen bir masada oynanan minyatür futbol oyunu: LANGIRT

Diken: NİŞ

Dikenli çalı: KEVEN

Dikenli,sert pullu,kısa ve geniş,siyaha yakın esmer bir balık: ÇOTİRA

Dikilitaş: OBELİSK

Dikişte hata: POT

Dikme.Dik: AMUT

Dil bilgisi: GRAMER

Dil tutukluğu: ANARTRİ

Dilde tutukluk,kekemelik: REKAKET

Dilek: KAM

Dilekçe: ARZUHAL

Dilenci: GOYGOYCU

Dili tutuk olan,kekeme: REKİK


Dilsiz,sessiz: EBKEM

Din adına yapılan savaş: GAZA

Din büyüklerinin yada tarihe geçmiş ünlü kimselerin yaşamları ve olağanüstü davranışlarıyla ilgili hikaye: MENKIBE

Din dışı: LADİNİ

Din işleriyle uğraşanların mesleği: İLMİYE

Din kurallarını öğretmek için yazılmış kitap: İLMİHAL

Din uğruna yapılan savaş: CİHAT

Dindar Yahudilerin başlarını örttükleri takke: KİPPA

Dingil: AKS

Dini bakımdan İngiliz kilisesine bağlı kimse: ANGLİKAN

Dini ezgi veya kaynağı dini olan orkestra parçası: KORAL

Dini ezgi yada kaynağı dini ezgi olan orkestra parçası: : KORAL

Dini tören masası: SUNAK

Dini,felsefi ve politik bir öğretim sistemini meydana getiren dogma ve kavramların bütünü,öğreti: DOKTRİN

Dinlenme salonu: ODİTORYUM

Dinler: EDYAN

Dinsel yada yarı dinsel bir konu üzerine bestelenen büyük ölçekli müzik yapıtına verilen ad: ORATORYO

Dinsel inanışlara göre kıyamete yakın bir zamanda çıkacağına inanılan yalancı: DECCAL

Dinsel tören ve kuralları.,mason töreni. Ritüel: RİT

Dip not: HAŞİYE

Diploma: BRÖVE

Dipten dallanan bir süs bitkisi: MAZI

Direk.Yapıda kullanılan dört köşe yada yuvarlak,kalınca sırık: MERTEK

Dirgen,yaba: ANADUT

Diş çıkarma: ISNAN

Diş diplerinde ve kaplarda oluşan kireç tabakası: KEFEKİ

Diş kiri,diş pası: PESEK

Diş köklerini kaplayan sert madde: SEMAN

Dişçilikte kullanılan,cıva ile bakır veya cıva,gümüş ve kalay bileşiği: AMALGAM

Dişçilikte kullanılan,cıva ve bakır yada cıva,gümüş ve kalay bileşiği: AMALGAM

Dişi at: KISRAK

Dişi bizon ile boğanın çiftleşmesinden doğan melez hayvan: KATOLO

Dişi deve. NAKA: MAYA: ARVANA

Dişi geyik: MARAL

Divan edebiyatında içkiyi ve içkili toplantıları övmek için yazılan şiir türü: SAKİNAME

Divan edebiyatında kaside veya gazelin ilk beyti: MATLA

Divan edebiyatında sevgilinin kaşı,kirpiği,bakışı için kullanılan benzetme,: TİG

Divan edebiyatında şehzadelerin sünnet düğünleriyle hanım sultanların doğum ve evlenme törenlerini anlatan yapıtlara verilen ad: SURNAME

Divan şiirinde her beytin son sözcüğünü,sonraki beytin ilk sözcüğü yapma biçiminde ortaya çıkan söz sanatı: İADELİ

Divan şiirinde uyakta tesis adıyla anılan eliften önceki sessiz harfin harekesi: RES

Divit.yazı hokkası: AME

Diyalektik: EYTİŞİM

Diyalog halinde yazılmış,genellikle eğlendirici sahne eseri : SKEÇ

Diyarbakır yöresine özgü sütle yapılan bir hamur tatlısı: NURİYE

Diyarbakır’ın eski adı: AMİD : AMED

Diyelim ki,tutalım ki: BİLFARZ

Diyezli ve bemollü bir sesin eski duruma getirilmesini gösteren nota işareti: BEKAR

Diz meniski travması: MENİSKUS

Dizanteri: KANLI BASUR

Dizginleri koyuverilmiş bir atın dört nala koşması.Süvari akını: ILGAR

Dizi,sıra: NAF

Dizicilerin harfleri içine yerleştirdikleri demir yuva: KUMPAS

Dogma: NAS : İNAK

Doğa seslerine benzer seslerle yapılan sözcük ses yansıması,yansıma: ONOMATOPE

Doğacak çocuğu ana rahminden çekmeye yarayan aygıt: LAVTA

Doğaçlama tiyatro: TULUAT

Doğada ve toplumda nitelikle ilgili değişmelerin yavaş yavaş değil,birdenbire olması: MUTASYON

Doğada,kemik dokusunda bulunan,içinde flüor veya klor olan doğal kalsiyum fosfat: APATİT

Doğadaki canlıların birbiriyle ve çevreyle ilişkilerini inceleyen bilim dalı: EKOLOJİ

Doğal hidratlı manganez ve kalsiyum silikat: İNEZİT

Doğal olarak böğürleri kalçalara doğru daralan at için kullanılan sözcük : LAĞAR

Doğal set: SEKİ

Doğalcılık: NATÜRALİZM

Doğalgaz,elektrik gibi şeylerin kullanılan miktarını ölçen alet: SAYAÇ

Doğalgazın ikinci önemli bileşeni olan hidrokarbon: ETAN

Doğanın bilgisine büyüsel işlemlerle varılabileceği inancı: ÖKÜLTİZM

Doğayı gerçekte olduğu gibi bütün ayrıntılarına bağlı kalarak değil,ondan edinilen izlenimin ölçüsüne göre anlatan;doğrudan doğruya gerçeği,nesneyi değil de,onun sanatçıda uyandırdığı duyumları veren sanat akımı: EMPRESYONİZM

Doğramacılıkta kereste olarak kullanılan,sıkıştırılmış talaş ve yongadan yapılan tahta: SUNTA

Doğru yolu arama: HİDAYET

Doğru,gerçek: ÇIN

Doğruluğu ve gerçekliği tek yanlı olarak yalnızca hareketlerin sonuçları ve başarıları ile değerlendiren öğreti: PRAGMATİZM

Doğu Karadeniz Bölgesinde tulum eşliğinde horon oynayarak yapılan geleneksel eğlence: VARTAVAR

Doğu Afrika’da yaşayan bir antilop: GERENUK

Doğu Afrika’da yaşayan göçebe bir halk: MASAİLER

Doğu Anadolu ile Azerbaycan’da çalınan bir çalgı türü: TAR

Doğu Anadolu’da bir göl: ARİN

Doğu Anadolu’da kullanılan bir küçük zurna: MEY

Doğu Anadolu’da kullanılan bir tür küçük zurna: MEY

Doğu Anadolu’dan doğarak Hazar’a dökülen bir ırmak: ARAS

Doğu Anadolu’ya özgü bir halk oyunu: TAMZARA : MEYROKİ

Doğu Anadolu’ya özgü bir halk oyunu: SEPE

Doğu Anadolu’ya özgü,halay türü bir halk oyunu: SEPE

Doğu Asya’da bir ırmak: YALU

Doğu Karadeniz kıyı bölgesinde yetişen bir koyun türü: KARAYAKA

Doğu Karadeniz dağlarında,fundalıklarda yetişen,2-3 m boyunda,kışın yaprak dökmeyen,çok iri ve mor çiçekler açan ve yaprakları halk hekimliğinde kullanılan bir ağaççık,orman gülü: KOMAR

Doğu Karadeniz kıyı bölgesinde yetişen,uzun kuyruklu,beyaz renkli bir koyun ırkına verilen ad: KARAYAKA

Doğu Karadeniz’de ünlü bir yayla: VERÇENİK

Doğu Karadeniz’de özellikle Rize yöresinde dokunan çamaşırlık ince bez: FERETİKO

Doğu Karadeniz’in dağlık kesimlerinde yaşayanların giydiği,bacağı çorap gibi saran bir tür çizme: SABUK

Doğu kiliselerinde ermişlerin tahta pano üzerine yapılan resimlerine verilen ad: İKONA

Doğu masal ve efsanelerinde kötü ve korkunç cin: İFRİT

Doğu müziklerinde eserler arası çalınan parça: ARANAĞME

Doğu Timor’un başkenti: DİLİ

Doğu ülkelerinde yaşayan Yunan asıllılara verilen ad: RUM

Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da konar göçerlerin kıl çadırından oluşan yayla yerleşmesine verilen ad: ZOMA

Doğu ve Güneydoğu Anadolu’ya özgü,tavuk eti,sarımsak ve ekmekle yapılan bir çeşit pilav: SENGESER

Doğum meleği: AYZIT

Doğum sancısı: BURU

Doğumdan altı ay sonraya kadar olan erkek yada dişi at yada eşek yavrusu: KULUN

Doğurması yakın olan hamile kadın: AĞIRAYAK

Doğuştan kör: DARİR

Doğuştancılık: NATİVİZM

Doktorların kulaklarına takarak insanların iç organlarını dinlemek için kullandıkları tıbbi alet: STETESKOP

Doku ölümü: NEKROZ

Dokubilim: HİSTOLOJİ

Dokuma tezgahı çerçevelerinin gücü tellerine takılan ve içinden çözgü ipliği geçen küçük halka.: NİRE

Dokumacılıkta atkı ipliğini sıkıştırmak için kullanılan,demirden veya ağaçtan yapılmış dişli araç: KİRKİT

Dokumacılıkta atkıların geçirildiği uzunlamasına ipler : ÇÖZGÜ

Dokumacılıkta kullanılan unlu yada çirişli sıvı: HAŞIL

Dokumacılıkta mekikle enine atılan iplik: ATKI

Dokuması kalın,sık ve yumuşak,bir tür pamuklu bez: PAZEN

Dokunmuş kumaşlardaki tarak izlerini yok etmek için bu kumaşları bir bıçaktan geçirme işlemi.Sanayide kimi metalleri ve yüzeyleri parlatma: POLİSAJ

Dokusunda altın ve gümüş renkte tellerin çoğunlukta olduğu kumaş: LAME

Dokuz dereceden oluşan,depremlerin gücünü ölçme birimi: RİCHTER

Dokuz milimetre çapında,İngiliz yapısı,hafif,kullanışı kolay bir tür makineli tüfek: STEN

Dokuzuncu İsrail kralı: YORAM

Dolama.Parmak çıbanı: ETYARAN

Dolandırıcı: AYYAR

Dolaşma,gezinti: CEVELAN

Dolmuş yapan büyük at arabası: OMNİBÜS

Dolunay,mehtap. ,ayın on dördü : . BEDİZ : AYAS

Dolunayda huyu değişen: AYSAR

Domalan’da denilen ve patatese benzeyen bir tür mantar: KEME

Domates: BANADURA

Domuz yavrusu: MOZAK

Domuz: BOCUK

Domuza benzer bir hayvan./ Yaban domuzu: PEKARİ

Don Kişot’un atının adı : ROSİNANTE

Don,şalvar: TUMAN

Donanım: TEÇHİZAT

Donanma: ARMADA

Dondurulmuş meyve suyundan yapılan bir tür pelte: ELMASİYE

Dondurulmuş yada buzlu olarak hazırlanan içecek: FRAPE

Dost,yakın arkadaş: ENİS

Dostlar,arkadaşlar: İHVAN

Dökme demir,font: PİK

Dökülen tohumlarla ertesi yıl kendiliğinden çıkan tahıl: ALAZA

Dökülen yaprak: HAZAL

Dökümcülerin kullandığı ağaçtan yapılmış kalıp: SAÇULA

Döl verme yetkinliğine eren,baliğ: ERİN

Döl yolu: VAGİNA

Dönbaba,turna gagası gibi adlar da verilen ve yapraklı dalları Ege Bölgesinde sebze olarak kullanılan otsu bir bitki: İĞNELİK

