Forumlar
Yeni Mesajlar
CerezExtra
EĞLENCE ↓
Şans Kurabiyesi
Renk Falınız
ÇerezRADYO
Sevgiliye Özel
ÇerezDERGİ
Hızlı Okuma Testleri
Pratik Çözümler
Yeniler
Yeni Mesajlar
Yeni ürünler
Yeni kaynaklar
Son Aktiviteler
İndir
En son incelemeler
Dükkan
Giriş
Kayıt
Yeniler
Yeni Mesajlar
Menu
Giriş
Kayıt
Uygulamayı yükle
Yükle
Forumlar
Mustafa Kemal ATATÜRK
Hayatından Kesitler
Atatürk Konulu Şiirler
JavaScript devre dışı bırakıldı. Daha iyi bir deneyim için, devam etmeden önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
You are using an out of date browser. It may not display this or other websites correctly.
You should upgrade or use an
alternative browser
.
Konuya cevap yaz
Mesaj
<blockquote data-quote="wien06" data-source="post: 244204" data-attributes="member: 4383"><p><strong><span style="font-size: 15px"><span style="color: Red">Dahi-i Teceddüd'e / (Abdülhak Hamid TARHAN)</span></span></strong> </p><p></p><p>Büyük gazâ, büyük zafer bu inkılâp!</p><p>Büyük gazâ tagallübe...</p><p>Büyük zafer taassub u teseyyübe </p><p>Gazâ-yı Mustafa Kemal </p><p></p><p>Evet, cehalete ilmin bu bir büyük zaferi.</p><p>Cihan - şümül olacaktır onun bu şaheseri!</p><p>Yarın bu seyre denir kahramanların seferi...</p><p>Kuvâ-yı Mustafa Kemal </p><p>Dehâ-yı Mustafa Kemal!</p><p></p><p></p><p><strong><span style="color: red"><span style="font-size: 15px">Dolmabahçe / (Edip AYEL)</span></span></strong></p><p></p><p>Sönmüş her ışık kubbenin altında kederden,</p><p>Gülmez o hayal ufka bakıp pencerelerden.</p><p>Hiçbir cama vurmaz, o kızıl dalgalı saçlar,</p><p>Yaprakları düşmüş düşünür yorgun ağaçlar.</p><p>Yollarda çakıllar bile sızlar adım atsan</p><p>Kuşlar konacak avcuna halsiz... el uzatsan!</p><p>Küsmüş gibi her şey elimizden güne, fecre,</p><p>Bir zindana benzer güneşin battığı hücre.</p><p>Sahil boyunun dar kapısından girecek çok,</p><p>Mermer sarayın ön kapısından çıkan er yok.</p><p>Bilmiş gibi içlerdeki ye'sin nedir aslı,</p><p>Rıhtımdaki ıslak kara taşlar bile yaslı.</p><p>Öksüz mü saray, hasta mı yol, içli mi bahçe?</p><p>Matem mi sunar gökte bulut, daldaki serçe?</p><p>Ay yıldızı aldık da senin üstüne sardık,</p><p>Ey dertli saray! Kâbe mi oldun bize artık?</p><p>Dehlizlere girsek ve bağırsak: Ata! Gazi!</p><p>Bir ses gelecektir bize eyvah: O da mazi!</p><p></p><p></p><p></p><p><strong><span style="font-size: 15px"><span style="color: red">Gazi Destanı / (Aşık HASAN)</span></span></strong></p><p></p><p>Gücüm yetse keşke yazsam bir destan </p><p>Okunsa istekle nihayete dek</p><p>Başımızda her gün o Başkumandan</p><p>Methini söylerim kıyamete dek</p><p></p><p>Onunçün açılır sümbül menekşe </p><p>Cihanda adını söyler her köşe </p><p>Nüfuzu yürüdü dağ ile taşa</p><p>Methini söylerim kıyamete dek</p><p></p><p>On yılda yüzlerce yılı aştırdı </p><p>Şanlı geçmişleri deşti deştirdi</p><p>Okuyup yazmayı kolaylaştırdı</p><p>Methini söylerim kıyamete dek </p><p></p><p>Varsın geçsin benim yaşım yetmişi</p><p>Son on yılda gördüm en büyük işi</p><p>İster er meydanı böyle er