Abdest Suyundan Damlayan Aşk

BeReNN

Alyam?
Özel üye
Âşıklara,

Kişi (ahirette de) sevdiğiyle beraberdir. [Sahih-i Buhari, Kitabu'l Edeb-2007]

Aşksız gecen ömrü, hiç hesaba katma, yaşadım sanma. Aşk, âb-ı hayattır, onu canla, gönülle kabul et. Aşıklardan başkasını, sudan ayrılmış balık bil. O, vezir bile olsa, sen onu ölmüş, çürümüş say. Aşk, eşya dengini açınca, her ağaç yeşillenir. Kocamış ağaçtan biten taze yapraklar, her an meyve verir. [Hz. Pir Mevlana]


Yaşadığımız her günü, Allah'ın pek sevdiği Habib-i Kibriyasına benzemek üzere verilmiş bir altın fırsat olarak bilecekken; peşin ve ucuz zevklerin cazibesine aldanıp artan günahlar ve azalan bir ömür içinde erimiş olduğumuz halde erdik Cuma'ya..


Bir kimsenin sevdiğiyle beraber olması demek; onunla sözde, özde ve davranışta aynı duyuş, düşünüş, hissediş ve yaşayış hâlinde olmasından bellidir. Yoksa özü, sözü, davranış ve hissiyâtı dâimâ dikenlerle beraber olan kimsenin gülü sevdiğini iddia etmesi ne acı bir hasrettir.


Ey ikiyüzlü zâhid!

Riyâyı bırak da fenâ yolunu tut, Allah'ı bul. Aşk balığı ol da padişahın oltasına düş, kenara kaçma. Av sultanını bul, direnmeyi terk et. Daima Hak'tan mest ol da ebedîlik bul. Aşka dal ve özlem acısı içinde yan. Beden küpünde şarap gibi kayna da kendine hem arkadaş, hem sâki ol.


Ey aziz dost, ey eşsiz sevgili!

Herkes kendi cinsiyle uzlaşmış, kendi cinsiyle kaynaşmıştır. Herkes kendi tabiatına layık, kendi ruhuna uygun birisini dost edinmiştir. Madem lütfun, sevgin bizi bizden aldı, kendimizden geçirdi. Lütfunu bizden esirgeme, sensiz bırakma bizi!

Şu anda şu nefeste ben, onun mestiyim. Başka bir gün şu ter ü taze perdeden sırlarla dolu başka gazeller söylerim.

Ey okuyucu!

Öyle bir canı kucakla ki, ona son yoktur. Baharda doğan şey, güz mevsiminde ölür. Aşkın gül bahçesine bahardan imdad yoktur. Aşk çiçeklerinin ilkbaharın yardımına ihtiyaçları bulunur mu? Ten atının üstünde titreyip durma, in aşağı. Hakiki aşkla mest ol, kendinden geç, çünkü dünyada ne varsa hep aşktan ibarettir, aşkla meşgul olmaktan başka dosta layık bir iş güç yoktur. Düşünceleri, endişeleri bırak daüzerinde nakış süsü, resim bulunmayan aynanın yüzü gibi gönlün tertemiz olsun.


[ NEV-NİYÂZ ve DEDESİ ]



- Huzur bulasınız..


- Hep öyle dersin de nerede?


- Aradığın huzur ve dinginlik, bir abdest suyu kadar yakınında!

- Nasıl?


- Elbet bir yolu var, evvela daima abdestli bulunmaya gayret edesin canım kardeşim!


- Abdestle olacak iş mi bu?!


- Gün boyu abdestle, İslâmî kişiliğine kir bulaştırmamaya özen göster, abdestini her bozduğunda senden birşeylerin eksildiğini hisset ve hemen yeniden abdest al ki bu abdest bir kalkan gibi seni kötülüklerden koruyacak, iyiliklere sevk eden itici bir güç olacaktır.


- Bunların hepsini abdest mi yapacak!


- Bilir misin abdest ayeti gelene dek Peygamber Efendimiz, abdest almadıkça ashâb-ı kirâm ile ne konuşur ne de selam alıp verirmiş. Abdestsiz bir iş yapmak şöyle dursun, bir söz dahi söylemezmiş. Mekke'nin fethi gününe kadar her namaz vaktinde mutlaka abdest tazelermiş ya...


- Seven, sevdiğini sevgisi nispetinde taklit edip haliyle hemhal olsa gerektir.


- Bu son abdestim olur da bu abdestle huzura varırım, huzur bulurum niyetiyle...


O halde tam ve tamamlayıcı bir abdesti her zaman, ter ü taze yanımda hissedebilirsem; onsuz yapamayacak derecede abdestle yakınlığım olur. Uzuvlarımı abdestle, abdestimi namazla ferahlandırmayı itiyat edinebilirsem; Rahmân'ın çağrısına icâbet eden bahtlılar kervanına katılabilirim. Ve bunu alışkanlık edinebildiğim sürece namazlarım, işlerimin arasında öylesine geçiştiriverdiğim birer yük gibi olmayacaktır. Gündüzlerin koşturmacası arasında, gecenin dinginliğinde abdest için suyun izzetine uzatacağım ellerimi. Uzuvlarım, ulvi gayelere akan suyun serinliğinde buluşacak. Suyun arınmışlığı ve paklığı, günahlarla benim arama, uykularla aramıza mukaddes bir perde gibi gerilecek.


Yâ rabbi! Mahrem olan dergâhına (erişmem için bana) bir yol lutfet; yahut seher vaktinde dertli bir ahbağışla. Yolunu kaybetmiş gönlümü aldın da beni gönülsüz bıraktın. Bâri yerine uyanık bir gönül bağışla.

Alıntı.
 
Top