Döneç: ROTOR

Dönek,uğursuz: ALABACAK

Dönemeç: BÜK

Dönümün dörtte biri kadar olan alan ölçüsü: EVLEK

Dönüşümcülük: TRANSFORMİZM

Dört bölükten kurulan,bir binbaşının komutasında bulunan asker birliği: TABUR

Dört Japon çiçek süsleme okulundan biri: KO

Dört köşe yelkenlerin yan yakalarına,alt tarafa doğru bağlanan halat: BORİNA

Dört tekerlekli,çift körüklü bir tür binek at arabası: LANDO

Dört tekerlekli,hafif,bir tür gezinti arabası: KALESKA

Dört tekerlekli,içinde dingillere paralel olarak düzenlenmiş karşılıklı iki oturma sırası bulunan üstü açılıp kapanabilen çift körüklü binek arabası: LANDO: LANDON

Dört telli bağlama: BULGARİ

Dört yaşına kadar olan dişi manda: EVERE

Dört: CIHAR

Dörtte bir,çeyrek anlamında eski sözcük: RUBA

Döşeme gereci plastik madde: MARLEY

Döşeme sıvası: ŞAP

Dövülmüş et,bulgur ve soğanla yapılan ızgara köfte: ORUK

Dövülmüş sarımsak,yumurta sarısı ve zeytinyağından oluşan soğuk sos: AYOLİ

Dövüşemeyecek duruma gelen bir boksörün karşılaşmayı bırakması: ABONDONE

Duacı: DAİ

Dul kadınlar: ERAMİL

Duman rengi: FÜME

Duman: DUHAN

Dumanda kurutulmuş et,balık veya peynir: FÜME

Dumanı toplayıp bacaya vermeye yarayan çıkıntı: DAVLUMBAZ

Durağan yıldız: SABİTE

Durgun su: RAKİT

Durum: HALET

Duvar içindeki oyuk,raf,: NİŞ

Duvar lambası: APLİK

Duvar örülürken büyük taşların arasına konan ufak taşlar: HELİK

Duvar ve tavan süslemeleri yapan usta: NAKKAŞ

Duvarcıların doğrultu bulmakta kullandıkları şakul ipi: PERESE

Duvardaki taş yada tuğla sırası: REDE

Duvarı berkitmek için taşların arasına yatay olarak yerleştirilen direk: HATIL

Duvarları kaplayıp süslemek için kullanılan ve çiçek resimleriyle bezeli pişmiş balçık levha,fayans: ÇİNİ

Duyarga,dokunma duyusu: LAMİSE

Duygu kapanıklığı: APATİ

Duygulu: MÜTEHASSİS

Duygusal,hikayeli türkü./ Serbest biçimli,romantik,müzik araçlarıyla çalınan yada şarkı olarak okunan yapıt: BALLAD

Duygusuz,kayıtsız,uyuşuk: APATİK

Düdenden daha geniş olan çukurlara verilen ad: UVALA

Düğme ve süs eşyası yapımında kullanılan bir deniz kabuklusu: ABALON

Düğün armağanı: SAÇI

Düğünde oyundan sonra davulcunun topladığı para: ŞABAŞ

Düğüne çağrılanlara düğün sahibince verilen hediye: DÜRÜ

Dümen kolu: YEKE

Dünya çapında: CİHANŞÜMUL

Dünya ile ahret: DAREYN

Dünya ve dünya ile ilgili her şey: MASİVA

Dünyaca ünlü bir çevre örgütü: GREENPEACE

Dünyanın Yedi harikasından biri sayılan Bodrum’daki anıtmezarıyla ünlü Kayra kralı: MAUSOLOS

Dünyanın yedi harikasından biri olan Babil asma bahçelerini yaptıran efsanevi Asur kraliçesi: SEMİRAMİS

Dünyanın bütün denizlerine yayılmış bir yumuşakça cinsi: ERATO

Dünyanın büyük bir kısmını eline geçiren: CİHANGİR

Dünyanın ilk nükleer denizaltısının adı: NAUTİLUS

Dürbün: IRAKGÖRÜR : BAKAÇ

Düş gücü: MUHAYYİLE

Düşkünler evi: DARÜLACEZE

Düşkünlük,tutku: İPTİLA

Düşman: YAĞI : ADU

Düşmanlık: ADAVET

Düşme: SUKUT

Düşsel: FANTASTİK

Düşük nitelikli,kötü anlamında argo sözcük: DANDİK

Düşük sıcaklıklı bir yanardağ patlaması sonucunda ortaya çıkan küçük krater: MAAR

Düşünceden çok,canlı duygulara ve aşka dayanan sanat eserleri için kullanılan eski bir sözcük: GARAMİ

Düşünceleri şeriat ilkelerine aykırı görüldüğünden,Memlük sultanının buyruğu üzerine,Halep’te derisi yüzülerek öldürülmüş olan Türk tasavvuf şairi.(14. asır): NESİMİ

Düşünme gücü: KARİHA

Düşünülenin tersini söyleyerek yapılan ince alay: İRONİ

Düşünüş biçimi: MANTALİTE

Düz dam,taraça: ŞATU

Düz dokunmuş açık saman renginde bir tür ipek kumaş: SADAKOR

Düz duruma getirme,düzleme: TESVİYE

Düz kenarlı şapka: KANOTİYE

Düz nehir gemisi: TOMBAZ

Düz tepeli,sarp yamaçlı dağ,masadağ: MESA

Düz veya desenli bir kumaştan kesilmiş motiflerin bir başka kumaşa işlenmiş durumu: APLİKE

Düz veya desenli kumaştan kesilmiş motiflerin bir başka kumaşa işlenmiş durumu: APLİKE

Düz yakalı,önü ilikli bir tür ceket : SETRE

Düz yazıda yapılan uyak: SECİ

Düz,engebesiz toprak parçası: DÖLEK

Düzen,hile: DEK

Düzenleme: ARANJMAN

Düzenlenmiş arazinin yüzölçümünü bulup planını yapmaya yarayan alet: TAKEOMETRE

Düzenleyen: NAZIM

Düzenleyici: ARANJÖR

Düzenli olarak ekim yapılan arazi: EKENEK

Düzgün biçilmiş uzun ve ensiz tahta : ÇITA .

Düzgün sarılmış halat yumağı: RODA

Düzgün söz söyleme kolaylığı: TALAKAT

Düzgün: ONAT
 

sherry

V.I.P
V.I.P
----E----

Ebegümecigillerden bir bitki: BAMYA

Eczacılık: İSPENÇİYARİ

Eczacılıkta kullanılan ve çürümeyen bir bitki: KARAYA

Eczacılıkta,parfümeride kullanılan ve çiçeklerden çıkarılan sarımtırak yağ: LANOLİN

Edat: İLGEÇ

Edebiyatta bir şiiri yada şiir parçasını şakacı bir anlatıma çevirme: HEZEL

Edebiyatta birden çok anlamı olan bir kelimenin iyi anlamını kullanır görünerek,kötüsünü kastetmek: CİNAS

Edebiyatta,iki yada ikiden daha çok anlamı olan bir sözcüğü yaygın olmayan anlamlarını düşündürecek yolda kullanma sanatı: İHAM

Edepsiz,şamatacı: ŞEREMET

Edepsiz,şirret: ZİLLİMAŞA

Edipler: UDEBA

Edirne yöresine özgü bir peynir tatlısı: BELMUŞ

Edirne’de Meriç ırmağı deltasında bir göl: BÜCÜRMENE

Edirne’nin Enez ilçesinin antik adı: AİNOS

Efelek de denilen çok yıllık otsu bir bitki.: LABADA

Efendisinin hizmetinden ayrılan ve serüvenler ardında ülkeyi baştan başa dolaşmaya koyulan samuray: RONİN

Efes kentinin kurucusu: ANDROCLE

Efes’te bir tapınak: SERAPİS

Eflatun,beyaz, kokulu çiçekler açan bir ağaç: LEYLAK

Efsane köpek: KITMİR

Efsanelere göre içene ölümsüzlük sağlayan bir su: ABIHAYAT

Efsanevi Argos kralı: AGAMEMNON

Efsanevi bir kuş: SİMURG

Eftalitler’de denilen ve 5. yüzyılda güçlü bir devlet kuran eski Türk ulusu: AKHUNLAR

Ege bölgesinde Güllük körfezi kıyısında antik bir kent: İASOS

Ege bölgesinde taze sarı incire verilen ad: LAP

Ege Bölgesine özgü bir tür zeybek oyunu: FERAYİ

Ege bölgesine özgü,küçük ama lezzetli bir karides cinsi: ÇİMÇİM

Ege Denizinin eski adı: ADALAR DENİZİ

Ege denizinin ilk çağlarda “eski deniz” anlamındaki adı: ARŞİPEL

Ege kıyılarında,özellikle İzmir kentinde etkili yerel deniz meltemi: İMBAT

Ege ve Akdeniz bölgelerinde yetişen,tohumları çok zehirli küçük bir ağaççık: ZİVİRCİK

Ege ve Akdeniz’de bulunan iri ve büyük bir karides cinsi: NİKA

Egemenliğini tanıma: BİAT

Eğerin altındaki belleme: YUNA

Eğik olarak kesilmiş kenar: PAH

Eğilim,yönelim: TANDANS

Eğim ölçer: KLİNOMETRE : EKLİMETRE

Eğirmen,kirmen: İĞ

Eğitim bilimi: PEDAGOJİ

Eğlenceli,hafif konulu,içinde bestesiz konuşmalar da bulunan sahne yapıtı: OPERET

Eğrelti otu,aşk merdiveni: FUJER

Eğreti dikiş: TEYEL

Eğretileme: METAFOR

Eğrilmekte olan yün,keten gibi şeylerin tutturulduğu,bir ucu çatal değnek: ÖREKE

Ejderha: DRAGON

Ek çizgisi,bir vidada iki diş arasında kalan çukur bölüm: YİV

Ek vagon: FURGON

Ek: LAHİKA

Eker: MİBZER

Ekilen biçilen tarlada işçileri idare eden kimseye halk dilinde verilen ad: EYNERCİ

Ekin biçerken sıralanan işçi takımı: HON

Ekin biçildikten sonra toprakta kalan köklü sap: ANIZ

Ekinlerde başak: KELLE

Ekip gereçleri: EKİPAJ

Eklembacaklılardan taşlar altında yaşayan zehirli bir böcek: ÇİYAN

Eklembacaklıların ve kabukluların örteneğini oluşturan madde: KİTİN

Eklemlerdeki ağrılı hastalık: ARTRİT

Ekler’e benzer bir tür pasta: PROFİTEROL

Ekmek içi,ceviz,zeytinyağı,sarımsak ve sirke ile yapılan bir tür meze : TARATOR

Ekmek parçası,lokma: BANAK

Ekmek: NAN

Ekonomik olayların açıklanmasında çok sayıda değişkeni göz önüne alarak ve karşılıklı bağıntılar kurarak,teorik çalışmaların deneylerle doğrulanmasını sağlayan matematiksel yöntem: EKONOMETRİ