kişi</p><p>Methini söylerim kıyamete dek</p><p></p><p>Geçit tünel oldu her çetin kaya</p><p>Şimdi tirendeyiz yürürdük yaya</p><p>Dünya imreniyor Gazi Paşa'ya </p><p>Methini söylerim kıyamete dek</p><p></p><p>Sohbetinin doyum olmaz tadına</p><p>Odur haklarını veren kadına</p><p>Aşık Hasan derler benim adıma</p><p>Methini söylerim kıyamete dek </p><p></p><p>Arık toprağa yaslanı yaslanı </p><p>Sığır güderken yazdım ben bu destanı </p><p>Nasıl methedeyim böyle aslanı </p><p>Methini söylerim kıyamete dek</p><p></p><p></p><p></p><p><strong><span style="color: red"><span style="font-size: 15px">Gazimize / (Orhan Seyfi ORHON)</span></span></strong></p><p></p><p>Büyük küçük her ferdi asırlarca bu yurdun</p><p>Emekleyip dururken köhne izler üstünde;</p><p>Sen o kartal pençenle tutup bizi uçurdun</p><p>Aşılamaz ne dağlar, ne denizler üstünde.</p><p></p><p>Kurur senin nurunla izleri gözyaşının,</p><p>Düşmanları titretir çatılışı kaşının.</p><p>Bir güneş tesiri var o ilâhi başının</p><p>Karanlıklara düşmüş ümitsizler üstünde.</p><p></p><p>Sen çürümüş, dağılmış bir cesede can kattın:</p><p>Mezarından çıkarttın, semalara fırlattın;</p><p>Yeni baştan şerefli bir âlemi yarattın:</p><p>Bu derece hakkın var senin bizler üstünde.</p><p></p><p>Titriyor İstanbul'un sevinçle her bucağı,</p><p>"Gel!" diyor bir el gibi sana vatan sancağı;</p><p>Kapanıp öpmek için basacağın toprağı,</p><p>Bütün şehir bekliyor seni dizler üstünde.</p><p></p><p></p><p></p><p><strong><span style="color: red"><span style="font-size: 15px">Gazi'ye / (Yaşar Nabi NAYIR)</span></span></strong></p><p></p><p>İsmini eserinle nakşettin hatırlara,</p><p>Bir zaferi yâd için kurulan taklar gibi.</p><p>Senden bahsedecektir asırlar asırlara,</p><p>Mukaddes bir duayı anan dudaklar gibi.</p><p></p><p>Yurdumu çalmak için gelen cihangirleri</p><p>Önünde secdelere getirmiştin o zaman,</p><p>On dört milyon insana vurulan zincirleri</p><p>Sendin tunç elleriyle parçalayan kahraman.</p><p></p><p>Her gün bir parça daha yükselen vatanında</p><p>Kanadlar toprağına alnından düşen terdi,</p><p>İsmini anmak için peygamberler yanında</p><p>Binlerce mucizenden bir tanesi yeterdi.</p><p></p><p>Yolunda yürüyenler gözlerinde gözleri,</p><p>Azminden hız alıyor, çelik bakışından fer;</p><p>İsminle dolduracak asırlarca her yeri</p><p>Bu zafer, bu mislini dünya görmemiş zafer.</p><p></p><p>İki yıldız halinde taşıyacak gözlerin</p><p>Dehanın ziyasını cihan ufuklarına;</p><p>Yurdumun her taşına nakşettiğin sözlerin</p><p>Derin uğultularla aksedecek yarına</p><p></p><p></p><p></p><p><strong><span style="color: red"><span style="font-size: 15px">Gazi'ye Tarih / (Yusuf Ziya ORTAÇ) </span></span></strong></p><p></p><p>Onu tarihe sorun, yoktur eminim bir eşi,</p><p>O güneş yüzlü, güneş sözlü, güneşler güneş!</p><p>Sözü halkın dilidir, gözleri hakkın ateşi,</p><p>O güneş yüzlü, güneş sözlü, güneşler güneşi!!</p><p></p><p>Yurdu sarmıştı karanlık, onu yırtıp atan O.</p><p>Soğuyan kanlara bir başka hararet katan O.</p><p>Kararan gözleri bir lâhzada aydınlatan O.