Forumlar
Yeni Mesajlar
CerezExtra
EĞLENCE ↓
Şans Kurabiyesi
Renk Falınız
ÇerezRADYO
Sevgiliye Özel
ÇerezDERGİ
Hızlı Okuma Testleri
Pratik Çözümler
Yeniler
Yeni Mesajlar
Yeni ürünler
Yeni kaynaklar
Son Aktiviteler
İndir
En son incelemeler
Dükkan
Giriş
Kayıt
Yeniler
Yeni Mesajlar
Menu
Giriş
Kayıt
Uygulamayı yükle
Yükle
Forumlar
Güncel
İl İl Türkiye
34 - İstanbul
JavaScript devre dışı bırakıldı. Daha iyi bir deneyim için, devam etmeden önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
You are using an out of date browser. It may not display this or other websites correctly.
You should upgrade or use an
alternative browser
.
Konuya cevap yaz
Mesaj
<blockquote data-quote="wien06" data-source="post: 69429" data-attributes="member: 4383"><p>Aksaray: </p><p>Fatih'in sadrazamı Ishak Paşa, Iç Anadolu Bölgesi'ndeki Aksaray'ı ele </p><p>geçirdikten sonra orada yaşayan bölge insanlarını bugünkü Aksaray semtinin </p><p>bulunduğu yere gönderir. Aksaraylılar da semte adlarını verirler. </p><p>Ahırkapı: </p><p>Marmara Denizi'nin kıyısında yer alan yedi ahır kapısından birisi olan bu </p><p>semte, Padişah atlarının bulunduğu has ahırın yanında yer aldığı için </p><p>Ahırkapı ismi verildi. </p><p>Aşiyan: </p><p>Kuş yuvası. Günümüzdeki ismini şair Tevfik Fikret'in burada bulunan, </p><p>Farsçada kuş yuvası anlamına gelen 'Aşiyan' isimli evinden alıyor. </p><p>Bağlarbaşı: Semt, en ünlü bağ ve bahçelerin bir dönem burada yer almasından </p><p>dolayı bu adla anılıyor. </p><p>Bebek: </p><p>Semtin isminin nereden geldiği konusunda iki rivayet bulunuyor. Bunlardan </p><p>ilki, Fatih Sultan Mehmet'in bölgeyi koruması için gönderdiği bölükbaşının </p><p>Bebek lakaplı olması. Diğeri ise padişahın semtteki bahçesinde gezerken </p><p>yılan görüp korkan şehzadesine bebek demesi ve bundan sonra bahçesinin bebek </p><p>bahçesi olarak anılması. </p><p>Beşiktaş: </p><p>Ilk görüş, semtin ismini Barbaros Hayrettin Paşa'nın gemilerini bağlamak </p><p>için diktirdiği beş taştan aldığı yönünde. Diğeri ise bir papazın burada </p><p>yaptığı kiliseye Kudüs'ten getirdiği beşik taşını koyduğu ve ismin buradan </p><p>geldiği yönünde. </p><p>Beyazıt: </p><p>Sultan II. Beyazıt'ın buraya kendi ismiyle anılacak bir külliye </p><p>yaptırmasından sonra semt, Beyazıt olarak anılmaya başladı. </p><p>Beyoğlu: </p><p>Semtin isminin nerden geldiği konusunda çeşitli rivayetler bulunuyor. </p><p>Bunlardan ilkine göre, Islamiyet'i kabul edip burada oturmaya başlayan </p><p>Pontus Prensinden adını alıyor semt. Diğerine göreyse, 'Bey Oğlu' diye </p><p>anılan Venedik Prensinin burada oturmasından geliyor semtin adı. Son </p><p>bir rivayet de, burada oturan Venedik elçisine, yazışmalarda, "Beyoğlu" diye </p><p>hitap edilmesinden semtin bu adla anıldığını söylüyor. </p><p>Bakırköy: </p><p>Bizanslıların 'Makri Hori' dedikleri semt, 14. yüzyılda Osmanlıların