Eksen: MİHVER

Eksiklik,kusur: NAKISA : AĞMAN

Eksiksiz,kusursuz: HAZA

Ekşimik: KESİK

Ekvator Afrika’sında ve Güney Afrika’da yaşayan küçük antilop: GİB

Ekvator bölgelerinde yetişen bir meyve ağacı: ANONA

Ekvator bölgesinde yetişen bir meyve ağacı: ANONA

Ekvator kuşağında geniş çayırlara verilen ad: SAVANA

Ekvator kuşağındaki geniş çayırlara verilen ad: SAVANA

Ekvator para birimi: SÜKRE

Ekvator: EŞLEK

Ekzama: MAYASIL

El ile bir çeşit dantel örmek için kullanılan silindir biçimli araç: KOPANAKİ

El ile dokuma: PEMAS

El işleri için kullanılan seyrek dokunmuş keten bezi: KANAVİÇE

El tezgahında bez dokuyan kimse: ÇULHA

Elazığ yöresine özgü bir halk oyunu: AVREŞ

Elbise plesi: BÜZGÜ

Elbise,çamaşır ve örtü gibi şeylere süs olarak dikilen seyrek örgü,tentene: DANTEL

Elbise,çamaşır: CAME

Elbisede bir tür kol kesimi: JAPONE

Elçi atanma yazısı: AGREMAN

Elçiliğe bağlı uzman: . ATAŞE

Elçilik ve konsolosluklarda yönetimle ilgili olan görevli: KANÇILARYA

Elçilik veya konsolosluklarda çalışan koruma memuru: KAVAS

Elde veya makinede işlenmiş süslü şerit: FİSTO

Elde yün eğirmeye ve bükmeye yarayan ve ipliğin yumak halinde elde edilmesini sağlayan ağaçtan yapılmış bir tür iğ: KİRMAN : KİRMEN

Eldiven ve giysi yapımında kullanılan bir tür yumuşak deri: NAPA

Ele başı: SERGERDE

Elek ve kalbur üzerinde kalan iri taneler: İRİNTİ

Elek: KALBUR

Elektrik direnç birimi: OM

Elektrik kutusu: BUAT

Elektrik sıgası birimi: FARAD

Elektrik ve ısı enerjisinin birlikte üretildiği teknoloji: MOJENERASYON

Elektriksel kapasite: SIĞA

Elektroensefalografi’nin kısaltması: EEG

Eleman,unsur: ÖGE

Elemler: ALAM

Eli açık,cömert: KERİM

Eli açık,cömert: KOÇAK

Eline,ayağına çabuk,çevik,atik: ÇALAK

Elle seyrek dikiş: OYULGA

Elle sürülen,hafif,küçük çocuk arabası: PUSET

Elli şiniklik tahıl ölçeği: MUT

Elma armut gibi meyvelerin yenmeyen iç bölümü: EŞELEK

Elmas,yakut gibi değerli taşlar,mücevher: CEVAHİR

Elmasın tıraş edilmiş yüzlerinden her biri: FAÇETA

Emanet.İnam: VEDİA

Emekçi topluluğu: PROLETARYA

Emiliano Zapata’nın devrim planı: AYALA

Emmeç: ASPİRATÖR

Emzikli şişe: BİBERON

En az : EKAL : EDNA

En beyaz: BEYZA

En büyüğü yarım kiloyu aşmayan kılçıklı küçük balıklara verilen ad: ÇİTARİ

En büyük: EKBER

En çok vadilerde,yamaçlarda bulunan kil ve kum karışımı,sarı renkli verimli balçık: LÖS

En elverişli,en iyi olan: OPTİMUM

En eski jeolojik sistem: AZOİK

En iri geyik: MUS

En kısa zaman: AN

En küçük boylu yarış yelkenlisi: KADET

En küçük izci kuruluşu: OBA

En son: HATEM

En ünlü iki Alman destanından biri: NİBELUNGEN

En yüksek değer: KEMAL

Encümen,komisyon,komite: YARKURUL

Endonezya plakası: RI

Endonezya,Malezya gibi ülkelerde hem erkek,hem kadın tarafından giyilen ve etek biçiminde sarınılan uzun kumaş parçası: SARONG

Endonezya’da takımadalar: ARU

Endonezya’da takımadalar: ARU

Endonezya’nın para birimi: RUPİ

Enerji: ERKE

Engebeler,tümsekler,yüzey biçimleri: AVARIZ

Engel,uymazlık.BEİS

Engel: KET

Engerek yılanı: EFİ

Enine boyuna,her yönü ile: ARİZAMİK

Enine olan : ARZANİ

Enli çember: KASNAK

Erbainden sonra gelen,31 Ocakta başlayan elli günlük kış dönemi: HAMSİN

Erginlik: RÜŞT

Erik,kayısı gibi ağaçlardan sızan bir tür zamk: KEDİBALI

Erim: MENZİL

Erime: ZEVEBAN

Erişim: MUVASALA

Erişmiş: NAİL

Eriyen elektrotla,karbondioksit koruması altında uygulanan ark kaynağı: MAG

Eriyik: MAHLUL

Erkeğin eşi,zevce: AYAL

Erkeğin toplumsal bakımdan kadına egemen olduğu ve bu nedenle efendilik ayrıcalıklarını hak ettiği düşüncesine dayanan ideoloji: MAŞİZM

Erkek balığın tohumu: SÜT

Erkek çocuk: KIZAN

Erkek deve: LÖK

Erkek hayvanın dişisiyle çiftleşmesi: AŞIM

Erkek hindi: GURK

Erkek kardeş: DADAŞ

Erkek keçi: ERKEÇ

Erkek kümes hayvanlarının en iri ve yaşlı olanı: BABAÇ

Erkek ördek: SUNA

Erkek saçı biçiminde kesilmiş kadın saçı: ALAGARSON

Erkek veya dişi üreme hücresi: GAMET

Erkeklerde resmi,ciddi;kadınlarda öğleden sonra giyilen,özenli,süslü,aksesuarı tamam giyime verilen ad: ABİYE

Erkeklerde yaş dönemi: ANDROPOZ

Erkeklere ait özel konut: GARSONİYER

Erkekliği güçlü,çok eski bir Mısır tanrısı: MİN

Erkekliğin ve dişiliğin belirlenmesinde rol oynayan kromozom: ALOZOM

Erkeklik organı: ZEKER

Erkekte cinsel güçsüzlük.,puluçluk: ANANET

Erken bunama: ŞİZOFRENİ

Erken doğmuş bebek: PREMATÜRE

Erken olgunlaşan ince kabuklu bir siyah üzüm çeşidi: DİMNİT

Ermeni müziğine özgü,kavala benzer bir çalgı: DUDUK

Ermenistan’ın başkenti: ERİVAN

Ermenistan’ın kendi dilindeki adı: HAYASTAN

Ermenistan’ın para birimi: DRAM

Erotik,şehevi : KÖSNÜL

Erteleme: TECİL

Erzak odası: KİLER

Esenlik dilemek: SELAM

Eserin sonuç bölümü: EPİLOG

Eshabı Kehf’de yedi uyuyanların köpeğinin adı: KITMİR

Esinti,rüzgarın bir kere esmesi: NEFHA

Esinti: NEFHA

Esir çocuk: BEÇE

Eski toplarda kullanılan mermi ve demir parçalarını taşıyan silindir biçiminde kap: ŞARAPNEL

Eski dilde bir yazıya eklenen parça: ZEYİL

Eski kültür ve sanat anıtlarını yakıp yıkan, bunların değerini bilmeyen kimse yada topluluk: VANDAL

Eski Yunanlılarda, eşit olmayan iki ses arasında kulakla seçilebilecek en küçük aralığa verilen ad: KOMA

Eski adı Seylan olan ülke: SRİLANKA

Eski ağırlık ölçüsü okkanın dört yüzde biri: DİRHEM

Eski Asur kenti: NİNOVA

Eski ayakkabı: KELİK

Eski bez parçası,paçavra: ÇAPUT

Eski bir ağırlık ölçüsü birimi: BATMAN

Eski bir çalgı: MAR

Eski bir fitilli tüfek: ALAYBOZAN

Eski bir hacim ölçüsü: KA

Eski bir salon dansı: KADRİL

Eski bir tahıl ağırlık ölçüsü: KİLE,: SA

Eski bir tüfek: KARABİNA

Eski bir uzunluk ölçüsü birimi (68 cm’ye eşit): ARŞIN

Eski bir uzunluk ölçüsü: ENDAZE

Eski çağlardan kalma eserleri tarih ve sanat bakımından inceleyen bilim dalı: ARKEOLOJİ