</p><p>O güneş yüzlü, güneş sözlü, güneşler güneşi!</p><p></p><p>İnkilâp ordusu nur ordusunun rehberidir,</p><p>Milletin şehperidir, memleketin şehperidir,</p><p>Onu beklerdi vatan bunca zamandan beridir,</p><p>O güneş yüzlü, güneş sözlü, güneşler güneşi!</p><p></p><p>Ayrılıp Çankaya'dan Hazreti Gazi geliyor,</p><p>Saçının huzmesi zulmetleri ok ok deliyor,</p><p>Şehre kalbindeki tarihi alıp yükseliyor:</p><p>"Bu güneş yüzlü, güneş sözlü, güneşler güneşi!"</p><p></p><p></p><p></p><p><strong><span style="color: red"><span style="font-size: 15px">Gidiyor / (Orhan Seyfi ORHON)</span></span></strong></p><p></p><p>Gidiyor, rastgelmez bir daha tarih eşine;</p><p>Gidiyor on yedi milyon kişi takmış peşine!</p><p></p><p>Gidiyor, sonsuz olan kudreti sığmaz akla;</p><p>Gidiyor, göğsünü çepçevre saran bayrakla.</p><p></p><p>Gidiyor, izleri üstünde birikmiş yaşlar;</p><p>Gidiyor, yerde kılıçlarla eğilmiş başlar.</p><p>Gidiyor, harbin o en korkulu aslan yelesi;</p><p>Gidiyor, sulhun ufuklarda yanan meşalesi!</p><p></p><p>Yine bir devr açacakmış gibi en başta o var;</p><p>Haykıran seste o var, sessiz akan yaşta o var.</p><p></p><p>Siliyor ruhunun ulviliği fani etini,</p><p>Çiziyor ufka batan bir güneşin heybetini.</p><p></p><p>Büyüyor, gökten inip toprağa yaklaştıkça;</p><p>Büyüyor gitgide gözlerden uzaklaştıkça.</p><p></p><p></p><p></p><p><strong><span style="font-size: 15px"><span style="color: red">Görmeye Geldim / (Behçet Kemal ÇAĞLAR)</span></span></strong></p><p></p><p>İstiyorum ki: Sana giden yolda ne şosa,</p><p>Ne ufacık bir geçit, ne açılmış iz olsa:</p><p>Sade sarp yalçın olsa ve sade dimdik kaya,</p><p>Avuçlarım dizlerim koyulup kanamaya;</p><p>Kanımla kaylara destanın yazarak</p><p>-Bahtım siyah olmadan, göğsüm kızıl, alnım ak;</p><p>Parıltılı gözlerim, yıldız olacak gibi</p><p>Çıksam sana kaleye çekilen bayrak gibi...</p><p>Ne anam var gözümde, ne babam, ne sevgilim:</p><p>Şimdi ben senden başka hiç kimsenin değilim;</p><p>Dere olsam ardından çağlasam, aksam gitsem;</p><p>Kartal olsam köşkünü her akşam tavaf etsem;</p><p>Rüzgâr olsam, okşasam saçını bir yâr gibi;</p><p>Arz olsam, kucaklasam seni bu diyar gibi;</p><p>Şimşek olsam adını göğe yazsam muttasıl...</p><p></p><p>Patlayan fırtınaya göğüs gererse nasıl</p><p>Gemiler imdat diye koy araya araya</p><p>Ben de öyle kendimi dar attım Ankara'ya</p><p>Koparak bir çığ gibi yurdumun bir dağından,</p><p>Ülküyü içmek için Ankara kaynağından,</p><p>Yüzünü görmek için yakından bir saniye...</p><p>Yollarda yıldızlara daldım gözlerim diye,</p><p>Kılıcın kesti sandım ufka düşen güneşi</p><p>Bir kesik baş halinde kan olurken ateşi,</p><p>Başın göründe sandım gün doğarken yollarda</p><p>Seni mecliste sandım sel çağlarken bir yarda</p><p>Yapayalnız yollarda sandım çakınca şimşek;</p><p>Parmağım yeni bir yol gösterdi gürleyerek</p><p>Dinlemeyi bilmeden yürüdüm günlerce ben,</p><p>Hasretinden hız aldım koştum gündüz gece ben,</p><p></p><p>Bu şehrin havasının içime sindirmeye:</p><p>Senin nefes kattığın bu aziz hava diye.