eline </p><p>geçince 'Makriköy' adını aldı. 1925'te ulusal sınırlar içindeki yabancı </p><p>kökenli adların değiştirilmesi sırasında Atatürk'ün isteğiyle semt Bakırköy </p><p>adını aldı. </p><p>Bostancı: </p><p>Semt, adını eskiden her türlü meyve ve sebzenin yetiştirildiği bostanlardan </p><p>biri olmasından alıyor. </p><p>Çatladıkapı: </p><p>Bizans zamanında yapılan surların Sidera adı bir verilen kapısı, 1532 </p><p>tarihinde meydana gelen depremde çatlayınca, hem semt hem de kapı </p><p>Çatladıkapı olarak anılmaya başladı. </p><p>Çemberlitaş: </p><p>Bizans'ın en önemli meydanlarından Constantinus Forumu'nun bulunduğu yerdeki </p><p>büyük sütunlardan birisi olan Çemberlitaş, semte adını verdi. </p><p>Çengelköy: </p><p>Eskiden gemi çapaları bu köyde yapıldığı için isminin buradan geldiği tahmin </p><p>ediliyor. </p><p>Çıksalın: </p><p>Güzel manzaralı, geniş bir çevreye hakim olan bölgeye, halk arasında "çık, </p><p>salın" denilmeye başlandı. </p><p>Eminönü: </p><p>Osmanlı döneminde çarşıdaki esnafı denetleme yetkisi 'Emin'lere aitti. Semt, </p><p>adını burada bulunan 'Gümrük Eminliği'nden alıyor. </p><p>Feriköy: </p><p>Semt adını Sultan Abdülmecit ve Abdülaziz dönemlerinde yaşayan Madam </p><p>Feri'den alıyor. Bölgede bulunan geniş topraklar padişah tarafından Madam </p><p>Feri'nin eşine bağışlanmıştı. Ama eşi ölünce semt onun ismiyle anılmaya </p><p>başlandı. </p><p>Galata: </p><p>Gala, Rumca da "süt" anlamına geliyor. Bir rivayete göre Galata'nın adı </p><p>semtteki süthanelere gönderme yapılarak türetildi. Başka bir görüşe göre ise </p><p>Italyanca 'denize inen yol' anlamına gelen 'galata' kelimesi düşünülerek bu </p><p>isim verildi. </p><p>Horhor: </p><p>Fatih'te bulunan semt, adını Horhor çeşmesinden alıyor. Rivayete göre Fatih </p><p>Sultan Mehmet bölge civarında yürürken yerin altından su sesleri duyar ve </p><p>yanındakilere, "Buraya bir çeşme yapın baksanıza 'hor hor' su sesleri </p><p>geliyor" der ve buraya bir çeşme yapılır. Çeşme de semt de Horhor ismiyle </p><p>anılmaya başlar. </p><p>Okmeydanı: </p><p>Fetih Ordusu kuşatmanın bir kısmını burada kurulan karargâhta geçirmiş. </p><p>Semtin ismi de böylelikle Okmeydanı olarak kalmış. </p><p></p><p>Şişli: </p><p>Şiş yapımıyla uğraşan ve Şişçiler diye anılan bir ailenin burada bir konağı </p><p>olduğu ve 'Şişçilerin Konağı'nın zamanla değişikliğe uğrayarak 'Şişlilerin </p><p>Konağı' hâline gelmesiyle semtin adının Şişli olarak kaldığı anlatılıyor. </p><p>Şaşkınbakkal: </p><p>Henüz yerleşimin olmadığı dönemlerde yaz günleri denizden yararlanmak için </p><p>bölgeye gelenlere bir bakkal dükkânı açıldığını görenler, burada iş </p><p>yapılmayacağını düşünerek bakkala "şaşkın bakkal" yakıştırması yaptılar. </p><p>Bundan sonra da semt Şaşkınbakkal olarak anılmaya başlandı. </p><p>Sütlüce: </p><p>Bugün Sütlüce semtinin olduğu yerde Süt Menbat