Eski Çin felsefesinde,evrenin birliğini sağlayan düzen ilkesi: TAO

Eski dilde surat,yüz: RU

Eski dilde acıyan: RAİF

Eski dilde ağırbaşlılık,vakar. ;VAK

Eski dilde ağız: DEHEN

Eski dilde ağlatma: IBKA

Eski dilde akıllı: LEBİB : LEBİBE

Eski dilde alametler,işaretler: ALAİM

Eski dilde alın: NASİYE

Eski dilde altın: ZER

Eski dilde anne: EM: ÜM

Eski dilde Aralık ayı: BİRİNCİ KANUN

Eski dilde arka,sırt: ZAHR

Eski dilde arkası sıra: DERADAP

Eski dilde aslan: ŞİR : ESED

Eski dilde at,beygir: ESB

Eski dilde atasözü: DARBIMESEL

Eski dilde ateşler: NİRAN

Eski dilde atlı haberci,postacı: ÇAPAR

Eski dilde ayırıcı özellik: ŞİAR

Eski dilde ayrı durma.Sıkma,sıkarak bağlama: ŞET

Eski dilde aysberg: CUMUDİYE

Eski dilde azı dişi: NAB

Eski dilde baba Cet: EB

Eski dilde bağlı kılma,kısıtlama: TAKYİT

Eski dilde balık: MAHİ

Eski dilde balta: TEBER

Eski dilde bayağı insanlar: EDANİ

Eski dilde bayrak: RAYET

Eski dilde belediye : URAY

Eski dilde belirti: NİŞANE

Eski dilde bencillik: ENANİYET

Eski dilde berrak,duru: NAB

Eski dilde bilgiçlik taslayan: MALUMATFURUŞ

Eski dilde boy,endam: KAD

Eski dilde boynuzdan yapılan bir tür boru: NEFİR

Eski dilde bozma,.feshetme: FEK

Eski dilde burun ucu. / Hayvanların burun ucu: KALAK

Eski dilde bülbül: ANDELİB

Eski dilde cam,kristal: MİNA

Eski dilde cehennem: TAMU

Eski dilde cıva: ABEK

Eski dilde çekinme,razı olma: İBA

Eski dilde çekirge: MİK

Eski dilde çeyrek: RUBU

Eski dilde çizme: MUSE

Eski dilde çöl: TİH

Eski dilde dağ eteği,çayırlık,çimenlik: RAG

Eski dilde daha doğru,en sağlam: ASAH

Eski dilde damar: REG

Eski dilde delip geçen,içe işleyen: NAFİZ

Eski dilde demir: AHEN

Eski dilde deri kalkan: DARAKA

Eski dilde derin hale getirme: İKAR

Eski dilde derinlik: UMK

Eski dilde deve: ŞÜTÜR

Eski dilde devirler,çağlar,zamanlar: EDVAR

Eski dilde dilek: KAM

Eski dilde dilenci: SAİL: GEDA

Eski dilde dinlenme,istirahat: AJ

Eski dilde doku: NESİÇ

Eski dilde dokumacılıkta,tüle benzer ince ve saydam bir kumaş: SAKANGUR

Eski dilde dolum,dolma,doluluk: MELA

Eski dilde dölleme,döllenme: İLKAH

Eski dilde dönence: MEDAR

Eski dilde dudak: LEB

Eski dilde duvar: DAR

Eski dilde düğün yemeği./Saadet,mutluluk: URS : URAS

Eski dilde Ekim ayı: BİRİNCİ TEŞRİN

Eski dilde ekmek: NAN

Eski dilde elma: . SİB

Eski dilde en azından.,asgari: LAAKAL

Eski dilde en sefil,pek aşağı: ESFEL

Eski dilde en tatlı: AZEB

Eski dilde engel,uymazlık: BEİS

Eski dilde er,erkek: NER

Eski dilde erik: ALU

Eski dilde erkekler: RİCAL

Eski dilde estetik: BEDİA

Eski dilde eş,zevce: REFİKA

Eski dilde eşek : HAR

Eski dilde eşik: ASİTANE

Eski dilde etek: DAMEN

Eski dilde faiz: RİBA

Eski dilde gece: ŞEB

Eski dilde geceler : LEYAL

Eski dilde geçip gitme,sona erme: MÜRUR

Eski dilde gelin: ARUS

Eski dilde gemi demiri: MİRSAT

Eski dilde gemi: SEFİNE : SABİHA : KEŞTİ

Eski dilde gerdek: ARİS

Eski dilde geri döndürme,geri çevirme: REKS

Eski dilde görme: RÜYET

Eski dilde gösterme: İRAE

Eski dilde göz: AYN: DİDE

Eski dilde güç,iktidar elde etme: NAMİYE

Eski dilde güçsüz bırakma: İHAN

Eski dilde gün: RUZ

Eski dilde güneş yada ay tutulması: KESF

Eski dilde haberci,ulak: SAİ

Eski dilde halkın İstanbul’daki yabancılara,özellikle Fransızlara verdiği ad: DİDON

Eski dilde hastalık , dert: DA

Eski dilde herhangi bir şeyin küçük parçası: ŞİRZİME

Eski dilde hesap defteri.: ABAR

Eski dilde hevesler,istekler: EHVA

Eski dilde hokkabazlık,el çabukluğu: ŞABEZE

Eski dilde horoz: DİK

Eski dilde ılgın ağacı: AC

Eski dilde idare etmek.,temize çıkarmak: ABRAMAK

Eski dilde ihtiyarlık: ŞEYB

Eski dilde iklimler: EKALİM

Eski dilde ilkbahar: NEVBAHAR

Eski dilde intikam,öç: SAR

Eski dilde kadın: ZEN


Eski dilde kale hendeği: UR

Eski dilde kalıba dökme: İSAGA

Eski dilde kamış: NAY

Eski dilde kan: DEM

Eski dilde kaplan: BEBİR

Eski dilde karınca: MUR

Eski dilde Kasım ayı: İKİNCİ TEŞRİN : SONTEŞRİN

Eski dilde kaş: EBRU

Eski dilde kaz: BAT

Eski dilde kemik: AZM

Eski dilde kılıç: TİG

Eski dilde kırmızı renkli olan: LALİN

Eski dilde kilise çanı: NAKUS

Eski dilde kimseler,insanlar: KESAN

Eski dilde kip: SIYGA

Eski dilde koku: BU

Eski dilde kolay: ASAN

Eski dilde korku: BİM

Eski dilde kovma: İBAD

Eski dilde kök tutmuş,köklenmiş: RİŞEGİR

Eski dilde köpek: SEG : SEK

Eski dilde körpelik,tazelik: TARAVET

Eski dilde kumaş: KALA

Eski dilde kurban bayramı: ADHA

Eski dilde kuş gagası: NAL

Eski dilde kuşluk vakti: ÇAŞT

Eski dilde lanet sözü: LAN

Eski dilde mektup,mesaj ulaştırma: BELAĞ

Eski dilde mermer: RUHAM

Eski dilde mimaride yapıları örten süslü çatı ve saçaklar: ARASTAK

Eski dilde mum,balmumu: ŞEM

Eski dilde müjde,müjdeli haber: SAVA

Eski dilde Müneccimlerce insanın doğduğu andan başlayarak,yaşamındaki uğursuz anların hesaplanması: ASİTAN

Eski dilde nevale,azık: TUŞE

Eski dilde oburlar: EKELE

Eski dilde Ocak ayı: İKİNCİ KANUN : KANUNU SANİ

Eski dilde ok atıcı,okçu: KEMANKEŞ

Eski dilde ok.: TİR

Eski dilde oklar anlamında sözcük: NİBAL

Eski dilde otlar: ERA

Eski dilde öç,intikam: SAR

Eski dilde öd kesesi: MERARE

Eski dilde öfke: RİS

Eski dilde öğrenci: ŞAKİRT: TİLMİZ

Eski dilde öğüt,akıl verme: NUSH

Eski dilde öğüt,nasihat: MEVİZE : NUSH

Eski dilde örtme,gizleme: SETR

Eski dilde özgürlük yanlısı olanlar: AHRAR

Eski dilde parlaklık,göz alıcılık: REVNAK

Eski dilde parlama: LEM

Eski dilde pek az., çok aşağı: EDNA

Eski dilde pirinç: ERZ

Eski dilde rüzgar,esinti: RİH

Eski dilde saf,arı,katıksız anlamında sözcük: NAB

Eski dilde sağır: ASAM

Eski dilde sanık: MAZNUN

Eski dilde satrançtaki vezir taşı: ASAF

Eski dilde satrançtaki vezir: FERZ

Eski dilde sermaye,kapital: RESULMAL

Eski dilde sıcak suda haşlama: NAK

Eski dilde sıcaklık,hararet: TEB

Eski dilde sığır çobanı: RAİ

Eski dilde sıhhi: ZENİ

Eski dilde soylular: ZADEGAN

Eski dilde su yosunları: ÜSNİYE

Eski dilde su.: AB : MA

Eski dilde sünnet etme: HİTAN

Eski dilde süs: ZİVER

Eski dilde şarap.: HAMR

Eski dilde şehir: ŞAR

Eski dilde şiirler: EŞAR

Eski dilde şişme,kabarma: AMASA

Eski dilde taç: İKLİL

Eski dilde taçlar: TİC

Eski dilde tarak: ŞANE

Eski dilde toplama: İCMA

Eski dilde tuğgeneral: MİRLİVA

Eski dilde tuz: NEMEK

Eski dilde uyurgezer: SAİFFİLMENAM

Eski dilde uzaklık,ara: KAB

Eski dilde üzengi: RİKAB

Eski dilde üzerine yazı yazılmış kağıda veya mektuba verilen ad: RAKİME

Eski dilde üzüm: İNEB

Eski dilde üzüntü,kaygı, : HEM

Eski dilde vergi toplama : CİBAYET

Eski dilde yakın,az aralıklı olan: KARİN

Eski dilde yara: ZAHM

Eski dilde yardım: NASR

Eski dilde yasaklayan,engel olan: NAHİ

Eski dilde yemin etme: İLA

Eski dilde Yengeç Burcu: SERETAN

Eski dilde yeni anlamında bir sözcük: CEDİT

Eski dilde yıl: AM

Eski dilde yılan: MAR

Eski dilde yıldırım: BARİKA

Eski dilde yıldız: SİTARE

Eski dilde yırtma: ÇAK

Eski dilde yiğitler,kahramanlar: ASÜD

Eski dilde yiyecek ve içecek şeyleri veren anlamında sözcük: RAZİK

Eski dilde yumuşak: NERM

Eski dilde yumuşaklık: NERM

Eski dilde yuva: LANE

Eski dilde yüzyıl: ASR

Eski dilde zaman: EYN

Eski dilde zarif giyinen kimse: TİRENDAZ

Eski Doğu’da ve Bizans’ta hükümdarlık simgesi olan tören başlığı: TİARA

Eski eşya pazarı: BİTPAZARI

Eski İran dininde aşk ve bereket tanrısı: ANAHİTA

Eski İran dininde aşk ve doğurganlık tanrısı: ANAHİTA

Eski İskandinav mitolojisinde baş tanrı: ODİN

Eski İskandinav mitolojisinde evrenin yaradılışında oluşan ilk canlı: YMİR

Eski Japon bozuk parası: RİN

Eski Japonya’da soylular sınıfı: İO

Eski Japonya’da tüccar sınıfı : CHONİN

Eski Kıbrıs’ın kuvvet tanrısı: BES

Eski konaklarda harem ile selamlık arasındaki daire: MABEYİN

Eski Mezdeki dinine bağlı Perslerin ayinlerde kullandıkları,bazılarının yalancı altın mantarı gibi sanrı yaratıcı bir mantar sandığı bitki: HAOMA

Eski Mısır tanrılarının asası: UAS

Eski Mısır valilerine verilen ad: HİDİV

Eski Mısır ve Yunan kültürlerinde önemli bir yeri olan insan başlı aslan gövdeli mitolojik yaratık: SFENKS

Eski Mısır’da güneş tanrısı: AMON

Eski Mısır’da şehir devletlerine verilen ad: NOM

Eski Mısır’da üretici güç: KA

Eski Mısır’ın en büyük piramitlerinden biri: MİKERİNOS

Eski Mısırlıların,Asya’nın Mısır’a yakın bölgelerinde yaşayan Sami kavimlerine verdikleri ad: AAMU

Eski mimarlıkta yapıları örten süslü çatı ve saçaklar: ARASTAK

Eski Roma’da ayrıcalıklı Particiler dışında kalan yurttaşlara verilen ad: PLEBLER

Eski Roma’da vahşi hayvan ve av tanrıçası: DİANA

Eski Roma’da,bir sirk içinde küçük çapta deniz savaşları yapılmak üzere kazılmış büyük havuz: NOMAHYA

Eski Romalılar zamanında,Roma’da ve diğer şehirlerde kamu işlerini konuşmak için halkın toplandığı alan: FORUM

Eski Romalıların ulusal giysisi olan geniş ve uzun harmani: TOGA

Eski Rusya’da gönüllü emekçiler birliği: ARTEL

Eski salon danslarından biri: KADRİL

Eski Sümer su tanrısı: EA

Eski şairlerin kasidelerinde övdükleri kişilerden aldıkları bahşiş: CAİZE

Eski Türk devletlerinde ,özellikle Selçuklularda şehzadelerin eğitimi yada bağımsız bir eyaletin yönetimi ile görevli vezir: ATABEK

Eski Türk güreşlerinden biri: ABA

Eski Türklerde atasözü,tez: SAV

Eski Türklerde büyük davula ve davul tokmağına verilen ad: BARABAN

Eski Türklerde deniz tanrıçası: AKANA

Eski Türklerde hekim: ATASAGUN

Eski Türklerde kullanılan bir unvan: TİGİN

Eski Türklerde mezarların üzerine anıt olarak dikilen taşlar: BALBAL

Eski Türklerde ordu müfettişlerine verilen ad: YASAVUL

Eski Türklerde ölüler için yapılan tören: YOĞ : YUĞ

Eski Türklerde soylular sınıfı: AKSÜYEK

Eski Türklerde Tanrı: OĞAN

Eski Türklerde yağmur yağdırıp yel estirdiğine inanılan büyü taşı: YADA

Eski Türklerde yer altı tanrısı: ERLİKHAN

Eski ve usta gemici: ÇAÇA

Eski Yahudilere verilen ad: İBRANİ

Eski Yunan mitolojisinde Medusa’nın kanından doğma kanatlı at: PEGASOS

Eski Yunan fabl’larını derlediğine inanılan,ama gerçekte yaşamadığı hemen hemen kesin olan yazara geleneksel olarak verilen ad: EZOP (AİSOPOS)