</p><p>Geldim, sordum: "Nerde O?" gösterdiler yerini,</p><p>Kıskançlık gösteriyor, sade, sevgilerini,</p><p>Geleli günler oldu, hep hasret ateşinde,</p><p>Günlerdir göremedim, koşuyorum peşinde,</p><p>Bir gün olsun yakından görünmezsen sen bana,</p><p>"Hedef Akdeniz!" gibi düşeceğim arkana,</p><p>Öyle ki hain sanıp vuracaklar bir gün de,</p><p>Çırpınırken kuş gibi kalbim senin önünde..</p><p>Vuslat malolmaz sade kana ve gözyaşına</p><p>Bak yemin ediyorum gençliğimin başına</p><p>- Bir çetin ısrar varsa darılma bu sözüme-</p><p>Göreyim, ondan sonra mil çeksinler gözüme:</p><p>Gür sesimde adın var, kör gözlerime de dol,</p><p>Gönlümün, gözlerimin ilk ve son ışığı ol...</p><p></p><p>Neye benden uzaksın bir başka ırkın gibi?</p><p>Gönlüm bir hançer gibi, hasretin bir kın gibi</p><p>Sıyrılmalı bu hançer paslandıran bu kından,</p><p>Birkere görün bana yakından, çok yakından</p><p>Bilmiyorum; Riya ne, hulus ne, ihtiram ne?</p><p>Doğrudan doğruya ben dönüp senin Kâbe'ne</p><p>Huşudan çok mukaddes bir cür'etin sahibi</p><p>Tûr'da "nerdesin" diye bağıran Musa gibi</p><p>-Kulaklarımda bir gün çınlasın sesin diye-</p><p>Sana haykırıyorum: "Gazi! Nerdesin?" diye</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="wien06, post: 244204, member: 4383"] [B][SIZE=4][COLOR="Red"]Dahi-i Teceddüd'e / (Abdülhak Hamid TARHAN)[/COLOR][/SIZE][/B] Büyük gazâ, büyük zafer bu inkılâp! Büyük gazâ tagallübe... Büyük zafer taassub u teseyyübe Gazâ-yı Mustafa Kemal Evet, cehalete ilmin bu bir büyük zaferi. Cihan - şümül olacaktır onun bu şaheseri! Yarın bu seyre denir kahramanların seferi... Kuvâ-yı Mustafa Kemal Dehâ-yı Mustafa Kemal! [B][COLOR="red"][SIZE=4]Dolmabahçe / (Edip AYEL)[/SIZE][/COLOR][/B] Sönmüş her ışık kubbenin altında kederden, Gülmez o hayal ufka bakıp pencerelerden. Hiçbir cama vurmaz, o kızıl dalgalı saçlar, Yaprakları düşmüş düşünür yorgun ağaçlar. Yollarda çakıllar bile sızlar adım atsan Kuşlar konacak avcuna halsiz... el uzatsan! Küsmüş gibi her şey elimizden güne, fecre, Bir zindana benzer güneşin battığı hücre. Sahil boyunun dar kapısından girecek çok, Mermer sarayın ön kapısından çıkan er yok. Bilmiş gibi içlerdeki ye'sin nedir aslı, Rıhtımdaki ıslak kara taşlar bile yaslı. Öksüz mü saray, hasta mı yol, içli mi bahçe? Matem mi sunar gökte bulut, daldaki serçe? Ay yıldızı aldık da senin üstüne sardık, Ey dertli saray! Kâbe mi oldun bize artık? Dehlizlere girsek ve bağırsak: Ata! Gazi! Bir ses gelecektir bize eyvah: O da mazi! [B][SIZE=4][COLOR="red"]Gazi Destanı / (Aşık HASAN)[/COLOR][/SIZE][/B] Gücüm yetse keşke yazsam bir destan Okunsa istekle nihayete dek Başımızda her gün o Başkumandan Methini söylerim kıyamete dek Onunçün açılır sümbül menekşe Cihanda adını söyler her köşe Nüfuzu yürüdü dağ ile taşa Methini söylerim kıyamete dek On yılda yüzlerce yılı aştırdı Şanlı geçmişleri deşti deştirdi Okuyup yazmayı kolaylaştırdı Methini söylerim kıyamete dek Varsın geçsin benim yaşım yetmişi Son on yılda gördüm en büyük işi İster er meydanı böyle