isimli bir Rum köyü vardı. </p><p>Köyün bir köşesindeki bakır bir kadın heykelinin memelerinden su akar; bu </p><p>suyun, kadınların sütünü çoğalttığına inanılırdı. Bundan dolayı semt, </p><p>Sütlüce olarak anılır oldu. </p><p>Tahtakale: </p><p>Sözlük anlamı 'kale altı' olan Taht-el-kale'nin bozulmasıyla Tahtakale'ye </p><p>dönüşen semtin, Mercan ya da Beyazıt dolaylarındaki eski sur benzeri yapının </p><p>aşağı kotunda yer aldığı için bu ismi aldığı tahmin ediliyor. </p><p>Taksim: </p><p>Osmanlı zamanında sucuların; suyu, halka taksim ettikleri yer, Taksim olarak </p><p>anılmaya başlandı. </p><p>Teşvikiye: </p><p>Sultan Abdülmecit'in bir mahalle kurulması için teşvikte bulunduğu semtin </p><p>adı Teşvikiye olarak kaldı. Bu durumu, Harbiye Karakolu ile Rumeli ve </p><p>Valikonağı Caddelerinin kesiştiği kavşakta bulunan iki taş belgeliyor. </p><p>Unkapanı: </p><p>Bazı satış yerlerinde Arapça'da 'Kabban' adını taşıyan büyük teraziler </p><p>bulunduğundan, buraları Kapan adını taşırdı. Sahiline buğday ve arpa yüklü </p><p>gemiler demirlediğinden, semt bu adı aldı. </p><p>Üsküdar: </p><p>Bizans devrinde, Skutari denilen asker kışlaları, şehrin bu yakasında yer </p><p>aldığı için semt Skutarion diye anılıyordu. Bu isim zamanla Üsküdar'a </p><p>dönüştü. </p><p>Veliefendi: </p><p>Hipodrom bir zamanlar Şeyhülislam Veli Efendi'nin sahibi olduğu topraklar </p><p>üzerinde kurulduğundan semtin adı Veli Efendi'yle anılıyor. </p><p>9 dilde Istanbul </p><p>Grekçe: Vizantion </p><p>Latince: Bizantium, Antoninya, Alma Roma, Nova Roma </p><p>Rumca: Konstantinopolis, Istinpolin, Megali Polis, Kalipolis </p><p>Slavca: Çargrad, Konstantingrad </p><p>Vikingce: Miklagord </p><p>Ermenice: Vizant, Stimbol, Esdambol, Eskomboli </p><p>Arapça : Bizantiya, el-Mahsura, Kustantina el-uzma </p><p>Selçuklular zamanında: Konstantiniyye, Mahrusa-i Konstantiniyye, Stambul </p><p>Osmanlıcada: Dersaadet, Deraliyye, Mahrusa-i Saltanat, Istanbul, Islambol, </p><p>Darü's-saltanat-ı Aliyye, Asitane-i Aliyye, Darü'l-Hilafetü'l Aliye, </p><p>Payitaht-ı Saltanat, Dergâh-ı Mualla, Südde-i Saadet</p><p></p><p><span style="font-size: 12px">ALINTI</span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="wien06, post: 69429, member: 4383"] Aksaray: Fatih'in sadrazamı Ishak Paşa, Iç Anadolu Bölgesi'ndeki Aksaray'ı ele geçirdikten sonra orada yaşayan bölge insanlarını bugünkü Aksaray semtinin bulunduğu yere gönderir. Aksaraylılar da semte adlarını verirler. Ahırkapı: Marmara Denizi'nin kıyısında yer alan yedi ahır kapısından birisi olan bu semte, Padişah atlarının bulunduğu has ahırın yanında yer aldığı için Ahırkapı ismi verildi. Aşiyan: Kuş yuvası. Günümüzdeki ismini şair Tevfik Fikret'in burada bulunan, Farsçada kuş yuvası anlamına gelen 'Aşiyan' isimli evinden alıyor. Bağlarbaşı: Semt, en ünlü bağ ve bahçelerin bir dönem burada yer