Eski Yunan felsefesinde bölünmez birlik: MONAT

Eski Yunan felsefesinde bölünmez birlik: MONAT

Eski Yunan kentlerinde pazar yeri,antik kent meydanı.Yönetim,politika ve ticaret işlerini konuşmak için halkın toplandığı alan: AGORA

Eski Yunan mitolojisinde kötülük tanrıçası: ATE

Eski Yunan mitolojisinde öbür dünyanın en karanlık bölümü: EREBOS

Eski Yunan mitolojisinde,Artemis tarafından öldürülen ve takım yıldıza dönüştürülen,Poseidon’un oğlu olan dev avcı: ORİON

Eski Yunan mitolojisinde,Oidipus’un hem annesi,hem karısı olan kadın: İOKASTE

Eski Yunan tiyatrolarında sahneye verilen ad: SKENE

Eski Yunan ve Roma’da hekimlik tanrısı: ASKLEPİON

Eski Yunanistan sitelerinin özelliklede Atina’nın yönetsel bölümü: DEMOS

Eski Yunanistan’da tapınaklarda yer alan ve üzerine sungular konan masa: ABAK

Eski Yunanlı,Grek: HELEN

Eski Yunanlılarda,özellikle Makedonya piyadelerinin çekirdeğini oluşturan mızraklı alay: FALANJ

Eski Yunanlıların Dionysos şerefine okudukları tören şarkısı: DİTİRAMP

Eski,ezeli: KADİM

Eskiden adet,tören: DEB

Eskiden albay: MİRALAY

Eskiden Anadolu beyliklerinde donanma hizmetlerinde görevlendirilen asker: AZEB

Eskiden Aralık ayına verilen ad: İLKKANUN

Eskiden askerlerin aldıkları üç aylık maaşın Şevval,Zilkade ve Zilhicce aylarına denk gelen dördüncü bölümü: LEZEZ

Eskiden Avrupa’da kentler arasında yolcu taşımakta kullanılan kapalı ve dört tekerlekli at arabası: DİLİJANS

Eskiden Bağdat,Isfahan ve Almeria’da dokunan ipekli kumaş: ATABİ

Eskiden Bağdat,Isfahan ve Almeria’da dokunan sağlam ipekli kumaş: ATABİ

Eskiden bezek işlerinde kullanılan bir tür sedef: ARUSEK

Eskiden Bulgar krallarına verilen unvan: GAR

Eskiden cüzamlı hastaların konulduğu yere verilen ad: MİSKİNLER TEKKESİ

Eskiden ders çalışma masası: RAHLE

Eskiden dervişlerin oturduğu yer,tekke: DERGAH

Eskiden dokunan bir tür kalın ve pamuklu bez: REVENDÜK

Eskiden el yazması kitaplara yapılan suluboya resim: MİNYATÜR

Eskiden esnafların gelirlerini toplayıp satan kimse: KESEDAR

Eskiden Fransa’da kullanılan 52 ar değerinde olan yer ölçüsü: AKR

Eskiden giyilen düz yakalı,önü ilikli bir tür ceket: SETRE

Eskiden giyilen kolsuz,önden açık,uzun ve geniş kesimli giysi: KAFTAN

Eskiden harman ürünlerinden onda bir oranında alınan vergi: . AŞAR

Eskiden İran’da kullanılan Zerdüşt takviminde yılın sekizinci ayı: ABAN

Eskiden işlemeli kısa yelek türü: CAMADAN

Eskiden Japonların kullandığı 3.927 m değerinde çizgisel ölçü.,Endonezya’nın plakası: Rİ

Eskiden Japonların kullandığı 3.927 m değerinde çizgisel öçlü: Rİ

Eskiden kansere verilen ad: AKİLE

Eskiden kara ve deniz savaşlarında kullanılan bir top: BALYEMEZ

Eskiden Karagöz oynatılan kahvelere verilen ad: TATU

Eskiden kimi gezgin dervişlere verilen ad: ABDAL

Eskiden koyun ve keçi başına alınan sayım vergisine verilen ad: AĞNAM

Eskiden kökü hekimlikte kullanılmış olan,zambakgillerden bir bitki: SAPARNA

Eskiden köy muhtarının yardımcısı: KİZİR

Eskiden kullanılan bir ağırlık ölçüsü birimi: OKKA

Eskiden kullanılan tepesi yuvarlak,dilimli çuha başlık: ŞUBARA

Eskiden kullanılan üç direkli,bir tür yelkenli savaş gemisi: FİRKATEYN

Eskiden kullanılan yedi gram ağırlığında altın sikke: LİRA

Eskiden kullanılan,kıç tarafı yüksek,hızlı giden yelkenli: ÇEKELEVE

Eskiden kullanılan,kolları ve etek uçları bazen bol ama genellikle bele oturan kadın korsajına verilen ad: KARAKO

Eskiden kullanılmış ince,uzun ve zarif bir kayık: HANIM İĞNESİ

Eskiden kullanılmış mermi yerine çakıl taşı atan bir tür top: ÇAKALOZ

Eskiden kuyumculara taslak hazırlayan kimselere verilen ad: SADEKAR

Eskiden Kuzey Afrika’daki dervişlere verilen ad: MARABUT

Eskiden lise düzeyinde okul: İDADİ

Eskiden Mısır halkından olan kimse: KIPTİ

Eskiden Mısır köylülerine verilen ad: FELLAH

Eskiden Müslüman olmayanlardan alınan bir çeşit vergi: CİZYE

Eskiden nikahsız olarak alınan cariyelere verilen ad: ODALIK

Eskiden oğlak burcuna verilen ad: CEDİ

Eskiden okul öncesi yaştaki çocuklar mahalle mektebine başlarken yapılan tören: AMİNALAYI

Eskiden on para değerindeki sikke: METELİK

Eskiden özellikle sülüs yazı yazmak için kullanılan perdahlı bir kağıt türü : ALİKURNA

Eskiden papaların kullandığı tören başlığı: TİARA

Eskiden portre yapan ressamlara verilen ad: NİGARİ

Eskiden postayı taşımaya yarayan küçük tekne: AVİZO

Eskiden Romanya’nın yerli halkına ve bu halkın soyundan olan kimselere Osmanlı Türklerinin verdiği ad: ULAH

Eskiden Rum korsanlarına verilen ad: IZBANDUT

Eskiden Rus Kazaklarının başbuğuna verilen unvan: ATAMAN

Eskiden savaşlarda işaret vermek için kullanılan büyük davul: KÖS

Eskiden şairlerin kasidelerinde övgüsünü yaptıkları kişilerden aldıkları para veya armağana verilen ad: CAİZE

Eskiden Tekel idaresine verilen ad: REJİ

Eskiden tiyatroya verilen bir ad: TEMAŞAHANE

Eskiden trajediye verilen ad: HAİLE

Eskiden tuğgeneral: MİRLİVA

Eskiden Türk’e yabancı olan kimse ve topluluklara verilen ad: TAT

Eskiden ücret karşılığı ölünün arkasından ağlayan kadın: NAYİHA

Eskiden üzerine yazı yazmak için hazırlanan deri,parşömen: TİRŞE

Eskiden vezir konaklarındaki bir bölüm müstahdeme verilen ad: ZOBU

Eskil: ARKAİK

Eskilere göre dünya atmosferinin ötesindeki boşlukları dolduran çok uçucu akışkan: ESİR

Eskimiş giyecek: ALIK: ALAK

Eskimiş,üzerinden zaman geçmiş,kronik: MÜZMİN

Eskimoların buzdan kulübeleri: İGLO : İGLU

Eskimoların kendilerine verdiği ad: İNUİT

Eskrimde kullanılan üç silahtan biri: EPE : FLÖRE

Esmer açık kestane renginde olan: KONUR

Esmer,açık kestane rengi rengi: KANUR

Esnaf kuruluşu: LONCA

Esnek dokunmuş ipekli yada yünlü bir kumaş: JARSE

Esrarkeşlerin kullandığı bir çeşit nargile: KABAK

Eş anlamlı: SİNONİM

Eş basınç: İZOBAR

Eş zamanlı olmayan: ASENKRON

Eş zamanlı: SENKRONİK

Eş,zevce: REFİKA

Eşcinsel kadın: LEZBİYEN

Eşek binmeliği: SEMER

Eşek eyeri: PALA

Eşek yavrusu: SIPA

Eşek: KARAKAÇAN: MARSIVAN

Eşey bezi: GONAT

Eşeylik kazanmış böceğin son biçimi: İMAGO

Eşeysiz bölünme: AMİTOZ

Eşgüdüm: KOORDİNASYON

Eşik: SÖVE

Eşit: MÜSAVİ

Eşkenar dörtgen: MAİN

Eşya üzerindeki mikrop veya ufak böcekleri basınçlı buharla öldürmeye yarayan büyük kazan: ETÜV

Eşyanın üzerini işlemek için kullanılan sedef,plastik,metal vs malzemeden yapılmış parlak ve yassı plaka: PAYET

Eşyaya vurulan damga: EN

Et ve sebzeleri, kapak kenarı hamurla iyice kapatılmış tencere içinde pişirme yöntemi: USTUFATO

Et haşlanırken su üzerinde biriken tortu: KEF

Et kesimi yortusu: APUKURYA

Et yemez: VEJETARYEN

Etek ceketten oluşan iki parçalı kadın giysisi: DÖPİYES
Etek ucuna doğru genişleyen: EVAZE

Etene,son: MEŞİME : EŞ

Eter: LOKMANRUHU

Eti beyaz ve lezzetli bir balık: SUDAK

Eti beyaz,üzeri pullu iri bir balık: LEVREK

Eti için avlanan bir deniz kabuklusu: LANGUS

Eti için avlanan,pavuryaya benzer küçük su hayvanı: ÇAĞANOZ

Eti yenen bir çeşit mürekkep balığı: KALAMAR

Etiket: PAFTA

Etiyopya’nın para birimi. BİRR

Etken,yapan: AMİL

Etkime: TESİR

Etli lahana yemeği: KAPUSKA

Etli,yuvarlakça ve şişkin olan sap kısmı yenen lahana cinsi: ALABAŞ

Etnik: BUDUNSAL

Etoburların gelişmiş dönemlerinde kalın bağırsaklarında yaşayan tenya türü: EKİNOKOK

Ev halkı,aile: HORANTA

Ev makarnası: ERİŞTE

Ev: BEYT

Evde kalmış kız: KALIK

Evlek: MAŞALA

Evlenme: İZDİVAÇ

Evlerin önündeki taşlık. Üstü kapalı balkon : SUNDURMA

Evlerin önüne oturmak için taş ve çamurdan yapılan set: SEKİ

Evren bilim: KOZMOLOJİ

Evrenin temeli olarak düşünülen maddenin canlı olduğunu savunan öğreti: HİLOZOİZM