er kişi Methini söylerim kıyamete dek Geçit tünel oldu her çetin kaya Şimdi tirendeyiz yürürdük yaya Dünya imreniyor Gazi Paşa'ya Methini söylerim kıyamete dek Sohbetinin doyum olmaz tadına Odur haklarını veren kadına Aşık Hasan derler benim adıma Methini söylerim kıyamete dek Arık toprağa yaslanı yaslanı Sığır güderken yazdım ben bu destanı Nasıl methedeyim böyle aslanı Methini söylerim kıyamete dek [B][COLOR="red"][SIZE=4]Gazimize / (Orhan Seyfi ORHON)[/SIZE][/COLOR][/B] Büyük küçük her ferdi asırlarca bu yurdun Emekleyip dururken köhne izler üstünde; Sen o kartal pençenle tutup bizi uçurdun Aşılamaz ne dağlar, ne denizler üstünde. Kurur senin nurunla izleri gözyaşının, Düşmanları titretir çatılışı kaşının. Bir güneş tesiri var o ilâhi başının Karanlıklara düşmüş ümitsizler üstünde. Sen çürümüş, dağılmış bir cesede can kattın: Mezarından çıkarttın, semalara fırlattın; Yeni baştan şerefli bir âlemi yarattın: Bu derece hakkın var senin bizler üstünde. Titriyor İstanbul'un sevinçle her bucağı, "Gel!" diyor bir el gibi sana vatan sancağı; Kapanıp öpmek için basacağın toprağı, Bütün şehir bekliyor seni dizler üstünde. [B][COLOR="red"][SIZE=4]Gazi'ye / (Yaşar Nabi NAYIR)[/SIZE][/COLOR][/B] İsmini eserinle nakşettin hatırlara, Bir zaferi yâd için kurulan taklar gibi. Senden bahsedecektir asırlar asırlara, Mukaddes bir duayı anan dudaklar gibi. Yurdumu çalmak için gelen cihangirleri Önünde secdelere getirmiştin o zaman, On dört milyon insana vurulan zincirleri Sendin tunç elleriyle parçalayan kahraman. Her gün bir parça daha yükselen vatanında Kanadlar toprağına alnından düşen terdi, İsmini anmak için peygamberler yanında Binlerce mucizenden bir tanesi yeterdi. Yolunda yürüyenler gözlerinde gözleri, Azminden hız alıyor, çelik bakışından fer; İsminle dolduracak asırlarca her yeri Bu zafer, bu mislini dünya görmemiş zafer. İki yıldız halinde taşıyacak gözlerin Dehanın ziyasını cihan ufuklarına; Yurdumun her taşına nakşettiğin sözlerin Derin uğultularla aksedecek yarına [B][COLOR="red"][SIZE=4]Gazi'ye Tarih / (Yusuf Ziya ORTAÇ) [/SIZE][/COLOR][/B] Onu tarihe sorun, yoktur eminim bir eşi, O güneş yüzlü, güneş sözlü, güneşler güneş! Sözü halkın dilidir, gözleri hakkın ateşi, O güneş yüzlü, güneş sözlü, güneşler güneşi!! Yurdu sarmıştı karanlık, onu yırtıp atan O. Soğuyan kanlara bir başka hararet katan O. Kararan gözleri bir lâhzada aydınlatan O. O güneş yüzlü, güneş sözlü, güneşler güneşi! İnkilâp ordusu nur ordusunun rehberidir, Milletin şehperidir, memleketin şehperidir, Onu beklerdi vatan bunca zamandan beridir, O güneş yüzlü, güneş sözlü, güneşler güneşi! Ayrılıp Çankaya'dan Hazreti Gazi geliyor, Saçının huzmesi zulmetleri ok ok deliyor, Şehre kalbindeki tarihi alıp yükseliyor: "Bu güneş yüzlü, güneş sözlü, güneşler güneşi!" [B][COLOR="red"][SIZE=4]Gidiyor / (Orhan Seyfi ORHON)[/SIZE][/COLOR][/B] Gidiyor, rastgelmez bir daha tarih eşine; Gidiyor on yedi milyon kişi takmış peşine! Gidiyor, sonsuz olan kudreti sığmaz akla; Gidiyor, göğsünü çepçevre saran