almasından dolayı bu adla anılıyor. Bebek: Semtin isminin nereden geldiği konusunda iki rivayet bulunuyor. Bunlardan ilki, Fatih Sultan Mehmet'in bölgeyi koruması için gönderdiği bölükbaşının Bebek lakaplı olması. Diğeri ise padişahın semtteki bahçesinde gezerken yılan görüp korkan şehzadesine bebek demesi ve bundan sonra bahçesinin bebek bahçesi olarak anılması. Beşiktaş: Ilk görüş, semtin ismini Barbaros Hayrettin Paşa'nın gemilerini bağlamak için diktirdiği beş taştan aldığı yönünde. Diğeri ise bir papazın burada yaptığı kiliseye Kudüs'ten getirdiği beşik taşını koyduğu ve ismin buradan geldiği yönünde. Beyazıt: Sultan II. Beyazıt'ın buraya kendi ismiyle anılacak bir külliye yaptırmasından sonra semt, Beyazıt olarak anılmaya başladı. Beyoğlu: Semtin isminin nerden geldiği konusunda çeşitli rivayetler bulunuyor. Bunlardan ilkine göre, Islamiyet'i kabul edip burada oturmaya başlayan Pontus Prensinden adını alıyor semt. Diğerine göreyse, 'Bey Oğlu' diye anılan Venedik Prensinin burada oturmasından geliyor semtin adı. Son bir rivayet de, burada oturan Venedik elçisine, yazışmalarda, "Beyoğlu" diye hitap edilmesinden semtin bu adla anıldığını söylüyor. Bakırköy: Bizanslıların 'Makri Hori' dedikleri semt, 14. yüzyılda Osmanlıların eline geçince 'Makriköy' adını aldı. 1925'te ulusal sınırlar içindeki yabancı kökenli adların değiştirilmesi sırasında Atatürk'ün isteğiyle semt Bakırköy adını aldı. Bostancı: Semt, adını eskiden her türlü meyve ve sebzenin yetiştirildiği bostanlardan biri olmasından alıyor. Çatladıkapı: Bizans zamanında yapılan surların Sidera adı bir verilen kapısı, 1532 tarihinde meydana gelen depremde çatlayınca, hem semt hem de kapı Çatladıkapı olarak anılmaya başladı. Çemberlitaş: Bizans'ın en önemli meydanlarından Constantinus Forumu'nun bulunduğu yerdeki büyük sütunlardan birisi olan Çemberlitaş, semte adını verdi. Çengelköy: Eskiden gemi çapaları bu köyde yapıldığı için isminin buradan geldiği tahmin ediliyor. Çıksalın: Güzel manzaralı, geniş bir çevreye hakim olan bölgeye, halk arasında "çık, salın" denilmeye başlandı. Eminönü: Osmanlı döneminde çarşıdaki esnafı denetleme yetkisi 'Emin'lere aitti. Semt, adını burada bulunan 'Gümrük Eminliği'nden alıyor. Feriköy: Semt adını Sultan Abdülmecit ve Abdülaziz dönemlerinde yaşayan Madam Feri'den alıyor. Bölgede bulunan geniş topraklar padişah tarafından Madam Feri'nin eşine bağışlanmıştı. Ama eşi ölünce semt onun ismiyle anılmaya başlandı. Galata: Gala, Rumca da "süt" anlamına geliyor. Bir rivayete göre Galata'nın adı semtteki süthanelere gönderme yapılarak türetildi. Başka bir görüşe göre ise Italyanca 'denize inen yol' anlamına gelen 'galata' kelimesi düşünülerek bu isim verildi. Horhor: Fatih'te bulunan semt, adını Horhor çeşmesinden alıyor. Rivayete göre Fatih Sultan Mehmet bölge civarında yürürken yerin altından su sesleri duyar ve