Evrensel alıcı kan grubu: AB

Evrensel hayat enerjisi anlamına gelen,çok eski bir Japon sağlık tekniği: REİKİ

Eyer örtüsü: ÇAPRAK : ŞAPLAK

Eytişim: DİYALEKTİK

Ezgi,makam: TERANE

Ezgi: MELODİ

Ezici: KAHİR

Ezilmiş havuç içine fındık,şeker vs eklenerek yapılan bir tatlı türü: CEZERYE
 

sherry

V.I.P
V.I.P
----F----

Fabrika yapımı her türlü kumaş,bez gibi dokumalar: MANİFATURA

Fahri: ONURSAL

Faizler: FERAİZ

Fal: BAKI

Falez: YARIYAR

Farazi: HİPOTETİK

Farbala,fırfır: FARBA

Farsca’da tat,çeşni,tadılacak şey: MEZE

Fas’ın plaka işareti: MA

Fas’ta işlenen yumuşak bir tür keçi derisi: MAROKEN

Fas’ta sultanı devirmek isteyen kimseye verilen ad: RUGİ

Fatih Sultan Mehmet’in şiirlerinde kullandığı mahlas: AVNİ

Favori,/gözde sporcu: AS

Faydalar: MENAFİ

Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın bir şiir kitabı: ASU

Fedai: SERDENGEÇTİ

Felç,inme: NÜZUL : AKATİZİ

Felç: PARALİZİ

Felçli: MEFLUÇ

Feldispat,kuvars,mika ve ortoklaz minerallerinden birleşmiş,türlü renkte billursu,çok sert bir kayaç: GRANİT

Felsefe,bilgelik: HİKMET

Felsefede bir durumdan diğerine geçiş: OLU

Felsefede değişebilen,geçici nitelik: KİP

Felsefede nesnenin kendisi: NUMEN

Felsefede seçmecilik: EKLEKTİZM

Felsefede,belirli bir insan topluluğunun dışında kimseye bildirilmeyen,yalnızca sınırlı,dar bir çevreye aktarılan her türlü bilgi,öğreti: İÇREK

Ferman : YARLIK

Feryat: VAVEYLA

Fesleğen’de denilen,yaprakları güzel kokulu bir süs bitkisi: REYHAN

Fethiye ilçesi yakınlarında,doğal güzelliğiyle tanınmış bir koy ve ada: KATRANCI

Fıçı biçiminde Libya davulu: NEVBET

Fıçıcı keseri: BARDA

Fıkıh bilgini: FAKİH

Fıkra: ANEKDOT

Fındık ve Antep fıstığı veya meyve konservesi katılmış sertçe veya daha yumuşak pişmiş şeker hamuru: NUGA

Fırat vadisini çeviren kayalarda yaşayan ve soyu tükenme tehlikesi gösteren,uzun gagalı bir kuş: KELAYNAK

Fırfır: FARBALA

Fırında ekmek,börek,çörek çevirmeye yarayan bir tür kürek: ISIRAN

Fırınları temizlemekte kullanılan ucuna bez sarılı uzun sırık: ESE

Fışkıran su: DAFİK

Fışkırma: FEVERAN


Fidan,yeni dikilmiş fidan: DİKME

Fide dikilirken kullanılan ucu çatallı çubuk: DİKEÇ : DİKELEÇ

Fide veya fidan dikilen yer: ARIK

Fide yetiştirmek için ayrılmış toprak bölümü: TAVA

Fide yetiştirmek için ayrılmış toprak: TAVA

Fihrist: KATALOG

Fiiller,eylemler anlamında eski söz: EFAL

Fiillerin zarf olarak kullanılan şekilleri,bağfiil: ULAÇ

Fildişi kıyısı plakası: Cİ

Filika büyüklüğünde bir deniz teknesi,küçük vapur,istimbot: ÇATANA

Filipinler’de yetişen,dokuma maddesi elde edilen bir tür muz ağacı: MANİLA KETENİ

Filipinlerde yetişen ve Manila keneviri adlı elyafı veren muz türü: ABAKA

Filistin Direniş Hareketi: İ NTİFADA

Filizlenmek: CÜCÜKLENMEK

Film seslendirmelerinde,tiyatro oyunlarında hareketlere uygun seslerin özel bazı yöntemlerle çıkartılması işlemi: EFEKT

Filmin başlangıç yazıları: JENERİK

Filmin kurgusu açısından bir bütün oluşturan plan dizisi: SEKANS

Finlandiya parlamentosuna verilen isim: EDİSKUNTA

Finlandiya’da göl: İNARİ

Finlandiya’nın plaka işareti: SF

Fistül: AKARCA

Fiyatların düşmesini önlemek için ürünlerin piyasaya sürülmeyip tahrip edilmesine verilen ad: DARDANİZM

Fizik biliminin ışık olaylarını inceleyen kolu: OPTİK

Fizikte bir iş birimi: JUL

Formika görünümlü sunta : SUNTALAM

Fosforun simgesi: P

Fotoğraf duyarlığını belirten sayısal değer: ASA

Fotomekanik işlemlerde duyarlı tabaka önüne yerleştirilen kareli veya ağımsı saydam bir malzemeden oluşan elek: TRAM

Fransa’da 18. yüzyılın başında çok geçerli olan,kavisli çizgileri bol,gösterişli bir bezeme üslubu: ROKOKO

Fransa’da bir ırmak: AİM

Fransa’da bir idari bölge: AİN

Fransa’nın güneybatısında planlama bölgesi: AKİTANYA

Fransa’nın kuzey yarısında konuşulan Roman dili lehçeleri: OİL

Fransa’nın plakası: FR

Franz Kafka’nın sevgilisi: MİLENA

Frengi: SİFİLİS : ŞANKR

Frengiye benzer bir hastalık: PİAN

Futa: KİK

Fütüvvet şeyhi: AHİ

Füzeli mermi veya makinelerin,havaya fırlatılmak için üstüne yerleştirildikleri eğik destek: RAMPA
 

sherry

V.I.P
V.I.P
----G----​

Gabon’da yetişen zakkumgillerden bir ağaç: İBOGA

Gaetano Donizetti’nin bir operası: RİTA

Gaf,: POT

Gagasındaki deliklerden rüzgar estikçe türlü sesler çıktığına inanılan bir masal kuşu: MUSİKAR

Galeta ununa bulanarak yağda kızartılan bir çeşit köfte,patates v.s: KROKET

Galeta ununa bulanarak yağda kızartılmış pirzola: KOTLETPANE

Gambiya’nın para birimi: DALASİ

Gametlerde bulunan kromozomların hepsine verilen ad: GENOM

Gana’nın para birimi: SEDİ

Gayrı müslim mezarlığı: MAŞATLIK

Gayrı,başka anlamında eski sözcük: SİVA

Gaz söktürücü bir bitki./ Hoş kokulu ve baharlı meyveleri anason gibi yemeklerde ve içkilerde tat verici olarak kullanılan otsu bitki: REZENE

Gazel ve kasidenin ilk beytine verilen ad: MATLA

Gazete,dergi gibi yayınlarda sayfa düzeni: MİZANPAJ

Gazete: CERİDE

Gazetecilik dilinde uydurma habere verilen ad: ASPARAGAS

Gaziantep ve Kayseri yöresine özgü,yoğurt tatlısına benzer bir hamur tatlısı: NEVZİNE

Gaziantep yöresinde yetişen beyaz bir üzüm cinsi: RUMİ

Gaziantep yöresine özgü bir cins çörek: KAHKE

Gaziantep yöresine özgü bir halkoyunu: AŞEY

Gaziantep yöresine özgü bir tür kebap: CARTLAK

Gazinolardaki ilgi çekici,eğlendirici gösteri: . ATRAKSİYON

Gazların hareketini inceleyen fizik bilimi dalı: AERODİNAMİK

Gebe inek: AVGAN

Gebre otu: KAPARİ : KEBERE

Gece korkusu: NYCTOFOBİ

Gece ve gündüzün eşitliği: EKİNOKS

Gece ziyafetlerinde,galalarda ve gece eğlencelerinde erkeklerin giydikleri,önü açık,ceketi daha çok atlas yakalı takım elbise: SMOKİN

Gece: TÜN : ŞEB

Geceler anlamında eski sözcük: LEYAL

Geceleri sık işeme: NİKTÜRİ

Geceleyin söylenen ağır ve feryatlı türkülerde uygulanan bir halk ezgisi: TATYAN

Geceleyin, ateş çevresinde genç erkeklerin davul, zurna eşliğinde oynadıkları bir halk oyunu: SİNSİN

Gecelik,gömlek,peçete yapımında kullanılan bir tür ince,yıkanabilir pamuklu kumaş: ŞİLEBEZİ

Geçen yıl: BILDIR

Geçerli,akan: CARİ

Geçici,yeterli etkinliği olmayan: PALYATİF

Geçim: MAİŞET

Geçimini orman ürünlerinden sağlayan köylü: ÇITAK

Geçişme: OSMOS

Gedik,yarık: RAHNE

Gelecekçilik: FÜTÜRİZM

Gelen evrak: VARİDE

Gelenek: ANANE

Geleneksel Anadolu konut mimarlığında,ahşap yapılardaki çıkmaların altına çaprazlamasına konan dikdörtgen kesitli destek: ELİBÖĞRÜNDE

Geleneksel Türk evlerinde bulunan raf: TEREK

Gelibolu yarımadasında eskiçağ kenti: İDAİON

Gelibolu yöresinde kadınların boydan boya örtündükleri bir tür çarşaf: ALAVURA

Gelin başlığı: KEPEZ

Gelin çiçeği: KALA

Gelin tacı: KALAK

Gelincik çiçeği: KIZALAK : KALA

Gelincik: ARS

Gelinin çeyizi: DÜRÜ

Gelip çatma,girme: HULUL

Gelip geçici: ARIZİ

Gelirler: VARİDAT

Gelişigüzel toplanmış eşya: DERİNTİ

Gelişigüzel ve dayanıksız yapılmış anlamında: ÇER

Gelişigüzel: ALELITLAK

Gelişme: NEŞVÜNÜMA

Gemi bordolarına,küpeştelerine açılan dörtgen biçimli delik: LOMBAR

Gemi çatmasında eğri parça: PARAÇOL

Gemi demiri: ÇAPA: LENGER

Gemi demirinin ucundaki yassı parça: TIRNAK

Gemi enkazı,batık: LAŞE

Gemi güvertesinin enine konmuş kirişlerinden her biri: KEMERE

Gemi için,pervaneyi ters yönde çevirme: TORNİSTAN

Gemi kiralama : ISKAPARMA

Gemi omurgası: KARİNA

Gemi safrası: SABURA

Gemi yada tren yatağı: KUŞET

Gemi yapılan yer: TERSANE

Gemi yapım yeri.Gemilerin yükleme ve boşaltma yapması için rıhtımlarla çevrili havuza verilen ad: DOK

Gemi zincirinin su içindeki bölümü: KALOMA

Gemici çırağı,küçük yaştaki tayfa yamağı: MİÇO

Gemici düdüğü: SİPSİ

Gemici,işçi gibi kimselerin eğlenmek için gittikleri içkili,danslı yer: BALOZ

Gemicilerin eğlenmek için gittikleri içkili yer: BALOZ

Gemicilerin gayret sözü: HEYAMOLA

Gemicilikte halat germe: TİZE

Gemide direklere takılı halatları bağlamak için küpeştenin iç tarafında bulunan delikli ve çubuklu levha: ARMADURA

Gemide hareket halinde bulunan bir halatın veya zincirin,bir an durdurulması için verilen komut: ABOSA

Gemide hava bacaları: MANİKA

Gemide tayfa başı: LOSTROMO

Gemide teslim satış: FOB

Gemilerde çeşitli anlamlar taşıyan ışıklı işaretlerin topluca sıralandığı direk: NOEL AĞACI

Gemilerde denizcilik kurallarına aykırı durum: KARAVELA

Gemilerde kullanılan demir halka: ANELE

Gemilerde kullanılan küçük su fıçısı: KARTEL

Gemilerde mizana direğinin gerisindeki yelken: RANDA

Gemileri bağlamakta kullanılan üç yada dört kollu halat: YOMA

Gemileri farklı iki su düzeyinin birinden ötekine geçirmek için yapılan ara havuz: LOK

Gemileri iskele,rıhtım veya şamandıraya bağlamaya yarayan kalın halat: PALAMAR

Gemilerin alabileceği yükü belirtmekte kullanılan bir tona eşit birim: TONİLATO

Geminin saatteki hızını ölçen alet: PARAKETE

Geminin arkası: PUPA

Geminin bağlı olduğu limanın adı yazılan düz veya yuvarlak kıç bölümü : AYNALIK.