bayrakla. Gidiyor, izleri üstünde birikmiş yaşlar; Gidiyor, yerde kılıçlarla eğilmiş başlar. Gidiyor, harbin o en korkulu aslan yelesi; Gidiyor, sulhun ufuklarda yanan meşalesi! Yine bir devr açacakmış gibi en başta o var; Haykıran seste o var, sessiz akan yaşta o var. Siliyor ruhunun ulviliği fani etini, Çiziyor ufka batan bir güneşin heybetini. Büyüyor, gökten inip toprağa yaklaştıkça; Büyüyor gitgide gözlerden uzaklaştıkça. [B][SIZE=4][COLOR="red"]Görmeye Geldim / (Behçet Kemal ÇAĞLAR)[/COLOR][/SIZE][/B] İstiyorum ki: Sana giden yolda ne şosa, Ne ufacık bir geçit, ne açılmış iz olsa: Sade sarp yalçın olsa ve sade dimdik kaya, Avuçlarım dizlerim koyulup kanamaya; Kanımla kaylara destanın yazarak -Bahtım siyah olmadan, göğsüm kızıl, alnım ak; Parıltılı gözlerim, yıldız olacak gibi Çıksam sana kaleye çekilen bayrak gibi... Ne anam var gözümde, ne babam, ne sevgilim: Şimdi ben senden başka hiç kimsenin değilim; Dere olsam ardından çağlasam, aksam gitsem; Kartal olsam köşkünü her akşam tavaf etsem; Rüzgâr olsam, okşasam saçını bir yâr gibi; Arz olsam, kucaklasam seni bu diyar gibi; Şimşek olsam adını göğe yazsam muttasıl... Patlayan fırtınaya göğüs gererse nasıl Gemiler imdat diye koy araya araya Ben de öyle kendimi dar attım Ankara'ya Koparak bir çığ gibi yurdumun bir dağından, Ülküyü içmek için Ankara kaynağından, Yüzünü görmek için yakından bir saniye... Yollarda yıldızlara daldım gözlerim diye, Kılıcın kesti sandım ufka düşen güneşi Bir kesik baş halinde kan olurken ateşi, Başın göründe sandım gün doğarken yollarda Seni mecliste sandım sel çağlarken bir yarda Yapayalnız yollarda sandım çakınca şimşek; Parmağım yeni bir yol gösterdi gürleyerek Dinlemeyi bilmeden yürüdüm günlerce ben, Hasretinden hız aldım koştum gündüz gece ben, Bu şehrin havasının içime sindirmeye: Senin nefes kattığın bu aziz hava diye. Geldim, sordum: "Nerde O?" gösterdiler yerini, Kıskançlık gösteriyor, sade, sevgilerini, Geleli günler oldu, hep hasret ateşinde, Günlerdir göremedim, koşuyorum peşinde, Bir gün olsun yakından görünmezsen sen bana, "Hedef Akdeniz!" gibi düşeceğim arkana, Öyle ki hain sanıp vuracaklar bir gün de, Çırpınırken kuş gibi kalbim senin önünde.. Vuslat malolmaz sade kana ve gözyaşına Bak yemin ediyorum gençliğimin başına - Bir çetin ısrar varsa darılma bu sözüme- Göreyim, ondan sonra mil çeksinler gözüme: Gür sesimde adın var, kör gözlerime de dol, Gönlümün, gözlerimin ilk ve son ışığı ol... Neye benden uzaksın bir başka ırkın gibi? Gönlüm bir hançer gibi, hasretin bir kın gibi Sıyrılmalı bu hançer paslandıran bu kından, Birkere görün bana yakından, çok yakından Bilmiyorum; Riya ne, hulus ne, ihtiram ne? Doğrudan doğruya ben dönüp senin Kâbe'ne Huşudan çok mukaddes bir cür'etin sahibi Tûr'da "nerdesin" diye bağıran Musa gibi -Kulaklarımda bir gün çınlasın sesin diye- Sana haykırıyorum: "Gazi! Nerdesin?" diye [/QUOTE]
Alıntıları ekle...
İsim
Spam kontrolü
Atatürk'ün doğduğu şehir?
Cevapla
Forumlar
Mustafa Kemal ATATÜRK
Hayatından Kesitler
Atatürk Konulu Şiirler
Top