yanındakilere, "Buraya bir çeşme yapın baksanıza 'hor hor' su sesleri geliyor" der ve buraya bir çeşme yapılır. Çeşme de semt de Horhor ismiyle anılmaya başlar. Okmeydanı: Fetih Ordusu kuşatmanın bir kısmını burada kurulan karargâhta geçirmiş. Semtin ismi de böylelikle Okmeydanı olarak kalmış. Şişli: Şiş yapımıyla uğraşan ve Şişçiler diye anılan bir ailenin burada bir konağı olduğu ve 'Şişçilerin Konağı'nın zamanla değişikliğe uğrayarak 'Şişlilerin Konağı' hâline gelmesiyle semtin adının Şişli olarak kaldığı anlatılıyor. Şaşkınbakkal: Henüz yerleşimin olmadığı dönemlerde yaz günleri denizden yararlanmak için bölgeye gelenlere bir bakkal dükkânı açıldığını görenler, burada iş yapılmayacağını düşünerek bakkala "şaşkın bakkal" yakıştırması yaptılar. Bundan sonra da semt Şaşkınbakkal olarak anılmaya başlandı. Sütlüce: Bugün Sütlüce semtinin olduğu yerde Süt Menbat isimli bir Rum köyü vardı. Köyün bir köşesindeki bakır bir kadın heykelinin memelerinden su akar; bu suyun, kadınların sütünü çoğalttığına inanılırdı. Bundan dolayı semt, Sütlüce olarak anılır oldu. Tahtakale: Sözlük anlamı 'kale altı' olan Taht-el-kale'nin bozulmasıyla Tahtakale'ye dönüşen semtin, Mercan ya da Beyazıt dolaylarındaki eski sur benzeri yapının aşağı kotunda yer aldığı için bu ismi aldığı tahmin ediliyor. Taksim: Osmanlı zamanında sucuların; suyu, halka taksim ettikleri yer, Taksim olarak anılmaya başlandı. Teşvikiye: Sultan Abdülmecit'in bir mahalle kurulması için teşvikte bulunduğu semtin adı Teşvikiye olarak kaldı. Bu durumu, Harbiye Karakolu ile Rumeli ve Valikonağı Caddelerinin kesiştiği kavşakta bulunan iki taş belgeliyor. Unkapanı: Bazı satış yerlerinde Arapça'da 'Kabban' adını taşıyan büyük teraziler bulunduğundan, buraları Kapan adını taşırdı. Sahiline buğday ve arpa yüklü gemiler demirlediğinden, semt bu adı aldı. Üsküdar: Bizans devrinde, Skutari denilen asker kışlaları, şehrin bu yakasında yer aldığı için semt Skutarion diye anılıyordu. Bu isim zamanla Üsküdar'a dönüştü. Veliefendi: Hipodrom bir zamanlar Şeyhülislam Veli Efendi'nin sahibi olduğu topraklar üzerinde kurulduğundan semtin adı Veli Efendi'yle anılıyor. 9 dilde Istanbul Grekçe: Vizantion Latince: Bizantium, Antoninya, Alma Roma, Nova Roma Rumca: Konstantinopolis, Istinpolin, Megali Polis, Kalipolis Slavca: Çargrad, Konstantingrad Vikingce: Miklagord Ermenice: Vizant, Stimbol, Esdambol, Eskomboli Arapça : Bizantiya, el-Mahsura, Kustantina el-uzma Selçuklular zamanında: Konstantiniyye, Mahrusa-i Konstantiniyye, Stambul Osmanlıcada: Dersaadet, Deraliyye, Mahrusa-i Saltanat, Istanbul, Islambol, Darü's-saltanat-ı Aliyye, Asitane-i Aliyye, Darü'l-Hilafetü'l Aliye, Payitaht-ı Saltanat, Dergâh-ı Mualla, Südde-i Saadet [SIZE=3]ALINTI[/SIZE] [/QUOTE]
Alıntıları ekle...
İsim
Spam kontrolü
En iyi yönetim şekli?
Cevapla
Forumlar
Güncel
İl İl Türkiye
34 - İstanbul
Top