Geminin başka bir gemiden veya kıyıdan uzaklaşması: AVARA

Geminin cıvadrasına çekilen üçgen yelken: FLOK

Geminin çektiği suyu göstermek için baş ve kıç bodoslamaları üzerine konulan işaretler: KANA

Geminin en geniş yeri: MASTURİ

Geminin hangi devlete ait olduğunu gösteren bayrak: BANDIRA

Geminin içindeki en alt bölüm: SİNTİNE

Geminin ön tarafı: PRUVA

Geminin rüzgar alan yönü: ORSA

Geminin rüzgar üstüne veya altına dönmesi için yelkenlerin bazısını gevşetme,bazısını germe işlemi: TİRAMOLA

Geminin yan kısmı: BORDA

Geminin zincirini toplayıp demirini kaldırmaya hazır bulunması : APİKO

Genç yanardağların çevresinde,karbondioksit ve metan gazı ile çeşitli hidrokarbon gazları sızdıran yarık veya delik: MOFET

Genç,toy: TORLAK

Genelev işleten kadın,mama: ÇAÇA

Genelge: TAMİM

Genellikle 12 Martta görülen,Batı Karadeniz’e özgü şiddetli bir fırtına: HUSUM

Genellikle altına gömlek veya bluz giyilen örgü kazak: SÜVETER

Genellikle bayramlarda konuklara ikram edilen kokulu bir çörek: NOKUL

Genellikle beyaz renkli ve damalısı da olan cilalanabilen billurlaşmış kireç taşı: MERMER

Genellikle bir çok Avrupa ülkesinde giyilen tahta ayakkabı: SABO

Genellikle bir traktörün arkasına monte edilen ve zemini derince kazmaya yarayan alet: RİPER

Genellikle dondurmanın yanında yenilen bir tatlı bisküvi: KEDİDİLİ

Genellikle eski bir sanat yapıtının,bir yazıtın çizilerek veya boyanarak yapılmış kopyası: RÖLÖVE

Genellikle gece kulüplerinde,pavyonlarda genç bir kadının müzik eşliğinde dans edip soyunarak yaptığı gösteri: STRİPTİZ

Genellikle giysinin yaka,kol,etek çevresine kendi kumaşından veya başka kumaştan geçirilen ince şerit: BİYE

Genellikle gömlek yapmakta kullanılan,çizgili ve ince bir pamuklu kumaş: ZEFİR

Genellikle güneşten korunmak için bir yerin üzerine gerilen bez,naylon v.s.’den yapılmış örtü: TENTE

Genellikle hamsi veya sardalye balığından yapılan zeytinyağlı ve tuzlu balık ezmesine verilen ad: ANÇÜEZ

Genellikle haşlandıktan sonra salata olarak yenilen,deniz kenarlarında ve tuzlu topraklarda yetişen otsu bir bitki: DENİZ BÖRÜLCESİ

Genellikle Hindistan’da dokunan,özel motifleri olan değerli bir yün kumaş. ŞAL :

Genellikle kadınların denize girerken saçları ıslanmasın diye kullandıkları başlık: BONE

Genellikle kahveyle birlikte yenilen bir tür çikolata: TRÜF

Genellikle kışın akan,yazın kuruyan küçük çay : DERE

Genellikle kürkten yapılmış omuz atkısı : ETOL

Genellikle ölçü aygıtlarında gösterge çizelgesi: SKALA

Genellikle resmi yerlerde,resmi işlerde uyulması gereken kural,yol ve yöntemlerin tümü: SEREMONİ

Genellikle şeker hastalarının kullandığı tatlandırıcı : SAKARİN

Genellikle topla yapılan yaylım ateş: SALVO

Genellikle uluslar arası bir serginin yapımcılığını üstlenen kişi: KÜRATER : KÜRATÖR

Genellikle Uzakdoğu ülkelerinde B vitamini eksikliğinden doğan bir hastalık: BERİBERİ

Genellikle Venedik’te kullanılan bir kayık: GONDOL

Genellikle yakmak için kullanılan iri saman: KES

General veya amiral aşamasındaki askerler: ERKAN

Geniş açılı manzara: PANORAMA

Geniş cadde: BULVAR

Geniş kulplu kap: LENGER

Geniş şal. Uzun omuz atkısı: ETOL

Geniş ve derin bilgisi olan: MÜTEBAHHİR

Geniş yapraklı bir süs bitkisi: DEVE TABANI

Geniş,engin : VASİ

Genişlik: VÜSAT

Genizsi,genzel: NAZAL

George William Russell (takma adı): AE

Gerçeğin doğaya uygun biçimde yansıtılmasını amaçlayan sanat akımı: NATÜRALİZM

Gerçek olan,gerçeğe yada aslına dayanan: OTANTİK

Gerçekleşme: TAHAKKUK

Gerçekliği ve onun çelişmelerini incelemeye yarayan ve bu çelişmeleri aşmaya yarayan yolları aramayı öngören akıl yürütme yöntemi: DİYALEKTİK

Gerçekten,doğrusu: FİLHAKİKA

Gerekçe: ESBABI MUCİBE

Gerekli okul eğitimini görmeden kendini yetiştirmiş olan kimse: ALAYLI

Gerekli,lüzumlu: BECİT

Gerekli: MUKTAZİ

Gerekme,gerekçe: İKTİZA

Gerektiği zaman kullanılmak için saklanan tahıl: ZAHİRE

Geri alma: İSTİRDAT

Geri çevirme: İRCA

Gerilim yokluğu: ATONİ

Gerilmiş halatla taşıma.Getirip götürme halatı: VARAGELE

Geriye doğru uçabilen küçük bir kuş: KOLİBRİ

Gevenden çıkarılan ve kestere de denilen bir tür zamk: KİTRE

Geveze,sözünü bilmez anlamında yerel bir sözcük: VAZALAK

Geveze: RAAT

Geviş getiren hayvanlarda,dört bölümlü midenin dördüncü bölümü: ŞİRDEN

Gevrek bir elma türü: FERİK

Gevşek,iş bilmez,tembel: SALPA

Gezegen: PLANET

Gezgin samuray: RONİN

Gırtlağın ön tarafında bulunan ve salgısını kana veren bir bez: TİROİT

Gırtlaktaki aşırı ve süreğen iltihap: LARENJİT

Gidiş: AZİMET

Gine’nin para birimi: SİLİ

Giresun yakınlarında bir burun: YOROZ

Giriş müziği: PRELÜD

Girişik bezeme: ARABESK

Girit’in efsanevi kralı: MİNOS

Gitar eşliğinde seslendirilen Portekiz halk şarkısı: FADO

Giyim eşyası alanında uzmanlaşmış moda desinatörü: STİLİST

Giyim süslemede,şapka,çanta ve sepet örmede kullanılan parlak ve renkli şerit: RAFYA

Giysi kesimi,kesimle verilen biçim: KUP

Giysi: LİBAS: ESVAP : FİSTAN

Giysinin kenarına paralel olarak yapılan kendi kumaşından süs: BİYE

Gizemcilik: MİSTİSİZM

Gizemli eski yazı: RUNİK

Gizleme,örtme: SETR

Gizli oyun: DALAVERE

Gizli yer,köşe bucak: TUN

Gizli,saklı,gizlenmiş: PİNHAN

Gobene’de denilen bir balık: TORBİL

Gomalak’da denilen ve cilacılıkta kullanılan hayvansal kökenli reçine: ŞELLAK

Gonçarov’un,uyuşuk ve iradesiz bir toprak sahibinin portresini çizdiği ünlü romanı: OBLOMOV

Gondol’a benzer kayık: PEREME

Gondolcu şarkısı: BARKAROL

Göçebe ve yarı göçebe Türkmenler arasında,genellikle ölülerin ardından söylenen ağıt ve bozlağa benzer türkü: YAKIM

Göçebe,eti için avlanan bir kuş: ÇULLUK

Göçebelik: . BETAET

Göçücü balıkların Akdeniz’den Karadeniz’e çıkması: ANAVASYA

Göçücü balıkların Karadeniz’den Akdeniz’e geçmesi: KATAVASYA

Göğün en yüksek katı: ARŞ

Göğüs kafesinin iç yüzünü kaplayan ve akciğerleri saran zar: PLEVRA


Göğüs kemiği arkasında bulunan iç salgı bezi: TİMÜS

Göğüs zarı: PLEVRA

Göğüs,bağır: DÖŞ: TORAKS

Gök bilim: ASTRONOMİ

Gök boşluğu: CEVV

Gök cisimlerinin yükseltisini ölçmekte kullanılan araç: USTURLAP

Gök gürültüsü korkusu: BRONTOFOBİ

Gök yakut: SAFİR

Gökçeada’da yurdumuzun batıdaki en uç noktası olan burun: AVLAKA

Gökçeada’nın eski adı: İMROZ

Gökkuşağı,eleğimsağma: ALAİMİSEMA : ALKIM

Gökova körfezi kıyısında turistik bir belde: AKYAKA

Gökova körfezinin güney kıyısında doğal güzelliğiyle ünlü bir koy: BÖRDÜBET

Göktaşı. Taş meteorit: AEROLİT

Gökteki ay: MAH

Gökyüzü: ASUMAN

Gölge: SAYE

Gölgede kalan taraf: KUZ

Gölgeler: ZILAL

Gölgelik: TENTE

Gölgelik: SAYEBAN

Gölleri inceleyen bilim dalı: LİMNOLOJİ

Gömlek: KAMİS

Gönderme , yollama: İRSAL

Gönderme kağıdı: İRSALİYE

Gönlü rahat.Sessiz,sakin: ASUDE

Gönül alıcı davranış, kompliman: CEMİLE

Gönül alma: TALTİF

Görevi sadece şarap dağıtmak olan garson: SOMELİYE

Görgülü,terbiyeli,olgun kimse: ÇELEBİ

Görgüsüz: CUDAM

Görkem,ihtişam,şatafat,tantana: DEBDEBE: ŞAŞAA

Görme: RÜYET

Görsel sanatlar ve müzik alanlarında,1960’ların sonlarında NewYork kentinde ortaya çıkan,biçimde aşırı sadeliği ve nesnel yaklaşımı savunan akım: MİNİMALİZM

Görsel sunumu içeren özel dosya: PORTFOLYO

Görülen alemin ötesi: MAVERA

Görüngü bilimi: FENOMENOLOJİ

Görüntüleme: KLİP

Gösterge bilimi: SEMİYOLOJİ

Göstergebilim: SEMİYOLOJİ

Gösteriş,şatafat: CAFCAF

Gösteriş: ALAYİŞ

Gösteriş: ALAYİŞ

Gösterişi seven,varlıklı kimse: KALANTOR

Gösterişi ve özentisi olmayan: BABAYANİ

Gösterişsiz,sade yaşamaktan yana olan: KALENDER

Gösterme,ortaya çıkarma: İZHAR

Götürü iş yapan: TAŞERON

Götürü,toptan: KABALA

Gövde heykeli: TORS

Gövdesi , kabuğu soyulduktan sonra yenilen veya turşusu yapılan yumru köklü,beyaz çiçekli ve otsu bir bitki: GİMİ

Gövdesi Hindistan cevizi kabuğundan yapılmış uzun saplı saz: REBAP

Gövdesi kızıl kırmızı,ayakları ve yelesi siyah renkli olan at: DORU

Göz alıcı parlak renkleri olan bir papağan cinsi: ARA

Göz alıcı,göze çarpıcı: FRAPAN

Göz bebeği: HADEKA

Göz çukuru: ÇANAK

Göz tansiyonu: GLOKOM

Göz: DİDE

Gözbağcı,büyücü: RAİB

Gözde iris ile billur cisim arasında bulunan boşluk: ARTODA

Gözde sarıya çalan kestane rengi: ELA

Gözdeki ağ tabaka: RETİNA

Gözdeki arpacık: İT DİRSEĞİ

Gözdeki billur cismin saydamlığını yitirerek ağarmasından ileri gelen körlük,aksu: KATARAKT

Göze takılan mercek: LENS

Gözle görülmeyen,yapay olarak elde edilip tıpta kullanılan bir ışınım,ultraviyole: MORÖTESİ

Gözlemevi: OBSERVATUAR

Gözler,pınarlar,kaynaklar: UYUN

Gözleri ağrılı ve kirpikleri dökülmüş kimse: CİPİ

Gözleri görmeyen: AMA

Gözpınarları: AMAK

Gözün içini aydınlatıp görmek ve gözü muayene etmek için kullanılan aynaya verilen ad: OFTALMOSKOP

Gözün ön odasına kan dolması: HİFEMA

Gözüpek: ACAR

Gözyaşı ile ilgili: LAKRİMAL

Gözyaşı kanalcığı içinde oluşan taş: DAKRİYOLİT

Gözyaşı: EŞK

Gramerde çıkma durumu: ABLATİF

Gramerde özne: SÜJE

Granitle aynı kimyasal yapıda,içinde mikrolitler olan kayaç: LİPARİT

Gri renkli,sise benzeyen fakat yere kadar inmeyen bulut tabakası,katmanbulut: STRATUS

Gri veya sarı renkte,etçil bir sinek cinsi.Çulluk sineği: YEPTİS

Grip,paçavra hastalığı: ENFÜANZA

Grup,kategori: ULAM

Guatemala’nın para birimi: KETZALİ

Guatr: GUŞA

Gurbete gitme: CELA

Gurbette yaşayan: ELGİN

Gurur: AZAMET

Gübre,tezek: KEMRE

Gücenme: İĞBİRAR

Gücü tükenmiş,yorgun,bitkin: ARGIN

Gücü’de denilen ve bez tezgahında ipliği ayarlayan tarak: NİRE

Gücünden yararlanmak için elde edilen buhar: İSLİM

Güç vermek,güçlendirmek: PEKİTMEK

Güçlü ve gösterişli,iri yarı kadın: BABAÇKO

Güçlü,kuvvetli,sağlam: BEKEN

Güçlü,şiddetli etki: ZARP

Güçlük,sıkıntı: MEŞAKKAT

Güçsüz düşmek,yorulmak: FARIMAK

Güldürücü öyküler,fıkralar anlatıp hoş ve şaşırtıcı sözler söyleyerek halkı eğlendiren kimse: NEKRE

Güleç,güler yüzlü: BESİM

Güleç: BESİM

Güler yüzlü: BEŞUŞ

Gülgillerden bir ağaç ve bu ağacın muşmulaya benzeyen yemişi: ÜVEZ

Gülgillerden bir ağaç: ÜVEZ

Gülgillerden yabani bir ağaç ve bu ağacın mayhoş yemişi: ALIÇ

Güllük körfezi kıyısında,Milas ilçesine bağlı turistik bir köy: KIYIKIŞLACIK

Gülme,gülüş: HANDE

Gülünç bir biçimde giyinip süslenen kadın: RÜKÜŞ

Gülünç derecede dar ve kısa giyinmiş olan: ZİBİDİ

Gülüş: HANDE

Gülüt: GAG

Gümüş balığı: ATERİNA

Gümüş balığına benzer bir küçük balık: ÇAMUKA

Gümüş parlaklığında,bilinen en hafif element: LİTYUM

Gümüş parlaklığında,demir sertliğinde,kolay işlenir ve kolayca tel durumuna getirilir bir element: NİKEL

Gümüş üstüne özel bir biçimde kurşunla işlenen kara nakış: SAVAT

Gümüş,altın tellerden süsleme: TELKARİ

Gümüşbalığının küçüğü: AFİS: İLARYA

Gümüşhane ilinde,kayak merkezi olan bir dağ: ZİGANA

Gümüşhane ilinde,sarkıt ve dikitleriyle ünlü bir mağara: KARACA

Gümüşhane’nın Şiran ilçesi yakınlarında bir şelale: TOMARA

Gümüşhane’nin Şiran ilçesi yakınlarında bir şelale: TOMARA

Gümüşhane’nin Torul ilçesinde,tabiat parkı kapsamına alınan 18 krater gölünün ortak adı: ARTABEL

Gün doğusundan esen hafif ve tatlı rüzgar: SABA

Gün: RUZ

Günahtan dönme: TÖVBE

Günahtan sakınma,züht: TAKVA

Gündüz sefası: KAHKAHA ÇİÇEĞİ

Güneş ışığını soğurarak bitkilerde karbon özümlemesini sağlayan ve bitkilere yeşil renklerini veren madde: KLOROFİL

Güneş odası: SOLARYUM

Güneş: AFİTAP: ŞEMS

Güneşin battığı yer, batı: MAĞRİP

Güneşin doğduğu yer,doğu: MAŞRIK

Güneşin doğması: TULU

Güneşin yedi rengini ayrıştıran spektroskop: TAYFBİN

Güneşte veya hafif alevde kurutulmuş et: KADİT

Güneşten yayılan ısı miktarını ölçmeye yarayan alet: HELYOGRAF

Güney Amerika’da yaşayan bir cins deve kuşu: REA

Güney Afrika Cumhuriyeti’nin yönetsel başkenti: PRETORİA

Güney Afrika Cumhuriyetinde doğmuş veya uzun süredir orada yaşayan ve Afrikaans dili konuşan beyaz ırktan kişiler: AFRİKANER

Güney Afrika Cumhuriyetinin plakası: ZA

Güney Amerika ırmaklarında yaşayan bir balık: DORADO

Güney Amerika kemiricisi: AGUTİ

Güney Amerika ormanlarında yaşayan,mavi ve yeşil metalik yansımalı bir kuş: AGAMİ

Güney Amerika yerlilerinin oklarına sürdükleri çok güçlü bitkisel zehir: KÜRAR

Güney Amerika’da üretilen kaliteli bir kahve cinsi: ARABİKA

Güney Amerika’da yaban hayvanlarını yakalamakta kullanılan kement: LASO

Güney Amerika’da yaşayan büyük su yılanı: MUSURANA

Güney Amerika’da yaşayan iri kemirici bir hayvan: PAKARANA

Güney Amerika’da yaşayan uzun kuyruklu bir tukan türü: ARAKARİ

Güney Amerika’nın sıcak ve bataklık bölgelerinde yaşayan bir kuş: HOAZİN

Güney Anadolu’da yabani olarak bulunan ve bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen kırmızı çiçekli otsu bir bitki: NAKIL

Güney Anadolu’daki konar göçer Türkmenler arasında göç kervanını yöneten genç kıza verilen ad: ALADORLAR

Güney Ege ve Akdeniz kıyısı bölgelerimizde Çipura balığına verilen ad: ALYANAK

Güney kutbunda yaşayan bir kuş: PENGUEN

Güney ve Güneydoğu Anadolu da halk arasında domatese verilen ad: BANADURA

Güney yarımkürede bulunan parlak yıldız,Yıldırak: SÜHEYL

Güney,güney rüzgarı,kaba yel: LODOS

Güneydoğu Asya’da özellikle Laos’ta kullanılan ağızlı org: HEN

Güneydoğu Anadolu ile Irak Türk bölgesinde ezgiyle söylenen mani: HOYRAT

Güneydoğu Anadolu’da antik kent: ZEUGMA

Güneydoğu Anadolu’da yetiştirilen yerli koyun ırkı: İVESİ

Güneydoğu Anadolu’ya özgü acı kahve: MIRRA

Güneydoğu Anadolu’ya özgü,çekilmiş mercimek,bulgur ve soğanla yapılan bir yemek: KÖLÜKAŞI

Güneydoğu Asya Uluslar Birliği’nin simgesi: ASEAN

Güneydoğu Asya’da bir ırmak: İRAVADİ

Güneydoğu Asya’da yaşayan kuyruklu bir maymun: MAKAK

Güneydoğu Asya’da yaşayan yabani öküz: BANTENG

Güneydoğu Asya’da yetişen ve mobilya yapımında kullanılan bir cins kamış: RATAN

Gün-gece eşitliği : EKİNOKS

Günlük yaşama ait küçük ve geçici belgeleri toplama şeklinde koleksiyonculuk: EFEMERA

Gür erkek sesi: DAVUDİ

Gürcistan’ın başkenti: TİFLİS

Güreş meydancısı: CAZGIR

Güreşler için boğa yetiştiren kimse: GANADERO

Güreşte bir oyun: KAFAKOL

Güreşte bir oyun: BOYUNDURUK: KURTKAPANI: DALMA: ÇİPE

Gürgengillerden,kerestelik bir ağaç cinsi: HUŞ

Gürültü patırtı: DAĞDAĞA

Gürültü,patırtı,telaş,karmakarışık durum: DAĞDAĞA

Güven mektubu: İTİMATNAME

Güvercin kanadı: CENAHI KEBUTER

Güvercin: KEBUTER

Güverte locasının altındaki demir kol: KASTANYOLA

Güzel avrat otu: BELLADONNA

Güzel avrat otundan elde edilen ve hekimlikte yararlanılan zehirli bir madde: ATROPİN

Güzel çiçekli bir süs bitkisi: KANA

Güzel koku: RAYİHA

Güzel koku: ARF

Güzel kokular: ITRİYAT

Güzel kokulu beyaz çiçekler açan ağaççık: FUL

Güzel kokulu bir kavun türü: ŞAMAMA

Güzel kokulu çiçekleri olan tırmanıcı bir bitki: HANIMELİ

Güzel kokulu,değişik renkli çiçekleri olan bir süs bitkisi: ŞEBBOY

Güzel kokulu,sarı renkte,uzunca bir kavun türü: TOPATAN

Güzel kokulu: ITRİ

Güzel konuşma yeteneği: NATIKA

Güzel sanatlar evi: DARÜLBEDAYİ

Güzel sesli bir kuş: İSKETE

Güzel sesli ötücü bir kuş: İSKETE

Güzel sevgili: NİGAR

Güzel söyleme ve yazma yeteneği: SELİKA

Güzel söz söyleyen,konuşkan: DİLBAZ

Güzel ve faydalı şeyler: BEDAYİ

Güzel ve inandırıcı konuşma: CERBEZE

Güzel yüz: DİDAR

Güzel,hoş (kadın): RANA

Güzel,hoş,nefis: OFLAZ

Güzel,ince,zarif kadın.Ceylan: AHU

Güzel,iyi kadın anlamında kullanılan bir sözcük : HASNA

Güzel,sevimli insan: GÖKÇEK

Güzel: NİK

Güzeli en üstün,en yüce değer sayan kişi: ESTET
 
Top